Yok birbirimizden farkımız ama biz Merkez Bankası’yız

r Yok Iıirlıirimizılen farkımız a

ma hiz Merkez

Bankasrvız

“evi oTuuuzu l

İ, ATTI
BB YAPTıM’ DEMEKLE ğALıg” OSIÇAR ODULLERI
NE DEMEK terapi’ sıeçıcı KURULU

DEMEK İQTİYOR ,

HANIM& DüNYADAKI gelişmelerden bu kadar habersiz ikinci bir kurul olamaz…
Steyen Spielberîe ödül yağdırdılar.
Schındler diye ir adamın hayatını
anlattı. Adam üçkâğıtçı mı, vatansever
mi, hümanist mi, belli değil… Ayrıca, 6
milyon Musevi’nin yakıldığı bir faşizm
ortaminda, 800 civarında adamı kurtarmak ne biçim marifetse, yaptıkları efsaneleşti. _

“Babam için” (ln the Name of the
Father) filmine öpücük bile verilmeyince şaşırdım. Yirminci yüzyılın devleti
olan, yirmi birinci yüzyıla damgasını
vurmaya hazırlanan (yarım başkanlık
sinemiyle) Türkiye’nin Baba’sına halsizlık edildi bence…

Rivâyet 0 ki, “Babam İçin” hazırlanan Baba, TRT’den naklen izlemiş ödül
dağıtımını… Bozulmuş…

“In the Name of My Motlıer” (Vay
Anam – Bacım Vay!) filmini gelecek seneye bekliyoruz…

“Komşunun evi yanıyorsa, senin de
hayatın tehlikede demektir…”
(Horace, M.Ö. 54)

” RK lirasının uğradığı _ ` tayzınd bereket versin…”
l “tahribat ve zayiat” kaç ` ‘ Yüloel ısrarlıydı, yineledi:
zamandır gündemi dol- ‘ ” ” ‘ ^ ‘ “Niye dolan tercih ediyorsuduruyor. Cepleri doldurmadı- nuz?”
ğına göre, gündemi doldur- , __Cevap çabuk gêgi:
sun, makbûlümüzdür. ~ v ‘. r ° “Onemli olan matbaa ‘l,
Hıç değilse ışe yarasın… kâğıttır. Amerikan dolarının
ir ir ‘k v – basımında kullanılan kâğıda
Türk parasıyla uzun za- . mürekkep özel bir bileşim .
mandır ilgilenmiyordum. yaratıyor. Bunu da ancak uz- Tempo dergimizden Yüksel baalar kalka- e* Lübnan üze- manlar fark edebiliyor. Kerize İ
Mutlu’nun, üst düzey kalpazanları- mıyor altın- ..Mgpxgz &Maaşı “ inden reeks- lenlerin sayısıyla kerize getiren e- `
mızdan biriyle yaptığı telefon ko- dan… Türk pa- işfmoî âlfllzûßflß/*VŞN- ` port yapıyor- rin sayısı arasındaki orantısızlık
nuşmasına ahize misafiri oldum. rası kötü, ser- yA..o,,,;,;N,Ğ’2’5^”` duk, o kapılar çok farklı abicim… Türk parası
Adam dobraydı. mayeyi, mat- da kapandı. basma zahmetine değmez… Zâten
“Sahte para basımı kanunları- baa-mürekkep Şimdi renkli bizimkiler renk körü…” mıza göre organize suçtur. Bu se- masrafını kur- fotokopi maki- ‘Ir ‘k ‘Ir ş
beple, sahte paranın basılabilmesi tarmıyor…” neleriyle çalı- Kalpazanlar bile cidd* bu memiçin, öncelikle tînansörün, yani Yüksel sor- şıyoruz. Mat- lekette…
patronun, yani babanın bulunması du: “Noolacak baalara gimıi- Türk parasının niye değer kaygerekir. Ondan sonra cidd* organi- doların, mar- yoruz, hem bına uğradığınr Rüşdü Saracoğ- ı
zasyon başlar. Matbaacı, klişeci, kın, Iiranın ha- dedikodusu, lu’na, Bülent Gültekin’e, Yaman e
montajcı, renk ayrımcısı, matbaa li?” hem masrafı, Törüner’e soracaktım. =
En sonra da pazarlamacı… Kalpazan Mü: hem çıkması Vazgeçtim. _
Yani, paraları piyasaya sokuştura- açık sözlüydü: i’ fazla oluyor… Ikisi de aynı şeyi yapıyor. Karşı- `
cak kişiler… Bir, iki, üç yetmez, “Bizi A 0 yaktı. Sınırlarda du- Ozel renklendirmeli, baskıdan lıksız para basıyor. ş
binle erekir…” rumlar ötü abi… Amerikan pa- otuz kere eçmeli çalışıyoruz. Bi- Birinin (kamusal) yaptığının adı
Kulak misafir iğim heyecanlandı. rasının kâğıdı, ya Amerika’nın raz masra ı oluyor, ama, serma- emi on, öbürününki (özel) kalpa- ‘
“Dolar, mark zor… Bizim mat- kendisinden, ya ltalya’dan gelir. yeyi kurtarıyor abicim… Allah ‘