Yaz sıcağına başımıza vurdu!

KURTHAN FİŞEK

YAZ

Sıcağın bu kadar

bunalttığı ikinci bir yaz

yaşamadım. Ya beynim dumura

uğradnbuharlaştı, ya benden
başka herkesi sıcak çarptı.

Meclisin işi rahat… Tatile
soktular kendilerini…

Hükümeti, eski deyimle,
“mâkûs talihine terk ettiler”.

Mümtaz Hoca’nın 90 kişilik
kararlı “k0alisy0n”u, ne zaman
Anayasa Mahkemesi’nin kapısını çalsa, ya iptal, ya yürütmeyi
durdurma kararı alıyor.

Sizin anlayacağınız, özelleştirme planları kevgire döndü.

ı o ı

Soruyorum, rica ediyorum,
yalvarıyorum.

“Ozelleştirıne bir makro politikadır, ama, mikro düzeyde,
palyatif bir parasal ferahlama
aracıdır. Bugüne kadar neler
özelleştirildi, kimler aldı, listesi
var mı?”

Kapı duvar…

Bürokrasi tatile çıkmış…

o e a

Başanamız Paris’e giderken
gündemi değiştirmeye kalkışıyor.

“Herkes kendi dilini konuşsun… Kürtçe, Lazca, Çerkezce,
her neysem… Gerekirse özel
okullar bile açılsın…”

Kimse sormuyor: “Lise, üniversite açmasına açalım, etnik
dillerde tedrisat yapalım, televizyonlardan, radyolardan açık
öğretim yapalım, ama, bu dil
SIGAĞI

lerde yazılmış tıp, hukuk, statik, mimarlık, elektronik kitabı
var mı?”

Aklınız alır mı, bir tek koalisyon ortağı mırrnır ediyor.

“Başbakanın bütün bu’dedikleri, onun değil, bizim paketimizde vardı, Eylül’de biz açıklayacaktık. Kazık attı bize…”

o ı o
Etnik dillerde Özel okulların
açılmasına sevinen tek kişi
“millî enişte” Ozer Çiller… Amerikada son satın aldığı okula
“ikinci lisan” olarak koydurur,
malı götürür.
ı a o
Yaz sıcağında gündemi yakalamak zordur.

Gündemi yapanlar bile ne
yaptıklarını bilmez, bilemez.

Başanamız kalkıyor, uçakta
bombalarından bir tanesini daha patlatıyor: “Türkiye’ye döner
dönmez teşvikleri kaldırıyorum…”

O teşvikler zâten komedi…
Seccade imalatçilarına yüzde
70, cikletçilere yüzde 40, oyuncakçılara, sentetik çuvalcılara
yüzde 70, kar-çim kayakçılarına
yüzde 50…

Arıyorum, soruyorum, yalvarıyorum, kapı kapı dolaşıyorum.

“Yatırım teşvikleri icât olduğundan beri, kimlerin ne miktarda yararlandıklarının listesi
var mı? Açıklayın, biz de öğrenelim…”

Demin de söyledim, kapı-duvar…

_ o o o

Istanbul’un Beykoz, Fatih
ve Yalova ilçelerinde belediye
başkanlığı seçimi yenileniyor.
Iptal edilen ilk seçimde ikisini
Refah, birini DYP kazanmış…

Ne solun birleşmeye niyeti
var, ne sağın…

Ağızda hep aynı sakız… “Tavan birleşmezse, taban sandıkta birleştirir…”

“Nahh birleştiıir, hep bölükpörçük kalırsınızl” diye kaba bir
el işareti yapacağım, aile terbiyem müsaade etmiyor.

o ş o *

Recep Tayyip Erdoğan kal

I” ` ‘ ‘ ‘ ‘ ` ‘ ‘ ` ‘ ‘ – ‘ ” ` ‘ ” ‘ ” ‘ ‘ ` ‘ ` ` _ – _ _ _ 7 _ _ `1

BİR İŞEÄJVPBİR İŞLEM E OLNIÂDI SAYIN… i

İ m. -I . ı .r l

OZAN MORON E i Fırat-Dicle hattının

er ı .. l . .
ı Ozelleştirme işinin yürü- l d°gusundakl_ _°Pe1`aS’
KANTATRAmAŞAZAR-y i meyeceği anlaşıldı. Anayasa ” s yllnlarğên bmd baş?’
(“KAÇ YAlAWJoker) î Mahkemesi, ya kararnamelen : mlşm °Y mey am” a
SUAT suNA Amauısusı î iptal ediyor, ya gerekçeli kara- ı Olîuran muhtar& gazete’
(“G”J0ker) ş rı hazırlayana kadar yürüt- 1 Cllefuşîîînuş-ü_ d_

FERDAANILYARKIN ı meyî durduwyor. ı _, e er 1559 W”

^Y.^N(|R ANİREJEFOU i “Ulusal Güvenlik” meselelerinin nasıl çö- i 51111?
‘ok/wie’ ‘ züleceğini kimse bilmiyor. Fırat-Dicle hattı- ‘ “Allami Öldürmiş’
BURAK KUT BAKKURUTI l nın doğusunda yeterli sayıda asker varmış gi- l lerdîl’, babami, klllmi,
DENİZ ELlK İ bi, başka uluslararası bölgelere asker ihraç I kllanimi Öldüîmüşler’

(EENDENWJMEÜ I Memurlara, işçilere zam yok, hayır ku- I Kahrolsun Apo!”

NAZAN ONCEL ÖNCE “Öz-AN I rumlanna bağış çok… Kürtçe’nin, Lazca’nın I Devlet güçlerinin
AŞKW NURYENG’ : eğitim dili olabileceği sözü işkembeden söyle- l gîtmesinden sonra Apownçgrtesm” : niyor, tıp, mühendislik, hukuk dallannda bu : çi’ler gelmiş…

‘ tnik dillerde yazılmış kitap yok… ‘ “Ne diysen lan sen?”

HAKAN PEKER PEKHAIN KERATA ı e . — . .. ‘ . .

(‘HİT’J0ker) Ş Rahmetli Çzal olanca kumazlıgıyla gım- : Muhtar pışkın…

DENİZARCA DENSIZCARIYE l demi degıştırırdı. Senınkısıne, degıştırmek ğ .Resmi ıdbologya

(“YES”JokeI) l yaplyrem babe…

TEI$0i28

l değil, çorbaya çevirmek denir.
L _ _ _ . _ . _ _ . _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _.

J

BAsıMızA vunnuı

kıyor, Türkiye demokrasi tarihinin bence en önemle lâfını
ediyor.

“Ben, bana verilen her yetkiyi, sonuna, sapına kadar kullanırım…”

Demokrasinin beşiği yerel
yönetimlerdir.

Inanılır gibi değil, ilk tepki,
“yerel yönetim reformu yapacağız” diyen SHP’nin yerel yönetimci başkanından geliyor.

“Olmazm”

“Merkeziyetçilik”
depreşiyor zahir…

“Yerel yönetimler merkezî
hükümetin denetim ve güdümünden ne kadar uzaklaşırsa,
demokrasi 0 ölçüde gerçekleşir,
kemale erer!” diyen onlar değilmiş sanki…

o o o

Amaaaannnn! Sıcaklar ya
onların, ya benim başıma vur
damarı

TANSU ÇİLLER (Boyalı gazoz alacak parasının ol›
madığı bir dönemde. hâlli-hatırlı ailesinden kalan mirasın veraset-intikal vergisini nasıl ddediğini henüz

açıklamadığı
BÜLENT ECEVİT (SHPnin uzatmaya çalıştığı sülh
çubuğuna bıyık altindan gülümsemeye devam ettiği
CUMHURİYET HALK PAıiıisi ………. ..RAPORUJ
RECEP TAYYİP ERDOĞAN dolağanüstûnıolağanüstü anlamam, yelkilerimi kullanırım!” diyerek yerin
den yönetimin ilk kıpırtılarinı gösterdiği için)
MESUT YlLMAZ (Muhtelif ailelerin servetlerinden
gayrı uğraşacak ,sey bulamadığı için] ……. ..RAPORLU
AHMET KENAN EVREN (İmanrHatip patlamasr
nın başsorumlusu olarak. Turgut Özal’la “gericilik”
konusunda niye anlasamadığı henüz anlaşılmadığı
SEYFİ OKTAY (Ne işe yaradiğının anlaşılmasında
güçlük çekildiği için) ……………………………………………. ..o
SOSYAL DEMOKRAT HALKÇI PARTİ (Her zamanki gibil
ABDÜLKADİR ATEŞ (Turizmimizin nerede patlayacağını anlamak için Çillerin ellerine baktığı

içini ……………………………………………………………….. ..0
NECMETTİN ERBÂKÂN (Türkiye’yi Nevşehir
zannettiği içini ……………………………………………………. ..0

“Aptallar ittifak kurmuşlarsa,
bir yerde nıutlzıka bir dâhî
vzır demektir…”
(Ionathan Swift, 1736)

duman !êîgêau

IIIIİEEHIIII

İsmail Özdağların 25 milyon lira
için okka altına gittiği en çok
üzülenlerden biri RPli Oğuzhan
Asiltürktü.

“Üzülüvorum çocukçağıza… ” demişti, ‘En namusluları. en kanaatkârları oydu. Piyasayı düşürdüğü için
oldu bunlar…”

Rüşvetin raconu. paranın kıymeti
kalmadı.

Eskiden, günlük ihtiyaçları karşılamak, çorba parası devşimıek için
alıııırdı rüşvet…

Şimdikiler mi?

Maazallah, aksaçlı. nuryıizlü annelerinin don ıuıu alır bunlar…

1961-1992 döneminde, rüş vet, suistimal, nüfûz ticareti, yolsuzluk gibi konularda
tastamam 1.754 gensoru, genel
görüşme, meclis araştırması ve
meclis soruşturması önergesi
geldi meclise… Kaçı kabul edildi?

a. 14 b. 56
c. 1 73 d. Hepsi
1983-1991 döneminde

..İ (ANAP) tokatçılığın çeşitleriyle ilgili olarak meclise 219
araştırına önergesi verildi, yalnızca 16`sı kabul edildi. Olaylar
hakkında dönemin gazetelerinde hangi başlıklar atılmıştı?

vnısu

a. Müthiş Yağma

b. Ekmek Parası Olmayan
Bürokratlar, Eve Artık Mercedes ‘le Gidiyor

c. Çelik Kasalarda Türk
Koskotas ‘ları Saklı

d. İhracat Mafyası ‘nın Babasını Bulacağız

e. Hepsi

1983-1987 dönemini kapsayan IMF raporuna göre,
Türkiye’nin ihracatının kaçta

kaçı hayaliydi?
a. Yüzde 11 b. Yüzde 17
c. Yüzde 35 d. Tamamı

lı Meclisteki yolsuzluk tartış.ı- maları sert geçer, kırıcı

olur. Aşağıdaki laflardan hangisi edilmedi?

a. Vay sahtekâr vay _

b. Puşt

c. lllilyonların mürtekibi
burada konuşamaz

d. Teşekkür ederim sayın
konuşmacı

Yüce Divan’da yargılanıp

mahkûm olan Tuncay Mataracı sinirlendi, bağırıp çağırmaya başladı: “Ulan, kaçakçının Allah’ı Adnan Kaşıkçı gelmiş, başbakanla konuşuyor.
Bir de bizlere kaçakçı diyorlar…” Mataracrnın sözünü ettiği başbakan kimdi?

a. Biilend Ulusu

b. Turgut Ozal

c. Nihat Erim

d. Süleyman Demirel

Kardeşleri, yeğeni yüzün den Süleyman beyin sinirleri iyice kopma noktasına gelmişti. 1970 yılında, meclis kürsüsünden, servetini beyan etti,
“Bunun üstüne bir şey bulana,
keşfedene bulduğunu vermeye
amadeyim… Bedeli bedavadır!”
dedi. Servet beyanı kaç paraydı?

a. 550 bin b. 1.5 milyon

ZLIJLABIN TABİHİNİ YAZSAM YENİDEN…

c. 1 milyar d. 3 milyar

23 Eylül 1975 günü, döne
min maliye bakanı, ünlü
işadamlarıyla sanayicilere basını gammazladı: “İçinizde kredi isteyip de alamadım diyen
kimse çıkmaz. Sizin beslediğiniz basın her gün bize saldırır.
Siz onları yine de ilanlarla beslersiniz…” Rahmetli bakanımızın oğlu da şimdi bakan… Baba
kim?

a. Hüdai Oral

b. Yılmaz Ergenekon

c. İşmet İnönü

d. Omer Faik Barutçu

v’ “Birinci MC” döneminde
‘ THY tam arpalıktı. İlk 5
ayında, THY Yönetim Kurulu
Başkanı Emekli Tümgeneral
Kemal Zeren bedava biletle nereye gitmedi?
a. Cidde b. Medine
c. Kopenhag d. Londra
e. Münih fî Viyana
g. Frankfurt h. New York
i. Amsterdam j. Brüksel

›..mım.xx…ı_a-..ıı-..uu-_u-_ıuqıııııımııupmuwquunmımwwaımııuıy..m..uıqnm-vıçuı-.ıanıwı-uınquq-.uwnımın-»umq–ı-unu-yanma

Hayatta edindiğim sayılı zevklerden biri, hha`mızın bültenlerini okumaktır.

Sizin için okudum.

Adana ‘nın Osmaniye ilçesinde şoförlük
yapan 2 çocuk babası, 35 yaşındaki Murat
Yazıcı, 7 ay önce kendi elcağızlarıyla evlendirdiği kardeşi Ali
Yazıcı ‘nın 22 yaşındaki çiçeği burnunda
eşi Hatice Yazıcı yı
kaçırarak kayıplara
karıştı.

Eşi kaçırılan Ali
Yazıcı, “Böyle ağabey
olmaz olsun!” dedi.

Firari aşıklar Murat ve Hatice Yazıcı’nın arandıkları polis tarafından açıklanırken, Murat Yazıcı ‘nın 10 yıllık eşi. 28 yaşındaki Ayşe Yazıcı, “Böyle koca olmaz olsun! Bana acımadıysa iki yavrusuna da mı
acımadı?” dedi. Sevinç ve hüzün gözyaşlarının birbirine kanştırıldıkları bir ülkede yaşadığımızın farkında mısınız?

AAAAAAAAF!!

Bizim hha sâyesinde Türkiye’yi geziyorum.

“Yeşil Kart” diye
bir şey icât ettiler, ne
halta yaradığını kimse bilmiyor, mûcit
Yıldırım Aktuna bilgi verirse sevinirim. Haber şöyle… Böbrek hastası ve diyaliz makinesine bağlanmak zorunda olan oğluna
böbreğinin tekini bağışlayan 65 yaşındaki
Kıymet Demirbilek, “Allah devletimize, milletimize zeval vermesin, bütün tahlilleri
yaptılar…” dedi, sonra ekledi: “Oğluma böbreğimi vereceğim, ama, Edirne’den Istanbula gidecek otobüs paramız yok… ”

k. Beyrut l. Berlin

CEVAPLAR “l

. Hbaübbrß

ı 1_ İF’_l?.İ,°.l7°İ. İ°.lê_’°l.ll-ı_,.

AAAAÃAAAR!
Muğla-hha’mızın

haberini DYP muhaliflerinden bir dostumla beraber okuduk.

Kaya hafriyatı,
yol yapımı gibi işlerle
uğraşan Tetamak şirketi kriz nedeniyle iş
yapamaz hale gelince ihracata yönelmek istedi. Firnıanın ortağı Ozer Deniz, Tokyo Ticaret Odasına yazı göndererek Malatya kayısısı, el dokuması saf yün Milas baldan satabileceklerini söyledi.

Ilk yanıt, Tokyo ‘daki uluslararası evlilik
organizasyonları firmasından geldi. 100
Türk hanımın fotoğraflarıyla bilgileri istendi. Bir adayın tanıtımı için üç dolar, gerçekleşen her evlilik için 2 bin dolar ödeneceği
belirtildi. Oneriye sıcak bakan Deniz, gelin
gitmek isteyen bize başvursun dedi.

Ismi şimdilik lâzım olmayan biri daha
söze karıştı.

“Bunlara, gelin değil, ‘millî enişte’ lâzım… Bizimkini verelim, herkes rahat etsın…

l

ı-ı-ı-ıı–ı-ı-n–ııg-…u-…ı-x-…ğauxengin-ıcın_