Uğur-uğursuzluk “başa, bela”…
* Bin aüııüıiııı
KURTHAN FİŞEK i
25 Nisan 1994 ,
PAZARTESİ
llğur-uğursıızlu
ÜTÜN dünya
büyüklerinin
uğurları, uğursuzlukları vardır.
VAY az:
ıcAçAnA Ku&
Fieıeoı HA&
NE âAwaııeın..
‘livßgwılsılxllllıili
5%;
halâ” t
III
İ. fazla. bâtıl itikâdı yok
muş, ama, canı sıkılınca,
aynanın karşısına geçip
kendi çkendine konuşur
Dl
Mı..!..
Napolyon kara muş…’ ı
kedilerden korkardı. Murat Karayalçın
Fransız toplarının çok eski dostumdur.
gürlediği, Fransız pi
adesinin ilerlediği,
Ingiliz birliklerinin tabanları yağladığı sırada, Waterloo savaşının en kızışık anında,
çadırına karakedi girdi (nereden çıktıysa?),
Napolyon dışarı fırladı, savaşı durdurdu.
Wellington Dükü’nü kahraman yaptı, kendisi_mavi sürgüne
Ingiltere Kralı VIII. Henry, bütün talihsiz
evliliklerini “karabüyü” yüzünden yaptığını
söyler, durur, ağlaşırdı. Karabüyüyü bozmanın yolunu öğrendi. Bütün karılarını, en son
da Anne Boleyn’i öldürdü.
Iül Sezar rüyalarına çok inanır, soğuk
terler içinde uyanırdı. Oz evlâdı gibi sevdiği
Brutus’un bağrına hançer dayadığını kâbusunda gördü, inanmak istemedi, tedbir almadı, hem kendisinin, hem vatanın bağrına
gayanmış kırk küsur hançer darbesiyle öl
u.
“Deli” Petro köprü geçmekten fevkalâde korkardı. Geçmediği için, Prut nehrinin
öbür yakasında, Baltacı Mehmet Paşa işi bitirdi, malı götürdü.
Uzatmayalım… Bir, korkunun ecele faydası yoktur. Iki, sakınan göze çöp batar. Uç,
korktuğun başına gelir.
‘A’ i’ ‘A’
“Türkiye’nin ziyâdesiyle birlik ve bütünlüğe muhtaç olduğu” söylenen bu dönemde, bizim devlet büyüklerimizin bâtıl itikatlarını (boşinanç), uğurlarını, uğursuzluklarını
araştırdım.
Tansu Çiller’in genç kızlık rüyalarındaki
ana tema “evde kalmak”mış… Süleyman
Demirel’in inat ve_ ısrarla şapka kaptırmasının bilinç altında, lslamköy ilkokulunda giymek zorunda bırakıldığı “fakir kasketi” varmış… Rahmetli pederinin “ortanın solundayız” demesinden sonra, Erdal İnönü evden
sağ ayağıyla çıkar olmuş… Mesut Yılmaz’ın
Onunkileri bilmiyorum.
Deniz Baykal çok eski
dostumdur. Onunkileri
de bilmiyorum. Bülent
Ecevit başbakanımdır.
Sormuyor, soruşturmuyorum.
Ama, eski tugay komutanım Doğan Güreş’in, aile sohbetlerinde devamlı Hasan Mutlucan’dan söz ettiğini Hürriyet yazdı.
Ben mi?
“Devlet büyüğü” değilim, ama, onunki
“rüya”, benimki “kâbus”, birkaç zamandır,
Hasan Mutlucan’ın ninnileriyle uyuyorum.
Ayıptır söylemesi, Kerim Afşar’la Bozkurt Güvenç de fena şiir Okumazlar hani…
. il. .
ISTAN- ‘ ” L rışrııanı…
BUCA vali M4/ ^ nı a ,
olmak,” Ay- l ‘ hilrliýiııı bir
han Işık’a – tek şıey var.
benzemeye e 1849 yılınbenzemez… _ h” dan beri,
“Taksim HAYRİ _ yani bir bumeydanında KOZAKÇIOGLU çuk yüzvıla
miting yap- vakın za
‘ maya izin vermek benim boyu
mu aşar, büyüklerime bir sorayım!” demeye hiç benzemez…
Oldu bir kere… Taksim Meydanı’ndaki Hizbullah-RP mitingi bitti. Basanbasanındır. Tanrına şükürler olsun, kansız bitti.
Taksim’de “1 Mayıs İşçi Mitingi” yok…
Belki Hak-İş yapar, ona ka
nıtından beri, (laha vımi “Vilâyât Nizamnamesi” çıktı çıkalı,
vali, hem hükümetin, hem
devletin, il sınırları dahilinde,
başıdır.
Topu başkasına atma!
Türkiye Cumhuriyetilnin bütün kanunlarına göre, Istanbul
senindir. tâsal lttzsaplarını da
senden sorarlar.
Q›
“Muhafazakârların
geçmişe uymaktan başka
seçenekleri yoktur…”
(John Stuart Mill, I 868)
“Devletimiz
sahipsiz degildir!”
tuk değnekleriyle bile sürünen
kusur her sınır kapısında olur.
miz ”sahipsiz değildir.
Oyle mi acaba?
çalındı ılxaıseri-hhaı…
zasını çelsin!” dedi ı’ Bursa-hhal…
EVLETİMİZIN “sahipsiz olBmayışına” seviniyorum.
Geceleri rahat uyuyorum.
Son derece güvenlikte olan sınırlarımıztlan iki bacağı kesik, kol
bazı vatandaşlarımızın nasıl geçip iltica hakkı istediklerini anlamıyorum, ama, ossun, o kadar
Neyse, önemli değil, devleti
Kaşvseri Yahyalı ilçe tarım müdürlüğüne ait Ntustafabeyli köviinrleki 2 yzışıııdıı, siyah renkli,
kısa boxlu boğa, lıarınagın kapı
kilidi kırılıp içeri girilnıek sûretiyle
Beş ıaşırıdaki CA., babası taraıınılan bir xıl içinde iki kere
` ” iktcn sonra, penisi
Hkıalııısııîın diıgüııiınde, kaçan
çorabırtı (lti/,eltrrıek için girdiği
orltırla K.K.’nııı tecavüzüne uğradığını soylewiı I-I vıışırıdaki H.K.,
“Genç kızlık hayallerimi yıktı, ce