Terörde çifte standart ancak Türkiye’de olur!

,21 acan 1996

Terörde standart
ancak Türkiye’de olur!

ISIR’ın Ankara’daMki büyükelçilik bi
nası Filistinli teröristlerce basıldığında, Hasan Fehmi Güneş içişleri bakanıydı.

Bire bir ilişkiye girdi
baskıncılarla… Telsizle konuştu, demir parmaklıklara yaklaşıp yüz yüze söyleşti, “Yapmayın, etmeyin çocuklar!” dedi,
“Rehineleri bırakın,
gelin teslim olun, hem benim,
hem kanunlarımızın teminatı altındasınızl”

Beklenen oldu. Teröristler binayı
kansız boşalttı.

Ama, Hasan Fehmi
“tukaka” oldu.

Niye?

Teslim olan teröristleri “Teşek
ı
l
ğ .’
l
l

Güneş

^ kür ederim kardeşim! Siz kurtul
dunuz, biz rahat ettik! Olaylar
çok kötü gelişebilirdil” dediği

için…

i’ ‘k ‘A’

O günlerde Ecevit hükümeti zordaydı.

Ulkücü militanlar (bir bölümü şimdi milletvekili) sokaklarda silahlı kol
geziyordu. Enflasyon alıp yürümüş,
vatandaş bir fincan acı kahveye muhtaç kalmıştı. Ecevit düştükten sonraki koalisyonun hesaplarına giren Demirel, “Tetik çeken elle tespih
çeken el bir tutulamaz!” diyordu.

Kamuoyunda sempati uyandıran
Hasan Fehmi Güneş, “tukaka”
ediliverdi.

Vaaaayyyyy! Koskoca cumhuriyetin içişleri bakanı teröriste “Kardeşim” der miymiş, iki yanağından
öper miymiş?

Sağ basın böyle yüklendi Güneş’e… ‘
Ya sol mahfiller?

Onlar da Bülent beyi gaza getirdiler: “Adam birdenbire popüler
oldu. Sizin yerinizde gözü olabilir, aman, dikkatli olun!”

Olayın üstünden biraz zaman geçti,
kaynağı belirsiz bir haber sızdırıldı basına… Sonra fotoğraflar çekildi, “Aynur Aydan Skandalı” patlatıldı.

En çok ben güldüydüm. Devletin
koskoca bakanı elbette zamparalık
yapabilir, belki gülhakkıdır, belki değildir, eşini, hayat arkadaşını ilgilendi
1A ı:

rir, tasası onadır.

Ammmaaaa, makam arabasıyla. koruma polislerinin yakın
kontrolünde zamparalığa gidilmez!

Hasan Fehmi Güneş’in kellesi
yine de gitti.

‘k i’ û

Gel zaman, git zaman. Avrasya feribotu kaçırıldı.

Teröristlerin kaçırdıkları gemiden
çıkan bir Rus hatun, “Bizi niye kaçırdıklanm anlayamadım!” dedi,
“Gidip geliyoruz, ekmek parası
kazanıyoruz…”

Laleli esnafı sinirliydi: “Bavul ticaretine ket vuruldu!”

lstanbul emniyet müdürü açıkladı:
‘_`_Eylemcilerden 4’ünü yakaladık.
Obürleri kaçmış veya yolculann
arasına kanşmış olabilir!”

Bir kısım basın mensubu alkış tutuyor: “lşte, Müslüman-Türk namusul Kahraman güvenlik kuvvetlerimize saygılarından dolayı,
Çeçen milliyetçisi kardeşlerimiz
başardı bir direniş ve namus örneği gösterdiler. kansız teslim
oldular…”

i ‘k i’

O gemide aileler olmasaydı, Avrasya’ya, ya “yüzer kerhane”, ya
“yüzer kaçakçı” diyecektim. Yüzlerce masum aile şaibe altında kalmasın diye. demedim, demem!..

Ama, 0 gemiyi “Ertuğrul Muhribi”, olayı kansız bitirenleri “mill;
kahraman”, teröristleri “namuslu
soydaş”, lstanbul limanında kendilerini karşılayıp “Kardeşim” diye
öpen devlet büyüklerini “büyük
Türk büyüğü” olarak sunmaya kalkışan olursa da, kusura bakmayın,
pazar yazımı. çifte standardımıza, yani ulusal riyâkarlığımıza küfrederek
kapatınm…