Tansu’nun kitabını yazsam yeniden…
Kurthan F SEK
1ansu’nun kitabını yazsam yeniden…
AYYÖR ve uyumlu gözlük Armani’den, eşarp Basile’den, çanta ve pabuç Gucci’den, takılar
$itbon’dan, detaylar Dolce-Gabbana’dan, kuaför meclis berberinden…
Dünyanın jet sosyetesine panrıak
ısırtacak dört dörtlük bir zevk sentezı…
Peki, “iktisat bilgisi” nereden?
i**
Bizde yalan
yok, kaç zamandır
o konuda tereddütlerim vardı. Talebe (veya hoca)
olarak devam ettiği okulların yayın
kiye ekonomisini ~2000’e taşıyacak…
***k
Bazı iktisatçı dostlar yan çizdiler.
Ya okumamışlar, ya okuduklarını anIamamışlardı. “Anlatsak da anlamazsm!” diye geçiştirdiler.
Bazıları anlatmaya çalıştılar, ben
anlamadım. __
Sonunda, ODTU celiştirmeDergisi’nde (9, 3/4,
1982) ilginç bir
kitap tanıtım yazısı buldum. Yazanın ismi şimdilik
saklı kalsın… Çok
meşhur biri değil… Ama, önemli
larını araştırmış, biri… Sonda açıkbir-iki kısa m0- Iadığımda sürpriz
nografi dışında olacak…
pek bir şey bula- t**
mamıştım. “Ele alınan kiTam “kita sız tapta…, çalışmaprofesör” iye- nın sonuçlarını
cektim, 1982 yı- işe yarar olmaklında yazdığı 359 tan çıkartacak de
sayfalık bir kitap çıktı ortaya…
ll Düzeyinde Mili* Gelir Dağılımı…
“Profesörlük” unvanına esas olacak bir yayın niteliği taşıdığına göre,
meslekî bilginin de zirvesini teşkil ediyorçlu.
Iktisat bilgisi fukarası olduğum için
okumadım kitabı… Gördüğüm kadarıyla matematik hesaplar vardı, bilenlerden özetlemelerini istedim.
istedim, çünkü, kitabın yazarı Tür
recede önemli hatâlar olduğu görülmektedir. Araştımıacı, milf geliri iller
arasında dağıtabilmek için başvurdu’u bir çok göstergeyi 1975 yılı için
ğulaınadfını söylemekte, göstergelerin 1970 eğerlerini 1975 için geçerli
sayma yolunu benimsemektedir…”
Ne varmış bunda? Yoksa yok demektir.
Oyle mi acaba? Yarını bekleyin
lütfen…
.. ANA
NE LuêlJlM Vßîzlloı… _
SİGARA PAlğîîMî KEN DıM
AÇARDı Ben…
“Bizim bütün kazlarımız
kuğudur…”
(Bernard Malamud, 1974)
tata Taşar’la bir buçuk saatlik sohbetim oldu. 1994
Mart’ındaki belediye seçimlerin
› l NAP genel sekreteri Mus
den çok umutluydu.
Açıkça söyledi: “Şehirli olmaya özenen DYP de, SHP de
umurumuzda değil… Yapıları
belli, tabanları belli… lkisi de
hem ideolojik, hem sınıfsal olarak köylü partisi… Tek şehirli
parti biziz…”
Tek tedirginliği vardı. Refah
söylemedi.
Ama, son belediye ara seçimlerinin sıkıntısı, “Faizsiz Şehir” pro
Partisi… Açıkça
jesinin ürpertisi üzerindeydi.
Kitabını verdi.
2000’li yıllara’Anavatan”…
ANAP’ta uzun boylu bir kayıp yok… Ama, RP, 1987 genel
seçimlerindeki yüzde 7,2’lik
oyundan, istikrarlı bir yükselişle,
bütün büyükşehirlerde yüzde
18-20’ye dayanmış…
Minik de bir ekleme yaptı Taşar… “Silkelenmek zorundayız…
Cemaat sabahtan akşama kadar
camide buluşuyor, bizim bazı il
başkanlanmız on belediye mec
lisi üyemizden yarısının ismini
bilmez…”
“1983’den
Kazandığın paralarda gö
yolğoâmaî sonlyaptıîın
a oyu mı yon ıraya akışlamandan sonra, göstermekte ısrar ettiğin tevâzû zoruma gitti.
“Yaş ilerledikçe insanların
boyuınun kısaldığını duyar,
anca ınanmaz ım netekim…” demişsin, “İstanbul’da
muayene oldum, boyumu
sordular, 1,72 olduğunu söyledim, yarım santim elsik çıktı. Demek do’ruymuş… Yaşlandıkça küçü üyorum…”
Gerçi “Bu hıyar da ressam
mı? Sol ayağımla yaparım
onun a tı ını!” cledi’in Pi
Y P 8
casso’nun ederine henüz ulaşamadın, ama, Şeker Ahmet
Paşa’ya, Osman Hamdi’ye
enikonu yaklaştın… O “sanat
değeri takdirkârlan” oldukça,
sen küçülmezsin paşam!
1982 anayasasının ederi
de yüzde 92 değildi.
Şeffaf zarflar, sandık başı
jandarmaları yükseltti değeri…
. Lâf aramızda, Çıplak Iapon Kız’ın orijinali kim? Fısıltılar var 0 konuda… Kimi diyor “fantezi”, kimi ısrar ediyor “ithal sazende”…
Şükrü Balcı hayatta olsaydı da sorsaydık.