Schicklgruber de onbaşıydı netekim!

PAZAR, 6 Temmuz 1997

chiclg

onbaşıydı netekim!

dan kaçtı. Eniştenin tetikçisi,

simitçi emeklisi Meral Akşener hamfendi, “Darbeden marbeden korkmayın… Zıpkın gibi 180 bin polisim var. Hem
de Türkiye’nin her tarafında…” dediydi.

Hangi üniversitenin, üniversitelerdeki hangi hocaların kendisini
“tarih doktoru” yaptığını bilmiyorum…

Allah belâlarını versin!

O tarih doktoruysa, hele simitçi fınnından emekli olmaya niyetliyse, onu
buralara kadar getirenlere lânet olsun…

Tansu’yu “dr”, “doç” ve “prof”
yapan bilim jürilerini nasıl araştınyorsanı, Akşenerünkileri de öyle araştınyorum.

Bulurum elbette… Onlarf başımıza
musallat eden jüri üyelerinin bilimsel
yetenek, ahlâk veya lâubaliliklerinden
sorulacak bütün hesap…

i’ ‘A’ ‘k

Akşener’i ciddiye almamıştım başlarda…

Derken, “Chillergate Olayı” patladı.

180 bin kişilik polis örgütüyle 800
bin kişilik genelkurmayı dinletiyormuş…

Mesut, Sülo, Erdal, Murat, Deniz, Hacı, Bacı elbette dirılenebilir.

Hiçbir itirazım yok… Benim ev telefonumun babadan kalma numarası da
değişti. Merkezi yerden, az personelle
çok telefon dinlenebilsin diye…

Sıkılmadım, yüksünmedim. . .

Doğaldır. “Devlet” bu, dinler.

t**

“Watergate Skandalı” ilk patladığında, haberleşme hürriyetine düşkün
Amerikalılar ayaklandıydı. Amerika’nın
en başanlı (bence) devlet başkanı olan
Richard Nixon’ı yok ettiler.

Avrupa’da heyecan olmadı. En has
Fransız komünistine, George Marchais’ye sordular. “Watergate diye
bir olay oldu. Amerika’da yer yerinden oynuyor, Avrupa’da tık
yok… Niye ilgîlenmediniz bu meseleyle…” *

Marchais cevap verdi: “Devlet

I LK anda gözümden, kulağım
bu… Dinler! Vazifesi… Dinleme
seydi o zaman şaşırır, heyecanlanırdık…”

***k

Özer-Tansu-Meral üçgeni, İsmail-Hikmet-Güven-Teo-Babo-Çörek
altılısını dinliyor.

Dinleten kim? Emniyet genel müdürlüğünün istihbarat örgütü…

Dinlenen kim? Türk Silahlı Kuvvetleri… “

Dinleyen kim? Onbaşı Kadir Sarmıısak… i

lHI_ kökenli, polislikten gelme,
“mutemet ve muhafazakâr”, askerliğini deniz kuwetleri kriptosunda
yapan bir genç arkadaş…

Onbaşıya verilen emir açık… “Konuşulanları dinle! Bize anında aktar… Yoksa, bir daha polis olamazsın…”

Emir demiri keser. Dinliyor. Aktarı- ı

yor.

Tansu’yla Meral pek anlamaz…
Enişteye gidiyor bütün mahrem bilgiler…

Oradan da gerekli yer ve mercilere… Paraya çevriliyor.

*i*

180 bin polis… 800 bin asker…

Karşı karşıya getirdiler bunları…

“Chillergate Olayı”…

Faturayı, kuwetli bir ihtimalle, garibim bir onbaşıya çıkaracaklar…

Ama, onbaşıları aslâ küçümsemeyın…
Alman genelkurmayı savaşmaya
karşıydı. Sivil SS’leri çıkardılar karşılanna… Prusyalı profesyonel subayları dolmalık kabak gibi oydular.

Kan ve kin götürdü her yeri… “Sivil faşizm” yaptılar.

Polis kökenli deniz onbaşısı Sarmusak’ı küçümsemeyin sakın…

Hatırlatmak gibi olmasın, ama,
“Schicklgruber”, yani bizim Adolf
Hitler de Avusturya-Macaristan ordusunda onbaşıydı netekim.