O şimdi asker…” “Askerler de sever…”

İ ‘DUMAN

OLANİİYERDEİ ` ~ ”

Uzunyola arabayla çıktığım zaman, etrafıma, önüme, arkama bakmırım…

Onümden giden, arkamdan gelip sollayan kamyonların logolarını okurum…

Sevdiğim sloganlar, logolar vardır.

Meselâ, “O şimdi asker…” Daha meselâ,
“Askerler de sever…”

O O O

Askerlik, emir-komuta zinciridir. Sunuş
yapılacaksa, söze şöyle girilir.

“Sayın başkanım, sayın komutanlarım,
değerli astlarım… Arz ederim!”

Onenıli olan saygı ve bağlılık sunmak, rica etmek veya arz etmektir.

Ust asttan rica eder. Ast üste arz eder.

Yirmi altı (rakamla “26”) ay askerlik yaptığım (veya yaptırıldığı) için, bilirim bu raconları…

O O O

“Demokratik Sol Parti” (DSP) diye bir
parti var. Çok güzel bir parti…

Bir üyesi konuşuyor.

“Her şeyden önce genel başkanıma teşekkürler… Açıklama yaptı, ama bir tebligat
havası var…”

(Homurtular)

“Ortak akıl ve düşünce, aynı
fırında pişer… Birbirimizle konuşmazsak, ortak aklı aynı fırında kotarmazsak ne olur? Ekmek,
pide yanar…” İ

(Ilfırıltılar)

“Bize, şimdi, eleştirmek
düşüyor. Hoş görüntü değil… Çünkü, düşünce söylemek, artık olumsuzluk ve
pişmiş aşa su katmak olarak görünebilir…”

(Şaşkınlık Ve suskunluk)

“Başlıca üç noktayı vurgulamak istiyorum. Onerilen model, gerçekçi ve işlek bir model değildir. Medya görüntüsünü değiştirmek artık zordur. Çelişki şurada: Uzlaşmaz dediğimiz ve bu nedenle hükümette yer almaları doğru olmaz diye dü
şündüğümüz liderler bu kez tepede yine ay- ,

nı biçimde yer alıyorlar. Başka yerlere ve tarihlere gitmeye ne gerek var? Bizim tarihimizde de, tam bir paralellik göstermese bile,
İkinci Meşrutiyet döneminde Ittihat ve Terakkinin “Merkez-i Umumi Sultası” denen
bir olgusu var: ‘Sorumluluk yüklenmeden
yönetmek’ diye özetlendirilir…”

(Umûmi şaşkınlık ve kültürsüzlük)

(We diyolar: bu?” gibisinden müdahaleler)

Devam…

“Sayın genel başkan, bunca deneyimi ve
manevi otoritesiyle, şu günlerin Türkiye’sinde, elini taşın altına sokmayacak da ne zaman sokacak? Liderlerin bulunmadığı ve
özellikle Ecevit gibi bir liderin içinde olmadığı bir hükümet, ister istemez, Çankaya ve

, Y! @l E: ‘ll bil
İ “O ŞİMDİ ASKER…”
ı “ASKERLER DE SEVER…”

i
İ
İ
İ
İ
l
İ
l

MGKnin gölgesinde kalır…”

(“Çı’iüüşşş” sesleri)

“Bir başka çelişki… Hem ‘Mecliste teknokrat milletvekilleri var ve onlardan iyi bir
hükümet çıkar’ diyoruz, hem de onların dışında bir de “eşgüdüm komitesi’, bir çeşit *izleme kurulu’ (monitoring) gibi birşey kuruyoruz. Onerilen model, bayan Çiller’i yine
kurtanyor, onu üst yönetime çıkararak kendisine yeniden saygınlık kazandırıyor. Oysa,
bitmek üzeredir, Türkiye’nin siyaset sahnesinden, gündeminden silinmektedir…”

(Bir an suskunluk, durumun idraki)

o o o

Devam edebilir miyiz?

“Gücümüz nicel, yani sayısal değil, niteldir. Yani, kalitedir. Cumhuriyeti gerçek anlamıyla tanırnlayacak ve kurtaracak güç bizdedir. Çünkü, şu sırada karşılaştığımız sorun, yalmz 8 yıl ya da laiklik sorunu değildir… RP’yi güçlendiren, dolayısıyla cumhuriyeti tehlikeye düşüren bir yığın ekonomiksosyal etken vardır. Bu etkenleri vıırgulayacak güçlerin ağırlığını sisteme taşıyamamak
diye bir sorunla karşı karşıyayız… Gücü
müz, sendikalarla, işçiyle en iyi diyalog kurabilecek parti olmaktan
gelmeli…”
(Tereddüt)

“Bu noktada konjonktür
bizden yanadır. Kamuoyu bu
etkenlerin önemini anlamış
durumdadır. Ordu, 12 Mart
ya da 12 Eylül’ün değil, 27
Mayıs’ın ordusudur…”

(Son cümlede büsbütün
tereddüt, ama, Iraklı duraksama)

o o o

“Eylem planı gerekir demiştim… Seçim ve uyum yasaları gibi konulara saplanıp kalamayız…
Cumhuriyeti yeniden tanımlamak, onun bir
yaşama tarzı, bir uygarlık projesi olduğunu,
konunun eko-sosyal boyutlarının bulunduğunu vurgulamak, böyle bir cumhuriyetçilik
zemini üzerinde işbirliği önermek durumundayız. ‘Gerçek cumhuriyetçiler, bizden yana’
diyebilmeliyiz. Böyle deyince de, CHP ile
birlikte daha büyük bir ağırlık oluşturmak
artık bir zorımluluk, halkın bizden beklediği
bir gereklilik olarak ortaya çıkmaktadır.
Cumhuriyetçilik konusunda CHP ile uzlaşmayacağız da, ANAP ve DYP ile mi?”

I C O

Askerler elbette sever. Askerleri elbette
seven vardır.

DSP’li olsaydım, adım “Mümtaz Soysal”
olsaydı, DSP grubunda böyle konuşsaydım,
ne idüğü belirsiz bazı tipler sözümü kesmeye kalkışsaydı, onları dolmalık kabak gibi
oyardım.

Düşünsel değil, fiziksel bir insanım… Di›
verim…

NOT DEFTERİ

TANSU ÇILLEH (İrili-ulaklı yalanlarını artık kimse yemediği
icin) ……………………………………………………………………….. ..0
İSMAİL HAKKI KABADAYI
esine izah edemediği içi

su’ya muhabbetini muhterem
……………… .. 0
AHMET DOGAN (Meclise kravatsız girerek eylem koyacak

kadar cevizgöt akıllı olduğu için) ……………………………………… ..0
DENIZ BAYKAL (Bülent Ecevit’e kelek yaptığı için) …………… ..0
BÜLENT ECEVIT (Yıllardır nefret ettiği Deniz Baykalı niye ziyaret ettiğini kendisi bile bilmediği için) …… .. .0
NECMETTIN ERBAKAN (Libya gibi uyduruk-osuruk bir devle- .
te biat ettiği için) ……………………………………………………………… ..0
SALİH KAPUSUZ, MEHMET F AT FIRAT, YINE NECMETTIN
ERBAKAN, MEHMET ELKATMIŞ, YAKUP HATİPOĞLU, YASİN
HATIBÜĞLU, AHMET DOGAN (Demokrasiye ne kadar muhtaç
olduklarını anlamakta ve benim üstüme geldiklerinde ne kadar ”pis-pust” tepki göslerebileceğimi anlamakta güçlük
çektikleri için). 0 ‘

0lıMAhl SAYINLAII -r

Radikalliğinize hiçbir İtirazım yok… Allah partinize bağıslasın!

Ama, yüzde 20’lik bir azınlığın (RP) ancak dörtte birini
oluşturan tipler olarak ağzınızı bozmaya başlarsanız, başkalarının da (yüzde 80) ne yapacağını kestiremezsiniz…

Lâllarınıza bakın, süngüye sarılın…
i’ t i’

MEHMET ELKATMIŞ

“Yıldırım Aktuna, ‘Ben dolaştım, vatandaş 8 yılı istiyor” diyor.
Herhalde o ve onun gibi düşünenler meyhanede, kerhanede dolaşıyorlar ki, oradan soruyorlar. Gelsinler onlar, bu kararı verenler,
askerler dolaşsınlar milletin arasında. Bakalım ne diyor?”

İ MEHMET EFIRAT

“Normal liselerde hep ahlaksız insan yetiştiriyorlar, sonra da
bunların yaptıklarının önüne geçemiyorlar. Anarşistler, teröristler
hep normal lise mezunlarından çıkıyor. İmam hatipliler böyle şeylere tevessül etmez. Terlıiyeli, çalışkan insanlardır.”

YAKUP ııııriroau

“Din tandanslıyız diye hazmedilemiyoruz. Ama bu toplum başının belasını da getirecek. Ya asker gelecek, ya ülke hükümetsiz
kalacak. Imam hatipleri kapattırmayız. Davamızı inkar edemeyiz.

Hükümet, bozulacaksa bozulsun.”
r v: ‘k

Dost olamazsak, düşman mı olalım yani?
100-150 bin pompalı tüleğin karşısına tank çıktığında tören
rahatına nasıl geçtiğinizi gördük. Kimseyi zorlamayın…
Terbiyesizliğe ihtiyacımız yok.
Asıl sizin hoşgörüye ihtiyacımız var.

T E S T ‘-~ l
ŞU MAYIS AYINDAN KURTULMAK İSTİYORUM,
l

ARTIK FENALIK GETİRMEYE BAŞLADI

1 Mans… İşçi bayramı… ı
14 Mans… DPhin iktidar olması…
21 Mans… Talat darbesi…
27 Mans… Tek namuslu anayasa… ı
Ulubatlı ‘nm İstanbul’u l
fethi…
Mans ayı, Türkiye’nin en komik l
andır. ı
Böyle a y İnşallah çabuk geçer. ‘
Ya kabrımdan, ya gülmekten i
öleceğim…

l

i

Adana, Şebinkarahisar, Suşehri,

Bingöl, Hakkari, Şemdinli, Bolu, j
Elazığ, Muğla, Doğanşehir, Eğridir,
Ankara YİBA Çarşısı, İzmir Kemer, ı’
Laleli`deki Washington Oteli’nin l
ortak özellikleri nedir?
a. Deprem b. Yangın 1
c. Mans ayı d. Üçü de l
I
l
l

30 Mayıs 1926’da İçişleri
Bakanlığı’nca 18 kasaba, ilçe

neydi?

a. Mavi Işık

b. Türkish Boeing

c. Airport Türk d. TCK 5

7 Erdal İnönü için mayıs ayı

l önemli aydı. Başına ne geldi?

a. 3 Mayıs 1972’de içinde bulunduğu
uçak Bulgaristan’a kaçırıldı

b. 26 Mayıs 1983’de SODEP’i kurdu
c. 30 Mayıs 1986’da SHP Genel
Başkanı oldu

d. Hepsi

Erdal İnönü gibi, mayıs ayı,
Demirel için de, iyi bir aydır.
Mayıs’ta, Demirel’e ne oldu?
a. 28 Mayıs 1977’de seçim gezisine
çıkmak isterken Esenboğa’da
MSP’lilerce taşlandı
b. 14 Mayıs 1988’de DYP genel
başkanı oldu
c. 16 Mayıs 1993’de TC’nin 9’u.ncu

yapıldı. Bu ilçelerden Cumbabası oldu
hangisi Türk d. Hepsi
siyasetimize damga
vurdu? Mayıs, siviller kadar
a. Polatlı b. Cihanbeyli askerler için de
c. Susurluk d. Hilvan hareketli aydır. Askerler
Mayıs’ta ne yaptı?
Allah’ın lıakkı üçtür. a. Kara Kuwetleri
İlk seferinde Komutanı Orgeneral
atfedilen, ikinci defa Cemal Gürsel 3 Mayıs
ihtilal yapmaya kalkıp mayıs ayında 1960’da, Menderes
idam edilen kişi kimdir? hükümetine mektup’la uyarıda

l
ı
l
a. Deniz Gezmiş l
b. Talat Aydemir j
c. Adnan Menderes
d. Şeyh Sait
l
l

Anayasa Mahkemesi, 21 Mayıs

1971’de, MNP’yi, “laik devlet
niteliğinin ve Atatürk
devrimciliğinin korunması”
prensiplerine uymadığı için kapattı.
“Kapatılan” partinin başkam kimdi?
a. Necmettin Erbakan
b. Behice Boran
c. Süleyman Demirel
d. Mümtaz Soysal

Siyasi tarihimizde ilk kez 7

Mayıs 1966’da, polis, gece
Meclis’te arama yaptı. Bu arama
üzerine, kim, “Eşkiyanın bu gece ne
.Yapacağı belli olmaz” dedi?
a. Celal Bayar b. İnönü
c. Erbakan d. ‘IYırkeş

Ağır sanayi hamlesine girişen

Türkiye, ilk kez Türk modeli
uçağı 24 Mayıs 1979’da Kayseri’de
uçurdu. Uçurulan bu uçağın ismi

CEVAPLAR

Termo 19 K 1997

‘ıı (01 ‘a (6 “p (8 ‘p (L *B (9 ‘cı (9 ‘B (ı ‘q (8 ‘O (z ‘P (I

bulundu

b. 21 Mayıs 1960’da Harp Okulu
öğrencileri Ankara’da yürüdü

c. 27 Mayıs ihtilali

d. İhtilal teşebbüsünde bulunan
Talat Aydemir, ilkinde affedildi,
ikincisinde asıldı

e. Hepsi

Mayıs ayında başka neler

oldu?
a. Gazi Çiftliği kuruldu
b. Hafta sonu tatili pazar’a alındı
c. Hatay bağımsızlığına kavuştu
d. Ankara’da Gençlik Parkı açıldı
e. İstanbul fethedildi
f. İkinci Dünya Savaşı sona erdi
g. Demokrat Parti iktidara geldi
ğ. Kırşehir ili, ilçe yapıldı
lı. Vahdettin, İtalya
San Rem0’da öldü
ı. Genel af çıktı
i. İsmet İnönü 33 yıllık CHP
liderliğinden istifa etti
j. İlk Türk tüp bebek Bonn’da
doğdu
k. Hepsi

KURTHAN-FİŞEK

Bi” İSİM Bi** İŞLEM M

_…__._________’umu “W” Awmhm’ Re o arabası la gözükara gidiŞ y
“F” “R” yordu. Kırmızı ışıkta duran önde
*ffâlýğjlêîu* ki arabaya arkadan bindirdi.
Aman Yİ?’ ı z Indi, öndeki arabadan her taraAy! MUTEMET LAZ M” fı ezik-âıiützjıük vazıyettekı yaşlı am
” M1 cayı ın r .
Nğlğğlıdéî VE Ün “Emıni, kusura kalmiysen! Azı
(“Ö’_’ Joker) cık rahat ediysen! Dur, sana bir
NECMFTÜN “W” kadeh içki veriyrem…”

EN KEEAMEIİ” CENNET Kurdara’nın millî içkisi J &B’
ŞAL& den ilk dubleyi verdi.

USÖNÇ MH Z] eîielşğlt şışemn ustune san-kırmı
DENIZ BAYKAL _ .

BEVN; DAZLAK Amca gördüğüılgı ve şefkatten
MUHSİN YAZICIOĞLU duygulanmıştı. Bır kadeh, ıkı kaUHlAZlUİSPİVONCU deh, dört kadeh.”

Vl-P-“JOFGÜ Beşinci kadehi veriyordu Re
HÜsAMErrlNçııdDoIıuK şen_
‘W’ “WF” C’NTON’K Ya lı adam konuştu: “Evlâdım,
( lL Joker) h Ş l 1.b Y t
Au HAYDAR VRIROĞLU sar 0ş”0 uyorum ga ı a… e er
HAYDA! REZ|L “ALİVRE OGUL” artlkm _Ö N _
(“EL” Joker) Reşo _gulumsedı_ _ _ .
isMAlL HAKKI KARADAYI “Beklıysen emmi… Şındık polıs
SİLAHU AMİR (KK.) DAYAK ATT’ gelip rapor tutiyyy… Alkol muaye
(“T.L.i.” Joker)

nesi yapiyyyy…”

“Cahîllerin iki kıinvuzu vardır.

H A F T A N I N
Yu alışkanlık. ya gelenek…”

HİKMETİ

(On altınn yüzyıl İngiiîî öıdeyişi)

rısııırı

ğ BABA KLASİK MÜZİK TAKILIYQR ı
GÜNLERİ ÇOK HEYECAN LI GEÇİYOR
Güfte yoktu, koro-moro yoktu aslın
da… Maksat “demokratik katılım…”
Baba tam oturmuştu, bu sefer Polon
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’- ş
in klasik batı müziği merakı, Türkiye’nin
gündemini değiştirmeye devam ediyor. ı

Beeth0ven’in beşinci senfonisinden l ya millî marşı çalınmaya başlandı.
söz ederken, Dinar belediye bandosunu Yine ayağa fırladı. Sözleri bilmiyordu,
ayaklandırdı, isyan ettirdiydi. Sırf Demi- müziği mırıldandı.
rel’e inat, Dinar depremzedeleri için, şef Sonra da Nazmiye Demirel’e kızdı.
Ali Çavuş yönetiminde, Chopin’in cenaze “Niye geç kalktın?”

Nazmiye Demirel
olanca insanlığıyla fısıt
dadı. “Ne yapacağına
artık bir karar versen…”

O O O

Çankaya Köşkü’ndeki Idil Biret Konserl’nde, “her çorba ve
cumaya maydanoz”
Ihsan Doğramacı, que/le alaka, Demirel’in yanındaki koltuğu işgal
etmişti. Yekta Güngör Ozden arkalarda
bir yere oturdu.

Profokola cumhurbaşkanı, TBMM
başkanı, başbakan, Anayasa Mahkemesi başkanı, Genelkurmay başkanı sırayla girer.

Sahi, ne yapacağımıza karar veril
marşını çaldılardı.

Aradan zaman geçti,
bu sefer, aynı Beethoven’in dokuzuncu senfonisini, “Işte çağdaş Türkiyel” diye tanıttı.

Millet sevindi, Ümmet sinirlendi. “Pis Senfoni…”

O O O

And Vakfı’nın muhteşem müzik festivalinin
14’üncüsÜ yapılıyor.

Baba girdi salona.. El salladı, orkestrayı selamladı, yerine oturdu.

Tam oturmuştu, Polonya Ulusal
Radyo Senfoni Orkestrası, muhteşem
şefleri Antoni Wit yönetiminde, istiklal
Marşı’mızı çalmaya başladı.

Baba ayağa kalktı. Yanındaki pro- se!
tokol mensuplarıyla beraber, güfteye
katıldı.

“Baskın basanındır!” mantığıyla
l devlet yönetilmez…

161