nsan mıyım, hayvan mıyım? Henüz karar veremedim netekim!

-içwıi-»lfw/l*

K U RTH A N İT?”

İnsan mıyım,
hayvan mıyım?
Henüz karar
veremedim netekim!

Sekiz yillik edebiyat-Türkçe lıocam
rahmetli Ahmet Şevket Bohça., bir okulun
bahçesine. bir sınıfa bakıp söylenirdi.

“İşte insanlar, işte hayvanlar…”

Bahçeyi işaret ederdi. Kediler, köpekler
vardi.

“İşte insanlar…”

Sonra elini sınıftaki talcbcleıin üzerinde dolaştirırdı.

“İşte hayvanlar…”

Sekiz yıl talebeliğini _vapıimm Hem
Türkçe konuşup yazmayi. hent kara mizah
yapmayi, hem insanla hayvan arasindaki

farki ondan öğrendim…
.Zu

Hayvan mı, insan mi belli olmayan
kursunlarla çok kişi kaybettim…

Kimiyle dalaştım, takıştim… Kiminin
dostluğunu paylaştım.

Doğan Öz, Hamid Fendoğlu (Hamide),
Bedrettin Cömert, Bedri Karafakioğlu,
Akin Özdemir, Abdi lpekçi, Cevat Yurdakul. Ümit Doğanay, Cavit Orhan Tütengil, Ümit Kaftancıoğlu, Sevinç Özgüner,
Kemal Türkler, Niyazi Adıgüzel, Muanımer Aksoy, Çetin Emeç, Turan Dursun,

Hirani Abas, Nihat Erim. Bahriye Üçok,
Menıduh Ünlütürk. İsmail Selen. Adnan
Ersöz. Kemal Kayacan. Musa Anter,
Uğur Mumcu. Behçet Sela Aysan, Namik
Erdoğan. Eşref Bitlis. Cem Ersever, Mehmet Nabi inciler (İnci Baba), Behçet Cantürk. Enis Karaduman. Uğur Kiliç, Tarik
Ümit, Nesim Malki, Metin Göktepe, Özdemir Sabanci, Ömer Lütfü Topal. Nurullah Tevfik Ağansoy, Abdullah Çatlı. Hüseyin Kocadağ…

Kimi kardeşimdi, kimi sofra arkadaşimdi, kimi ağabeyim, kimi düşmanım…

Uğur’u en son haliyle ben gördüm.

Vücudunun yarısı evinin dış duvarına,
öbür yarisi Büyükesat Camii`nin avlusuna
yapışmışti. Hiçbirirıin katillerini bulamadılar. Zi

Kim öldürüyor bunları?

İnsanlar mı, hayvanlar mi?

Kararı siz verin artık…

..Zi

Hayvan üç şey için öldürür.

Ya karnı açtir. ya cari derdine düşmüştür, ya yavruları tehlikededir.

Zevkine öldürmez, yamyamliğı yoktur.

Etoburlann en parçalayicılanndan arslana bakalim…

Yeme, içme, avlanmaya günde sadece
2 saat ayırır dişi arslan… Artan 22 saatinde
yavrulannı korur, eğitir. büyütür. Bir batında 3-4 tane doğan yavrular aslinda hırçindıı’,
ama. analarının yaninda hoşgörüyü, sükûneti, teenni ve itidali öğrenırler. Karinları

. TERÖR, şioper, CİNNET v: CİNAYETİN roroĞnArLAniNı çexsem YENİDEN…

acikmadikça, canları tehlikeye düşmcdikçe,
saldımiaz, öldümıezicr.
.Ze-v .

Gelelim, çok özel tir hayvan türü olan
insana…

İnsan, zevk için. keyfine öldüren tek
hayvan türüdür.

Uygarlık tarihine tek katkısı “kravat”
olan Hırvatlar, çoğu kadın ve çocuk olan 66
kişiyi tek bir top mermisiyle yok ettiler. Pazar yerini hedeflediler, tetiğe bastilar, başsiz-bacaksız bir sürü insan ürettiler.

Niye yaptılar bunu? Bana değil, onlara
sorun…

Ben hayvanım… Onlar insan… Böylesine vahşetten anlamam…

Ü
Orman Bakanlığını insanlar istila etti.

_’l

1- Adamın biri. karısını ve karısının aşığını
kesıi. biçii, vücut ve kafatası kemiklerini odun
sobasında yaktı, “Yılbaşı Eğlencesi” olarak,
bir genç kadın da, avukat nişanlısını 18 parçaya ayırdı, kömür sobasında yaktı. Nerede ol
muş olabilir bu?
a. Ankara b. Abıi Dabi
c. Uganda d. Transilvanya

. . f’ . .
2- Adaletin gecikmesınden söz ettik. Türkiye’de, yarini asırdır sürüp henüz sonuçlanma
mış kaç dava var?
a. 4 b. 83
c. 114 d. 425

.Zv
3- Türkiye İnsan Haklari Vakfı, bundan dört
yıl evvel, “500 Gün Raporu” yayınlamiştı.
Toplam 806 kişiye işkence yapıldığı söyleniyordu. “Boğaz köprüsünde kadın döven, ka
Gerçi “kana susanıış bir ırkın ahvadı” olduğumuz
söylenemez, ama, son zamanlarda sokaklarımızı
seller-sullar gibi kan götürüyor. Ortaköy’ün orta yerinde,
kim kime, dum duma…

pali karakol kapılan ardında neler yapmaz?”
lâfıni kim etti?
a. Abdülbaki Tuğ b. Ayvaz Gökdemir

c. Kenan Evren d. Azimet Köylüoğlu
_ _ .Zu
4- İşkence ve şiddet yabancimiz değil… Os
manli Meclis-i Mebusani’nda, Güınülcine

Ankara’nın göbeğinde, ooohhhh, çeki/sin tetik/er, aksın
kanlar… İstanbul’da can güvenliği hak getiren..

Devletin sözümona “duruma hakim” olduğu bu güzide
beldelerimizde vaziyet böyleyse, gerisini siz düşünün…

meb’usu İsmail Bey, bu konuyu gündeme getirmişti. Kimin zamaniydi?

a. İl. Abdülhamit b. III. Selim

c. I. Vahdettin d. VII. Kenan

.Zur

5- Şiddet ve cinayet bilmeyen, tanımayan
topluluklar da var. Hangisi?

a. TBMM b. İpek böcekleri
c. Zuni eskimolari d. Mau Mau’lar
.Zu

6′ Şiddetin değişik türleri zaman zaman m0da olur. Meselâ, Auschwitz toplama kampın
da, fınn kapasitesi, günde 22.000 kişiye çıkartilmiştı. Derken, çağ atlandi. Öldürülen düşmanları kizartıp yemek moda oldu. Nerede?

a. Tasmanya. b. Haiti

c. Bogota d. Japonya

1) a, 2) d, 3) d, 4) a, 5) c, 6) b.

E! TempoI546I 1998

Metin Sertoğlu yazmıştı.

Eti yenmez, kanadı kalkmaz kuğuları
katlediyorlarmış… “Bıldırcın sesli” teyp
bantlarını çalıp bıldırcın çağırıyor, yumruk
büyüklüğündeki elli-altmış hayvanlık bir sürüye mermi sıkıyor. hepsini _yok ediyorlıırmış…
Merkez Av Komisyonu karar almış.. Av
günleri, sadece çarşamba, cumartesi. pazarmış.. Keklik. tavşan, çil avı 12 Aralık’ta bitecekmiş…

Peki, kim denetleyecek? Nasıl denetleyecek?

Orman Müdürlüğü denetleyecek, 12
Eylül sonrasında emirlerine verilen 30 helikopterle denetleyecek…

Niye denetlemezler? Helikopterleri havalandıracak akaryakıt bütçesi tükenmiş…

Geçiniz!

Tansu Çiller’in korumaları Ankara Gölbaşrnda kuğu bile öldürdüler.

Sırf gürültü ettikleri için…

Ü

Kuğulann birbirlerini ne kadar sevdiklerini, yaşamak için nasıl dayanıştıklarını,
kuğuları öldürmek isteyen soylu birinin (Siegfried) nasıl “kuğulaştığınf” (ve öldüğünü) 1965 yılından beri Türkiye’de anlatan
“Kuğu Gölü” balesini izlemiş tek bir Orman Bakanı var.

Ersin Taranoğlu… El-kollan balerinleriıı
omuz ve bellerinde. suratı kameralardaydı.

O da lâzım bu memlekete…
l-langimizin hayvan, hangimizin insan
olduğunu ayırmak için… [u

“El Nino” fırtınasından sonra, “El Viagra” tufanı koptu Türkiye’de…

Reşo orta yaşlarda, etine buduna dolgun
kadın ürologa gitti.

“Viagra ıstiyrem…”

`^Niye?“

“Yapamiyremnî”

Uzun zamandır erkeksiz kalan kadın, Reşdnun donunu indirttit Maaşallah, düz yolda
yürüse, bastığı yere dikkat etmese, başını
ezecek…

Bacaklarını ayınp hasta masasına uzandı
hanım doktor…

“Bir daha dene!”

Tastamam 24 saat. 97 orgazm sürdü “muhabbet”…

Bitkın vaziyette yataktan kalktı hanım
doktor.”

“Senin problemin yok… Niye yapamadığını söylüyorsun?” “Bulamiyrem…”

Sıfırcı Hoca’nın Not Defteri

AHMET KENAN EVREN

(Başkanlık sistemi bu meclisten çıkmaz!” derken, emir-komuta zincirinden haber beklediği için) …………………….. ..O
SÜLEYMAN DEMİREL (“BaşkanIık sistemi” tartışmaları devam ederken, “Siyasete dönmeye henüz lıazır değilim!”

diyerek, yan cebine konulmasını istediği için)

O

BURAK KUT

(Ayranı yokken içmeye, cumhurbaşkanı olabileceğini zannedip, tahtırevan ve helikopterle gittigi için askere) …….

DOĞAN GÜREŞ (Devamlı kıvırtarak şansını yitirdiği için) O
lSMAlL HAKKI KARADAYI (“İma ve telkin” yoluyla dünya büyüklerine kafa tutarak, gündemde kaldığı için)
ÇEVİK WAN (Başkanlık sistemine geçmenin tarihinin kesinleşmesini beklediği için) ……………………………… .. O

AJDA PEKKAN (“First Lady” hayallerini niye gördüğünü kendisi de bilmediği ve yorum için nörolog-psikiyatrlara

ihtiyaç duyduğu için)

MESUT YILMAZ / SİBEL CAN /TANSU ÇILLER I İBRAHİM TATLISES

NECMETTİN ERBAKAN / GÖNÜL YAZAR / DENİZ BAYKAL/ MAHSUN KlRMlZlGÜL

MUHSİN YAZICIOĞLU / SEDA SAYAN / AYDIN MENDERES/ NADİDE SULTAN .
(“Baskanlık sistemi piyangosu bana da çıkabilir!” beklemesinde oldukları için) ………………….. K M E

,m t- ‘~ r .ı __.,

Haftalık günce
anagramlarınız

MİLLETVEKİLİ İLLET İKİLEM

PARLAMENTO ENiAPTAl. ORTAM
(“TAM” Joker)

POLlTlKACI APO TİKLl HACI
(“AH” Joker)

SİYASET AT-SEYİS

lKTlDAR KlRLİ TAD
(“L” Joker)

KOALISYON SOL OYA KİN

MECLIS SİLME MC
(“M” Joker)

HÜKÜMET EH, TÜMÜ!!!
_ğ (“l!!” Joker)

BAKANLIK ALIKBANK

ltayinetmişsin., f› h V. _r .. ›
_I Basa’yı başdanışmanlığa tayin ettikten sonra, yıl
“Eşeğini dövemeyen
semerini döver…”

(On Anma vüzvıt ANADOLU ATASÖIÜ)

Ouvııtnı $AYI…_..M

HİKMET ÇETİN
(Sevgili dostum, TBMM Başkanı)

Haberi okudum. caııım sıkılrlı.

Gazetelere baktını, kişisel sempatin yüzünden sütunlara fazla yansımadı.

“16 Ekim 1997’de TBMM Başkanı seçilen Hikmet
Çetin, geçen 7 ay içinde Meclis’te kötü bir performans serg-iledi…” ‘i’

Ne yapmışsın?

Haber notu devam ediyor.

I Göreve geldiğinde Meclis salonu inşaatındaki yolsuzluklar nedeniyle suçlanmasına rağmen, Mustafa
Kalemli (üroloji doçenti) döneminin genel sekreteri
Necdet Baszfyı görevden alrıayarak. lgaşdenvşmanlığa

lardır Basa’nın yardımcılığını yapan ve Meclis’teki
usulsüz atamalarda adı geçer. Orhan Dülgerlefi vekaleten genel sekreterliğe atamışsın… 7 ay geçmesine
rağmen tepkiler nedeniyle Dülgerlefi asaleten atayamamana rağmen, görevden de alrnamışsın…

I Kalemli ve Basa’nın Eylül 1997’de usûlsüz olam( __
marangoz, duvarcı ustası, mobilyacı, çiniei sıfatıyla
Milli Saraylar kadrolarına aldığı 26 torpilli

memurun kadrosunu önce iptal et- `
mişin… Sonra Basa .ve ANAP_ i_- .
milletvekillerininbaskısınabo- ,
yun eğerek bu kişileri yeniden ~ ‘
atamışsın… , ,İ, _ A *
I Meclis’in Mesa-Nurol or-` ‘
taklığı tarafından ,yeni salon
inşaatında 26 milyon_ dolar
dolandınldığınm belgelenmesine rağmen, meseleyi temizlemek_ için girişimde bulunmamı- i
şsın… t “ii-fi i V5 _ ,
Sevgili dostum, ağabeyim… Ben ne diyeyim
şimdi? t_
“Tarafsız başba- V
kan” desem olmaz..