Ne gördüm, ne işittim
“RKİYFNİN tuhaflaşmaya
I başladığını söylemiştim. Duyduklarımın binde birini yazmaya kalkışsam, “palavracı” damgası
yerim…
Ama, eskilerin tabiriyle, her şey
“ayniyle vâl<ı^"...
Yani, olduğu gibi...
t**
SSK'ya prim borçlarını ödemeyen (veya ödeyemeyen) belediyelerin başkanlarına "yurt dışına çıkma
yasağı" getirmiş içişleri bakanı...
Aklına esenin anayasayı "bir kerecik" deldiği bir ortamda, Gazioğlu
ve şerikleri delse kaç yazar?
Kontrolünde tek bir büyük belediye bulunmayan (Bursa hariç)
DYP'nin yerel yönetimlere sıcak
bakmaması normal... Gelir musluklarını kısması, kapatması normal...
Onümüzdeki yıl belediye seçimleri
var, "Kurtar bizi ana!" diye bağırttıracaklar akıllarınca...
Ankara metrosu için Murat Karayalçın'ın Tokyo bağlantıları var. Alinin külahı veliye, velinin şapkası
aliye, götürmeye çalışıyor işi... Istanbul'da__metro var, Izmir'de metro
var. Uç belediye başkanı da
SHP'li... Kredi bağlantılarını kurmak
için yurt dışına çıkamayacaklar...
_ l_(urlh_an FISEK
NE ISHTIM...
Niye? SSK primlerini ödememişler...
Saçmalığa devam... Belediyede
çalışan işçilerin SSK primleri vakitlice ödenmediği için, belediye başkanlarıyla belediye muhasebe müdürlerinin maaşlarına, şahs^ mallarına haciz geliyor.
"Mantık" inanılır gibi değil...
Babanın başına aynı şey gelseydi, "Paramız vaadı da veemedik
mi?" derdi.
i***
Yeni içişleri bakanına bayılıyorum. 24 Ocak kararlarının sonrasındaki ba_zı bankerleri hatırlatıyor simâsı... Inandırıcılığı da öyle... Her
vahim olaydan sonraki standard cevabı hazır...
”Ben buranın yabancısıyım...
Haberim yoktu, benden önce olmuştur mutlaka..."
Belediyelerin gelirsizliği yüzünden işçilerin SSK prim borçları
ödenmiyorsa, bunun faturasını belediye başkanlarına çıkartmak,
1994 belediye seçimlerinde SHP'yi
vurmaktır.
Ama, diyeceksiniz, "Vurmaya
gerek yok, intihar ediyorlar zâten..."
O ayrı mesele... Biraz nefes alın, yarın Urgüp'teki komediyi anlatacağım...
u ”Bes/Az ßAYFA
âêâêlâaepı y.. saw pe
Bi? BEYAZ SAYFA_ ACSAM
N*0LU2
1.?,
ERDAL INONU
Kendi hâlime güldüğüm için,
başkalarının hâl-i pür melâline
gülmeyi kendimde hak
sayıyonım...
"Merak etmeyin, partime
hâkimim!" demişsin... Merak
eden aslında fazla yok... Ecevit
bir süredir (uzunca) suskun,
Baykal sportif kıyafetlerle
yeşilleniyor, bekliyor.
Sayın hocam... O partinin
neresine hâkim olduğunu merak
ediyorum... Gurbetin sesini _
temsil ettiğini zanneden grup
başkan vekiline mi? Cırcır
konuşuyor. Aklınca devrimci...
Obürüne mi? Takır takır
konuşuyor. Genel sekreterine
mi? Kafasını dahiliye nâzırına
takmış (takacak başka şey
yokmuş gibi), hababam,
debabam, istifasını istiyor. O
gidecek, sanki DYP
kadrolarından daha iyisi, belki
de kendisi gelecek... '
Işçiler ayakta... Tek düzgün
çizgi, itiraf etmek gerekir, Hal_