Murat Karayalçın’ın Büyük Şansı veya Aç Pandora Kutusnu, Açık Kalsın!

n- , l … . _m_

u duman yeirde…

:E: ta’

MURAT KARAvALçıNuN BÜYÜK ŞANSI

veya

Aç PANDORA KUTUSUNU, AçıK KALSIN!

urat Karayalçın ulusal siyasete
şanslı girdi.

Şaka yapmıyorum. böylesine
dört-dörtlük bir fırsat herkesin
eline geçmez…

“Adamcağızın neresi şanslı?

Dal.: geldiği gün. ayağının tozuyla patlamıs ğıfxııııın içinde buldu kendini…” diyenleriız var. “Adanıcağıza çifte standard uy;guls-.rıış-ıır. Milletvekili muamelesi görüp
‘I`Bİ-‘_l kürsüsünden milletvekilliği yemini
(‘dl_`-‘İ!’. sonra da milletvekili olmadığı için
keızğ partisinin TBMM grup başkanı seçilenııjcıır…” diye ekleyenleriniz çıkabilir.
Hatta. bir adım öteye gidip, “Garibim, çift
has; ikıidarla karşı karşıya bırakıldı!” diye
üziığenleı’ de çıkabilir.

İıladıılyrınun tersini çevirin şimdi…
E] Şanıiyeye dönen, trilyonlarca liranın

iöııdüğü Ankara’da kamburu yoksa,
gözzıü karartıp yolsuzluk iddialarının üstün.- doludizgin gidebilir Karayalçın… Bakargıış. büyükşehir belediye başkanıymış,
genel ıııüdürmüş, parti saymanıymış, hiçbirlri dinlemez, partiyi hallaç pamuğu gibi
ata. paıîinin bütün hesaplarını kamuoyuna açıklar. Ondan sonra da, alnının akıyla
ortaya çıkar, öbür bütün partilerden, özellikle de “sütten çıkmış akkaşık” havasına
girmeye çalışan ANAP’lılardan dönemlerinin bütün hesabını sorar.

Koalisyon ortağı mızmızlanır mı? Varsın. nııznıızlansın… Sırtında yumurta küfesi yok Karayalçınin… Zâten yarı yarıya bulunduğu sine-i millete döner. Bu saatten
sonra SHP kazanır.

“ Bakanlar’ Kurulu’nun SHPli üyelerini
değiştirmedi Karayalçın… Herkes eleştirdi. “staivıkocu” dedi, “tekneyi sallamak
isıerııivor diye suçlandı. Bence tam tersi
oldu. SHP nin hizip üretmeye bayılan (ve
yazkııı- yapısında, daha ayağının tozuyla,
` karakoyunu ayırdı, dostunu,
.”‘.’.: bildi. Bakanlar kurulunda res :ıcıığrı zaman, daha önemlisi, ertidileceği zaman, çok daha ra
“İ Leder, edebilir. _ _
‘ıazı taşkafaların kendisine yap:ları bir kenara not eder, kulis
x … ıdıklaıını unutmazsa tabii…
e e o

.Iur;=.: :n (artık böyle diyeceğim) önünde
çok öner::: `nir tarihi fırsat var. Fosilleşmiş
SHP`yi yenileme fırsatı…

Azra Erhafın Mitoloji Sözlüğü var
önümde…

Mil-Fa’- :rı serüvenlerini (ve sıkıntılarını)
okudukça llesiodosun ölümsüzleştirdiği
“Pandora l/.ııtusu” (ve açılışı) geliyor gözlerımın Oîllğlıı-H_ .

TMO l 3G

Tanrılar yeraltıııa gizlemiş besinleri.
Yoksa insan bir gün çalışıp rızkını sağlar,
sonra bir _nl sırt üstü _ı’ataı°dı.

asar bırakırdı sabamnı ocak başında.

çözerdi Çiftini çubuğunu, öküzlerini.

Zeus kızınca Proıııelbeus a.

kendini aldatan 0 sivri akıllıya.

Sakladı yarını ,yoğunu insanlardan,

o gün bugündür dertlere boğdu insanoğlunu, .
Zeus gizledi besini insandan.

Ama İapetosıın güçlü oğlu Prometheus
Çaldı Zeusıın ateşini insanlar için,

. Sakladı onu nartbex kanıışıızın içinde.
Kızdı bulut devşiren Zeus, dedi ki ona:
“İapetos oğlu, sivri akıllı kişi,
Seviniyorsun ateşi çaldın, beni aldattın

diye, .
ama bil ki dert açtın kendi başına da:

Çaldığın ateşe karşılık bir bela,

öyle bir bela salacağım ki insanlara.
sevıııeye, okşamaya dqymayacaklar bu

belâyıß `

Böyle dedi ve kah kah güldü

İnsanların ve tanrıların babası.

Namlı şaıılı Hephaistos ‘u çağırdı hemen:
“Bir parça toprak al, suyla karıştır dedi,
içine insan sesi koy, insan gücü koy,

bir varlık yap ki _yüzü ölümsüz tannçalara

benzesin,

bedeni güzelim genç kızlara.

Athena, sen de ona elişlerini öğret dedi,
renk renk kumaşlar dokumasıııı öğret.
Nur topu Aphrodite, sen de büyülerinle

kuşat onu,
istekler, arzularla tutuştur gönlünü.
Yüz gözlü devi öldüren Hennelas, sen de

bir köpek yuregği. bir tilki hu ,m koy içine”.

Böyle dedi Zeus. oıılar da _yaptılar dediğIU:

Koca Hephaistos. topal taım hemen

bir kız biçimine soktu toprağı.

Gök gözlü Athena süslü kuşağını sarıverdi beline.

O canım Iflıaıitler ve o güzelim Peitho

altın gerdanlıklar taktılar boynuna.

Hora ‘lar bahar çiçekleıiyle donattılar saçlarını,

Hermeias doldurdu göğsüne _yalanı dolanı.

uzaktan gürleyeıı Zeusun oluyordu isteği.

Ses koydu içine o tanrılar kılavuzu

ve Pandora adını taktı.

Pandora deınek bütün tanrıların armağanı demekti,

çünkü bütün Olymposlular insanların başına belâ etmişti onu.

Tanrıların babası, kurunca bu düzeni,

Epimetbeus ‘a gönderdi Pandora ‘yı

‘Kılavuz tanrı Hermeisla.

Epimetheus unuttu Prometheusiın dediğini:

Zeus’tan armağan alma demişti ona Prometheus,

alırsan, ölümlüleıi derde sokarsın demişti.

Arnıağanı aldı ve alınca anladı

başına belâ aldığını.

Eskiden insanoğullan bu dünyada
dertlerden, kaygılardan uzak ,vaşarlardı,
bilmezlerdi ölüm getiren hastalıkları.
Pandora açınca kutunun kapağını,
dağıttı insanlara acilan dertleri.

Bir tek umut kaldı dışarı çıkmadık
kapağı açılan dert kutusundan,

Unıut tam çıkacakken Pandora kapanııştı
kapağı,

böyle istemişti bulutlar devşiren Zeus.

O gün bugiindür insanların başı dertte,

toprak bela doludur, deniz bela dolu,

geceler dert doludur. gündüzleı’ dert dolu,
belâlar başıboş dolaşır sessizce
ölümlülerin çevresinde,

deıin düşüncesi Zeus ses vemıedi onlara

sessizce gelişleıini duymasın diye insanlar.

Görüyorsun ya Zeusuıı dilediğine karşı
konnıaz.

O C O

Uzadı. Nesirden nâzıma döndüm, tekrar nesire avdet ediyorum.

Murat’a bir tavsiyem var. “Açkapaartema” vaziyetlerine girme… Pandoranın (ve
SHP`nin) kutusunu aç, zamansız kapatma…

ûUmut” içeride kalmasın…

Obür tencerelerin dibi SHP`ninkinden
bin kere kara…

NOTDEFTEIII

ŞÜKRÜ ÇUKURLU (Koruma
karışlırdığı ıçınl ………………………………………………….. ..

SÜLEYMAN DEMİREL (Koruma polisin› koruduğu için) ……….. ..O

TANSU ÇİLLER (Randevularına zamanlıca gelmeyi bır turlu
oğrenemediğı ıcın). …………………………………………… ..O

TANSU ÇİLLER (Her gittiği yere “meşrutiyet” götürdüğü icini.
D

KURTHAN FİŞEK

SASKIN ÜBDEK
NEREDEN DALAB?

‘I`ı”ırkiye’nin tek sorunu işsizliktir.
Aylâk bakkal nasıl kendi billûrlannı
taıtarsa, beş kuruş para görmeyen adama kalaşnikof verdin mi, dört elle sanlır.
İşsizliği nasıl çözeceğiz?
Bakırköy-Veliefendi kavşağındaki
Sümerbank dokuma tesislerini Zonguldak’a naklederek değil herhalde… Haya~

ş _ ?nı ‘ k “ › ‘ ‘ _ tımda kömür işçisinin kumaş dokuduğuMURAT KARAYALÇlNvilklıdar alesını buzlu rakı bardağını V r ~ r – ^ ” ‘- 3 nu görmemiştim_ Çiller sâyesinde göl-ü_
yanagındadolaşlırarak sondurmeye çalışlığı için). ……………….. ..O ‘ 7 rüz büyük ihtimal Erkekler kahvede
MEHMET KÖSTEPEN-ŞÜKRÜ ERDEM (Monacdda kumda I
oynadıklariyelmıyormus gibi. langırl oynadıkları için).

ÖZER UÇURAN ÇİLLER (Tıcareli bırakmakla beraber
komisyonculuğa devam ettiği için) ………………………………………. ..0

HASAN EKİNCİ (Erken seçimle yatıp erken secimle kalkmaya
başladığı için) ……………………………………………………………. ..O

NURETTİN SÖZEN (“Alin alınızı, verin tımarımı” demeye galiba
hazırlandığı için) ………………………………………………………………….. ..5

ERDAL İNÖNÜ (Mazeret izni kullanmaya başladığı için).
0

NASIL OLİMPİYAT AMA?

Bizim leventler Otrantoda, pardon Monacddaydı. . .

Niye? ‘ E _

2000 olinıpiyatlarını Istanbul’a alacaklardı.
Seferin bir pos__tası Almanya’ya gitti, oradan Mo
nac0’ya geçti. Oncü birliklerse daha önceden M0?
naco sahillerinde vurdular. Mayınlı araziyi temizleyecek, ağır topların gelmesinin yollarını

oturur, kadınlar yün, pamuk eğ’iıir…
Olmaz…

_’›’_. ._ı”îr“’“îîfî“ı’rş s.: ı_ “um g açacak, yani, lobi yapacaklardı. E k kı ‘ k h 1 d t 1 . k .

flaobityapmış’ bizimkiler… Kaldıkları yerin nadığ: günü:: gıêdiçêîzeîşğğğkopîğbîğ_

l (Haftalık Anagram Analiziniz) “blslnde “’19” *Üye blhnelîmasa m?” W?? mi öyle artar. Siirt Mücadele’den alıyomışlar. 2000 olımpıyatlarını kıme vereceklerını ml işaretleri _,
kararlaştıracak 91 kişiden bir tek tanrının ku- HD’ b .d t . – lmn 1 ‘~__

. . luyla görüşmemişler… ‘yar a ‘r a ar an ‘ŞSLE ‘g’ Ya” ‘ “

– ESAT KIBATLIOGLU- MUSTAEA ÇILOGLU , N 1 .. .. .. 1 9 N k kı 9 sıra. kahvehane sayıları da gun geçtıkçe IF

SJLLE-TOKAT, TAM SAGIR FALLUS dîğîefğğğğğî Şfm Er_ artığlor. Topu topu 3 fabrikahbulunan Di- __g
9 e’ ~- — k ‘da 147’si kıraat ane 137’si ı’
d meslekten eczacı, yabancı dılı az Ingıl zc Ya” a If’ ‘___ , g_

SALMAN KAYA Nîıißiyattan sorumlu Mehmet Köstepen selrbğst çay ocaug” 63″ atan salonu’ M” bany° ~ .

YASAL MANKAFA r -. Y. , ticaretçi, yabancı dili az Ingilizce… dmak uzîreı mplam 960 kahvehane bu`

(“AFî’J0ker) bi; Niye gittiler, gönderildiler, bilmem, ama, IUDUYÜR» – d – u

olimpiyatları niye alamadığımızı anlamak için Aylâk bakkal ne yapar 1? -Ãa

YILDlRLM AKTUNA ~ S fazla kafa yormamak gerek… Resme bakın, ne Eline kalaşnikofalırdı.

MIRILDIK YANIT dediğimi anlarsınız… Boş mu dursun eli?

MEHMET KÖSIEPEN. _

EN MEHTER POSTEKI, EMI! ç y ‘

“İr/”Jvkerl H AVAALANINDA TAKSİ MAFYASI

‘İ ONUR KUMBARACIBAŞl ‘ ,, ,, ‘

ğ o Nuncu, şıMARıK BABA ğara nlîreğe vîrsa, oıiadîa mafya vardır. aracının camları tıkldadılhlıîıpêlafrı ağnlürğşğ.

l ume tu uo uyunü en… ` ` ğıyainri ‘. oör e ›

l BAYRAM MERAL r “Tatil için Antalya’ya gittik, landı, biz de… “Ekmeğimizle

‘ ALEM; YARABBİM! S bavullarımızın gelmesini ya- oynayamazsınız, alimallah

”LVJO/W) rım saat bekledik. Aldık so- oyanz.” dedi Şoförler…”
– – . _ nunda… K0şa`koşa dışarı çık- Bundan sonrası,
i”, tık, Havaşın bizi şehre götü- / Mülkiyeli kardeşim
.. .. ` recek otobüsü kalkalı 8 ‘ Mehmet Ağar’a arma’E Jake” dakika olmu O sa Go ı ‘anımdır
_ _ ş… y , f o . . _ ş
BELEDıYE _ bavullarını ılk alanlar- î e) Karakola gıttık. MemurYE BELDEYI! dan biri bizdık… ‘Taksı- l lardan birı, ‘Olayı büyütüp ta- _ ‘
(“Y”Joker) metre çalıştırmıyonız’ de- î ‘ tilirıizi zehir etmeyin’ dedi. Servis otobüsleri
. di şoforler, astronomik bir ücret istediler. nin erken kalktığını, yolcuları taksilere
BEDRETHN DALAN . Kalacağumz yerin iki günlük parası…” muhtaç bırakacak şekilde hareket ettikleriİALQN’ DEBDEBE En” Sinirlenmeye başladım. Aynı havaala- ni söyledi. Karakolun çay-kahve-yemek
(EBE Jake” nında aynı şey benim de başıma gelmişti. masraflarının da ‘şirkete ait’ olduğunu çıtNUQETTİN SÖZEN “Uçak personelini şehre götürecek servis lattı. Tatilimi zehir mi edeyim? Arabaya bin›
SUREN|0ZLEn1N aracı kalkmak uzereydı. Şoför halimize acı- dik, gittik..
(via/aka) dı, bizi araca aldı. On saniye sonra, servıs Benden yorum yok…

durmam ıvtcerde…

BEFAİDDİN
3AHIN
(Sennaycyi dexeye yüklediği için)

Herkes yediği ekmeğin, oturduğu koltuğun
hakkını vermek ister. Tarım bakanı sıfatıyla, sen
de mega projeler üretmeye başladım… Helal olsun! Böyle gidersen, en kısa zamanda, Türkiye’nin
en popüler, en işbilir bakanı olursun…

Hem gazete manşetlerini süslersin, hem mizah
dergilerinin gözdesi olursun… İkisi, özellikle de ikincisi yakışır.

“Devekuşu Projesi” başlatmışsın… Yaptığın (veya
yaptırdığın) fizibilite hesaplarına göre, Türkiye’de
fakir halkın bütün ihtiyacı, 0 devekuşu çiftliklerinden karşılanacakmış…

O hesapları -sen tekrar yaptırt…

Aynı cinliği vaktiyle Amerikan tarım bakanlığı
da düşünmüş, devekuşu etinin maliyetinin sığır
etinden üç misli daha pahalı olduğunu görünce de
projeden vazgeçmişti. Yaptıkları astronomik harcamalar da devlet bütçesinin yanına kâr kalmıştı.

Neyse, çok kızmamak için “hafifletici sebep” var.
Üç gün eğlendirdin, güldürdün, oyaladın bizi…

v “Barışı sağlamanın tek çâresi, topları
. patlatmadan önce, komutanların iğne

j r ‘fsısvluç’cıelııı,suıııi”
_ .aııııixıvonuııı ıııznırsamısosvıiusr
~. “iaııuıaronuıı

batmalarına tahammül etmesidir…”
(Napoleon Bonaparte, 1798)

UEFA kokartlı hakemimiz, “sahalann dayısı” Erman Toroğlu bu yıl hakemliği bırakıyor. Şimdiden hatıralarını yazmaya başlamış…

Adı da, “Beniın Küfürlerim”…

Hakemlik hayatı boyunca, hem kendisinin işittiği,
hem meslektaşlarından duyup öğrendiği küfürleri,
sataşmaları, bulaşmaları derleyip toplamış… Kırmızı
kartını duvara çiviledikten sonra yayınlayacakmış…

Bence yok satar, çok satar.

Duyduğu en ilginç küfürler Fırat-Dicle hattının
doğusundaki maçlardaymış… Kitabın suyunu kaçırmayalım, bir tanesini aktaralım, yeter…

Tribünden boru gibi bir ses… “Helesen ula! Çölde
agzine sıçmişemdir…”

Maçı durdurınuş Ennan… Seyirciyi yakalatıp getirtmişw_

“Niye çölde?”

“Agzıni yıkayacak suyu zor buliysen orada…” _

. x
. N

F
cu
m
‘P’
o
H
o
t
m
x
cu
*l*
o
Ü
o
$

TİOKQ

.TEST
ANAYASA TARTISMALAHI _YİNE BAsLAııı
ALLAH ENGAMIMIZI HEPTEN HAYBEYLESIN!

ı50DIOIIOItIC0000500ıIIOOIooIıICIOOIUOIİOOQOQCOQOOIICOIOOOOOOIOOOIOOI
27 .la_ı’ıs ılırilalinden önceki anayasa ranışnıalan. Direk/emra- li ‘ler geırek’ geırek gülüyor, “İsmail Hakkı mı dediıı amca?” diSl ‘ndaki Dümbüllü riılıiaıı gibiydi. Birisi kalkar. bir ,sex ler so) ler. ye eeı iz akıllaıınca kah buluyorlardı.
ıahmerli Dümbıillıî elini kulağına götürüp “Sirke mi dedin am- Anayasa/zırh oynamaya anayasal gıiıenee alıındaki lıaklarla oyra il” der. ııe lıikıııerse. herkes kalıkalından kınlırdı. nanıaya gelmez… Ters Ieper. Ters teptiğinde, bir eıwelkini çiğYani. sağır/ar diyalogunun alaturkası… neııenler. kıiyrııklarrnı bacaklarının arasına kısrırıp, “Yâ medel.’ ”
3 7 .la_ı ıslı giderken. “ısbaı lıakkı ” dive bir şey çıkıııışıı, Basın di_ ve fena! ederler.
ııııansııplanna n) gulaııan acııııasız ve iğrenç baskılara karşı. söy- l 2 Eylül anayasasmı sivil meclis değişrirsin… ledikleriııi. ,ıazdıklanııı islıarlaıııak istiyordu gazeteciler… Gıln- Oanaıasayı kitaplıgımda gönnekıen bıktım, değiştirsinler, başdeıııe konuyu CHPliler gelinııişıi. lkridardııki Demokrat Pani l ka ihsan istemem… `

ıııııoıııoooıoıııııoııoıııı00ıııcınıııııoıoııOoıoıooııooıoıoıııoııoıo
. ç

SORU 1. “Anayasacılık” bizde on dokuzuncu a. Coşkun Kırca
yüzyılda başladı. Niye? b. Nihat Erim
a. Sınırsız iktidarın keyrfîliğine son vermek c. Turhan Feyzioğlu_
b. Devlet gııcüne karşı halkı korumak d. Faruk Gürler
c. Niye bu kadar geciktiğirıin hesabını e. Hepsi

sormak için
d. Hepsi SORU 7. 1982 anayasasını
Pr0f.Dr. Orhan Aldıkaçtı’nın
yaptığı söylenir, ama, perde arkası mimarı Ahmet Kenan Evren’di. Bu hizmeti karşılığında, Evren’in adı kaç meydan, sokak ve
apartmana verildi?
a. 111 b. 222
c. 333 , d. Sayamadım

SORU 2. Türkiye’deki
ilk anayasal girişim, 1808 *i*
Sened-i Ittifak’ıdır. Sadrâzam Alemdar Mustafa
Paşa’nın çağrısı üzerine, .
âyânlar, beyler, silahlı
adamlarıyla Istanbul yakınlarına çadır kurmuşlardı. Istediklerini padişaha kabul ettirdiler. Ne istıyorlardı?

a. Can ve mal güvenliği

b. Zulümsüzlük

c. Vergi adaleti

d. Yiyicilerin yönetimden uzaklaştırılması

e. Hepsi

SORU 8. Isviçre bizi değil, kaçak
paralarımızı sever. Kendisini Avrupalı
zanneder, bizi dışlar. Kadınlara oy hakkını
1934 yılında “anayasal hak” olarak verdik. Onlar ne zaman verdi?
a. 1512
c. 1947

b. 1914
d. 1981

SORU 3. 1808’de istenenler pek olmadı,
1876’da ilk anayasa çıkarıldı. Kim hazırladı?

a. Padişah

b. Valide Sultan

c. Sadrâzaııı

d. Fransızca bilen devlet nıemurları

SORU 9. En uzun ömürlü anayasamız 1924
anayasasıydı, 37 yıl yaşadı. Hakimiyeti kayıtsız-şartsız kime vermişti?

a. Meclise

b. Hükümete

c.’ Anayasa Mahkemesine
` d. Düvel-i muazzamaya
SORU 4. Bin yıllık devlet tarihinıizde, iki

anayasayı birden onaylayan 41876 ve 1908› dev- – SORU 10. Milletin vekilleri ne işler yapa
let büyüğümüz II. Abdülhamittir. Hangi mekte- maz?
bi bitirdi? a. Kamu tüzel kişiliklenyle bağlı kuruluşlaa. Harbiye b. Tıbbi_ ve nrıda görev
cullulkiye d. Hayat b. Yukarıdakilerin teşebbüs ve ortaklıklanrıda görev
SORU 5. 1961 anayasasını kimler hazırladı? c. Devletle ilişkisi dolaylı-doğrudan olan kua. Milli Birlik Komitesi b. Llniversite hocaları mluşlarda görev
c. Turgut Ozal d. Kenan Evren d. Hükümetin tayin ettiği görev
e. Hiç biri

SORU 6. “Ekonomik bedene bol geldiği” iddiasıyla değiştirilen 1960 anayasasını, 12 Mart
1971 darbesinden sonra, kim değiştirdi?

CEVAPLAR
1› d, 2› e, 3› d, 4› c, 5119, 6_)_e, 7›,c,1,,_8_›_ç1, 915,30):

KURTHAN FİŞEK

rııırı

ırk/y,
ı
.f
«s
ısımı°

süz OLİMPİYAITAN

ACILMISKEN…

Türkiye’ye olimpiyatların verileceğine hiç inanmamıştım. Fikir ilk ortaya `atılıp adaylar belirlendikten sonra da, “Pekin
malı götürür!” demiştim. Bundan bir buçuk yıl kadar evvel…

Sonra sustum.

“Olimpiyat fikri” ilk ortaya
atıldığında, spordan sorumsuz
devlet bakanı Mehmet Ali Yılmaz’dı. Olimpiyatın ederini ağzından kaçırdı. ” 1992 sabit fiyatlarıyla, yılda, yedi yıl süreyle, 7
trilyon harcama ve yatırım gere

Üşenmeyip, yıllık yüzde 65
enflasyon hızı üzerinden, 2000
yılına kadar kaç para harcayacağımızı hesaplanuştım… Urkütücü bir tablo çıkmıştı karşıma…

1994 – 7 trilyon

1995 – 12 trilyon

1996 – 19 trilyon

1997 – 32 trilyon

1998 – 53 trilyon

1999 – 88 trilyon

2000 – 146 trilyon

TOPLAM – 357 trilyon

Istanbul Büyükşehir Belediyesi, işin başında, Istanbul’da
olimpiyat düzenlenmesine sıcak

baknuyordu. ama, olimpiyat ya- ı
pabilmek için ayrılması gereken ç
. ödeneklerin (devlet bütçesinden)

hacmini görünce, birdenbire heyecanlanıverdiler, “öncü” kesildiler. Olimpiyat yapmak, stadyum
gişelerinde bilet kesmek değildir.

– Yatırımdır, ihaledir, alt yapıdır (kanalizasyon vs.), üstyapıdır (otel, istimlâk vs.), lâf aramızda, iyi paradır, cukkadır.

ıaarswo

‘l

sayfaları gözümün önünden gitmiyor. lstisnasız bütün basın, Türkiye
Kalkınma Bankası eliyle d0ğu-güneydoğu bölgesindeki “hayali yatırım”lara verilen paraları, şirket şirket, çarşafçarşafyayınlamıştı.

runa göre, “batık kredi” yokmuş…

sürün K_AvıvıAî:ıNı
KIM vıvıscısx?

Tansu Çiller’in en eğlenceli
projelerinden biri, PTT’nin
son harfinin özelleştirilmesiydi. Mümtaz Soysal
çıkıp bağrışmasay
dı. gitti gidiyordu ß!

“Biz alalım” diyorlar. Salla

şanı?

Iki kere ihalesi yapıldı SEKin… Balı gören, ballı kârı tadanlar
üşüştü. İki ihalede de s0nuç çıkmadı. Uzlaşma

0 harf…
Vatandaşın ilgisi yok bunlarla..

“Ha devlet işletmiş. galiba da bulunha özel sektör… Umu- muş…
rumda değil… Yeter ki, Başbakanana

fazla dolandırmasınlar!”
Fatura mahkûmlarının 5 *
tek derdi bu… ‘

Mümtaz hocamız çık
. “rüçhan hakkı” kulı lanmazsa, SEK’e ait
` İzmir tesislerini Yaşar Holding, lstanî

tı. Sert çıktı. “Teleksi, bul’dakileri Tekfen
telgrafı, mektupları Holding, Ankara’dakiözelleştirin… Zarar leri Tikveşli alıyor.

eden onlar… Tek kâr eden de telefon… Onu niye satıyorsunuz?”
Aynı özelleştirme komedisi

Sütün kaymağı alındı.
Geriye kaldı koh basili falan
filan… Para etmez, etmediği giSüt Endüstrisi Kurumunda ya- bi, verem edip para götürür.
şanıyor. Dört müşterisi var. Ilk Onu da çalışanlara iteleyin gitmüşteri “SEK Çalışanları”… sin!

TÜRKİYE KALKINMA
BANKASA
NASIL ıızrııs AMA?

ANAP günlerinden kalan gazete

Ölüm var.

Tek satır tekzip gelmedi. ha gitti.
Meğerse, müfet
tişler teftiştey

ları var işin…
O I O
“Vizyon sahibi” iktidarların gözbebeği projesiydi “Savaşan Şahin”… Ya
Içeriden duydum. Müfettiş rapo
gitsin… Kim dinler çalı- ş

zemini aranıyormuş,

~sAvAsAN
“”35” EG|T|M…l!$ÂKlÂBl .

Hani, istikbal göklerdeydi?
Göklerimizde istikbâl mistikbâl yok…

En iyi korunması gereken üç-beş kişi
arasında yer alan Eşref Bitlis’in uçağı düştü. Arkasından Antalya’nın Lara’sınd
eğitim uçağı eve çakıldı, sekiz kişi da
Sivil havacılık teknolojimize ı bir dediğimiz yok, ama askeri havacılık teknolojimizin yenileşmesi. yenilenmesi, tartışılması
gerekiyor. Gerekiyor, çünkü,

‘ tek sıkıntı, uçakların cırt-pırt
‘ düşmesi değil… Başka boyut
ni, F-16`lar… Uyku bittiğinde, rüya da

KURTHAN FİŞEK

_ HAKEıvıLiğiN _
BITMEYEN cıııssı…

“Sahaların dayısı” olarak hakemlik tarihimize geçecek olan Erman Toroğlu,
bu yıl hakeınliği bırakıyor
(yaş haddinden), ekmeğimize göz diktiği için de kitap
yazıyor. rım

“Benim Küfürlerim…”

Ağzını y’ıkayacak suyu
bulmaması için “çölde ağzına edilen” meslektaşları
varİ Boğaz’ın iki yakasını
aynı anda görüp
zevki katmerleşsin
diye, “Karım B0ğaz Köprüsünün
ortasında hâlledeyiml” diye lâf
işitenler var.

Hakemlik zor ‘ ‘ vzenaat… ~ İ

“Baba, dün Türkiye’de yaşaseni televizyonda O. ı mak güzeldir, zevkseyrettim, seyirci- ?î tir. Dünyanın başler homo olduğunu ka hiçbir yerinde bu
söylüyorlar. Beni leylek mi kadar gülemezsin…

getirdi?” diye sorgulanan
hakemler var.

Ama, Çağdaş Kırşehir’i
okurken şaşırdım. Erman
kitabının devamını yazsın…

“Benim Kırmızı Kartla
Kırşehİr’deki mahalli lig
maçında, oyunculardan biri,
karşı takımın oyuncusunu
yere devirmiş, tekmelemiş,
tokatlamış, kırmızı kart
görmüş… Hakeme itiraz etmiş… “O benim küçük kardeşim… Döverim de, severim de… Sana ne?”

Hakemlik zordur Türkiye’de… Nankör
meslektir, seveni yoktur. Ama,

k.

altılı-er!’

îırııviusıı”

ı-..ı ~

uçaklarının ana bakım-tamir istasyonu olacakmışız…

Tabiî, Türk Havacılık ve Uzay Sana- °
yii’nin yüzde 49’1uk ortağı General Dyna- İ
mics icazet verirse…

O C I
General Dynamics niye izin vermesin?
Birkaç sebebi var.
n Anılan Amerikan şirketi, bıraktık F16`yı, F-18’i, “2000 Yılının Uçağı” denilen F-22’nin peşinde… Yedek parçacılıkla
uğraşacak hâli de yok,

‘ w’ zamanı da yok…
= 1 V Imâlat dışı bazı kalemler imâlat dahi
liymiş gibi gösterilmiş, faturası kesilmemiş, KDV’si ödenmemiş…
Gelirler genel müdürlüğü bizim çok ulusluyu mahkemeye vermiş, KDVsinin peşinde… Fazla para değil aslında… Otoyolcu

Ne veren bulunmuş, ne alan… Sa- biter_

dece tek ‘sakat’ tesbit edılmİŞm Amerikan hükümeti, 1994 yılından

ANAP” ‘kı bakim› ?azı ların-İmal? itibaren, F-16 uçağı almayacağım, F-18

ğanğnnı ..genlmİagnğêllrğal gulen) uçaklarını almaya başlayacağını açıkladı.
a”. aya o lîttl’rm’ş”‘ ‘ e esen* 5’ Peki, milyonlarca doların yatırıldığı F-16

6 mlwonda a ‘r’ tesislerimiz ne olacak? Bir rivâyete göre,

,şğsgseşûîönmeyen kredmr? dünyada kullanılan 4 bin civarındaki F-16

18 yılda biriktirdiği paranın yarısı kadar… 50 milyar falan…
GD-TAİ ortaklığı bitmişe benzer…
F abrikayı tamirci atölyesine çeviren vizyon sahipleıi düşünsün…
Sahi, bunların hesabı niye sorulmaz?

. ı. 5
l29TEM

ğfis. Coşkunoğlu`nun 20 milyonluk maaşından ‘

fß-hçniıa