Kürt Kürt’ün kurdudur!

Kurthcın FISEK

Kürt Kürt’ün kurdudur!
tik. Aksilik (ve ifşaat) olmazsa,

Ergun-Nurdan-Feray-NurettinSHP-İSKI-Evren yedigeninden bıktık,
tükendik, bittik.

Konuyu değiştiriyorum.

Aslında, akıl benden çıkmadı,
Mehmet Ali Birand’dan geldi. “lSKI’ye
takıldık, kekoları unuttuk, biraz da
orayla ilgilene
B İTI’İM, bitti, hep beraberce bit
Zeydan, PKK’yla kan dâvâlıdır, başında olduğu aşiretin tamamı kadrolu
korucudur.

Leyla Zana meclisin tatil günlerini
Diyarbakır’da, Zeydan vaktinin tamamını Ankara’da, mecliste geçirir. ‘

Zeydan’ın sekreteri yıllık izne çıktı,
DYP’li dostumuz sıkıntıya düştü. Sekreter istedi Cindoruk’tan… O da, ken
disine, “geçici
Iiml” dedi. olarak”, Leyla Zallgilenmesine na’nın sekreteri

ilgilenelim de, nasıl ilgilenelim?

Baskın basanındır, temizlik temizleyenindir,
herkes birbirini
götürüyor orada…
Analar, babalar
çocuklarını askere
göndermemek
için “paralı askerlik” formülünün
boşluklarını arıyor, PKK’cılar kadro fazlasını azaltmak
için “bedelli askerlik” getiriyor.

Peki, Ankara’da ne oluyor.

TEMPO dergimizden Mehmet
Korkmaz ilginç bir “duyum” (istihbarat) iletti.

Kurdara cephesindeki iç dalaşIar-h
dan dolayı, garibim bir hanım sekreter ‘

okka altına gitmiş… Hem de
TBMM’nin yüce olduğu varsayılan çatısı altında…

*f*

DEP Diyarbakır milletvekili Leyla
Zana “ayrılıkçı”dır. Ne zaman yurt dışına çıksa, “özgürlük mücadelesi”
vermeye başlar.

DYP Hakkâri milletvekili Mustafa

Olcay Şeker’i verdi.

Birkaç gün iyi
gitti işler… Ama
eski alışkanlığıyla,
“Bana korumayı
bağla!” dedi Zeydan… Olcay hanım, Leyla hanımın yanına gelip
gidenlere kulak
misafiri olmuştu.
Zeydan için kullanılan “korucubaşı” sıfatıyla aşinalığı
vardı. Meclis santralını aradı, “Korucubaşını bağlayın!” dedi. Santral cevap verdi.

”Zâten oradan arıyorsunuz…”

*t*

Olcay Şeker hanım içeri girdi, “Korucubaşı diye bir kayıt yok, numaranın bize ait olduğunu söylüyorlar” dedi, kendisini o an kapının önünde buldu. Zeydan bağırıyordu.

“Kovun bunu…”

Kovuldu Olcay hanım…

Başına gelenlerin niye geldiğinden
hâlâ haberi yok…

Kürtler tepişirken, Türkler arada
kaldı gibi geliyor bana…

ANAP KONGRESİ BUGÜN…

BURADA cır YoK… s
BiZiMKı’ GAKIIKOVAMI

ıBt…
M&

l Yasar Kaııa

yıne ne yaptı?
AHİBİ bulunduğu Özgür Gündem gazetesinde yayınlanan bazı
yazılar sebebiyle, “bölücülük”,
”terör örgütlerinin bilclirilerini yayınlamak” ve “terörle mücadele edenlerin
kimliklerini açıklamak” suçlarından,
lstanbLıl Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargılanıyor Yaşar Kaya… Demokrasi Partisi’nin genel başkanıdır
kendisi…
Mahkemeye gitmediği için hakkında gıyabf tutuklama kararı çıkartıldı.
Aklımda yanlış kalmadıysa, duruşma saatinde, Yaşar Kaya’nın cumhur
başkanı Demirel’le Çankaycüdaki ha
raretli görüşmesi devam ediyor, aynı
konular konuşuluyordu.

“Modern devletin en büyük ayıbı,
‘devlet adamı’ olanları politikacı yapıp,

önce küçük düşürmesi, sonra aşağılamasıdır…” (Edmund Burke, 1780)

lLHA_N GÖKNEL

DEMIR GOKNEL

RESİMLERİNİZİ Hürriyet’te gördüm. Yaşınız taş çatlasa yirmi, bilemediniz yirmi beş… ”Bedelli askerlik” yapmak için zaman kazanmaya
çalışmıyorsanız, askerliğinizi bile
yapmamışsınızdır.

Demeç vermişsiniz: ”Babamız
bizi fena yaktı, kendini rezil ettiği
yetmiyormuş gibi, bizi de rezil etti,
yaktı… Onun yüzünden hayatımız
kaydı, müşterilerimiz şirketlerimizden ayaklarını çekti. Açlıktan öleceğiz netekim…” Göknel’i cezaevinde
“meçhul failleı” fena etmezse, oğullarının kahrından gidecek…

Çocuklar! Nankörlük etmeyin…
Şişli’deki Elkim Kimya ve Ticaret
A.Ş.’niı1 kaç tane eski müşterisi vardı, kimin zamanında geldiler, ne iş
yaptılar, kaç paraya yaptılar?

Çocuklar! Terbiyesizlik yapma

yın… Yaşıtlarınız iş arıyor, okula gir- î

meye çalışıyor, sizin yaptığınız tek
şey mali poliste ifade vermek… Sonra ne olmuş? Babanız yüzünden hayatınız kaymış…

Çocuklar! Bir eliniz balda, öbür
beş parmağınız kaymaktayken düşünseydiniz…