Hocayı nasıl bilirsin? Eyidir, eyidir! Kapıdan atarsın, bacadan girer!

KWERŞEMBE, 27 Haziran 1996

Hocayı nasıl bilirsin?
t-îyidir, eyidir! Kapıdan
atarsın, bacadan girer!

AKVİM yap
rakları 1969 yı

lını gğsteriy0r~

Tu. Ibrahim

Ural, Ankara emniyet

müdürüydü. Sonra kitap
yazdı.

“Yıkılan
ler…”

Erbakan’ı anlattı.

*i*

Başt kan ve Adalet
Partisi enel Başkanı
Süleyma Demirel, her gün seçinı
propagandası nedeniyle uçakla bir
ile gidip geliyordu. Günün Arıkara
Valisi Omer Naci Bozkurt ik› lıiı’
likte. He. karşılama ve ıığurlaııızırlsı.
“Erbakan’ı Odalar Birliği’nden
hâlâ atını-adınız mı?” diye soru
yordu.

Oysa Erbakan. Odalar’ Birliği
Başkanlı: ‘na seçilmiş, itiraz üzerine
Danıştaş ;rirtıiriyle coliseıı iki karar
vermişti. duna rağmen l_)<>rrıir0l, ıır›
pahasına olursa olsıın lîrlıakzııfııı
Odalar Birliğfrıderı atılmasını istiynr
du,

Yine böyle bir aksamüzeri. _Fratr
zon dönüşü Demirel, “Hâlâ bu herifi dışurı atamadınız mı? Ortada ya devlet vardır, ya da yoktur. Eğer bu işi yapamıyorsa~
nız, çekip gidin” diyordu.

Ertesi sabah, Ankara EnıııiUvl
Müdürlüğü Ekipler Amiri Kamil
Ozdileknü – Altıncı Sube Müdürü
Ahmet Ozel, Erlrakaırııı Odalar
Birliği’nden atılması için gönderildi.
Buna ra/“men, Erbakan emniyet gi»
revlileri .i gece saat 2.3.0092 kadar
oyalayıi , bir punduııa getirip ıııaka
mını kilııîeyip evine gitti. Ertesi sabah, aynı ekip Birinci Sube Müdürü
Naz`mi lyibil__ve Uçüırctii Şube Mü
dürü Güner Ozmen ile takviye› edi
lerek, Erbakan’ı Odalar’ Birliği bina
sına sokmama kararı verildi. lrtalhıı
ki, polislergOdalar Birliği kapısını

Değer

lreklerkerı, lîrlmlteırı arka karııdaıı
içeriye girmeyi lıasarınıstı. l)ıırı,ıııııı
üğrerıeıı Deınirel, Vali lîrvkıırt ile
bana;

“Buraya seçimle geldiırı.
Hem Adalet Partisi’nin ıışakları
beni buradan çıkaramaz” dedi.
lîrlrakaıı sinirlerınıis. paniğğr› kapıl
ıırrslı. Yaııııırdéı lııılıırıaıı Sıılıe Mi`ı
dürü ve (iteki görvvlileııı dönüp. gayet sakin bir tarzda:

“Lütfen Sayın Erbakan hakkında, son söylediklerinderı dolayı, devlet kuvvetlerine hakaretten zabıt tutun” (lvdinı w› lîr
lıakana (löniip. “Sayın Erbakan
biz hiçbir zaman lıiç kiııısenin
ıışağı olmadık. Adalet Parti~
si’nin de ıışağı olmadık. Biz,
devletin emrinde görev yapan
kanun uygulayıcılarıyız” diye kr›
nııştıını.

Birden lîrtıakaırııı siııirli lıali git
IIIİŞ. yüzüne gülücükler gıayılıxrerıııis~
ti. Baııa lıitalwrı “Müdür bey,
amacım sizlere ve devlet kııvvetlerine hakaret etmek değildir. Adalet Partisi’nin uşakları
demekle de sizleri kastetıniyorum” dedi.

iz**

Erbakan’ı tarııdıııv ını?
Ren zaten lanıvnııııır. ‘lürkivcé ta’
rııyor.
Kapıdan kovsan lwırnılaıı girer.
Noel Baba sanki…