Hacı’dan Bacı’ya mesaj: “Oturan bir daha kalkmaz!” (1)

8 Mayıs

Hacrdan Baçrya mesaj:

“Oturan bir dalia kalkmaz!” (1)

AHA önce hiç duymamıştım bu öyküyü…
Genel yayın yönetme
nimiz Ertuğrul Ozkök’ün geçen perşembe yazısından öğrendim. Çok

1979 yılıymış… Boğaziçi Universitesi ekonomi bölümünde sadece iki profesör varmış… 1962
yılmda banaekonomi öğretmeye
çalışan Demir Demirgil, 1951
yılından beri okul-mahalle arkadaşım olan Murat Sertel…

Sevgili “Yorgi Hoca” rektör yardımcısı olmuş, Murat, Amerika’ya gitmiş… Bölüm başkanlığı boş

Tek doçent var bölümde… Taıısu
Çiller…

Vekâleten (ve kerhen) bölüm başkarılığına getirilmiş…

Ilk icraatı önemli… Kıyı-köşede kalmış odasından bölüm başkanlığı odasına taşınmış…

Derken efendim, Oya Köymen
“profesör” olmuş… Onunla dostluğum, tanışıklığım, annelerimizin, babalanmızın ortaokul, lise arkadaşlıklanna kadar gider. Yani, doğduğumuz
günlere kadar…

Sakin insandır, sabırlı insandır
Oya… “Otomatik” bölüm başkanı
olacak… .

Ama, Çil1er’i lök gibi oturduğu odadan çıkarmak ne

“Efendim, Oya hanım bölüm
başkanı artık…” diye tastamam 17
kere uyarmışlar, “Acaba eski odanıza dönseniz…”

parayla değil… __

“Bugün çok meşgûlüm… Obür
hafta Amerika’dan akademisyen
dostlar gelecek… Yazın tahtaya,
öbür hafta geçerim eski odaya…”

Oturmuş, kalkmaz… Tastamam üç
ay geçmiş işgalin üstünden…

Bir gece, asistanlar girmiş odaya…
Çiller’in özel nesi varsa, nesi yoksa,
karton kutulara doldurmuşlar…

“Fuzûl’i işgal” böylece bitmiş…

‘k ‘A’ ‘A’

Çiller bu numaraları kimden öğrendi dersiniz?

“Erbakan’ı kolundan tuttuğu
gibi TOBB binasından dışarı
atan” sevgili Mülkiyeli ağabeyimiz,
o zamanın Ankara Emniyet Müdürü
İbrahim Ural’ın “Yıkılan Değerler” (1987) kitabınm ilgili bölümüne
bakalım…

KURTHAN FİŞEK

i**

1969 milletvekili genel seçimleri öncesiydi. Başbakan ve Adalet Partisi Genel Başkanı Süleyman Demirel, her gün, seçim
propagandası nedeniyle, uçakla
bir ile gidip geliyordu. Her karşılama ve uğurlamada, “Erbakan’ı
Odalar Birliği’nden hâlâ atmadınız mı?” diye sorııyordu.

Erbakan, Odalar Birliği Başkanlığı’na seçilmiş, iüraz üzerine
Danıştay, birbiriyle çelişen iki karar vermişti.

Yine böyle bir akşam üzeri,
Trabzon dönüşü, Demirel, “Hâlâ
bu lıerifi dışan atamadınız mı?
Ortada ya devlet vardır, ya da
yoktur. Eğer bu işi yapanuyorsanız, çekip gidin” dedi.

Zamanın Ticaret Bakanı Alımet Türkel’e döndü: “Siz vilayete, vilayet de Emniyet Müdürlüğü’ne yazılı emir versin, Emniyet
de Erbakan’ı Odalar Birliği’nden
atsın!”

Bu mekanizma o kadar hızlı
işlemişti ki, bir saat içinde Ticaret Bakanlığı’ndan Vilayet’e, Vilayet’ten de Emniyet Müdürlüğü’ne emir verilmiş, Erbakan’ın atılması için işlemler bitmişti.

‘A’ *k ‘A’

Bu kadar nostaljik takılmamı affedin…
Aynı filmi tekrar seyrediyoruz…

Çiller, başbakan Erbakan’ın kulağına fısıldamış. . .

“Askerler biraz rahatsız… Şu
benim başbakanlığımı biraz öne
Ortalık yatışmca sen yine dönersin…” o

Aahhhh aaahhhh!

Burası “Kolej Mezuniyet Balosu” değil, “siyaset arenasıV…
` ` Kiminle ‘dans ettiğini pazara anlatmm…