Frambuazlı pasta çarpsın, karakutu yalan söylüyor!

karakutu

ZER bey kerâmet
buyurdu: “Bendeniz bâsübâdelmev
te (reenkarnasyon)
inanırım. Bkiden zâten Rus
çarıydım…”

Tansu hanım başını onaylarcasına salladı: “Dünyaya
ilk elişimde ben de iktisatçıyğım. Aahhh aaaaaa- ,
ahhhhhh! Bu hâllere düşecek kadın miydim?”

Derken, bunları kendi ku

_Âi _laklanyla (ve teypleriyle) duyan gazete- i
‘IJ-ç-jcilere, gazetelerine tekzip geldi. – . ‘

“Böyle bir şey demediydik. Gazeteş ci maltûlesi poposundan uydurmuş…”
– ”it a› ±

Uçağın pilotuyla uçuş kulesi arasındaki
muhabbet, gazetelerde yayınlandı. Yardımcı pilot bağırıyordu. i

4”.

ı Karakutu konuşmasını biletekzip et

– . Boyle konuşma olmadı. GazeteciH lefipopolanndan uyduruyorlar…” ş
i’ ‘A’ i’

İnsanların Ay’a ayak basabileceğine
kimse ihtimal vermiyordu. 20 Temmuz
1969 günü, Neil Armstron isimli bir
astronot, ” ‘a ayak basan i k dünyalı”
unvanını alcz.

Karakutuyu deşifre ettiler. O tarihî
ânı yakaladılar.

ARMSTRONG – Houston NASA…
Merdivenin dibine geldim, hâlâ inanamıyorum, kendim için küçük, insanlık
için büyük bir adım atmak üzereyim…

NASA – Sarhoş musun? Kaç duble
attın?

ARMSTRONG – Anamın ölüsünü
öpeyim, bir adım daha atarsam Ay’a
ayak basmış olacağım…

NASA – Saçmalama hıyar!

ARMSTRONG – Vallaaa saçmalamıyorum, aşağıda çiçekli buketli bir

ç karşılayıcı bıle var.

_ NASA- sevgili Neii, sevgili dostum,
canım, cicim… Iyisin, değil mi?
ARMSTRONG – Çok iyiyim, geldiğime ne kadar mutlu olduğumu bilemezsin… Biraz sıkıntılıyım ama…
NASA – Niye.? e

vyUITl… H ç’
. .

‘Frambuazlı pasta çarpsııı,
yalan söylüyor!

‘ ?KURIT

*_ _ ARMSTRONG – lyonosferden çıkalı
‘ çıkamadım da ondan…

ı-ıANişEK

.l NASA – Uzay gemisinde tuvalet var
sdi, oraya niye etmedin?

. «QARMSTRONG- Edemedim, kork
s Van’a giden uçak düştü, PKK’nın altı
aylık bilançosu kadar cenaze kalktı. i

î* NASA- Haydi, orada bir ağaç dibi
bul, oraya et…

j F ‘ARMSTRONG – Her taraf_çorak,
. kumluk, ağaç yok, çalılık yok… Ustelik,
ş .i bir de Ay ı
– .”Ulan, kaldırsana bumumuzu! Da- ”

var. Ayıp olmaz mı?

NASA – Olmaz, olmaz… Kendin
için küçük, insanlık için büyük bir
adım atmak üzeresin… Merdivenin son
basamağından in, “Böyle Ay mehtabının içine ederim!” de, sen de rahatlarsın, insanlık da rahatlar…

ARMSTRONG – Ayıp olmaz mı?

(Uzun bir sessizlik…) (Sonra “şıııırrrrr” diye bir ses…)

i’ ‘A’ ‘A’
Karakutu yalan Söylemez…

Teyp duyduğunu tekrarlar.
Mare Tranqui//itatis’e Eagle adlı Ay

modülüyle inen Apollo-1 1 ‘in astronotu .

Armstr0ng’un çişi gelmişti. Bu kadar
önemli bir olaya adım atarken tuvaletin

yerinin sorulabileceğine kimse ihtimal

vermiyordu.
Tekzip geldi: “Karakutuda böyle Iâf
yok…”
*k *k ‘A’

Van uçağının karakutusunu tekzip
ettiler. “Baldırıçı lak” olmakla suçlanan Yaşar Kema ‘in aslında “şalvarlı
Kozan köylüsü” olduğunu; hayatının
hiçbir döneminde çıplak baldırla gezmediğini söylediler, “Birleşmek istiyotuz!” dediler, “Beni baştan yarat!” dediler. Sonra tekzip ettiler.

Ben yalancı değilim… Karakutu