Erbakan’dan niye bu kadar korkuyorlar, anlamıyorum!

::Kuıııııııı-ııııxıııı

ERBAKANDAN NİYE BU KADAR
KORKUYORLAR, ANLAMIYORUM!

Refah Partisi genel başkam Necmettin Erbakanün nafile turlarına başladığı
saatlerde, sevgili Melih Aşık, ANAP’m eski belediye başkam, yeni milletvekili Ali
Talip 0zdemir’1e ayaküstü sohbet ediyordu. Ozdemir ilginç bir tesbit yapmış…

“RP-ANAP koalisyonunun denemesi
bile olmaz, olmamalı… Refalitan Istanbul belediyesiııi bir daha geri alamayacağınız gibi, vereceğiniz iktidarı da bir
daha geri alamazsmız… Koltuğa oturur
oturmaz altlarım sağlama alır, kendilerini tekrar iktidar yapacak sivil toplumsal tabam oluştururlar… En iyi bildikleri, yaptıkları şey bu…”

Aklın, mantığın yolunun bir olduğunu hep söylemişimdir.

“Erbakan’ı kolundan tuttuğu gibi
TOBB binasından dışarı atan” sevgili
Mülkiyeli ağabeyimiz, o zamanın Ankara Emniyet Ibrahim Ural, hem
yazmış hem söylemişti.

“Yıkılan Değerler” (1987) kitabında
ilginç bir “Erbakan profili” çizmişti.
Okuyahm…

i’ ı ı

1969 milletvekili genel seçimleri öncesiydi. Başbakan ve Adalet Partisi Genel Başkanı Süleyman Demirel, her

gün, seçim propagandası nedeniyle,
uçakla bir ile gidip geliyordu. Her karşılama ve uğurlamada, ‘Erbakan’ı Odalar
Birliği’nden halâ atmadınız mı?’ diye soruyordu. < Erbakan, Odalar Birliği Başkanlığı'na seçilmiş, itiraz üzerine Danıştay, birbiriyle çelişen iki karar vermişti. Yine böyle bir akşam üzeri, Trabzon dönüşü, Demirel, "İlâhî bu heriâ dışarı atamadınız mı? Ortada ya devlet vardır, ya da yoktur. Eğer bu işi yapamıyorsanız, çekip gidin" dedi. Zamanın Ticaret Bakanı Ahmet Türkel 'e döndü: “Siz Vilayete, vilayet de Emniyet Müdürlüğü'ne yazıh emir versin, Emniyet de Erbakan'ı Odalar Birliği'nden atsın!" Bu mekanizma o kadar hızlı işlemişti ki, bir saat içinde Ticaret Bakanlığı'ndan Wlayete, Vilayetten de Emniyet Müdürlüğü'ne emir ~ verilmiş, Erbakanün atılması için işlemler bitınişti. Ertesi sabah Odalar Birliği 'ne gidildi. Buna rağmen, Erbakan emniyet görevlilerini gece saat '23'e kadar oyalayıp, bir punduna getirip makamıızı lcilitleyip evine gitti. Ertesi sabah, aynı ekip, Erba ,7500128 kan'ı Odalar Birliği binasına sokmama kararı verdi. Halbuki, polisler Odalar Birliği kapısmı beklerken, Erbakan arka kapıdan içeriye girmeyi başarınıştı. Durumu öğrenen Demirel, Vali Bozkurt ile bana, "Bu iş artık komediye döndü. Ya bu işi yapın, ya da ........." diyordu. Sabaha karşı Odalar Birliği'ne giden görevli ekip, kapının kilitli olduğıınu görünce ne yapacaklarım şaşırmış, sabahın erken saatlerinde aramaya koyulmuştu. Bu arada Hırsızlık Masasfndan yardım istemiştik. Demirel'in bu kararlı tavrı üzerine Vali ve ben, Erbakan'ın Odalar Birliği'nden çıkanlmasmdan başka çıkar yol olmadığım, bizzat giderek işe müdahale etmekten başka çare bulunmadığım anlamıştık. Bunun üzerine, ben görevli polis ekibinin bulunduğu Odalar Birliği'ne hare ket ettim. Vali de Odalar Birliği'ne ya-l kın olan İçişleri Bakanlığı 'na giderek, telsizle gelişmeler hakkında bilgi almaya başladı. Dış kapıda bizi pek çok gazeteci karşıladı. _Birlikte Erbakan'ın makamına çıktık. İçerde, makam koltuğunda Erbakan ve yanında daktilo makinası başında oturup bekleyen bir sekreter hanım girınez, “Ben, Ankara Emniyet Müdürü buradan çıkarmak mecbuıiyetindeyıln. ' yapılacaktır. Lütfen görevimizi zorlaştmnayın. Aksi takdirde, sizi buradan zor kullanarak çıkara*cağım" dedim. Erbakan'ın kızardığını, dudaklarımn titrediğini görüyordum. Bana bakarak, 'Beni hiçbir kuvvet buradan çıkaramaz. Çünkü ben binaya seçimle geldim. Adalet Partisi'nin uşakları beni buradan çıkaramafdedi. Gayet sakin bir tarzda, “Lütfen, Sayın Erbakan hakkında, son söylediklerinden dolayı, devlet kuvvetlerine hakaretten zabıt tutun "' dedim. Birden Erbakan'ın sinirli hali gitmiş, yüzüne gülücükler yayılıvermişti. Bana hitaben, "Muhterem müdür bey, amacım sizlere ve devlet kuwetlerine hakaret etmek değildir. Adalet Partisinin uşakları demekle de sizleri kasdetmiyorum" dedi. Tabii, bu durumda yanımdaki görevli arkadaşlara zabıt tutmamalarını söylememden doğal bir_ şey olamazdı. , Ve Erbakan, sekteıine durumu tespit eden zaptı yazdırmaya başladı. Fakat zabıt bir türlü bitmiyordu. Yandaln' odada tam 3-4 saat beklediğim ve birkaç defa da zaptın ne zaman biteceğini sordurduğıım halde bitmediğini görünce, vardı. Içerir girer nmmmnmımnğ Bu emirler-in gereği ~.:.ı.v&-...›..ı..;: _. . . 4x NECATİ ÇETİNKAYA ABDİ İPEKÇİ ÇETİN EMEÇ TURAN DURSUN î UGUR MUMCU METİN GÜKTEPE SIFIRBI HOBANIN NOT DEFTERİ ORHAN TAŞANLAR (Ankara'da, Salman Kayayı diivdıiriip. bıiliin DEF/ileri TBMM kapısında lıallelikten sonra, İstanbul 'da. Metin Gıiklepenin kafasını kapardıgı icin) lllEHlviET AGAR (MiIIelı/ekil/iğine kaçıp faturayı Taşan/ara bırakacağını zannelligı' icin) ................................................... ..O ÜNAL ERKAN (IlliIIelveki/ligine kaçıp faturayı vali vekiline ,cıkartaIıi/eceğini zannelfiği icin) .............................................. ..Ü NECDET MENZİR (Eroin mafyasını hale/ine bırakıp milletve kili olıiuğu icin ............................................................................. ..Ü (klil/elvekili olmadan, hem önce, lıem sonra. bulun cenaze ilanlarını "belli sag' gazetelere" verdigi icin) ......................... ..U (lllezarlarında lers dönerek kaliI/eıini merak ettik/eri icin) ..Ü : Salman Kaya sankı' ğ milletvekili değildi, terfi : ristti, sopa yedi. î DEP'liler milletvekili ' değil, sanki eşlnyaydı, meclis kapısından ite : Irakagötürıildüler: E Metin Göktepe sanki ğ gazeteci değil, militandı. : Gözallındayken öldürül3 dü. ı Iıoııı_ ı o ı ı ı ı ı ı o ı o ı ı ı ı o o ı ı o oı dayanamayıp içeri girdim, “Artık yeter beyefendi. Lütfen noktayı koyunuz..."dedim. Ayağa kalkan Erbakan, gazetecilere dönerek, “Görüyorsunuz işte, nasıl bir komplo ile karşı karşıya olduğıımu görüyorsunuz"dedi. _ Ve bu şekilde Odalar Birliğhden çıkardığımız Erbakan'ın doğruca AP Genel Merkezi'ne gittiği# ni, sonra da bu partiye kaydını yaptırdığını duy ORHAN TAS (lslwıılnul ıııııix ıx s ş NLAB Bunların hepsinin "ortak paydasfnın "sen" olman tesadüf _ mü? dum. İşin ilginç yanı, 64'üncü sayfaya kadar yazılmış zabıt bitmemişti Daha sonra Erbakan, Demirel'in emri ile AP'den ihraç edilmesi üzerine Konya'dan bağımsız olarak milletvekili seçilnıişti. Kurınuş olduğu bir parti kapatılmış, yeniden kurduğu parti seçimde başarılı olunca Demirel'in Başbakan Yardımcısı olmuştu. ' 'İé HAFTANIN HİKMETİ ' “ Kullanmayacağınız bir hak için savaşmaya değmez..." i l ıVlekteb-i Mülkiye 'de iki prensi'aim vardı. . l) Derse devam mecburiyeti yoktur. Benden öğrenmezseniz, lıa . yanan öğreniısınız! 2) Beni kendıhizden aptal zannetmeyın... Hamile kalan öğrencilere a ynı sanılan telaar sorarım, ilk sınav sorularını okuyup cevaplarını öğrenme zalımetiııe katlanmadıklan içirı, yine çakarlar. Sanıyorum. Koalisyon tekemir ettiği için... Yıl 1295... Bir yandan kralın, beri yandan topraksoylulann baskısından sıtkı sıyrıldı milletin... Papazından terzisine, kunduracısından badanacısına kadar, birsürü ` adama çağrı çıkarıp, "örnek parlamento" adıyla, tarihin ilk koalisyonunu Oluşturdular. Nerede? a. İngiltere c. Yugoslavya b. Fransa d. Çin "Il Paradiso della Coalizione" olarak t, anılır İtalya... Yani, "koalisyon cenııeti"... Muss0lini'nin öbür dünyaya yolcu edilmesinden sonra, Ferruccio Parri'nln başkanlığında ilk koalisyon kuruldu. 1945 yılı haziranından bu yana geçen 46 yılda. kaç koalisyona sahne oldu İtalya? a. 1 1 c. 21 lı. 17 d.34 23 Ekim 1918... Macaristan... Başlayan "sosyalist ihtilal” provasının bastırıla mayaıağının anlaşılmasından sonra istifa etti _ hükümet.. "Aykırı görüniışlü" üç parti, bağımsızlar, radikaller ve sosyal demokratlar bir o araya geldi, ortaya Macar Ulusal Konseyi çıktı. Sembolleri neydi? ' a. Orak-çekiç ` " lı. Gül t” c. Papatya d. Karanfil ' İkinci Dünya Savaşı'nın bitimini izleyen dönemde ortaya çıkan ikinci bir koalis/on cenneti de Fransa'ydı. 1946 yılında kuman koalisyonun ilk kararı ne oldu? va. Sokak isimlerinin değiştirilmesi;nin durdurulması İ gb. ihanet-i llataniyye kanununım bir ;ın önce işletilmesi , İs. Homoseksüelliğin serbest bırakıl nası ı ~ .i Ruhsatsız satılabilmesi s27 CEVAPLAR (W oodrow Wilson, 1912) SORULAIII ŞİİR, BILSINLEB, BIŞIMI KIR! "Sokak isimlerinin değiştirilmesi" dedi niz de aklınıa geldi. Ankara'daki önemli yollardan birinin adı Simon Bolivar'dır. Yolun adı belediye meclisinde değiştirildikten sonra, “Simon Bolivar kimdir?" diye bir anket yapıldı meclis üyeleri arasında.. Ne çıktı? a. Sıkı devrimci b. Anlı feminist c. Paris'te gece kulübü d. cevapsız 26 Şubat 1974 günü, başbakan yardımcısı Necmettin Erbakan, tek kelimeyle "vahşiyane" denilebilecek zamları açıkladı. Sümerbank pabuçlan 185 lira, normal benzin 270 kuruş oldu. AP içindeki bir ' grup o sıra neyle uğraşıyordu? a. Süleyman beye alternatif yaratılması lı. Benzin stok edilmesi c. Stok edilen şekere bir an önce zamyapılması *“' d. Klflerin özelleştirilmesi Demokrasi tarihine "bakkal-ıßkkal koalisyonu" olarak geçen 1295 tarihli bu ilk ortaklık girişimi ne kadar devam etti? a. 17 gün b. 41 gün c. 500 gün d. İlelebet İtalya'daki koalisyonlardan hazır söz açılmışken, azıcık da DC'den, yani Hıristiyan Demokraflardan söz edelim Süpürgeye benzer mübarekler.- Çat buradan. çat kapı arkasındaırçıkarlar. Bugüne kadar İtalya'da kurulup dağılan koalisyonların kaçında yer aldı "democratico cristiano" (DC) takımı? n14 o b.18 = w » Nilgün Hasefeyi vurdular. Kimvıırduya gitti, günahı yoktu. Fatma Akıntürk, tek mernıiyle, hem kendisini, hem İlyas Aktaş'ı üç yerinden deldi. Hürriyet Ankara büromuzdan Hülya Güzel'in bilgi notunu okur musunuz? "Hacettepe Üniversitesi Büro Yönetimi ve Sekreterlik Bölümü mezunları, yeni skandallar yaşanmaması için diplomalı sekreterler alınmasını önerdiler. Bilgisayar, faks, teleks kullanımından konuk karşılamaya, diksiyon, giyim ve iletişimden iş yazışmaları, hızlı yazma ve etkili anlatıma kadar çok yönlü eğitimin verildiği okulda 300 sekreter adayı öğrenim görüyor...” Bilgi notunun devamını okur musunuz? “Bölümün Program Sorumlusu Ceylıun Parıldar, bir sekreterin kurumuna ve yöneticisini iyi temsil edebilmesi için bilgi birikimi ve mesleki becerinin yanısıra âziki görünümünün de önemli olduğunu vurguladı. Parıldar, konuk karşılama ve organizasyon gibi görevleri başarıyla yerine getirebilmeleri için öğrencilere yüzyüze ve telefonda iletişim, etkili konuşma (Haftalık Anagram Analiziniz) ENİZ SÜLÜN SÜSLÜ ZENNE (“ES"Joker) HİLMİ DEVELİ , EH, ILMI DELI CİHAN PAÇACI cAHıı. ANAP'ÇI " "Jokerl FİKRET KÜFLÜ TREN ZEKİKA AN , LAN, KEÇI! ("L"Jaker) ş ADİL AŞIRIM MAİJ AŞIRDI VELİ ANDAÇ DURAK VAKUR DELİ DANA ` ("Ç"arttı) İMREN AYKUT AKUT MIGREN ` ` NECMETİNERBAKÂN MESCHTEN BANA NE? ("$"Joker) BİR isim BİR İŞLEM ALİ RIZA BODUR OBURLAR AZDI Tfwrv_ , Â , .-. .._A›«.`-_î dersleıi verildiğini belirtti. Eğitimin üçte birini yabancı dil dersleri oluşturuyor. Her öğrenci haftada 10 saat İngilizce, Fransızca ya da Almanca dersi alıyor. Diksiyon ve sunumun öğretildiği Etkili Anlatım Tek nikleri dersinin yanısıra Hızlı Yazma, Dosyalama, Iş Yazışmaları, Bilgisayar, Elektronik Daktilo dersleriyle işinin ehli sekreterler yetiştiriliyor. İktisat, İşletme, Hukuk, Kamu Yönetimi, Genel Muhasebe, Matematik, Halkla İlişkiler ve İş Psikolojisi dersleri de veriliyor..." İki sorum var. İlyas Aktaş& kim vurdu? Nünüfyii lalm öldürdü? lağanüstü Hal oBölgesi Valiliğine yeni tayin gelmişti. Köyleri, mezraaları dolaşmaya başladı yeni valibey... Sordu: “Benden önce sîze en çok hizmeti hangi vali verdi?” _ Reşo cevapladı: "Iki tane gelmiştir babom... Ikisi de çok hizmet vermiştir. Darisi başınadir...” g . .. . Diyalog gelişti. ,, “Niyeîl”, 'ş ~ = “Biri Istanbul'a vagli; ' öbürü _Ankara'ya mebus olmuştir. Ben rahatlamişemdir, oraydaki kekolar düşinsin!” `l29THDO