Enflasyon hızı nasıl düştü?

` mak” için mecliste sabah

Kurthan F SEK

Enflasyon Iıızı nasıl düştü? .

ANEVl kerime Tansu ÇilIer’le Peki, Kasım ‘ayında enflasyon hızı
manevûı mahdum Cavit Çağ- nasıl düştü?

lar arasındaki “koltuk kapma- Kerameti babadan mı menkûl acaca” oyunu, olanca hız ve kızışıklığıyla ba?
devam ediyor. Babanın sevimli tabi- i**
riyle, “goltuk nda galıyor”… Başbakanlık basın merkezinin

Aslında, ba nlar kurulunun ilk top- muntazam dağıttığı “Babadan Haberlantısında sûlh olmuştu taraflar… Baba- ler” bültenini dikkatle okurum. Hazinın sağ tarafına isabet eden masanın ` ne mübarek…
başında Erdal lnö- . Enflasyonun s0nü, sol tarafındaki- t luğunun kesildiği
nin başında Cavit kasım ayında, ilk
Çağlar oturacak, cumhurba kanımıTansu Çiller de Er- zı (Anıt Ka ir’de) 1
dal beyin hemen kere, sekizincisini
sağına konuşlana- 2 kere ziyaret etmiş
caktı. Rivâyet 0 ki, . Demirel… Yok baTansu hanımın kanlar kuruluydu,
gönlünü şöyle al- yok parti grubuymıştı baba… du, yok DYP genel

“lkiniz de ho- idare kuruluydu,
casınız birbirinizin yok mlllîfrı güvenlisanını anlarsınız, lik kuruluydu derben konuşurken ken, 45 toplantı
aranızda yârenlik yapmış… Yerli-yaedersiniz…” – bancı basınla 11

Koalisyon çalışmalarının ağırlığı kere konuşmuş, 9 televizyon çekimine
meclis genel kuruluna kayınca centil~ katılmış… Memleket dahilinden 5.000
men-centılvımın anlaşması kalmadı. heyet ve kişiyi kabul etmiş, 2 kere yurt
Babanın sağında yine Erdal bey var,- dışına gidip döndükten sonra, büyükelOnun sağ yanında koltuk yok, bakan› çi, yabancı misyon, ziyaretçi dış büyüklar kuruluna ayrılan yer bitiyor. Tek ler falan filan, araya 84 kabûl daha SIboş koltuk babanın solundaki,” kıştırmış… Artan boş zamanlarında da,

Rivâyet yine o ki, “goltuşu gap- 32 sosyal faaliyette bulunmuş, 3 açılış

amaya yapmış, 2 temel atmış…
başlamış bizim “küsüşük ikili”… iağ- Peki, onca “goltuk gapmaca” (ÇilIar baktığı bankaları, Çiller de ba ığı ler-Çağlar) Ve “Sîîşuşîumîâ” (Demirel)
HDTM, DPT, DIE ve SPK’yı unutmuş, arasında, enflasyon nasıl, niye hız kesti?
bütün dertleri, babanın solundaki imti- Ne biliimm! Gafasına göre takılıyazlı koltuğu kapmak… yor zahir…

DYP ve ANAP MİLLETVEKİLLERİ YUMRUKLAŞH… l

ıısızeün ciéKöPrs
0ı_.MAz msn…

Bu eu» DE _vuMRuK

VEDIK…

“l

,

icıriv: “ÖZEL”
munııııaı: vAııı

OĞRU-YOUun büyükbaşların
dan (MKYK üyeleri öyleyse!) Re
cep zel son genel seçimlerde
fısladı. Babasına çok yakın olmasına
rağmen, her nedense, milletvekili çıkamadı. Varsın, olsun! Şimdi olmazsa, yarını var, erkeni var, normali var. Yan
yatmaya gelmez, sıkı bir seçim hazırlığına girmiş Ozel… Karaman’dan aday
olmayı düşündüğü için, devlet kumluşlarındaki müdür, müdür yardımcısı, hatta sekreter tayinlerine el koymuş…

_Bilin bakalım, ilk nereye el atmış?

ll Sağlık Müdürlüğü’ne… Akın Südemen’i görevden aldırtmış, yerine DYP
Ayrancı ilçe başkanı Halis Savcı’nın
kard ini getirtmiş… Südemen’i görevden a dırtan gerekçe “i ‘ ‘ sevmesi”…
DYP iktidarında “içki ıçen” bir sağlık
müdürü kötü kaçarmış, iyi örnek olmazmış… DYP’liler bile isyan etmiş bu
aptal gerekçeye… Akşamları eve döndüğünde bol sulu-buzlu bir parmak viski götüren DemireI’i, sağlık bakanlığın
daki tâyinlerin son sorumlusu olmakla’

beraber birkaç kadeh rakıya “hayır” demeyen Yıldırım Aktuna’yı bile yerinden
oynatmaya teşne olduğunu söylüyormuş çevresindekiler…

Yol Refah’a görünüyor galiba…

İBßAHlM
GURDAL

Bir evvelki dönemde Isparta mil” Ietvekiliydin, vaziyetler tehlikeye düşünce,
Cavit Ça’lar’ın ayağına kapandın,
yalvar-ya ar oldun, “Abicim beni
kurtarl” dedin, kurtuldurı… Cavit
Çadğlarü severim aslında… lçi dışı aynı ır. Kıyakçılığın sonunun ayakçılık
olduğunu bilmez… Yaptığı iyiliği
borç saymaz… Şimdi, ceviz kadar
aklınca diyet borcu ödemeye çalışıyorsun… Meclisteki bütçe görüşmeleri sırasında Mesut Yılmaz konuşurken (uzun aralıklarla), zırt-pırt ayağa
fırlayıp, “Bursa milletvikili” sıfatıyla,
“Haydi bakayım”, “Oku bakayım”,
“Konuş da sessizliği dinleyelim” gibisinden lâflar etmişsin… Oturumu
yöneten Hüsamettin Cindoruk,
birkaç defa, “Tamam, anlaşıldı, kapat çeneni de yerine otur!” demeye
getirmiş, kulak asmamışsın… Sataşmaya, bula maya devam etmişsin…
Babanın ” ün dündür, bugün bugündüı” lâfı tekrar gündeme gelirse,
öpeceğin ellerin değişebileceğini
unutma!

camuru. çukuru

“bereket” savanlar

lÇEĞl burnunda illerimizden Kara
man’da belediye çalışmaları (“alt
5 yapı çalışması” diyorlar) haIdur-hul
dur devam ediyor. Ankara hha’dan Ah
met Tek kardeşimizin bulduğu, benimsettiği,” “yapî et-boz” taktiğiyle…

Tek’in an attığına göre, uzun bir kuraklık dönemi geçirmiş Karaman… Kazma vurdun mu toz kalkıyor. Derken,
önce yağmur, arkasından kar gelmiş…
Allah bin bereket versin, buğday üreticisinin yüzü gülmüş…

Ama, her taraf çukur, çukurlar su dolu, yollar bulamaç Karaman’da… Daha
kötüsü, sivrisinek yatağı bataklıklar oluşmuş… Çocuklar okula nereden gidecek?
O yollardan geçerek… “Odeneğimiz yok,

‘müstahdem tutamıyoruz, yerleri temiz
letemiyoruz…” demi okul yöneticileri,
“Çamurlu ayakkabıyla okula gelen çocuklan maalesef içerı alaınayacağız…”
Veliler CHP’li belediye başkanı Yaşar
Evcen’in kapısına dayanmış… “İmdatl”
demişler… Elcevap: “Çamur berekettir!”
Bunlara kim oy veriyor allaasen?

serial partiye
sembolik

– Iıaskanvekili

YDIN Güven Gürkan SHP’nin kı
demli grup başkanvekilidir. Ercan

Karakaş çiçeği burnunda grup başkanvekili oldu, ama, cevval çocuktur
kendisi, etki dengelerini değiştirmeye
başladı.

Meselâ, Avrupa’da tanıdığı sosyal demokrasiyi Türkiye’ye intikal ettirmek için
çabalarıvar. Devletin en gizli “bilgi verme” toplantılarının basına açık yapılması
gibi… Gazetecilerin (ve şeffafların) hoşuna gidecek bir yaklaşma.

Ama, “devlet sırrı” kavramına pek
gitmez…

Maliye ve Gümrük Bakanı Sümer
Oral’ın SHP grubuna brifingi vardı geçenlerde… Toplantıyı açtı Karakaş… Gazeteciler hâlâ içeride… Başkanlık koltuğunda oturma sırası Karakaş’ta olduğu
için, sıradan iskemlelerde oturan Aydın
(G.G.) sataştı: “Basına kapalı değil miydik? Gazeteciler ortalıkta niye dolaşıp
duruyor?”

Çârnaçar (nasıl eski Türkçe ama?) salonu gazetecilerden boşalttı Karakaş…

Dengelerin değiştiğine şaşmıyorum.
Aslâ olması mümkün olmayan, lâfta kalmaya mahkûm bir vergi reformu için, gazetecilere zıt gitmek, ne eskilere (A.G.G.)
fayda getirir, ne sosyal demokrasiye…

Hele, seçim sembolü “şeffaflık” olanlara hiç yaramaz…

fî* r
i’ll id ‘l “Ganimet
J galibindir…”

(Andrew Jackson, l 832)