Dön baba dönelim sine-i millete dönelim

__İlllliljlmêlsıtlaéfiâiil

Refah Partisi sine-i millete dönmeyi gö, ze alabilir mi?

zannetmiyorum… Son kamuoyu araştırmaları ortalaıııasıııa göre (1 Şubat itibarıyv la), oy oranları, en iyimser tahminle, % 18 ci
“ varındaydı.

Mâlûmuııuz, köpeksiz köyde çomaksız
gezilmiyor artık…

Sandıklarımızın % 54’ü J andarma-Jitem
bölgesinde…

ı ı ar

Doğruyol Partisi yapabilir mi?
Zanııetmiyorum… “Sine-i millet”e (“milletin bağrfna) dönmek başka, necip Türk
milletinin mensupları tarafından “derâguş
edilmek” (“kucağa oturtulmak”) çok daha
başkadır. Üstelik, vahim sonuçlar ya
ratır.

« Dört kamuoyu araştırma
grubuna göre, DYP’nin oyu % 9l0’dur.

Tansu Çiller, Menderesvâr; “beşûş çehresi” ile sine-i millete dönmek istediğini anlatıyor.
Etrafındakilcr bile, “Anlat anlat,
heyecanlı oluyor” havasında…
Noolacakmış? Meclis’ten topyekün
çekilecek, karar yeter sayısını düşürüp erken seçimi zorlayacaklarmış…
Giildürıııesinler! DYP grubunun yarısı
bile geri gelmez…

ı ı ı

“Sine-i millete dönmek”, ucuz blöttür.

Çok partili hayatımız boyunca, siyasi
partiler, ıneşrûluğuııu yitirdiği gerekçesiyle,
‘l`BlılM`den çekilip, mücadeleye halk arasında devanı edecekleri, sine-i millete dönecekleri tehdidinde bulundular.

Aslandaş-Bıçakçı ekürisirıden “Popüler
Siyasi Deyimler Sözlüğü”, daha iyi özetliyor
meseleyi…

a k Ir

“Sine-i millete dönmek” fikri ilk olarak
1946 seçimlerinden hemen sonra Demokrat
Partililer tarafindan telaffuz edildi. Seçimlerde yapılan hileler nedeniyle Meclis’in ve
CHP iktidarının meşrıi olmadığını öne süren kinıi DP’liler, Meclis’te bulunmanın, yapılan baskı ve hileleri onaylamak anlamına
geleceğini öııe sürerek, sine-i millet’e dönülmesini istediler.

27 lllayıstan sonra oluşan ilk parlamentoda, AP üzerinde ordudan ve CHP yanlısı
kamuoyrundan kaynaklanan baskılar üzeri
112

Y 0 lt u M
DÖN BABA DÖNELİM
SİNE-İ MİLLETE DÖNELİM

ne; özellikle 1963 Kasım ‘ında AP Genel Merkezi’ne yönelik kitlesel saldırıdan sonra,
AP’nin bazı radikalleri (hışımlılar) “sine-i
millete dönme” fikrini tartıştılar.

70’li yılların ikinci yarısında, değişik gerekçelerle sık sık “sine-i millet”e dönmekten
söz edildi. Örneğin, 1978’de Adalet Partili 9
milletvekilinin, özürsüz ve izinsiz olarak 45
gün birleşinıe katılmamaları nedeniyle Meclis İçtüzüğü gekğince üç aylık yolluklarımn kesilmesi gündeme geldiğinde, AP genel
başkanı Süleyman Demirel’in tepkisi “milletvekillerine ceza verilirse sine-i millete
döneriz” oldu.

1989-90 yıllarında “sine-i millet” dönme
tehdidi bu kez Doğru Yol ve Sosyal Demokrat Halkçı Parti tarafindan gündeme

getirildi. Her iki parti, iktidardaki
Anavatan Partisi’nin 26 Mart
1989 yerel seçimlerinde büyük
oranda oy kaybetmesi nedeniyle TBMM’deki milletvekili dağılımının halkın gerçek iradesini yansıtmadığını, meşruluğu zedelenmiş böyle bir meclisin cumhurbaşkanı seçemeyeceğini öne sürerek, “sine-ı’ millet”e dönebileceklerini
açıkladılarsa da, gösterişli ve dokunaklı bir
tehdit olmak tan öteye geçemedi.
i x ı

l946`dan bu yana, sine-i millete dönmek
telıdidiııi “kuvveden tiile” çıkarabilen tek
milletvekili, 1989 yılında, Turgut Özal’ın
cumhurbaşkanı seçilmesini protesto etmek
amacıyla nıilletvekilliğinden istifa eden
DYP Hatay Milletvekili Mustafa Murat Sökmenoğlu’dur.

TBMM’nin 19 Ekim 1989 tarihli birleşiminde, “sine-i millet’e dönmesini şöyle açıklamıştı.

“Bu istifayı, şahsen, şerefli bir görev sayıyorum… Anayasaya, demokrasiye ve genel
ahlâka aykırı yapılan seçimi milletle beraber kınıyorum… Sayın Özal’ın Cumhurbaşkanlığına seçilmesi hâlinde, sine-i millete
dönmek için, milletle beraber, gerçek demokrasiyi gerçekleştirmek için milletvekilliğimden istifa edeceğimin ifadesiyle yüce
Meclis’e arz-ı veda ediyor, saygılarımı sunuyorum…”

ı ı ı
Erbakan-Çiller (“profesör ekürisi”) ne

l düşünür bilmem…

Benim bir lâfım var. Sıkıyorsa…

i ‘ııı
ını nrrırııı

AHMET KENAN EVREN tßenim kanun ve niıamlara ne kadar riayet ettiğimi herkes bilir. Saddam megalomandırl” diyerek “comedy reliel” yaptığı için) …………………………… ..

EYÜPAŞIKBULENTAKARCALI
GÜNEŞTANERIŞIN ÇELEBİ

(Dört bacaklı partinin aynı çatısı altında aykırı siyasetin simgeleri
hâline geldikleri için) ……………………………………………………. ..tl

DENİZ BAYKAL (Enflasyonun % tütlü aşması üzerine, “Hepimizi
aldattılar!” diyerek, CHP’nin kerize gelişini itiral ettiği için) .tl

BILL CLINTÜN (Uckurunun lastigini Pentagona ve müttelilrlerine
lıaglattıgı için) …………………… ..0

SÜLEYMAN DEMIREL (Clinton’ın mektubu uzerın Johnson Meklubuna İnönü’nün tepkisini güsteremeıligi için) .RAPORLU

HİKMET ÇETİN (TBNlMyi niye çalıştıramadıgını bir turlü anlayamadığım ve kendisi de anlalamadıgı için) ………………………………. .. tl

BÜLENT ECEVİT (Siyasi mulıaleletini Am kan emperyalizmine ve
CHP’ye indirgedigi için) .

İSMAİL CEM (Irak’a niye gitlig

“îunrının yuğmurunun bereketiyle övünen

politikacı, tanrının gönderdiği kuraklığın da

ceremesini çekmek zorundadır…”
(Dwight D. Morrow, 1929)

HELAL OLSUN SAYINLAR… i’
YILDIRIM AKTUNA

(Asalıiye mülehassısı)

İstanbul megakenti (metropol) için “özel
bakanlık” isteniyor.

Koalisyon ortağı
DTP’nin “yükselen”
(ve kalkan) değerlerinden Yıldırım Aktuna, o göreve talipmiş…

Nörologdur kendi

si… Yani, asabiyeci…

İstanbul’u daha iyi tanımak için, yıllar önce, Bakırköy Akıl Hastanesi’nde başhekimlik stajı yaptıydı nebekim…

Aslıııda, Yıldırım Aktuna pek yakışır o makam
koltuğuna…

Bonservisini şimdi Ajda Hanım`dan aldı.

“Yıldırım bey beni hiç yalnız bırakmıyor, bana
büyük moral veriyor. O benim en büyük, hatta tek
ilham kaynağım…”

Koalisyonun geleceğiyle ilgili yorum yapmak istemiyorum…

Dostlar gücenir.

tempo 7531 / 1998

KURTHAN FISEK

– laşılır. “Saddam” ne demek?

TEST

KOMŞUNU NASIL TANIRSIN?
l EYİDİR, EYİDİR, DAHA EYİDİR!

Saddam Hüseyin dünyanın gündemiııi bir kere daha değiştirdi.

Prezidanbuşh maskara ettiydi. Özal’ı da…

Kadinin fareyle oynadığı gibi, bizimkilerle oynuyor.

Neymiş? “Arabulucu” olacakmışız…

Züüzzzttttl Kim takar?

Gorbaçev isimli biri, CIA aianı, ekmek içi köfte reklamı yapan bir dümbük, bütün dünyayı, tek bir kuvvete,
Amerika ‘ya mahkûm etti.

Pazarlık gücümüzü elimizden aldı.

Saddam ‘a teşekkür borçlu yum…

Sıkıyorsa…

Saddam 61 yaşında… Adam olacak
n çocuk balıasıııın verdiği isimden an
a. Şamaroğlanı
b. Hanedan
c. Dünyanın damı
d. Engel olan, karşı çıkan
a Sivillerin en öneınli düş
künlüğü apolet, ispolet
takmaktır. Devamlı askeri
üniformayla gezinen Saddam’ın orijinal mesleği neydi?

_ a. Avukatlık

‘ b. Cerrahlık

c. Mühendislik
d. Berberlik
Rahmetli Mazhar Osman, “Streptokok, basilikok vardı, şimdi başıııııza
psikolok çıktı!” derdi. Sonra eklerdi: “Nazariyeye göre, lıugüıı hasta olanların başınu, çocukken bir şeyler gelmiş…” Saddııııfııı (lıırunııı lınııgi “geçmişe dönük”
tcorisiyle izah ediliyor?
a. Okula giderken deveden düşüp kolunu kırması
b. Annesinin amcasına varıp köyden
kaçması
e. Blucin bulamaması
d. Doğumda ters çıkması
Saddam cömerttir, dostlarına bayılır, lıcdiyu ynğdırır. Hitler’in otomobilini alınak için [rak petrollerinin az bir
bölunıüııü verdi, aldı. Sonra arabayı ne
yaptı?
a. PKK’cıları kuzeye taşıdı
b. Ürdün Kralı llüseyin’e hediye etti
c. Dolmuş olarak kullandı
d. Cepheye asker sevkinde kullandı

CEVAPLAR

Tempo 7-531/ 1998

~7 lü ‘J (H b’ iL ‘I’ i!) “î (S “I (I “l il’ “7 (T. ‘I’ (I

Ne zaman Buslfla savaşa girse kaybetti Saddam… Ama “Zafer bizimdir!” diyordu. Sesini kaydettiler, yalan
makinesine soktular, “Yalancı” çıktı. Peki, Predizan Corcbuş ne çıktı?
a. Yalancı
b. Palavracı
c. Homoseksüel
d. Bizimkinin arkadaşı
Kim barbar? Amerika im? Irak mı?
Amerikalı eski bir Senatör, Saddam’ın kesik kulağını getirene 50 bin dolar
“ödül” vereceğini söyledi. Kesik kulağı
gelseydi ne yapacaktı?
a. Konserve yapıp sergileyecekti
b. Üstüne oturacaktı
c. Çerçeveletip asacaktı
d. Hepsi
Bir basıp on almaya me’ z raklı haspalar vardı Körfez Savaşı sırasında… En büyük
güvenceleri Bushtu. İngiltere’nin ciddi gazetelerinden
Intependent, “İletişim” konusundaki habere hangi
unsurları ekledi?
a. Kuveyfin işgalinden beri
eli hep telefondaydı
b. Sanki onlarla yatmış gibi, elbiseleri
buruşuktu
c. Çayım köylüler gibi höpürdeterek içiyordu
d. Devlet başkanından çok, halı tüccarına benziyordu
e. Hepsi
Almanların Bunte dergisi vardır,
B azıcık nıagaziııeldir, yeni ortağımızdır, lafını sakınmaz… Cumhurbeyimize
hangi sıfatı yakıştırdı?
a. Ortadoğu ve Balkanların en büyük
devlet adamı
b. Dahi
c. CNN Ankara muhabiri
d. Prezidan Buş’un en yakın sırdaşı
Nükleer savaş çıkabilirdi, çıkmadı.
Ama vatandaşlarımız tedbirliydi. Radyasyon tehlikesine karşı, Fuat-Dicle hattının doğusunda ne gibi tedbirler alındı?
a. Sivil savunma örgütü genişletildi
b. Cankurtaran takviyesi yapıldı
c. Evlerin önüne “zehirli gaz habercisi”
tavuklar bağlandı
d. “Bizi vuramazlar” denildi

BIR ISIM
g… [ŞLEM &m1
lllıllalıkllPlnıqrıııılınnuıl Avrupa’da iş bağlayan “keko
“e” KUMN ışadamı” Reşo, Viyana’da lokanUTANGAÇ KERIZ tay& Bitti(“GZ” Joker) Çağ atlamadan önce Reş0’nun
*lu til-UC*** en son gittiği yer, İtalya’nın spagCM( KAZURAT hetti’siyle bizim erişte’ye benze(“TK” Joker) , _
OĞUZHAN ASMÜRK yen, pızza ramazano ıle lahmaAsır KÜRT HANZOSU cun neapolitano karışımı servis
(”S” Joker) yapan, müşterinin üstüne başına
SÜİ-EYWN ^RIF EMRE salça sıçramasın diye bez boyun
MAALESEF NU’ YER M” peçetesi kullanan yerlerden biriyABDÜLKADİR AKSU d.
EKÂBIR SALAK DUDU ı’ _ .
(uE-ı Jokeo Eskı tüketım alışkanlıklarını
ABDULLAH GÜL Viyandya taşıdı.
BAL GİBİ HAVDUT Viyana schnitzel’cileri bizim
MY’ En” “bk” restaurant’1ara pek benzemez…
NECATİ ÇEUK Yemekleri kurudur
ÇENTIKLl MECRA ‘
C–Mrzıı Joker) Oturdu sofraya Reşo… Kolalı
:::HIM Amı( bez peçetenin üst ucunu gömlek
EHI KADDAFll yakasından içen’ soktu, kucağına
Mukißğéfiêğgmz kadar sarkıttı, artan kısmını arAĞAM ŞEBEK’ “DUR DH,, kasına dolandırdı.
TEMEL KARAMOLMOĞLU Avusturyalı garson yanaştı.
MEMELİ OĞLAK Au& OLUR “Saç m1, Sakal ml?”
(“|” Joker)
r ı s ı I. ‘r ı —_

l GÜNDEMİN SON MADDESİ:

DYP NEREYE KOŞUYOR?

Tansu Çiller`in dirayetli yönetimindeki DYP nereye koşuyor?

Ankara’da bunlar konuşuluyor.

l. Son genel seçimlerdeki oy
oranları % 19.2’ydi. Son kamuoyu
araştırmalarına göre, % 10.8…

#ti

Kendileri sosyal adaletçidir.

2. Personel isyanlarda… l trilyon 56 milyar lira Hazine yardımı
alan DYP`nin ilk işi, yeni yılda, personele yüzde 50 zam yapmak oldu.
Ama, acısı fena çıktı. “Bayram”,

5. Yılda dört kere ödenen bir
maaş tutarındaki ikramiyeler, maaşlara eklendi, hesaplar tekrar yapıldı. Yani, zamlar geri alındı.

6. Tuvaletler o kadar kötü ki,
değil içine girmek, kapının önünden
geçmek bile cesaret ister. Partinin
çalışanları, tuvaletlerin temizlenmemesinden ve lavabolara sabun
konulmaması yüzünden Genel Merkez yakınındaki kafeteryaların tuvaletlerini kullanıyorlar. “Ederim
böyle partinin içine!” diyenler bile

“hafta sonu olmaz”, “mesai erken var.
bitti” diyerek, kaloriferler söndürül- tt ı

dü.

8. Bu haberin gazetelere yansı
7. Personele aylık 5 milyon lira
yemek fişi ödenmesi uygun bulun
masından sonra, partide kalorifer- muş…

ler yakıldı, personel “Allah bir kısım
medyadan razı olsun” demeye baş
ladı.

4. Haberi basına kimin, kimle
I’ll] yansıttığı merak edildi. Personel gazetecileri görmezden
gelmeye başladı, “Aca
ba bana muhbir derler
mi?” diye…

Bu duruma çoğu “partili” olan
personel isyan etmiş… “Zeytinin tanesi olmuş 3.430 lira… Ne olacak bu

memleketin hali? Ama,
Ü YP bize gelince, günlük 165
bin lira yemek parası…
ğ: Neredesin Süleyman Baba?”
ı ir t
Nasıl alternatif ama?

113