Demokrasi dağı mercimek doğurdu!
BİR sü ııisi
ması dağı atılmak doğurdu!
alisyon” Latince’den
gelir, “beraber büyüme” (coalescere) anlamındadır. Yabancı şeyleri alıp
kendimize benzettiğimiz
için, bizim koalisyoncular
beraberküdllüyoılar.
Kendileri küçülse üzül- ‘ i
mesine üzülürüm de, fazla gam yemem.,
Kendileriyle beraber Türkiye’yi de, demokrasiyi de küçültüyorlar.
I ânlı-şanlı “demokrasi paketi” açıkan ı. ,
Memurlara “grevsiz sendika” hakkı
. var. Elle tutulur başkaca bir şey yok…
Peki, olması gerekip de olmayan ne
var? Sıraladım.
0 Olağanüstü Hâl’in kaldırılması
Kürdoloji Enstitüsü kurulması
e 1_ Mayıs’ın İşçi Bayramı ilan edilmesı
9 Nevruz’un resmi bayram edilmesi
@1402’nin bütün sonuçları ile ortadan kaldırılması
ßAaaaal Dünya işçileri hâlâ onu kutluyormu?
Zâten araba lastiği
yakıp etrafında dans
ediyor, üstünden atlıyorlar. Güvenlik kuvvetleri
müdahale ediyor mu?
Şimdi 1402 sayılı sıkıyönetim yasasını gündeme getirmenin sırası mı?
@Aaaaaal 141-142-163zede’lerin
hakları iade edilmemiş miydi? Vah
vaah vahhh! Gözümüzden kaçmış, düzeltiriz…
*t* _
Kendi kulaklarımla duydum bu lâfla
Fakir-fukaranın bayramı kutlu olsun…
Demokrasi dağımızın doğurduğu
mercimeklere razıyım… Yeter ki, daha
fazla mercümekler doğmasın…
l’l
Nasıl “demokratik
ııaket” ama?
umhurbaşkanımız da
SHP’yle alay etmeye
başladıktan sonra bu
koalisyon bitmiştir.
“Demokratikleşme paketi”
müştereken açıklandı. Sağında
sarımsak, solunda soğan…
Cumbabamız kendine özgü l
kara mizahıyla yorumladı: “İlk
koalisyon protokolünde de
bunlar vardı. Herhalde moral
-« tazeliyorlar…”
O paketten ne çıktı?
Uluç Gürkan gülüyordu:
“Niyet mektubu çıktı. Ha
IMF’ye, ha SI-!Fye verilmiş,
fark etmez… Omrümüz ‘niyet l
mektubu’ vemıekle hitam
buIacak…Şu farkla, IMF,
SHP’den daha dişli…”
aa …d
ÇİLLER’DEN BÃKANLARA “ÖZER’İ KORUMADINIZ.”
141, 142 vıe 163’ncü maddelerden HHKÜML K DAHA
.mahkum o anlara bu maddeler kal- U. l . . l
– ~ – ‘- – LAVE ETMEK ST YOL?
dınldığı ıÇın haklarının iade edılmesı ÄEŞLERİ Konum’ BAKIÃmJĞLf
lslanmadık bir tek kulağın_ın arkası kalan sosyal demokrat kunnaylarından birine sordum. Demokrasi paketinde bunlar
niye yok?
Elhak, 1889’dan beri hazırcevaptır
sosyal demokratlar… Demokrasi paketindeki yüzkarası delikleri savundu. Sırayla…
o Olağanüstü hâlin alternatifi ‘sıkıyö’netimdir, sivil vali gitsin, gamizon
komutanı mı gelsin?
9 Kürdoloji Enstitüsü’nün şimdi sırası
mı? Avrupa’da zâten sürüsepet var,
onlarla bilimsel alışveriş yaparız…
TANSU ÇlLLER ‘
Refah Partisi’nin TBMM
başkanvekili Yasin
Hatipoğlu doğru bildiğini
söyledi: “Kuıbanımın
derisini Türk Hava
Kurumu’na vemıem.
kurbanın parasını, kasabın
yevmiyesini ben
veriyorum, istedigime etini
dağıtıyorum. Derısine
devlet niye karışıyor?”
Sonra ekledi: “Uçak
alacak rası olan
zengin erin çocuklarına
amatör pilot brövesi
veren, ze ‘n çocuklarına
maket u yaptırıp
uçurtan bir kurumun
fakir-fukaraya ne faydası
var?”
Ona dediğim yok…
Yürürlükteki kanunları yok
saymak (veya değiştirmeye
çabalamak), muhalefetin
gülhakkıdır.
Ama, bir başbakan,
“şirin gözükmek” için,
devletin kanunlarını yok
sayarsa, “İsteyen istediğine
verir!” derse, hooopppp,
azıcık dur! ‘
Devlet kanunlarıyia
vardır.
Kanun yolsa, devlet
yoktur.
Devletin kanunu yolGa
hükümet yoktur, orman
kanunları çalışır.
,. “Biriktiren
kaybeder, harcayan
‘ kazanır…”
(Samuel Butler, 1656)