Bütün mesele hakemlerde hepsini asmak gerekir

_ Spor servisindeki arkadaşlara sordum.

“Tansu Çiller futboldan anlar mı?”
Arkadaşlar önce gülüştüler, sonra tar’ tışmaya başladılar. Sonunda iki ayrı
çıktı ortaya…

“Futbol topunu görse Diyarbakır karpuzu zarıneder…”

“Hayır, tahsil-terbiyesinin az bir
münü Amerikan mekteplerinde aldığı için,
‘futbol’ denildiği zaman, aklına topatan kavunu gelebilir…”

Sadede gelebilmek için araya

“Fenerbahçe’nin liglerden çekilmesi,
Serdar Çakman olayı, Diyarbakır’da sahaya el bombası atılması, milletin maç öncesi
ve sonrasında birbirini sopalaması, bıçaklaması, hakemlerin cinsel tercihleıinin tribünler tarafından devamlı sorgulanması
canını sıknuş hatunun… Devlet adına futbola el koymaya karar vermiş… Olabilir
nıi?”

Olabileceğini söylediler.

Benim de aklıma yattı.

Bazı özel karakterli insanların şov için,
reklam için yapmayacakları yoktur. Psikiyatri dilinde, buna, “teşhir hastahğı” denir.

û t x

Eve döndükten sonra düşünmeye devam ettim.

“Fenerbahçe liglerden çekilebilir nıi?”

Çekilebileceğine karar verdim. Hattâ,
_- vaktiyle yazdığım bir kitapta emsalini bile
buldum. .
` ‘ Türkiye’de örgütlü spor, Istanbul Futbol Birliği’nin kurulmasıyla, 1903 yılında
başladı. En büyük sorun, hakem sorunuydu. Mekanizmayı anlatayım… Maçtan iki
gün önce, rakip takımların yöneticileri toplanır, davulcu pazarlığı yaparak hakem tâyirı ederlerdi. Iki takımm yöneticileri aynı
hakem konusunda anlaşabildikleri takdirde mesele çözülürdü. Ya anlaşamazlarsa?
İ 7. 0 zaman, o gün maçı olmayan öbür takım lardan birinin şöhretli oyımcularından biri

‘ hakem olurdu. Hakemlerin ve yan hakemTEMPO l l2

BÜTÜN I_lIE_SELE HAKEMLEBDE
HEPSINI ASMAK GEREKIR

lerin maç sırasında, tarafların tartışıp anlaşması sonucu, değiştirilmesi sık raslanan
olaylardandı.

Türk futbolu bu hakemlerden çok çekti.

Hakemleri kimse sevmez… Fenerbahçeli çocuk, Fenerbahçe aleyhine düdük çalan
babasmdan nefret eder. Arkadaşları Fenerbahçe1i’yse daha da kötü… Okula sokmazlar çocuğu… Bir de döverler…

ı ı: ı:

Spor çok ciddî bir iştir._

Organize kumar, organize fuhuş, organize politika organize dinle beraber, dünyanın en eski beş organize kurumundan biridir.

Herkes ona el atınak ister. Atar.
Fenerbahçe’nin “Ligden çekilirizl” tehdidi devam ederken, ben de eski yazılarımdan birini tekrar okudum.

Spor çok önemli bir kurıımdur, kitlelere
direkt ulaşır. Ittihatçılar bunu iyi bildi.
Hüniyet-Itılaf ağırlıklı Galatasaray’ı canından bezdirmek, ligden kaçırtıp kendileri
şampiyon olmak için bir sürü tı`izük-yönetmelik değişikliği yaptılar. Camndan bezen
Galatasaray 1910-1911 sezonunda liglerden çekildi.

Iki yıl sonra dengeler yine değişmişti.
Galatasaray ağırlığını koymaya başladı, bu
sefer Fenerbahçe ligden çekildi.

Ittıhatçılar duruma lıakiın olmuşlardı,
ama, sporda da “başarılı” olmak istiyorlardı. Ne yapsalar, ne etseler, Galatasaray-Fenerbahçe ikilisine karışamıyorlardı. Kara
Kemal’in örgütlediği bir kulüp kongresinde,
Progres’ kulübünü Altınordu, Talat Paşa’yı
da kulüp başkanı yaptılar. Yine şampiyon
olamayınca, Altınordu dışındaki bütün takımların usta oyuncularını askere alıp Birinci Dünya Savaşı’nın cephelerine sürdüler. Altınordu, savaş bitip Ittihatçılar kaçana kadar şampiyon oldu.

Aradan yirmi yıl geçti, Türkiye futbol
liginde Ankara ‘nın temsil edilmeyişine sinirlendi Atatürk… Sıkmtısını Çankaya’da,
sofrada dile getirdi, dönemin millî eğitim
bakanı, hemen ertesi gün, ”okullu sporcuların kulüplerde oynamalannı yasakladı”.
Galatasaray çöktü, liglerden çekildi. Ankarayı simgeleyen Güneş-Ateş kulübü iki sene şampiyon oldu. 10 Kasım 1938 günü
Atatürk öldü, 11 Kasım 1938 günü AteşGüneş kapatıldı.

‘k i’ i

Tansu Çiller futbola el koyacağım söyledi. Gümrük birliğine girmenin heyecanı
vardı üstünde…

Ali Şen Fenerbahçe’yi liglerden çekeceğini söyledi.

Futbolla bu kadar oynamaya, oynaşmaya gelmez.

Hakemlere kızmaya da gelmez…

Kimseye hayrı dokunmadı tarihimizde…

Ayrıca, küçük bir dipnotum var. Once
Avrupa parlamentosundan, sonra lskandinav ülkelerinden vize alsınlar…

…ıııııııı ıooooıoıııııııoıııooıııııııoıııoııııoııı

E Vekilliği zor zenaatlir. Fe; dakârlık ister. Bütün ama: cım, milletvekilliği sona
ğ eren kişilerin aç-bilâç,
5 muhtaç kalmamasıdır…” v

5 emeklilik” olarak yansıyan *

sını Anayasa Mahkemesi’ne sen götür! Yoksa, “yan cebime koli!” di’
: yen herkes seni yiyecek… J

ı.oıııııııoıııııııııııııooıooııoıooıııoııııoıııoı.ııaıııı.ıııııoıııııaoııııııoııııı

` s »w

..y SIFIRCIHOGANIN
‘ NDT DEFTERİ

TANSU ÇİLLER (Resmi davellerde kendi cumhurbaskanını
yarım saat hek/elirken. Filipinleı cumhurbaskanını 1 dakika
33 saniye beklemeye renezzü/ elmedigi için).

TANSU ÇİLLER (Dev/el islerinin yoğunluğu sebebiyle mal
beyanı lormlarinı azıcık eksik doldurduğu isin). …………….. ..U

OZER UCUHAN (Dev/el isler/yle uğraşmaktan. hem mal beyanında bulunamadığı. heın Amerika daki mallarını ‘sudan
ucuza satmak zorunda kaldığı için). ………………….. ..RAPORLU

TARIK llhllTl/illî muhbirliğiyle içki masası geveze/ipini karlslırdıgı için) ……………………………………………………………. ..KAYIP

MEHMET KOSTEPEN, ULAŞTIRMA BAKANI (54 ihaleyi
42 miileahhil arasında dave! usulüyle pay ederek. Yiice Di›
Van’da yargılanan butun selellerine parmak ısırllığı icin) ….. ..Ü

HİKMET ÇETİN (CHP-SHPI/lerin bir bblıimiinıin elıunumiden anla›
yabilecegini anlalmalr amacıyla dil-ler ddkmeye devam elligi için). ,,,,, ..d

SÜLEYMAN DENIİREL (Türkiye’nin lalil heldelerine. serbest
bölgelerine gidip ahkam keseceğine, Bosna gerisini niye yarım bıraktığını hala izah edemediği icin). ……. ..Ü

FATMA GİRİK (Bunca yasında kendisini Malkncuğlu Cıineyl
bey zanneltiği için). …………………………………… ..GEÇMlŞ OLSUN

ALİ SEN (Avrupa birinci ligindeki İskandinav ulkelerine vize alamazken. Fenerbahce yi ikinci kiımeye düşürmeye yellendiği icin). …ll

..-,_.;…«. mal.: -. ı

CEM BOYNEFI (Amerika’nın 60 yıllık diplomasi felsefesini
yeni kesledip yeni demokrasi ” diye Türkiye’ye yullurmaya
_calıslığı icin) …………………………………………………………………….. ..U

OLMADI SAYIN…

Güzel konuştun…
“Milletin vekilinin milletini
iyi temsil edebilmesi için,
kimsenin eline avucuna
bakmaması gerekir. Hasta
eşinin ilaç parasını ödeyemediği için dilenen, intihara
teşebbüs eden eski milletvekilleri gördüm…”

Eeeeeee?

Devam ettin… “Millet
Kamuoyuna “kıyak

yüzsüzlüğün altında birtek senin imzan kaldı. Herkes kaldırdığı par

rnağı, attığı imzayı inkâr etti. ‘
Hakkıyla sinirlendin… “Kıvırtmasınlar…” _
Hepsi kıvırlıyorlar. ‘
ANAP karşı… CHP-SHP-DSP karşı… DYP karşı… RP karşı… MHPj “_ ‘

BBP karşı… r
Erkeklik sende kalsın… Kendi getirdiğin “kıyak emeklilik” yasa-ş’

Ne de olsa, loyakçılığın sonu ayakçılıktır.

a. 1923
c.1950

ş ‘ a.3
*İ c.7

HAFTANIN HİKMETİ

Mllyonu ilk telaffuz eden devlet büyü
ğü rahmetli Menderes’ti. Arkasından
Süleyman Demirel geldi, halkımıza diksi- ‘
yon dersi verdi, trilyonları telaffuz etmeyi

öğretti. Türkiye’nin milli geliri ilk ne zaman
i; trilyonu aştı?
5 a. 1968
` c. 1978

lı. 1973
d. 12 Eylül

İktisatçıların (ve kendilerine iktisatçı
süsü veren mühendislerin) sık kullan
dıkları kavramlardan biridir “detlasyon”…

Fiyatlann gerilediğini anlatır, bize yabancıdır. Türkiye’de, en son hangi yıl, genel fiyat
seviyesinde gerileme oldu?

b. 1946

d. 24 ocak

Cumhuriyetin kurulduğu yıl, Türkiye’nin milli geliri 953 milyon Iiraydı.

İ: K. şimdi “rüşvet” niyetine bile geçmeyen bir

rakam… 1990 yılında bir yıl eweline göre,

‘ 107 trilyon artarak, 393 trilyonu buldu. Na
sıl oldu bu iş?
a. Milli gelir hesaplama yöntemi
değiştirilerek

b. Üretim artırılarak
e. Enflasyon hızını keserek
d. Allah’a dua ederek

istatistik bilimini bazıları şöyle tarif
eder: “Rakamlarla yalan söyleme sa
. natı”… Kimine göre bühtan, kimine göre

gerçeğin ta kendisidir bu tarif… Sorumuzu

-‘ cevaplandırın, kararı siz verin… 1990 yılı , nın “iktisadi büyüme hızı”, kaç değişik ra
kamla kamuoyuna lanse edildi?
b. 5
d. 9

CEVAPLAR ı iw’

“Önemli dâvâlarln insanları erken emekli olmahdır, çünkü,
vücût yaşlandıkça beyinler de yaşlanır…” (Aristoteles, M.Ö. 340)

ENFLASYON ÖLDÜ _
YAŞASIN HAYAT PAIIALILIGI

Enflasyon düşmüş… Mye düştüğünü kimse
somıuyoı:

Öbür aylar 30-31 için rııi? Cüce Şubat 28’de kaldığı için mi? Yoksa, sarışın güzel kadının lktisaıü keızîmetıııden, delrâsıııdan mr? ›

Ben karrşmam… Zaten ılmsattaıı anlamam…
Arıza, bakkalın, manavın, kasabın benden nc
rstcdrğrrıı’ ıyı’ brliıırıı, çetelesıırr’ tırtamn.

‘k ı ı

Üniversite yıllarıırıda ılaııâle bıraktığım öğreııcileriııı şikâyet etıııişlerdi: “Zor soru sonryoısunuz?” Yazdıklaırmı alınmayan, sınava
grrıncyen, sorduklanmı anlamayan öğrencilenrııe ben de “ııırsilleme” yapmıştım. Aynı
sondan bütünleme smavında tekıarlamışnm.
Kusura bakmayın, üzerinize alııımayrn, beş
sene sonra, aynı sanılan yine sanıyorum.

Para, pul, metelik, mangır, kuruş gibi

para birimlerimiz tarihe karıştı. Belki
nostaljik takıldığı, belki mazoşistler tarafından yönetildiği için, birim fiyatlarını kuruş
üzerinden hesaplayan, mesela “ısmarlaına
erkek elbisesi dikişi”ne 24 milyon 666 bin
kuruş fiyat bjçen kuruluşumuz hangisi?
a. Devlet Istatistik Enstitüsü
b. Terziler Konfederasyonu
c. Istanbul Büyükşehir Belediyesi
d. Malul Gaziler Derneği

Enflasyon hızının yüzde 10’dan az ol
duğu son tarih 1969’du. Bundan beş
yıl kadar önce de, entlasyonla ilgili bir soruya cevap olarak, Süleyman Demirel şöyle
buyurmuştu: “Bir kalkan (veya çıkan) bir
daha inmezl” Erken seçim kampanyalarında, enflasyonu yüzde l0’un altına çekeceğini kim söylüyor?
a. Ahmet Kenarı_ Evren
b. Halil Tııgut On!
c. Süleyman Demirel
d. Necmettin Erbakan

Temel gıda maddelerinin, özellikle de
ekmeğin fiyatlanyla oynanmasına dır
yarlı oluyor insanlar… Halk sokağa iniyor,
yönetimleri deviriyor. Vurdumduymazlık

en çok nerede var?

a. Mısır b. Cezayir

c. Fas d. Türkiye
Ekmeğin tanesi en son ne zaman elli
liraya satıldı?

a. _Birinci Itarb-i Umıırıi

b. ikinci Ilarb-i Umııni

c. Kore Savaşı

d. 1 986

duman olan yerde…

TÜRKİYEDEKABİNE TARTIŞMASI:

KİMLER YENI KABİNEYE GİREMEZ?

lnrmi iki yıllık ıızun bir aradan sonra, canımdan aziz sıkıyönetim savcım, şinıdinin Anka:
ra milletvekili Abdülbaki Tuğ’ia mahkemelik
oldum.

Eskiden (22 yıl önce) komünistlikle suçiadıydı, 5r10 yıl hapsimi istediydi. Şimdi “siyasi
hayatını kaydırmakla” suçlayıp 200 milyon
lira para istiyor.

Tekzibini Hürriyet’te yayınladıydım. Bana
“müfteri”, “yalancı” gibi sıfatlar yakıştırdıydı. Sonra eklediydi: “Aziz ve halis vatan evlâdı Baki Tuğ,” ne zaman kutsal bir vatan görevine (yazann notu: “bakanlık”) talip olsa, bu
kalem fesatçıları (yazarın notu: meselâ
“ben”) kampanya açıyorlar, engelliyorlar…
Kimsenin üniformasını çıkarıp lacivert elbise
giydiremem… Kimsenin arabasının poposuna
kırmızı plaka takhrarnam… Kimseyi Picasso,
Matisse, Rembrandt yapamam… Ama, Abdülbaki Tuğ’un bakarılığırı engelleyecek kadar sesimi diıleyeıı, yazını okuyup gereğini
varan DYFIİ varsa seref dwannı. yeni lükçeyle luvanırım.

i’ i’ ‘k

Bu kadar uzun girişi niye yaptım?

Ankara’da “yeni bakanlar” henüz belli olmadı.

Ama, olmayacaklar konusunda bazı duyumlarım (“istihbarat”) oldu. Yorumsuz liste ektedir.

Abdülbaki Tuğ (DYP Ankara milletvekili)
Refaiddin Şahin (DYP Ordu milletvekili)

ilyas Aktaş (DYP Samsun milletvekili)

ein isim BİR İŞLEM

BANKNOT BOKTANNI
ENFLASYON

AL, FENA SOYGUN
( “A GU ” Joker)

(“A.$. ” Joker)
TANSU ÇİLLER
(Kendisi bizati/rîJoker)
TÜRKİYE EKONOMİSİ _
DESTUR! EN IYI KOMIK O!
(“D”JoIr_er)
DEVALÜASYON _VAUDE SOYÂN
(Joker)
ALİ TİGREL IRI TELLAK
( “K ” Joker)

CEM DUNA ADİ MECNUN
(“IN” Joker)

TEZCAN YARAMANCl
AY, NE MACERACI ZAT!
( “E ” Joker)

BRÜKSEL TOPLANTISl
EN KUBRA SOL SAPITTI
( “A ” Joker)

(Haftalık Gümrük Birligi Anagramınız)

AYKON DOĞAN NONOŞA DAYAK

;/’

Bedrettin Dalan (DYP İstanbul milletvekili)
Ertekin Durutürk (DYP isparta milletvekili)
Mesut Yılmaz (ANAP Rize milletvekili)
Gökberk Ergenekon (DYP Antalya milletvekili)
Mehnlet Gazioğlu (DYP Bursa milletvekili)
Murat Karayalçın (Boştagezer)

Ali Rıza Septioğlu (DYP Elazığ milletvekili)
Sedat Edip Bucak (DYP Şanlıurfa milletvekili)
Mehmet Gölhan (DYP Sakarya milletvekili)
Latif Sakıcı (DYP Muğla milletvekili)
Alparslan Türkeş (MHP Yozgat milletvekili)
Rıfat Yüzbaşıoğlu (DYP Niğde milletvekili)
Yaşar Topçu (DYP Sinop milletvekili)

Muhtar Mahramlı (DYP Tekirdağ milletvekili)
Cavit Çağlar (Uçağına traktör çarptıran tek
milletvekili)

FiIKRA

E n eski sanat dalı heykelt
raşlıktır. Heykelin özü ça
murdur, kildir. Yani, katıklıkatıksız topraktır. Kimi “tükürülecek heykel” yapar, kimi “Düşünen
Adam” takılır, meşhur olur, kimi
misket yuğurur.
Neyse, “Sanata Evet” diyen bakanlarımızdan birinin yolu Dicle-Fırat,t_ıattının doğusuna düşmüş…
Tezekli çamurların arasında debeIenen, oradan çıkardıklarını avuçlannın içinde yuğurup kediye, küpe
ğe, miskete benzetmeye çalışan
küçük Reşdyu kıskıvrak yakalaıııış… ğ
“Benim de heykelimi yapar mısin?”
Reşo hayrete düşmüş…
“O kadar bohi nerede buliyrem babo?”

IT3TEIPO