Bundan 18 sene kadar önce 12 Eylül’dü, herkes meluldu

KURTHAN rtşsx’

Bundan 18 sene kadar önce

12 Eylül’dü, herkes melûldu

Değerli dergimiz TEMPO’nun piyasaya çıkış günü. 12 Eylül darbesinin 18’inci yıldönümünden 5 gün sonraya rastladı.

Takvim yapraklan müsaade etseydi.
aynı güne denk düşseydik. daha da güzel-övücü şeyler söyleyebilirdim.

Neyse. 12 Eylül cuntacılarından Sedat Celasun’a Allah’tan rahmet. Ahmet
Kenan Evren’e hem acil şifalar. hem
uzun ömürler diliyoruın…

~ıı ı› ı

12 Eylül dönemi ilginç bir dönemdir.

Nostaljik takılma sevdalılarına bilanço çıkarıp yazımı bitiriyorum…

Gözaltına alınan: 650.000

ı
ı
l
1
l
1

İdam edilen: 49
g Pasaportu iptal edilen: 388.000
Sakıncalı bulunan fılm: 937
Kapatılan dernek sayısı: 23.667
141-142-l63’ten yargılanan:
71.000
Örgüt üyesi olmaktan yargılanan:
98.404
Vatandaşlıktan çıkarılan: 14.000
Siyasi mülteci olarak giden:
30.000
kuşkulu şekilde ölen: 300
Belgelendirilmiş olarak işkenceden ölen: 171
Açlık grevinde ölen: 14
Kovulan öğretmen: 3.854
Kovulan üniversite hocası: 120

yıl 6 ay

Gazetelerin kapatıldığı süre: 300
gün

13 büyük gazeteye açılan dava:

“12

Fişlenen: 1.683.000
Açılan dava: 10.000
Yargılanan: 230.000
İdam cezası istenen: 7.000
İdam cezası verilen: 517

11 Eylül darbesinin ı8’incı’ yaşını andık… Sormak gerek…
Bu hâllere nasıl, nereden geldik…

I 6 Mart 1978.- A.Kenan Evren genelkurmay başkanı oldu.
I 26 Aralık 1978: sıkıyönetim ilan edildi.

I 11 Temmuz 1979: A.Kenan Evren, Kalender orduevinde
rakısını yudumlarken, “Ne olacak bu memleketin hali?” diye
sordu. Darbe fikri böylece doğmuş oldu.

I 11 Eylül 1979: Haydar Saltık ve arkadaşları darbe
çalışmalarına başladılar.

I 19 Kasım 1979: Süleyman Demirel hükümetini kurdu.

I 21 Aralık 1979: Yüksek komutanlar İstanbul’da darbeyi
tartıştı.

I 27 Aralık 1979: Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’e uyarı
mektubu gitti.

I 6 Mart 1980: Haydar Saltık’un hazırladığı darbe projesi
AJtenan Evren ‘e teslim edildi.

I z Nisan 1980.- Kolordu komutanları projeyi onayladı.

I 14 Mayıs 1980: İstanbul’da hazırlıklar tekrar gözden
geçirildi.

I 4 Haziran 1980: Bayrak Harekatı Planı onaylandı.

I 17 Haziran 1980: “Durum vaziyet/eri” sözlü olarak
sıkıyönetim komutanlarına bildirildi.

I 4 Ağustos 1980: Darbe ikinci bir emre kadar ertelendi.

I 4 Eylül 1980: A.Kenan Evren ‘den yeşil ışık geldi.

I 11-12 Eylûl198o: Darbe yapıldı.

I go Ağustos 1993: Sivil A.Kenan Evren, Birinci Kişisel Resim

sergisini açtı. Çok uzattım, yeter… Soru sorup cevap alalım…

Tempo! 552 ı 1998

., Kovulan hakim:
Toplam 1402’lik: 9.400

1 Sürgüne giden devlet memuru: i

7.233

EYLÜUÜN ÜSTÜNDEN ıs SENE 5 GÜN aısçri

“İşkence olduğunu söyleyen Avru1 ı palı parlamenterler geliyor, gönneyince gidiyorlar…” Avrupalı misafirlere
işkence yapılmadığı izlenimini veren bu
vecizeyi kime borçluyuz?
a. Coşkun Kırca b. Hikmet Sami Türk
c. Ahmet Kenan Evren d. Sakıp Sabancı

Gazetecilere mahkumiyet: 3.315

303
Saldırıya uğrayan gazeteci: 300
Öldürülen gazeteci: 3
Cezaevine giren gazeteci: 31
Tazminat davası açılan gazeteci:

2 “Biz onlara idam cezasını niye
ı kaldırdıklarını soruyor muyuz?
Onlar da bize niye insanları idam ettiğimizi sormasınlar!” Kim dedi?

a. Tahsin Şahinkaya b. Nurettin Ersin

c. Bülend Ulusu d. A. Kenan Evren

3 ”Anasına. babasına, milletine göı revlerini yerine getirmeyen insan.
insan haklarından faydalanamaz…” Kim
buyurdu?

a. Tahsin Şahinkaya b. Ahmet Kenan Evren
c. Turgut Özal d. Nihat Erim

Bir büyüğümüz, 16 Mart 1982’de.
4ı 60 kişinin işkenceyle öldürüldüğü
iddialarına, “Abartılıyor, 15 kişi öldü!”
cevabını verdi. Kim?

a. İlhan Öztrak b, Bülend Ulusu
c. Necdet Calp d. Turgut Özal

Ahmet Kenan Evren, “12 Eylül
5. döneminde kimse işkenceden ölmedi…” dedi. Peki. niye ölmüşler?

a. Aşın seks b. Kalp krizi
c. Arzu edilmeyen bazı kötü muameleler
yüzünden d. Trafik kazası

CEVAPLAR 1) e, 2) d. 3) b. 4) a. 5) c.

211

Gazetecilerden istenen tazminat:

ll.848.000.000 TL
(Şimdiki parayla 15 küsur trilyon)

İmha edilen gazete, kitap ve dergi:

39 ton
*t*

Yeniyetme. türedi cunta sevdalılarına

küçük bir yıldönümü arrnağanımdır.

Bilkent Senfoni Orkestrası’nın güneydoğuya gideceği tuttu. En beklemediğim bir insandan, Dursun Akçam’dan
tepki geldi.

Köy Enstitülerfnin simge isimlerindendir kendisi…

Yakıştıramadım.

“Kel başa şimşir tarak…”

Oralara iş-aş-ekmek götümıek devletin işidir. Köy Enstitülerfnin arkasından istediğiniz kadar ağlayın, kimse
dinlemez. inanmaz artık…

*İ*

Neyse… Güneydoğuda ilk sinema
açılmış, ilk film birinci vizyona girmiş… En ön sırada kan gövdeyi götürmuş…

Birinci derece sanıklardan Dursun’a
sorınuşlar…

“Niye böyle yaptın lan?”

“Filmi ilk ben görmek istiyirdim babo!”

Sıfırcı Hoca’nın Not Defteri

YASEMİN annem, ıuss KAPLAN, AYLİN Üçeı.

GÖZDE KAPLAN, CANAN ÇİÇEKDENK (lzmir Karşıyaka’da kimsesiz çocuklara para toplamak için dans eder- i

ken yakalanıp karakola götürüldükleri zaman, şaşkına döndükleri için) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 10

YASEMİN DEMETEL, BUSE KAPLAN, AYLİN ÜÇEL
GÖZDE KAPLAN, CANAN ÇİÇEKDENK (Çocuk işçiliğin en yaygın oldugu bir ülkede, İzmir emniyeti tarafından
karakola götürülüp, “Çocuksunuz, çalışıp para kazanamazsınızl” denildiği zaman, “Küçük Ibo ne yapıyor?” sorusunu so
racak kadar güzel ve bilinçli oldukları için) . . . . . . . . . . . .

. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . ..10

İZMİR ASAYİŞ GÖREVLİLERİ (“Kanun dışı para toplamak” suçundan 11-15 yaş grubundaki bebeleri toplamayı
bilip, cami avlularındaki ve Kordon’daki dilencileri görmedikleri için) . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . GÖRME ÖZÜRLÜ

I

F

BİR İslM BİR İŞLEM

ta

Haftalık Anagram Analizleriniz

MEHMET BATALLI – TATLI, BAL MEME
İLHAN KESİCİ- HAİN ESKlCİ
YONCA EVCİMİK – cici ve OYNAK

&GORDON MlLNE ~ SINGLE MORON
(Tek Aptal)
RAUF DENKTAŞ – KERHEN TUFAD/î›
(“EH” Joker)
HİKMET ÇETİN – İNTlKAM ÇETESl
(“ASl” Joker)

OKTAY EKŞİ- ŞİKAYET YOK
(“Y” Joker)
NECMETTİN ERBAKAN
TEMENNl, T.C. KABARE
YAŞAR TOPÇU – AYYAŞ ÇOPUR
(“Y” Joker)

DENİZ BAYKAL- LÂKİN KAYBEDERİZ
(“KERİZ” Joker)

“etnıeıııggvıw

MUSTAFA RÜŞTÜ TAŞAR
(Poşetli Süne Zararlısı)

Otel ayısı olmana itirazımız olmadı.
Aynaya baktın, sen söyledin…

Derken, tarım bakanı oldun… Hastalıklı buğdayı soktun, sokuşturdun…

Yine sesimiz çıkmadı. Çıkmadı, çünkü, Marie Antoinette özentisi necip milletimizin çok büyük bölümü, artık ekmek
yemiyor. Frambuazlı pasta yiyor.

Ama, hezeyanlarına tahammülümüz
kalmadı artık…

“Benim ağzımdan poşet veya naylon
poşet çıkmadı. Fırıncılar öyle anlamış!”

Sorarlar… Hele, çıtır ekmek meraklısı
Ecevifle pandispanyacı İmren Aykut ve
laz pidecisi Mesut Yılmaz`ı birbirine düşüren bu icraatın sorumlusu olarak, büsbütün sorarlar.

Ağzından çıkmadığma göre nerenden

çıktı?

_CHP’NİN TAVRI KESİN:
SEÇIM YAPILACAK, YAAAPPP!

Erken seçim-meçim olmayacağını, iki seçimin birlikte olmayacağını, hele iki turlu seçimin hiç olmayacağını söyleyip durdum.

Tomistan etmek, tükürdüğünü yalamak
zor…
Ama, ufukta seçim göründü gibi… Kilidi
açacak “maymuncuk” da CHP…

***k

Hürriyet’in geçen cuma günkü sayısında,
Şaban Sevinç arkadaşımızın. Deniz Baykal’la
kısa bir konuşması vardı.

“lki seçimin ayrılması kutuplaşma yaratır, FP-DYP-DSP ittifakı getirir. Iki seçimi
aynı gün istiyoruz… Oy patlaması yaptık…
Yüzde 24’ten az oy alırsak şaşarım…”

*t*

Benim dirsek-kulak temasında olduğum
o meşhur dört kamuoyu araştırma şirketine
vaziyet-i umûmiyeyi sordum. “Ortalama”
şöyle çıktı.

*i*

Seçim olur mu, olmaz mı?

CHP’nin % 24’ü hangi ittifaklarla oluşur?

Daha fazla sağa kaymaya, sulanmaya teşne değillerse, onu da CHP kurmaylan düşünsun…

-1 UAÄrHMİTİ

“Kalbim ve vicdamm sussa da,

ağzım ve dilim susmuyor. Küfrediyorml”

(Euripides, M.Ö. 401)

Teınpal 5521 1998 ?E