Bugün yine misafirim var!

oğruyol Sam
sun milletve- 5

kili irfan De- t
miralp’in devlet pa- ` `~
rasıyla gezip tozmaya çok düşkün oldu- g
ğunu, günlük yurt içi İ
trafikte DMO’nun “j
makam otolarını,
yurt dışı temaslarında milli havayolumuzun tarifeli seferlerini ağırlıkla tercih jî’
ettiğini yazmıştım. `

Açıklama geldi.

Canım bir gün tatil yapmayı çok
çektiği için yayınlıyorum.

*i*

1988 yılı Ocak ayından bugüne kadar, bir yıl hariç, TBMM’yi Avrupa
Konseyinde aktif olarak temsil eden
Türk Delegasyonunun bir üyesiyim.

Benim Avrupa Konseyi Uyesi olarak
geçirdiğim süre 5 yıl kadardır. Şu anda
Avrupa Konseyindeki tüm Türk Delegasyonu içinde, ben ve İçel Milletvekili
Sayın lstemihan Talay’dan başka bu kadar uzun süre Avrupa Konseyinde ülkemizi temsil etmiş başka Milletvekili
yoktur.

Size bu yazım/a birlikte bazı dökümanlar da gönderiyorum: 1991 yılında
Avrupa Konseyi Ekonomik İşler ve Kalkınma İhtisas Komisyonunda,

“EFTA Faaliyetleri ve Değişen Avrupa ” konusunda rapöıtör o arak görev
yaptım. Haziran 1992’de Karadeniz’deki Kirlilikle ilgili bir karar tasarısı hazırlayarak konuyu, Çevre, Bölgesel Planlama ve Mahalli İdareler İhtisas Komisyonunun gündemine girmesini sağladım.
Bu komisyonun gündeminin yo unluğuna rağmen bu konuya üye ül elerin
dikkatlerini çekmek amacıyla yapılan
tüm periyodik komisyon toplantılarında
konuyu dile getirdim. Bu konuyla Karadeniz’i çevreleyen tüm Ülkelerin ilgilenmesi gerektiğini vurguladım. Türk lç
Politikasındaki büyük yoğunluğa rağmen, Ocak 7994’de Komisyonun ön
şart olarak ileri sürmesi nedeniyle Sayın
Talay ile birlikte, Karadeniz’i en fazla
kir/eten ülkeler olarak Rusya Federasyonu ile Ukrayna’ya gittik. Heriki ülkede
de Çevre Bakanları ve çevreyle ilgili üst
düzey görevliler/e geniş kapsamlı ve
Samsun Konferansını hazırlayıcı mahiyette görüşmeler yaptık. Şunu da söylemek isterim ki, Ukrayna’da yaptığımız
gönýşme/er esnasında, görüşmelere katılan Ukrayna ‘İı bir profesör, yarı şaka
yarı ciddi olarak, Çevre Kirliliği ile bu
kadar çok ilgilenen parlamenter/eri ilk
defa gördüğüne dair samimi bir değerlendiımesini ilîade etmiştir.

Avrupa Konseyi’nin İhtisas Komis
yonları, Strasbourg’da yapı/an toplantı- ‘

Buünııinemiirim- var!

” “ ***:5 lar dışında, Paris’de
ve başka Üye ülke
*i merkezlerinde de
yapılmaktadır. Tüm
üye parlamenterler
veya yedekleri bu
toplantılara katılmak zorundadır/ar.
TBMM’de parlamenterlerin bu toplantılara katılmasını
1949 yilindan bu
– yana sağlamıştır.
Ben, şahsen hatır/a’ madığım kadar çok
sayıda Avrupa Konseyi Toplantı/arına
katılmak için Strasbourg& ve Paris’e gittim. Benim için bir defa daha buralara
gitmenin, ülkenin çıkarlarını bu toplantılarda savunmaktan başka hiçbir anlamı yoktur. Ayrıca hiçbir milletvekilinin
de kendi kendine seyahat/er icat etmesi
bana göre söz konusu olamaz.

Anılan görev seyahatleri sonucunda
uçak bileti, otel faturası ve Toplu Konut
Fonu, TBMM’ye ibraz edilir. Bunun dışında, dış ülkede kalınan gün esasına
göre ödenen bir harcırah vardır kı’, bu
nun miktarını şu anda tam olarak bi/-`

mediğim gibi, ilgimi de çekmemi tir.

Çalışmalarınızda başarılar di er, se
lamlarımı sunarım.
İrfan Demiralp
DYP Samsun Milletvekili.

,x

_Mal

z

Blrlesmeve doğru
“uygun adım mars!”

Temmuz belediye yenileme se1 Oçimlerine bir ay kala, sosyal demokratların hepsi boşgezenin boşkalfasıydı.

Umûrrf manzarayı CHP adına
Uluç Gürkan özetledi: “Dış temaslarda bulunmak üzere iki aylı na Avrupa’ya gidiyorum. Hem mem eket, hem
sosyal demokrasi, hem dış dünya hizmet bekliyor…”

Murat Karayalçın (SHP) tatlı-semi.
Sertti, “Ben istediğimi bakan yaparım,
benimki teklif, onlarınki tercıh d ildir, talimattıır” dedi. Tatlıydı, olanak ar

dan, olasılıklardan, birlikteliklerden, sa-‘

Iatalıklardan söz etmeye devam etti.

Bülent bey (DSP) şaşırmaya devam
etti: “Durduk yerde şu bideşmeyi nereden çıkartıyorsunuz?”

NUSRET DEMİRAI. ~

Dünyanın en güzel ve en zeki köpekleri arasında anılan, senin “Geldi” diye
çağırdığın Goldan Retriever cinsinden
köpeğini zehirlemişler… Kim zehirlemiş?
Mutlaka Ankara/Çankaya belediyesidir.

Duygulanıp şiir yazmışsın… Fena değil, on üzerinden bir alır.

Gönü//eri fethederek

Onuru bize öğreterek

Lâkin kalp/eri üzerek

,Den/sız bir günde uçuverdin ‘

Uzülmesine üzüleceğim, duygulanmasına duygulanacağım, ama, şiir düzmedeki elçabukluğunu, hayvan sevmedeki sıcaklığını iddianame düzerken göstersen iyi olacak…

Bu yazıyı yazmamı cezaevinden rica
ettiler.

“Amerikar l
batıâan,_laçık
obudu dr…”
(John Kenneth
Galbraith, 1933)

,