Bu haftanın gündemi nasıl değiştirilir?

i’ vı ı ı ı

L nasıl degıştırılır?
l ÜRKİYE tarihinin en çok satan
dergisi PLAYMEN’di. Onca yüksek
fiyatına rağmen, 200 bin satıyor,
yok satıyordu. o

Genç kuşaklara masturbasyon yapmayı öğı en bir yayın organı olarak, birinci kuruluş

g Taksimdeki Maksim kapatıldı. Konuş-ku; uş-muvazene yapıldı.

;i Protokol masasında sevgili Doğan Hızâ , tam yanında Sibel Can, tam karşısında
dergiler grubunun sahibi sevgili Sedat SiÇı vi vardı.

” Arka masada Mehmet Yılmaz, ben ve
› – erimiz, tam karşımızda da İbrahim Tat oturuyordu. Sahnede Burhan Çaçan
“w unuyordu. Davul-dümbelekle…

. Sevgili dostum, ağabeyim Doğan Hızlaİı ‘ın sıkıldığını anlamak kolaydır.

Klasikleşmiş papyonunu çekiştirip durur.

x Tam öyle olduydu, İbrahim Tatlıses gün=ı rni değiştiriverdi.

, “En sevdiğim müziksiyen Beethove,İn babo…”

. Doğan ağabeyin kulağı kabarıktır. Heye~. lanmıştı. Oturduğumuz arka masaya döl üp sordu, gündem birdenbire değişiverdi.

f “Niye?”

“Vallaaa babo, herif bir tane Doku_ cu Senfoni yazdı, 200 yıldır aynı şe.ı çalıyor, sonra yan gelip yatıyor. Bir
yağımda kundura olduğunu söyledim,
Unkapanı Çarşısı ertesi hafta benden
birkaç mum istedi… Azıcık istirahat et’ ek istiyorum…”

Masalarda yer değiştirildi. Arabesk ortamda gündem yenilendi, batılaştı.

~ Tam iki saat süreyle, Beethoven konuşulu.

ı, Gündem değiştirmek kolaydır.

‘î ,g, .L

. önümümüzü kutlamaya karar verdi üst yö-~

Sevgili yazı işleri müdürlerimden Fikret
Ercan’ın oğlunun nikahı vardı.

İstanbul trafiğini hesap edemediğimden,
nikâh-düğün mahalline vaktinden çok erken
vardık. Masaya oturduk.

Garsona işaret ettim, “Bir kadeh rakı
alabilir miyiz efeeem?” dedim.

Fırça yedim. “Nikâh kıyılmadan rakımakı yok babo…”

Tam o sıra, gecenin gözdesi Mahsun Kırmızıgül geldi.

Yıkılmamıştı, ayaktaydı.

Eskilerden tanışırız, öpüştük. “Oturabîlir
miyim?” diye sordu.

“Mesdres” kıyafetli nikâhta, sevgili Mahsun’un, göbeğine kadar düğmeleri açık gömleği, bol paçalı şalvarı vardı.

Arabeske yabancı, saray soytarısı
Mozart’a yakın konuklar panikteydi.

Mahsun garsonlan çağırdı. “Lan kekolar! Nerede bu masanın servisi?”

Servis coştu, öbür masalar kurak kaldı.

Mahsun hemen gündemi değiştirdi, eşime
döndü,. “Geçen hafta Anna Karenina
dans etmişsiniz… Temsil nasıl geçti?”
diye sordu. ~

Eşim şaşırmıştı. “Nereden biliyorsunuz?” diye sorunca, Konservatuvar Klasik Şan Bölümü mezunu olduğunu öğrendi
Mahsun’un…

Mahsun masada otururken, herkes klasik
müzik konuştu.

En iyi, en bilgili, en derin konuşan Mahsun’du.

Derken, gündem yine değişti. Mahsun
sahneye çıkınca, Serdar Turgufun ölümsüz
sözleriyle, “çalınan, söylenen müzik, ister kaşık havası, ister Mozart olsun, aynı şekilde şıkıdayan, oynayan kadınlar”
piste fırladı…

*A* ‘k i’

Gündem değiştirmek çok kolaydır.

Talep neyse, arz o kadar olur.

Yani, nekaa ekmek, okaa köfte…

Daha yani, müşteri daima haklıdır.

Velet mazbut, velakin ahali puşt olunca,
gündemi değiştirmek kolaydır.

KHK geldi, getirildi. Ya yeni yasa çıkarılmasına, ya eski yasanın (657) işletilmesine
karar verildi.

Bu kriz niye? Cumhurbaşkanı da aynı şeyi
söylüyordu.

CB’nin yetkileri geldi, getirildi. Şimdiki
cumhurbaşkanı, o zamanki Anayasa Mahkemesi başkanı üç yıldır aynı şeyi söylüyordu
zâten… f’ f l

Sabah kahvaltısından sonra günaydın! Good morning after breakfast!

Maksat eğlence olsun…

Gündemi değiştirmek kolaydır.

Başka sıkıntıları, sorunları unutturmanın en
ucuz ve kestirme yoludur.

Bakalım, bu hafta ne olacak?