Biz bize benzemiyoruz…

v

BİR GÜN HİKÂES
KURTHAN FİŞEK

zartesl kutlandı. Her yılın 14 şuba
tında kutlanırmış… Çiçekler yollanırmış, öpücük teatisi olurmuş, kâlp şeklindeki tebrik kartları traûği yoğunlaşırmış…

DÜNYA Sevgililer Günü geçen pa

Bi nize benzemiyoruz…

En güzel “Sevgililer Günü Hediy “‘…
‘A’ ‘k ‘A’

Sevgililerine, yavuklularına bir an önce
kavuşmak için Tuzla’daki tren istasyonuna

Hadi Uluengin .. . g kâşmım” lâdekbğiltltal’
k d « _DÜNYA. `__ a ay arın an ş ağazîsâîlmolıîhınlêğğş: SEQİGIlII-ER GIJŞuNu nesi hunharca öldüdm, küıtürüm “m” °l5“^l–‘ rüldü. Yaralananlarnoksan kalacaktı. da” ka?’ Ölü” kaç.’ Saf
Hıristiyan hayra_ kat kalır, kımse bılmımıymış, ama, YO” _ _ __
Hıristiyanlar da “tan- . __ sğVßlhlel’ ,-G.”‘
n tanımaz” (ateist) nu_’nu bekleyemedık.
R0malı’lardan yürüt- Allfede” başladlkmüşler… t t ‘k
fßşadbırı bas’ Ama, _biz bize
me eldlıebııleyêeıleâlallıl bememew-z-“I-lil Ş”
“ofii” kavramı Hıris- . ‘ bat l929. gunu’ Am&
_ _ . rıka .tarıhındekı en
“Yalllala ters geldlğ’ ‘Çllîr ama’ R°mall büyük katliamlardan biri oldu. lzbe bir ga
alışkanlıklarından da vazgeçmedikleri
için, “Sev beni, seveyim seni”, “Kim kime, dum duma” anlamına gelen Sevgililer
Günü’nü devşirmişler…

i’ i’ i’

Sevgililer Günü nasıl kutlanır bizde.?

Fakir milletiz… Piyasa ekonomisinin
gereği olarak, goncagül ûyatları 150 bin liraya çıktı. Çiçek götüremezsin… Çikolata
fiyatları tavana vurdu, kara delikten bile
geçmez…

Oyleyse ne yapalım?

Türkiye’de en ucuz hediye ölümdür.

Sıkarsın mermiyi, patlatırsın bombayı…

rajda, Alkapon’un adamları, karşı çetenin
adamlarını duvara dizdi, tamburalı tomsonlarla biçti, geçti. Olü sayısı 18’di.

Dertleri, kaçak içki piyasasının paylaşımsızlığıydı.

Piyasa hırsızlığa, kaçakçılığa doydu
mu, yankesiciler birbirini soyar.

Sekiz ay sonra, dünyanın en büyük
ekonomik bunalımı doğdu. lkinci Dünya
Savaşı ‘çıkmasaydı, dünya o bunalımdan
zor çıkardı. Silah tüccarları kazandı, 25
milyon genç insan o silahlarla öldü.

Biz bize benzemiyoruz… Allah saklasın!

VREFAH’IN OYLARI YÜKSELİYOR…

V au eıxvğce KAFA ‘
ifa/pamuk.. $iMı>r cêsiYblrF

TTl K

16 Şubat 1994 ‘
ÇARŞAMBA

En Iıüülı tosun
adaylığını kusun ‘

AHALIİ seçim kampan- ğ

yaları iyice sapıtmaya
başladı. _

Meselâ, Kadıköy’ün DYP’li kırgınları Barış Mançdya taktılar.
“Saçı uzun, aklı kısa” dediler önce… Tutmadı. Derken, “Benim
seçmenlerim 0-18 ya; grubundadır” demesini dillerine doladılar.
“Eyvaahhhl O yaş grubunun oy
ha kı olmadığına öre şimdiden
kaybettik…” Sağlık sebepleriyle
Manço’nun adaylıktan çekildiği
haberini de onlar yaydılar.
Sonunda Manço’yu bezdirdiler,
kaçırdılar.

Bunlar mahalli politikanın çirkin yanları… Eğlenceli yanları da
var.

‘Etimesgufun ANAP’lı belediye
başkanı Ramazan Tosun tekrar
aday olup olmamak konusunda
kararsızdı. Nabız yoklamak için
“kadınlar yemeği” verdi. Kadınlar
ayağa fırlayıp tempo tuttular.

“En büyük Tosun/Adaylığını
kusun!” ‘

II v

BENİM BELEDIYE BAŞKAN RlM…

TANSU Rüştü’yü sevmiyor: “HavaIandı. O ßrofesörse, ben de profesö
rüm… San bana inat, Ismet Sezgin gibi
yürüyor…”
Murat ZülfîPyü sevmiyor: “Hem sura
ı tı düzgün, hem sesi benden güzel… Hem

ambiyansı var, hem Kızıyorum

“ ona!”

,Tansu kimseyi sevmiyor. Bedribeyi_
hiç’ sevmiyor. “Huvaryuvf Yuvarsarıbedri? Yuvkengotuvlıel…”

Herkes değişik konuşuyor. Paranın
Amerika’ya endekslendiği yerde, insanların dilleri döner, dolaşır, aslına takılır.

Türkiye’nin problemi sevgisizlildir. «’

Kimse kimseyi sevmiyor. Seveceği falan da yok…

Reşo’nun dediği gibi. “Verarvivgovinğıabo?”

Tansu’nun cevap verdiği gibi. “Gittiği
yere kadar gider…”

*”5~ ş ,v “Zengin yaşamak,
zengin ölmekten
iyidir…”

(Samuel Johnson, 1771)