Bari her gün sevelim bir gün nefret edelim

SALI, 13 Şubat 2001 _

Bari her gün sevelim
bir gün nefret edelim

ILIN 364 günü birbirimizden nefret
eder, tek bir gün, 14 Şubat günü birbirimizi sever, hediyelere, sevgiye, ilgiye
boğanz… . `

‘ “14 Şubat” rıiye “Sevgililer Günü”?

Bu soruyu sorarım hep…

Bunca yaşımda öğrendim…

Amerika’da içki yasağı kalkmış, kaçak içki pazarlayan mafya birbirine düşmüştü.

Düşmüştü, çünkü, Amerika 1929 ekonomik
bunahmına doğru gidiyordu. Dolu-dizgin… Pazar
paylaşılamıyordu.

Amerika’nın Chicago kentinde “Garaj Katliarm” yaşandı. Rakip çetelerden daha silahlı olanı, zırhlı arabalannı yıkamaya çalışan rakiplerini
bastı, 7 kişiyi taradı, katletti.

“14 Şubat”, paylaşım savaşçılarının “hesaplaşma” günüdür.

A Sevgiyi paylaşarrıadıklan için, nefretlerini paylaşır ve kusarlar.

Yarın “Sevgililer Günü”… Bir yıl boyu birbirinder-Hıefret- edenlerin seviştikleri, sayıştıkları

Yarın 14 Şubat… “Sevgililer Günü”…

Dünya tarihinin ilk feministi olan Eleanor
Roosevelfin bize armağanıdır. Yıllar sonra, insanların birbirlerini öldüreceklerine sevmelerini istediği bir yıldönümüdür. l

Sembolik de olsa, en güzel hediyesidir.

“Yıl boyunca fakirlikten, açlıktan kıvranan, birbirlerinden nefret eden insancıldanmız, hiç değilse, bir gün, 24 saat, birbirlerini sevsinler…”

MAIWAmn ölümüne hesaplaştığı bir gündür
“Sevgililer Günü”…

Böyle önemli ve anlamlı günlerde hep kendimle hesaplaşınm…

1 Bütün bir yıl kimi sevdim?

2 Bugün kimi sevmem gerek?

Hem sorması, hem cevaplaması zor ve sıkıntılı bir soru…

Nefret, kin, hüzün ve ölümün zirveye ulaştığı
bir gündü 14 Şubat…

“Sevgililer Günü” oldu.

Nefretlerimizi unutrnamız, sevgilerimizi paylaşmarmz istendi. ‘

Başa gelen çekilir.

Cüce Şubat ayının tek tek her gününden nefret ettiğimi söylüyorum…

22 Şubat, 28 Şubat…

O “askeri” taıihlerle hiç ilgisi yok, ama, aynı
ayda, Erol Yaşar, İslam Çupi, Vural Saygılı, Yılmaz Gümüşbaş ve Nezih Demirkent’i
kaybettim.

Erol ‘Yaşar bana çok kızardı. Ecevit hükümetinin spor örgütü kunıluyordu. Basketbol federasyonu başkanının Arman ağabey, atletizm federasyonu başkanının Turgut Çamer olacağını
sabahın köründe kendisine söylemiş, ama, ‘açıklaınanm basın toplantısında yapılacağını, yazmamasmı rica etmiştim.

Yazdı. Kazığı yedi.

Atletizrrıin başına ben, basketin başına Uğur
Erel geçti. ›

Vural ve Yılmaz’la, Rüzgarlı Sokak’ta, yaklaşık tarihlerde başladık gazeteciliğe… 1960 yılı…
lki uyduruk yazımızdan sonra, karşı meyhanede
buluşur, İslam’ın türkçesine, üslûbuna gıpta
eder, taklit etmeye çalışır, beceremezdik

Edebi yeteneklerimize saygı göstermedikleri
için, gazete üst yönetimlerine küfrederdik. ..

Nezih ağabeyle en son Manisa Spor Akademisi’nde beraber olduk… Onemli bir sempozyum
vardı. Spor konulanm konuşuyor, tartışıyorduk.

Açık oturumu o yönetiyor, ikide bir saatine
bakıyor, “Kısa kes!” diye hepimizi fırçalıyordu.

Manisa’dan İzmir’e gidip uçağa yetişmeye çalışıyormuş meğerse…

Benim çene düşüklüğüm yüzünden uçağı kaçırdıydı.

Güzel irısanlan uğurlamaya başladık…
Güzel insanlan güzel ve gülerek anıyorum…
Arkalanndan ağlamak bir halta yaramıyor.
Güzel irısanlan hayattayken sevelim. ..
Sonrası Allah kerim…