bakanlıkla oynamaya gelmez…
smanIı’dan üç temel baOkanıık devraldık. Biri hari
ciye, biri maliye, biri dahiliye… Başıboş bırakmadık, tepelerine padişahlar, sadrâzamlar, cumhurbaşkanları, başbakanlar, cuntalar, sıkıyönetim komutanları diktik,
ama, çok yerleşmiş, kökleşmiş
mekanizmaları olduğu için, kendi
işlerini kendileri görmeleri için
belli bir serbestlik tanıdık…
Müdahaleler olmadı mı?
Elbette oldu.
“Maliyeci Cavit”, İttihat-Terakkf yönetiminden başlayarak
çok ciddî mali
reformlara sıvandı, Atatürk’e suikast
Kurthan FISEK
Ür; bakanlıkla oynamaya gelmez…
ğın kurallarına göre yönetir, dış
keyîlikleri asgaıî de tutarlardı.
Osmanlı’dan miras kalan bu
üç bakanlıkla oynamaya, oynaşmaya gelmez…
***k
Allah, âhir ömrünü uzun, koltuktaki ömrünü kısa tutsun, ilginç bir bakanımız var. Bıyık traşıyla, yüz teşekkülâtıyla, tebessümüyle, Banker Kastelli’yi çok
andırıyor.
0 “Ne biçim içişleri bakanıyım
ben? Bir valiyi bile değiştirtmiyorlar!” diye
ağlaştı, “Haydi,
gönlün olsun,
Bursa valisini
değiştir!” diye,
çesiyle ıpe bir parmak balgönderildi. la yetindı.
Fall” Rüştü 9 Mehmet SinZorlu’ mîêslek’ car’ın cesedi
ten harıcıye- daha morga
clVdlı ‘arılar kaldırılmamışşînss” ‘3″ ken, “Katiller
dulwa denge” PKK’lı!” dedi, herkes ağzını bıra
lerinin hızla değiştiği Soğuk Savaş günlerine denk gelmesiydi.
Yapılan anlaşmalardan yüzde 10
komisyon aldığı iddiasıyla yargılandı, anayasayı ihlalden ipi çekildi.
İçişleri bakanlığı da nasibini
aldı bunlardan… Demokrat Parti’nin içişleri bakanı Namık Gedik, Yassıada’da tutulduğu hücrenin demir parmaklıklı perceresinden düşüverdi.
***k
“Tesadüf” diyebilirsiniz, ama,
üçünün ilginç bir ortak özelliği
vardı. Bakanlıklarını o bakanlı
kıp tersiyle güldü.
G) Kozakçıoğlwnu görevden almak istiyordu, gücü yetmedi,
tahkikatı yürüten müfettişleri görevden aldı.
0 Şimdi de, polis kolejlerinin giriş yönetmeliklerini değiştirdi,
her kolejden 3 kontenjanı kendisine alması yetmiyormuş gibi,
kendi uygun görecekleri için giriş puanını 60’dan 15’e indirdi.
Başta söyledim… Üç bakanlıkla oynamaya, oynaşmaya gelmez… Gülünç duruma düşürmeye hiç gelmez…
gü
%16*
“Bin cicek .
faturası acsın…”
Ayîıptır ifşa etmesi, ANAP ddr.
eminin ekonomiyle. ilgili
devlet bakanı Işın Çelebi “azıcık
solcu” sınıfındandı.
“Çiçek faturası” olayına sinirlendi.
I”Benim sırtımdan. kimse davu cu pazarlığryapmasın…” dedi,
“Bakanlığım sırasında temsil-ağırlama fonundan toplam 166 milyon lira harcadım. Bunların 70
mil onu çiçekti, 20-25 milyonu
ote âıârasıydı, I HY vi yüzünden “rt kere de öz uçak tuttuk.
Habur’da, sıfır sınır noktasında
‘Körfez Krizi’ sırasında, Irak yönetimiyle buluşmak için tuttuk uçaklardan birini…”
ßrarladı lâfını… “Benimsırtım kimse pazarlık a a
kalkışmasın… Üç yıllıkbyaaılıtnanllk
dönemimin her kuruşunun lıesabını vermeye hazırım… Ayrıca,
bin çiçek açsın… Çiçek dosyaları
açılsın… __
Olayı biliyorsunuz… Uç yıllık
bakanlık süresince bilumum cenazelere bakanların gönderdikleri çiçeklerin, çelenklerin paraları
soruşturuluyor.
Otoyolcu 96 milyar biriktiriyor, suyolcu 13 milyar nafaka
ödüyor, bakan 70 milyonluk çiçek-çelenk gönderiyor.
“Dosyalan açanm haaaa!” diyen yamukluklar diyarındayız…
KARAYALÇIN ve YILMAZ AYNI NİKAHTA ŞAHİTIJK YAPTI…
GELİN &üvey Biziz., _
&mum NİYE aııeBiRzEkıN/N
YAKlAR/NA &nar/up ki”
KURTHAN FİŞEK
Açıklama yayınlamaktan,
kendimi eleştirmekten _yüksünmem… Yülcünmem,
çünkü, gazetecinin yazması,
bir yerde, “yargısız infaz”a
benzer… Tabiî, savunma
hakkı eleştirilene, suçlanana
tanınmazsa…
Gölcük krater gölünün etrafında Türk-Iş genel başkanı
Bayram Meral yürüyüş yaparken, sendika üst yöneticilerinin rakı sofrası donattıklarını, Meral’in sandalyesini de
boş bıraktıklarını yazmıştım…
Açıklama geldi: “Eğlenemeyecek miyiz? lşçinın eğlenmesi suç mu? Kaldı ki, başkan içki içınedi…”
Açıklamayı yayınladım,
“Dansöz oynatıldığinı da yazacaktım, elim Gitseymiş, açıklama gelecekiniş… tılan dansöz değil, k” iş…”
Onun da açıklaması geldi. lki yandaki masada oynatılmış…
Neyse, bugünkü elektrikli
sandalyeyi kendimle geçiştireyim…
“lradenizin esiri olmayın…
Hoşunuza ‘ her şey
güz dir…”
(George Bemard Shaw, 191 l)