Aslında bayağı “çağ atladık”!

BİR aüıı KÂYES
KURTHAN FİŞEK

‘NGİLİZLERİN George Bernard
Shaw’u_ vardı. O kitabını yazdı, başkaları filmini çevirdi, müzikal kome
disini oynadı. ,

Gariban bir kızcağız… Bizde kirro
neyse, onun memleketinde _”cockney”

i aynısı… “Baba”‘rolünde biri çıkıyor,

düzgünkonuşmayı, düzgün yürümeyi,
“soylu” olmayı öğretiyor.

_Ama, iki saniyede bir, “aslına rücû”

ıyor.

Diksiyonu bozuk, el hareketleri bozuk, yürüyüşü bozuk… Devamlı berbat

iyor bir çuval inciri…

Neyse, “mutlu son” var.

Henry Higgins (“baba” imajlı) nikahına alıyor kızı…

*i*

Dünyanın en görkemli “porno kolleksi onu” Vatikan MÜzesPndedir. Resim, itap, heykel, hepsi orada… Dünyanın dört bir yanındaki papazlar toplamış, Vatikan’a yollamış…

Hesap yapılmış… Vatikan MüzeSİ’ndeki her parçanın önünde 4 saniye
durup baksan, 37 senede (ve günde 24

!ısıda bayağı “çağ atIadık”!

saat gezerek) ancak bitermiş…
***k
Yirmi yıl öncesine gidilirse, bakalım,
ne rekorlar vardı?
0 En büyük “banka soygunu”, 18 yıl
önce, Beyrut’ta olduydu, bır kaynağa göre 50 milyon, başka kaynağa
göre 20 milyon çalındıydı. “Dolar” bazında…
En büyük banka dolandırıcılığı, yirmi yıl önce, uluslararası LIoyds’un
33 milyon sterlin tokatlanmasıydı.
*t*

Çağ atladık.

Pygmaliowu “My Fair Lady” olarak
vizyona soktuk. Hen Hi ins’e “Baba”, türkçe tercümesiy e “Bır Kadın Yarattım” eserinin başkadınına “Sarışın
Güzel Hatun” diyoruz nedense…

Vatikan’ı geçin, geç saat televizyonlarını seyredin, yeter…

Gelelim bankalara…

‘ lnanır mısınız, İsviçre bankalarının
kafasını kopardık. Her dünya milletine
böylesi mazhâr olmaz…

Maksimumdan gidelim, Beyrut’tan 50

Hic BOZĞITUYA VERME I u

YASTıK ALTırJDlA i`>Äı2AMız İ_
VNZ ZANAJEDEIZLEZ BÖYLE!. î

.aa

milyon, Lloyds’dan 50 milyon… Toplasan, bölsen, çatlasan, patlasan, çarpsan,
çıkarsan, 100 milyon dolar eder. Dolandırıcılık tarihinin en büyük tokadı…

Bizimkilerin dişinin kovuğunu doldurmaz…

Gazetemiz baskıya girerken, hem
içeriden, hem dışarıdan, kelle başına
140000 lira borç ödüyorduk.

GUnde…

Altmış milyon nüfusun her birinin
başına…

“Olacağım varır…”
(anonim)

Simimi

üıısünler?

Durak’ın bir çağnsı geçti elime… Kendisi

l dana büyükşehir belediye başkanı Aytaç

ANAP’lıdır. Olumlu kaışılayacağınızdan emin olduğum,

“erkek erkege öpüşme

” alışkanlığımızın

terkedilmesı doğrultusundaki çabalarımıza sizden
de destek ve ilgi bekliyonım. l

Toplumumuzda, son yıllarda özellik/e
politikacılarımızın gayretleriyle bir hayli
yaygınlaşan bu çirkin ve anlamsız alışkanlığımızın

terkedi/mesi için. Adana genelinde

/attığım

uygulama, ilimizde her kesimin iştira ini ve

‘ beğenisini kazanmıştır. Artık Adanalı erkekler

birbirlerini öpmüyqrlar. Bu uygulamamızın ülke
genelinde yaygınlaştırılması için sizlere de görev
düştüğüne inanıyorum.

Tamam, görevimizi yapalım. Bir de haber var

gazetelerde…
“Beled’

dövdüler,

dövdürdüler…”

zabrla memurlan, öpüşen iki genci

la götürüp bir daha

Olay Adana’da olmuş… TBMM kulisinde
Adana milletvekilleri sızlanıyordu. “Onu öpme,
bumu öpme, amcam opme, baldızını Kimi

?II

Ku isten geçen bir SHP’li lâf attı. “Öp babanın
elini… Ya elini, ya kelini…”

l

RONALD BROWN
(ABD Ticaret Bakanı)

esminden
-Ranlayabildiğim kadarıyla

zenci kırınasısın… Sen
kendi ghetto’na bak, biz
gecekondularımızı idare
ederiz. .

“Siz, Türk’|er, Tansu
ÇiIIer’i anlam orsunuz…
Çok başanlı o atak!”
demişsin…

Senin memleketinle
bizimki arasında saat farkı
var.

mbmfıaıı ederken,

Tü ‘ ‘ ‘enflasyon
hızının 15 yıldır ilk defa üç
haneli rakamları bulduğu
resmen açıklanıyordu.

Kendi işine bak allâsenl

Biz ÇiIIer’i çok iyi
anlıyoruz.

Gerçi yanlış anlıyoruz,
ama, anlıyoruz.

Minik bir sorum var. Sana
ne?