Akgömlekler yürümekle kirlenmez!

Kurlhan F SEK

Akgömlelıler vürümelıle Iıirlenmez!

NÜNÜZE bir Türkiye haritası
oaçın… Tamam mı? Iyi… Şimdi

bir elinize cetvel, öbürüne kalem alın… O da tamamsa (inşallah)
iyi… Şimdi Van’ın hatîf kuzeydoğusundaki Özalp’ten gölün en dibindeki Gevaş’a, oradan da (Çınar üstünden) Urfa’nın güneydoğusundaki
Akçakale’ye kalın bir çizgi çizin…

Çizildi mi? Güzeeell!

Efendim, o hattın güneyinde kalan coğrafi bölgeye gazeteler günübirlik gitmez…
Bazen 24, bazen
48 saat gecikmeyle, Türki- _
ye’de (ve dünyada) nelerinolup
bittiği öğrenilir.

Tabiî, gazeteleri okuyucularına ulaştırmaya
çabalayan dağıtım kamyonları
eşkiya tarafından

çevrilip yakılmazsa…
Gazetenin git
mediği yere, doktor, öğretmen niye
gitsin?
*k i’ *k

Türkiye’nin doğusunda, güneydoğusunda bir sürü sağlık ocağı
boş… Hekimsiz, hemşiresiz…

Ölen her 3 kişiden 1’i “bebek”…
Yani, 0-1 yaş grubundan… Ölüm sebepleri dizanteri, sarılık, tifo, kötü
beslenme… insanca yaşayamamaktan ‘doğan ne kadar musibet ve melânet varsa, hepsi orada toplanmış…

Milli Eğitim Bakanı Köksal Top

tan’ın ağzından .söylüyorum öğretmensizlik (ve can güvenliği) yüzün
~ den 600-700 okul kapalı vaziyette…

İlkokulu bitirmek mucize, bitirdikten
sonra kapağı Fırat-Dicle hattının batısına atıp okuma şansı elde etmek
mucizenin mucizesi…

Gazetenin gitmediği, girmecliği,
sokulmadığı yere, doktor, öğretmen
niye gitsin?

i’ ‘k ‘k

Bugün Ankara’da doktorların
“Beyaz Yürüyüş”ü var.

Vantuzla yağ
emen, kazıyıp
kazanan, her
gün gazetelerde
p 0 h p 0 h l a n a n

miz değil bunlar… Genç insanlar… Sağlıklı
yaşama hakkının
eşit dağıtılmasını
ş istiyorlar. Ayıptır
söylemesi, kendileri, eşleri ve çocukları da insanca yaşasın istiyorlar.

“Beraber olalım, beraber yürüyelim…” diye çağrı çıkarmışlar bütün Türk doktorlarına… “Lütfen beyaz önlüklerinizi getimweyi unutmayın!” demişler…

Fakir-fukara hastaların henüz
kullanmayı başaramadıkları yeşil
kartları 380 gündür dağıtan sağlık
bakanı Yıldırım Aktuna’yı da yürü
*meye dâvet etmişler…

Niye etmesinler? Rivayete göre
doktordur kendisi…

MİLLE1’VEKİLLERİ KIYAK EMEKLİLİĞİ KURTARDI…

l @mim uxw

ünlü hekimleri- ‘

_,.

ylıncılımıncık
omer Barutcu!

BABA ne zaman seyahate çılsa, 0

kapıdan dışarı, DYP’li_ bakanlar

pencereden dışarı… Yine öyle oldu, 14 eksikli bir bakanlar kumlu toplantısına başkanlık etti Inönü…

“Arkadaşlarımız nerede?” diye
sordu.

“Dış seyahatte!” cevabını aldı, yedi, yuttu.

Hababam debabam, yurt dışına
gitmekte en nasipsizler devlet bakanları… Ozellikle de babanın gençlik
günlerini hatırlatan Omerßarutçu…
Nihayet bir “dı seyahat” nasip oldu
kendisine… Türkiye-Avustralya karma
ekonomik komisyonu eşbaşkanı olarak ,solu”u Avustralya’da alıverdi. Kötü

muame e gördü. Yalnız Barutçu’yu «

değil, onuuğurlamak için uçak merdivenlerine kadar gelen büyükelçi Orhan Aka’yı da, mıncık mıncık, ıcık, cıcık, didik didik aramış polisler…

Siyasetten raporlu Erdal beyin ahı
tutuyor zahir…

KGGİİGIİ kacıranlar

ÜZ kere söyledim, bin kere daha
söylerim, bizim haber ajansının
– (hhalhaberlerine bayılıyorum.
Çukurova Universitesi Ziraat Fakültesi
araştırma-uygulama çiftliğinde günlerini gün eden 55 deney keçisini çalmışlar geçenlerde… Ustelik hepsi hamileymiş… Keçileri kaçıranların “içten
yardım görmüş olabilecekleri” ihtimai göz önünde tutularak, garibim üç
bekçi göz altına alınmış…
“Kabalistik” hesaplara bayılırım,
yol gösterir. Nüfus 55 milyon, çalınan
keçi sayısı 55, bekçilere yazık, keçileri
kaçıranlarla çaldırtanlar sayısal olarak
aynı kapıya çıkıyor. .

“İnançlarıma inancım tamdır, sonuna kadar güvenir ve
savunurum… Ama, güvenoyu
kullandığım başbakanıma açık
çek verirsem, bana ‘aptal’ derler…” (M. Coschen, 7884)

PARTİ Mİ? 1

_DERNEK mi?

larından SHP’nin Tunceli milletvekili Kamer Genç aşka gelmiş,
ANAP’ın eski enerjik bakanlarından

GÖZDE koalisyonumuzun ortak
‘ Fahrettin Kurt hakkında meclis soruşf”

tumıası istemiş… Koalisyona mensup
partilerin saygıdeğer milletvekilleri
popolarını toplayamadıkları için,
önerge_ muhalefet oylarıyla reddedilmiş… lşin tuhafı, hazır bulunan üç
CHP milletvekili de, önergenin reddi
doğrultusunda oy kullanmış…

CHP milletvekili Uluç Gürkan
“soruşturma açılsın” diye oy kullananlardan biriydi. “Partiniz niye böyle yaptı?” diye sordu gazeteciler… Şaşırdı Gürkan… CHP Edirne milletvekili Hasan Basri E|er’e döndü, “Kim
yaptı bu işi?’i diye sordu.’

“Vallaaa yapmadım!” cevabını aldı.

Antalya milletvekili Faik Altun’u
yakaladı bu sefer… Aldığı cevap ilginçti: “Aslında bizim. bu oylamada
kabul oyu vereceğimizi kimse söylememiştı bize… Bu çocuk (Kurt)
ANAP hükümetlerinin en namuslu
adamlarından biriydi. Talimat gelmeyince, düşündüm, taşındım, öngergeye red oyu verdim…”

“Yanında kim vardı?” diye sordu
Gürkan… .

“Vallaaa ben yapmadım!” diyen
Hasan Basri Eler varmış… .

Nasıl “karşılıklı itimat” ama?

MEHMET ÇAKIROGLU

Süleyman Demirel vefalıdır,
kendisine sadakat ve hizmette
kusur etmeyenlere kanat gerer,
bir dahaki seçime kadar yedirir,
içirir, barındırır. Sana da iyi kıyak
yapmış doğrusu… Tekrar seçilemeyince, Köy Hizmetleri Genel
Müdürlüğü başyardımcılığına
getimrıiş… Peki, 13 aydan beri
milletvekili lojmanlarıni niye boşaltmadın? TBMM başkanlığından Çankaya Kaymakamlığı’na
yazı gönderttirmenin,.”Y_a kendisi çıksın, ya zabıta marifetiyle
kulağından tutup atın!” dedirtmenin ne anlamı vardı. Eskilerin
hepsi çıktı, bir sen kaldın…