Aaaaa! Yine mi “1 Mayıs”?
olsa, gazeteleri merakla
okuruııı… Sırf merakimdan…
Kim, ne yapacak diye?
Türkiye’nin üç büyük sendikası, Türk-Iş ı?i, DISK (sol)
ve Hak-Iş isağl. uzun zamandır “1 Mayıs” gunüyle ilgilenmiyordu. 12 Eytlül oldu, Taksim Meydanı bir hoşlaştı, kimse uğramadı.
Uç işçi konfederasyonu valiye çıkmış. 1 Nlayısı Taksim’de kutlamak istediklerini
söylenıiş, ilginç bir cevap almışlar… “Benim boyumu aşar.
sormam gerekir…”
Cevap baştan belli… “lıhhl”
Ilginç duyumlar alıyorum…
Hak-Iş (sağ) yöneticileri, “1
Mayıs sevgi günüdür, dayanışma, birlik-beraberlik günüdür,
komünist bayramı değil, işçi
günüdür…” diyorlarınış…
Diretenler onlar… Onların
sevabı, öbürlerinin ayıbıdır.
İ. é_ C
1 Mayıs kutlamalarında,
erkekten çok kadın öldü.
1889 Haymarket olaylarından bu yana tuttuğum parmak
hesapları yanlış değilse, 13.438
kadın, 2.506 erkek öldü.
Kadınlar önde gider.
1 Mayıs, aslında, kadınların
( ı_ v.
Yine 1 Mayıs’a geldik.
Kadın çalışanların duru
munu merak ediyorum. Devlet Istatistik Enstitüsü rakamları çok sağlıklı, ama,
içinden çıkabilmek için pösteki saymak gerekiyor. .
DISKin y’ay’ınlaı’ına bakıyorum, istatistik bilgi hakgetire… Türk-İşe bakıyorum, “En
yüce değer emektir, kadın da
zâten bizatihi bir_ varlıktırl”
yiâveleri dışında bir şey yok…
Tarım kesiminde aktif üre. tim yapan 6 milyon kadının
lıiçbir sosyal güvencesi yoktur.
_ Sanayi ve hizmetlerde çalı
â şan 3,8 milyon kadının yalnızca 350 bini sigortalıdır.
Bağ-Kurlu kadın sayiısı
İ.- 250 bin dolayindadır.
Emekli Sandığiha tâbi ola
– rak çalışan kadın sayısı
400 biııdir.
Kadınlara ait olması gereken “1 Mayıs” günü rakamlarını Hak-Işin minik bir broşüründe buluyorum. Benim
bile anlayabileceğirn kadar
özet şekilde…
t “Eşit işe eşit ücret” prensii.: bi kadınlara uygulanmaz,
çok daha az para alırlar.
Kadınlar, işe en sonra alıl _- nır, en önce kovulurlar.
l 5 Ev kadınlarına bazı sigorİ.. ta hakları tanındı. Yararlananların oranı yüzde 1’dir.
;y Türkiye’nin 60 milyonluk
Lİ nüfusunun yarıya yakını
kadındır, tamamı çalışır, yarısı işte, öbür yarısı evde… Kırsal kesimde sosyal güvenlik
haklarından yararlanabilmek
için, kadınların 22 yaşlarını
` doldurmaları ve “aile reisi”
. . ı . . r _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ . _ ~ _ _ _ _ _ _ _ _ __1
. 3-3? Lîiırî i; l l
I . – I
DEVLET ßAşNKêNLßKlıkâßAKAşl E RECEP TAYYİP EHDÜĞAN ğ Lâz pastacılan. Rum
s?? ‘ l Türk Ceza Kanunu’nun i meyhamlerlî” Elimi***
OSMAN UNS_I__I_. S LÜN OSMAN : 141, 142 Ve lögüncü nmddele_ l ko garsonlarıstıla têttl.”
İ U Joker) ı V _ . ı B1 . 1 ._
. ı rımn kaldırılmasının savunul- I lmeyen er lçm So›
OSMAN BIRSEN MERSl. BOSNA! : duğu biraçlk oturum& kanı_ : leyelişn, galrsonlarkasgşrî
CAVİT AĞLAR EEWAĞLAR ı g _ş g_ _ v ç _ _ _ ı ücret e ça ışır, te ge ır
Ç küğçoke!) E mâştım. Butun o maddelerin yok edılmesını ıs- î kaynakla” “tip” denilen
İMRENAYKUT TANKYERMI? l te ılıllîlen sizin haklarınızı savunuvorum siz l bahşflşlekdır. l d ‘ ‘
. , , . , aş a yer er e ıssız
MEUKE HASÃFIEJEIMAHEME } iktidar olursanız benim aksi haklarıma saygi { kalan Reşo “çıplaklar
TEMEL KARAMOLLAOĞLU l gösterecek misiniz ?” dedim. géilüşmeler oldu. l kampÜna garson yazılOĞLUM, KOLLAMAHATAR!’ l Azınlıkta olduğun belediye meclisi senin l bir günl ÜÇ beş
(‘A’Joker) l elini kolunu bağlayacak, haberin olsun… “Ben l guxlqdğyaflamğmlş› çık*
| . . . – ı . ı l .
– 1 ç . , , şını ıs mış… atron sor
cliiîîîmlêlfuir i îîîğîîîiâiî-rçîriârğîğğrîîiîiğĞîêîiîıêğiiıâîîi muşmıbke” i veto edişinde Düzenin demokratikiçeri- i “Herkes Senden
__ ‘ memnun yavrucuğum…
ç› COŞKUN KlmUŞUmrLUCAUK y i gi oıştîyağıllcgiayça lğaşlıyor. n 1 H d 16 i Niye aynhyorsun?..
_ , ~ I a er , I v ~
FiS-HILRUHLUMANYAKEŞEK , alrsan Ş 3 İŞ Şe 1? 933111? , babo. Nereme sokacagı(‘ULU’Jokeı) İ hesap Y3P1Y°V5″~“— l mı bilmiyrem!”
TEMPO96
AAAAA: YİNE ıvıi ” 1 ıvıAvıs”?
olarak tescil edilmeleri gerektiğini biliyor muydunuz?
c c c
Yukarıdaki bilgileri poporndan uy’duı’ıııiıyor’ıını…
Ağırlıklı eğilimi Refah Partili olaiı bir konfederasyonun
broşüründen öğreniyorum.
Ilginç bir şekilde. devlet
karşısında boy’ıııılaı’ı kıldan
ince olan bazı “sıkı”lar susarken, Hak-Iş yine 1 lVIayısı
Taksim meydanında kutlamak istiyor.
Kadınlar yine önde. çünkü, o sendikanın önemli üye
oranı kadınlarda…
Sonra önümde
ajans haberleri var.
“Refah kadınlann oylarıyla kazandı. Bire bir ilişki içinde, örgütleniyorlar…”
Ne kabahatleri var bunda?
Edebiyattan pek fazla anlamam, ama, Allah uzun
ömür versin, Ece Ayhan’ın
buyurduğu gibi, “Aşk örgütlenmektir abiler…”
gazete,
nin aklında yokken ortaya alip, sonra. ‘Haberim yoktu” dediği icınl …………………………………………………… ..0
TANSU ÇİLLER (Anayasanın 119 ve daha lazla
maddesi olduğunu Amerika donusü öğrendiği icini . . .0
MURAT KARAYALÇlN rraziya kac. lavşana iul!”
diyecek bir edebî lersliğe girdiği için) ………………….. ..O
ERDAL İNÖNÜ …………………………………. ..RAPORLU
TAYYİP ERDOĞAN lSecim kazanmasına rağmen
“azinlık” oldugunun idrâkinde olmadığı icini ……. .. 0
MELİH GÖKÇEK (Anıt-Kahire dolayisiyla Ankaraya saygıaa kusur eirreyeıek kadar urnur-irlan. sanibi oldugu icini .. . . . .. û
NEVZAT AYAZ ”Askerler olmasa orduyu ogretmenier olmasa maarilı ne kadar guzel ycnelirdrk”
havasina gec girdığ› lCilll………. . .. . .0
ERTEKlN DUHUTÜRK lkımir borasunu ::lara-ı
ğ-ınuanlamakta guclukcekliğ: icini.. …0
BÜLENT ECEVlT ifßrîılnelik” ozlurkcesine bir lorlb aiisamadıği icini.. .. . . .. .. ., ..1
BÜLENT ECEVlT K2 ayla› ac :ecrineier sonra
ra’ ikame: etmeye ıorriağu ĞĞĞJKOCUiBİI Clklfgi ıcın› 0
“Ölnıekien korknıiıyonıiıı…
Yarın nerede Lıyıınııcıığınıı
ıııurıık ediyonırıı…”
(Eric Hoffer, 1982)
duman olan yerde…
TÜRK ı=0ı.Kı.o
“Baykuş yaşayamaz viran
değildir/Bülbüllü bağlan yaban değildir…” Kime uyar?
a. DSP b. RP
c. İttihat-Terakki d. CHP
.î Söz ınânilerden ve baykuşlardan açılmışken devam edelinı… “Aciz taciz kalmış densiz
elinden Yazık, garip baykuş virane
düşmüş…” .Aklınıza kim geliyor?
a. DSP b. SHP c. DYP
d. ANAP e. Hepsi
Yunus Emre işi söyler. “Kar
lz.. i. ga ile bülbülüıbir kafese koy
salarBirbiri sohbetinden/dâim
melül değil nıi?” Aklınıza gelen
çifti bir defada söyleyin…
a. Çiller-Karayalçın
b. Ecexit-Erbakaıı
c. Özal-Bush
d. Clçü de
Habip Karaaslanın bir dört’ lüğü var. Leylekler üzerine,
ama, son zamanlarda başanamı
za y’akıştırdılar. “Yolumu azıttım
nere dönerim/Bana bir yol göster
hacı leylek/Bir güzelin ateşine ya
narım/Derdimin dermanın bul
‘
l ta: ,
. &am; r ..ı-r
aaa ş-uuwm›-,. .a
z `* , z r z İzş–wî
(Ü z , ,, , , z ‘ ğ c
ğ’ 4i%ßğ%;z’:-j (
‘ı 4 ı – ~ w
İ Ava gitmediğim için kuştan anlamam… Ama, hayvancıklan severim.
Önümde Sami Akalın ‘ın “Türk F olklonında Kuşlar” isimli kitabı var.
Yememiş, içmemiş, “kuş edebiyatı” yapmış…
Tek solukta okudum.,
Amma da çok “kuş” varmış Türki yede…
alı. leyman kuş dilin bilir dediler/Süleyman var/Süleymandan
içeri…” Orta doğu mitolojisinde
kuş dilini bildiği söylenen Süley
F? Yine Yunus Emreden… “Sü
man hangisidir?
a. Ijlazreti b. Kan üni
c. Uçüncü d. Baba
İl’ “Ana tavuğa kış deme/Civciv
‘ Dara düşüp kendisini darı
ambarında zanneden devlet
büyüklerimiz için söylenmiş atasözlerimiz, özdeyişlerimiz vardır.
Özellikle de İMF’yle davulcu pazarlığına gidilirken tekrarlanıi:
Meselâ hangisi?
a. El tavuğu besleyenin kümeste pisliği kalır
b. Bugünkü tavuk yarınki
SLABH.
İMF`ye İzmir marşıyla gidip
oradan mehter marşıyla dönmeye alıştık. Hangisi uyar?
a. F ırkaranm tavuğu tek tek
_vumurtlar
b. Hancı tavuğu yolcu pisliğiyle geçinir
c. Kırk yıl tavuk olacağına bir
yıl horoz ol
d. Hepsi
Yugoslav Türkleri’nin bir
dörtlüğü vardır. “Karga karga gak dedi/bir kaşıcık yağ dedi/Yağ olmazsa bal olsun/benim
oğlum sağ olsun…” Murat Karayalçın’a bunu kim demiş olabilir?
a. Deniz Baykal
b. Bülent Ecevit
c. Erdal İnönü
d. Aydın Güven Gürkan
Ankara ve İstanbul seçmen
lerinin ayranları geç kabardı. Dörtlük düzüyorlar. “Dut dalında kerkenez/boynumuzda bir
penez/Serbest gezen kızlara/kimse bir şey diyemez…” Uyar mı?
a. Evet
hacı leylek…” Nereye giderken M leîindeîl olursun-u” Şimdiki kazdan iyidir b’ H?” w
söylemiş olabilir? Siyasîlerimîlden hangisine Uyar? c. Çok gezen .tavuk ayağında c’ Goreceglz
a. Amerika ‘ a. Mesut Yılmaz pislik getirir
b. Suudi Arabistan b. Necmettin Erbakan d. T avıığıın gıdıgıdısı bir avuç ı) b zfğléîzlêre 5) a
c. Tanzanya c. Murat Karayalçın darı içindir ‘ ‘ ‘ ‘ ‘
d. Botswana d. Yusuf Bozkurt Özal e. Hepsi 6) a’ 7) e’ 8) d’ 9) c’ lo) c’
l’ _ ‘ _ ‘ – ‘ _ ‘ ` ” ‘ ‘ ‘ “ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ” ‘ ‘ ‘ ” “ ` ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ” ‘ ‘ “ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ‘ ” ‘ ‘I
AZIZ NESIN’E AÇIK TEKZIP
Aziz Nesin Türkiye’de yaşayaıılann yarısının aptal olduğunu söylemiş, yeri yerinden
oynatmıştı. “Yunan halkının yarısı şovendir”
dedi, orayı da ayağa kaldırdı.
Yunanistan’ı bilmem, Selaniktekı’ Beyaz
Kule meyhanesine bir
kere uğramışlığım vardır, hepsi 0 kadar…
Ama, Türkiye’de yaşayanların yarısının aptal olduğunu söylediğimde itirazlar-ım vardı. Eskişehir-hhamızın haberini okuyunca, benim
haklı olduğumu, Aziz beyin haksızlık ettiğini
anladım.
Anadolu Üniversitesi (Eskişehir) öğretim üyelerinden Prof. Dr.
Ahmet Konrot, Türkiye’de 600 bin
zihinsel özürlü olduğunu tesbit etmiş… Yani, 100’ümüzden biri zekâ
problemli… Durum vahim, ama,
ciddî değil… İşin asıl vahim yanı,
600 bin zekâ problemliye 800 “özel
eğitim” öğretmeninin düşmesi…
Hangi birine_ yetişeceksin?
Eski- milletvekili, kadim dostum Şükrü Babacan ziyaretime
gelmişti. Haberi beraber okuyunca güldü, yü
.. reğime sular-seller serpti.
“70-80 özürlüye 1 öğretmen düşüyorsa, özürlüler kısmetli… 60 milyon vatandaşımız düşünsün… Topu
topu 450 milletvekilleri var…”
KAFAYI TAVUKLARA
FENA TAKTIK…
Horozun çok olduğu yerde sabah
erken gelir.
Peki, kümes tavuklann eline ge
çerse ne olur?
Bir süre “siyaset yapmayayım” diyorum,
baba hindinin saldırısına uğradım, korkuyla
kaçarken yakalandım ‘ dedi… ”
Günlük siyasetimizi çağrıştıran bir hha
haberi daha…
“Erzurum’un Ilıca ilçesinde oturan 6 ço
cuk annesi 42 yaşındaki Müzeyyen Demirci,
evinin terasmda kendi elleriyle beslediği tavukları kovalarken ikinci kattan düştü, iki
koluyla bir bacağını kırdı. Bilseydim peşlerine düşmezdim, tavuk yüzünden bu hallere
düştüm’ dedi…”
önüme gelen her hha haberi siyaset çağrıştınyor.
‘Fevzi Çakmak mahallesi Benzinci Sokak’ta oturan 17 yaşındaki M. O.,
komşusunun kümesinden
tavuk çalmak isterken, baba lıindirıin saldırısına uğradı. GÜrultü üzerine olay
yerine gelenler tavuk hırsızını yakaladı. M.O., ‘Tavukları tam çalıyordum,