Savaşan kumrular, barışan şahinler

‘ tı.

‘ rı attıkları sıralarda,
. düzenli ordu men supları sakindi, ağır
, rının, sivilden gelip

; tır.

. Nuri Yılmaz’ın neza, ket ziyareti sırasın da, Kardak krizinin en kızışık zamamn
da, genelkurmay başkanı Ismail Hakkı
‘ Karadayı çok önemli bir çift lâf etti.

Körfez krizinin patladığı ilk günlerdi. “Bir koyup beş almaya, bu vesileyle
herkesi kıçının üstüne oturtmaya sevdalı” sayın Cumhurbaşkanımız Turgut
Ozal, tarihi emrini verdi.

“Ordularî Ilk hedefiniz Kerkük-Mu
suldur, ileriiii!”

Dönemin genelkurmay başkanı Or
, general Necip Torıımtay ayak sürçtü, işi

yokuşa koştu, bölgedeki bütün askerî

__ dengelerin alabora olacağını, bundan
ı yalnızca Türkiye’nin zararlı çıkacağını

anlatmaya çahştı.

Dinleyen kim?

Rivayet o ki, Torumtay istifa etmeseydi, Ozal onu Divan-ı Harb’e verecek
t l Y

Gel zaman. git zaman, Kardak Krizi
patlak verdi.
Başıbozuk paşalarının savaş narala
başlıydı.
Burada bir parantez açalım.
“Başıbozuk Paşası”, Osmanlı’da, düzenli ordu mensupla
askerî rütbe (ve unvan) bahşedilenlere
yakıştırdıkları sıfat
Parantezi kapatıp devam edelim.

Diyanet Işleri
Başkanı Mehmet

“Bizim mutluluk ve refahımız ve böl
` genin istikrarı, Yunanlılar’la dostluk

içinde yaşamamıza bağlıdır. Bu görüşü
ilk ortaya atan kişi Atatürktür. Biz hiç

bir zaman Atatürk ilkelerinden ayrılma
dık. Yine 0 çizgiye dönüyoruz. Biz, bölgede, dostluk çemberinin yaratılmasını
teklif ediyoruz.”

Aynı saatlerde, sivil sektörden, savaş tamtamlarının sesi geliyordu.

t *k ‘k

Bir parantez daha açıp kapatıyo
_V ç rum. Aç-kapa, Deniz Baykal…

“Dışarıda, herkes, Türk askerinin

şahin olduğunu sanır. Oysa, ben, hem
1974’te Kıbrıs çıkarması, hem Kardak
. Ä. krizinde hükümet üyesiydim. Her iki
olayda da şunu gördüm. Askerler, mese lelerin barışçı yoldan çözümünde bize
î.’ göre çok daha istekli…”

t û *k
Amerikamn otuz dördüncü başkam

TEMPOİİZ

SAVAŞ KULAR
BARIŞAN ŞAHINLER

beş yıldızlı general Eisenhower’dı. “Savaş kahramanı” olmamn, “şahin” göıün- ;
menin ekmeğini yedi, Beyaz Saray’da

iki dönem oturdu.

Ama, soğuk savaşın o en kızışık yıllarında (1953-1961), resmen, “kum- ğ

ru”laştı. Amerikan ekonomisini sivilleş
tirdi, silah üretimini sokaktaki sıradan

insamn tüketimine kaydırdı.

Amerika’nın otuz beşinci başkanı 5
John Kennedy’ydi. Gençti, sivildi, yükselen değerdi, liberaldi, demokrattı, ezilen azınlıkların haklarına düşkündü, :
güzel karısı, şipşirin çocukları vardı, ğ
Amerikan ekonomisinin topyekün ısla- î
hında ısrarlıydı, dünya çapında barışı z

savunuyordu.

Beyaz Saray’a girişinin dördüncü ayı

dolmadan, ClA`nın dolduruşuna geldi,

Küba’nın “Domuzlar Körfezi” olarak bilinen yerine, Castro aleyhtarı, silahlı bir ğ
“mülteci gerilla” gru- ;
bunu indirdi. Inenle
rin hepsi yarım satte

yok edildi.

alttan almasaydı,

sin…
Kumrulaşan as
nedy…

İ’ Y Y

Tansu Çiller’i Electraya, Mesut Yıl: vaz’dı. Alman kadın milsın, ama, Yunan Savaş Tanrısı Ares’in E
bütün muhalefetine rağmen, Antik Yu
maz`ı Oedipus’a benzetmek gibi olma
nanda niye kamn gövdeyi götürdüğünü
soruşturdum. Iki sorum var.

1- Babasına sahip olabilmek için, erkek kardeşi Orestesi “Annem Clytemnastra`yı öldür!” diye kim kışkırttı?

a. Hella

b. Persophone

c. Electra

2- Annesine sahip olabilmek için, î
Teb kralı Oedipus, babasını (Laius) öl- :
dürdü, annesiyle evlendi, durumun vehametini iş işten geçtikten sonra kavra- :

k” . ‘ ” ‘ d z . . . .
yan anne Or oldu Yunan mmloysln e ğ de, oralara gıdıp esnaftan, esnafın ailesinden nasıl

oy dileneceksin be adam!

oğlanın kompleksine ne denir?
a. Electra
b. Oedipus
c. Hecuba

‘e (z ‘o ‘(1 rımcıv/ıao `

Bu fiyasko ziyade- ğ
siyle koymuştu Ken- :
nedyye… Ekim 1962′- E
de, zevahiri kurtar- ;
mak için, Küba`ya gi- 2
den iki Sovyet gemisi- E
ni çevirdi, Castro`ya
ambargo koydu, krizi :

d . f 1 . . . . .
tlrman 1rd’ Kruşçe doruk tu. Ozal aılesını ve özellikle kadın tarafını
dünyanın üçüncü Sa_ 3 tarif ederken, “Hacıhüsrev Ailesi” dedi.

vaşı çıkacaktı az kal- î

cü parti olarak çıktı

ker Eisenhower… Şahinleşen sivil Ken- ğ

sini centilmence koydu.

ikincisi MHP… Ayvaz’ın
partisi ANAP’ın azıcık
ğ önünde, üçüncü parti…

sırıııcı Hoca’nın
nor »anını

ALİ BARANSEL, ERCAN SAN, EMİN BAŞER

ORHAN OĞUZ. ESİN KÜNANÇ, NEDİM TEKİN

AGAH ÇUBUKÇU, FATİH KARACA, KUTLU SAVAŞ
BİLTEKİN ÖZDEMİR, CUMHUR ERSÜMER

(Yaş ortalaması 61.47 olan RTÜK üyeleri olarak, bunca
yaşlarından sonra. “kız kaçırıp alıkoyma” ve

“evli olmalarına rağmen zina yapma” suclamalarıyla
karşılaştıkları için) ……………………………………………………………….. .. il]

AKIN BEŞİROĞLU (TRT başhukuk müşaviri olarak, TCKÖnin
230 ve 24ll’ını:ı maddelerini, aynı TCK’nın 430 ve MlTınızı
maddeleri zannederelı, TRT’nin aleyhine

açılan bütün davaları niye kaybettiğini lıir kere daha

gösterdiği için) ………………………………………………………………………. .. Ü

OLMADI svın…

(Nöbetçi boşboğoz)

DYP`nin ilk nöbetçi gevezesi Hüsamettin Cin
En zarif tepkiyi Hacıhüsrev Insam gösterdi.

1994 sandığından, o seçim bölgesinde, dördünDYP…

î Y 1

DYP’nin ikinci nöbetçi
gevezesi Komando Ay
letvekillerine “fahişe” dedi. Kayseri seçmeni tepki
Birinci parti Refah,

Y I İ

Boşboğazlık sırası sana geldi.

Imren Aykut`a “Kasımpaşa Dilberi” demişsin…

TOBB’un eski başkanıydın… 860.000 kayıtlı
üyen, 1.008 delegen vardı.

Milletvekilliğinden Allah’ın izniyle düştüğün
Bölge esnafının dediği gibi, “O kullandığı lâf

‘orospu’ anlamına gelir. Biz burada namusumuzla
yaşıyoruz. Bunu söyleyen önce kendi etrafındaki
uçkuru düşüklere baksın!’

, ,._,.`.,…:…t .. ,ş . … _u_

“Zalimlerin en büyük silahı,
mazlumların beyin ve ruh hâlidir…”

(Steven Biko, 1975)

«ama a

Kız

” ..a

1 ı› vııııııavıaıv IlLBETATE

– ş

;araba

»En

_F_ .

ıuııısııvı ııöınıı NETEKİM!

1 Rivayete göre, Tansu Çiller
şiddet uyguladı. Eline ne geçerse
bürokratlarına atmaktan hoşlanan Çiller, en son hangi kesici,
ezici ya da delici aleti kullanmıştı?

a. Kırat heykeli b. Kül Tablası

c. Mektup açacağı d. Ayakkabı

2 Başbakanlık Aile Araştırma
Kurumu’nun yaptığı araştırmaya
göre, aile içi şiddette, bıçak, tabanca, sopa, piknik tüpü gibi aletlerin yam sıra, revaçta olan bir silah daha var. Hangisi?

a. El bombası b. Kmlcık sopası

c. Zıbık d. Meşe odıııu

3 Kadınların dertlerine ortak
olan, ama, erkeklere yeni şiddet
teknikleri öğreten Duygu Asena’nın “Kadının Adı Yok” adlı roma
nı kaç baskı sattı?
a. 31 h. 51

c. 69 1.101

4 Örnek aldığımız ve çok beğendiğimiz “medeniyetin göbeği” ABD’de, ortalama kaç zamanda bir
kadına şiddet uygulanıyor?

a. 8 saniye h. B dakika

c. 8 saat d. B yıl 8 dakika

5 Başbakanlık araştırmasına
göre, kadınların, eşler-inden dayak

i; _viyeceklerini hissetikleri anda, bir

cinayete kurban gitmemek için,
uyguladıkları yöntemlerin başında ne geliyor?

a. Odadan kaçmak

b. Çorba kepçeslne sarılmak

c. Kömür sobasının ınaşasına sarılmak
d. Olduğu yerde dırmak

Hürriyet’in manşetiydi: “ÇiIler’i
Şaşırtan Rapor!”

ÇiIler’ln bunca saatten sonra niye şaşırdığını merak ettim, Defne Yazıcıoğlu’nun manşetlik haberini son
satırına kadar okudum.

Meğerse, erkekler, kadınları dövüyormuş…

Hayallaaahhhh!

Alllaaahhhallaaahhhalllaaaahhh!

Yargıtay’ın müstakar lçtihatlarına göre, karının sırtından sopayı. karnından sıpayı esirgemeyeceksin!

6 Sevdiği adamla evlenerek,
mutlu bir hayat süreceğine inanan kadın, ilk “dayak şoku”nu ne
zaman yaşar?

a. Erkek çocuk doğınmaymca
b. Kız çocuk doğınrnayıııca
c. Balayı sırasında

d. Kayınvalidesiyle tanıştığım:

7 Aynı başbakanlık araştırmasına göre, eşine saygıda kusur etmeyen erkek, sille-tokat ne zaman
girişir?

a. İçki içıııeslne izin verilmeyinee

b. Eve geldiğinde karısını evde
bulamayınca

c. Çorba taştığında

d. Zanıparalıkta yakalanma

8 Her 100 aileden 34’ünde kadınlar dayak yer. Peki, bu kadınların, dayak yerken kocalarına
karşı hissetikleri en güçlü duygu
nedir?

a. Nefret b. ‘likslnme
c. Sevgi d. Aeıma

9 Ailelerde şiddet eğilimleri
mevsimlere göre değişir. Türkiye’de aile içi şiddet en fazla ne zaman yaşanır?

a. Rahman b. Noel
c. Yılbaşı d. Ocak ayı

1 O Başbakanlığın araştırmasına göre, kadınlara saldırırken,
erkeklerin en çok kullandıkları
âlet hangisi?

a. Ayakkabı çekeceği
b. Ayakkabı

c. Islak bez
d. Elbise askısı

‘ıııoı ‘pis ‘olaylı *cıs ‘els ‘eu ‘ele *vız ‘cııı

AşK, oısvnim, ÖPÜCÜK ve

Öpücük ve Dayanışma Partisi’nin (ÖDP)
parti meclisi (PM) toplantısı Ankara’da yapıldı. Genel başkan Ufuk Uras, söylemlerinin nasıl eyleme dönüşeceğini anlattı: “Tüm sivil
itaatsizlikleri destekleyeceğiz…”

Tesadüfe bakın, Dr. Hayrettin Ökçeslz’in
“Sivil İtaatsizlik” isimli doçentlik tezini tekrar
gözden geçiriyordum 0 sırada…

15 ülkeden 137 “sivil itaatsizlik” örneği
veriyordu. Ben özetliyorum.

1- Yollara yatıp “insandan halı” örme; 2Pollsleri cop bırakmaya, emniyet üst yönetimini istifaya çağırma; 3- Askeri yasak bölgelerin içine veya hemen yakınına koyun ağılı
kurma, ağaç dikme; 4- Yerden yüz metre
yükseklikte balon gezdirme; 5- Sularda yaşayan hayvanların neslinin tükenmemesi için,
etrafta gezinen denizaltıların üstüne tırmanma, periskoplarından aşağıya bakma; 6Atıklardan zehlrlenip ölüp kokmuş deniz hayvanlarını paketlemeden devlet dairelerinin
önüne bırakma; 7- Notre Dame kilisesinin sü

kurtarın…”
Aynı saatlerde, bizim
Reşo, açlıktan ölmemek
için, birer adet çil,
_ _, A çulluk,ördek ve keklik
5 SABRlilElzlR’ KİRLI mim& Vurmuş› mangala
i” ” ‘ (“İL”Joker) il; koymuştu.
` l _ Özel timler mangalı,
,f .i mm? “elektriklenen” Reşo
– ş ı feryâdıbastı.
– İÇ .iCEMİLÄERHAN AH, MELUN Ecllîl ,- “Çevrenin içine
“ ` ` * (lîl/”JÜWİ -= r sıçmışeniz, hayvan
‘ ‘ î “ ” i neslini kurutmişenizdir
‘ YMAHMUTIŞ f* – babo! Faturayi bana mı
‘KAMERGİENÇ MERAKIçENGl çıkartiyseniz?”
r e ‘ ‘ (“İİ”Joke’r) İ ~ ”

E
“SİVİL İTAATSİZLİK” E

tunlarına veya Sultanahmet Camii’nin minaresine kendini zincirle bağlama; 8- Çocuklarla
el ele tutuşarak şehirlerarası yolları kesme; 9Kaçak balina avlayan balıkçı gemisinin yolunu 15 metre büyüklükteki bir şişme lastik ;şi
balinayla kesme; 1D- Havalimanlarında apron 4
ve pistleri yarı çıplak veya üryan vaziyette işgal etme; 11- Genellikle deniz kıyılarına konuşlanan askerî dinlenme tesislerinin mücavir alanlarına “barış ve çevre kampları” kurma; 12- Toplu taşıma araçlarında olur-olma- i_ _V
dık zamanlarda imdat lrenlerini çekme; 13Sivil savunma tatbikatlarında sığınaklara girmeyip sokaklarda gezinme; 14- Posta çekiy- 4
le eIektrik-su-teleion borçlarını eksik ödeyerek bilgisayarları sürmenaja uğratma; 15- Büıokratik kuralları harfi harfine uygulayarak
vatandaşı isyan noktasına getirme; 16- Atom
silahlarıyla ilgili gizli planları çalıp basına sızdırma; 17- Kapıların altından, posta kutularına bildiri atma…
Nasıl parti, nasıl “eylem planı” ama?

i I’ K R A 3

ardak krizinin en
K sıkıntılı
günlerinden

biriydi. Hayvanseviciler
tavır koydu: “Keçileri

-H3TEMPO