unun Şurasında 2-3 Gün Kaldı Artık Bitirin, Bıkkınlık Geldi

hğnifnün SHP genel başkanlığı› rcağım açıkladığı gün› o par’
üst. yönetiminden bazı arkadaşberaberdiın… Başlarına elli tonkonteymr düşmüş gibi, sersemsedolaşıyor, boş nazarlarla duvar
-k u kendilerini…

‘ ‘ …” dedim, “Açıklamasımn za
› iyi yaptı. Derlenip toparlanma
azından iki ay_ vakit bıraktı…”
Erdal Inönü`nün ince kara

üktedaıılığına, kapıislerine, için
‘ herkesle kafa bulmasına alış
– ı: . fikrinden döner…”
, -ı i› ..” dedim, “Çok kesin v_
” Babası da öyle konuşmuş- ._

,b i& . CHP genel

‘ birmektup gel.atılım
‘ »hı getirmişti.
ı ez Yönetim Kurulu Başkanlığı

:Beşinci olağanüstü Kuırultayrı ‘nın 7
_ toplantısında verdiği karar sonu CHP genel başkanlığından çekil_ «ti ı 28. maddesinin gerektirdiği işunuzca yapılmasını saygılarımla

Ismet İnönü
‘ arkadaşlar benzetmemi doğru bul şartlar çok özeldi, paşamn
gerekiyordu!” dediler. `

ı ı ve şeraitin kendisine göre özelu anlattım. Anlamak istemediıı 33 yıl, 4 ay, 11 gün süren bir
kısa bir mektupla bitirilmeErdal beyin 10 yıllık hükümran_ ‘ daha başka olduğunu ba
çalıştılar.
de paralelliği ben anlamadım,

O

__u .şartlarının
l tini ciddi

,tmn yine şaka yapıyor!” dediler. _

man olan yerde…

t N sunAsıNnA 2-3 GÜN Kıiuıı HHWIWJT
ııı( BİTİBİN. BIKKINLIK GELDİ mm

kıncalı gördüğüm şekil ve istikamette değiştirilmesi sebebiyle, CHPden ayrılmış olduğumu bilgilerinize saygılanmla sunarım. ‘
‘ _ Isnıet Inönü
“Ailenin huyudur, az konuşur, öz konuşurlar…” dedim, sonra ekledim: “Döner mi,
döndürülür mü, bu boş hayalleri kovalamayın… Şapkalarınızı önünüze koyun, Bülent
beyden amele kasketini ortaya koymasını isteyin, problemlerinizi çözüm…”
Safoş bazı arkadaşlarımız yine kulak asmadılar. Ismet lnönü`nün kurucusu olduğu

,bir partiden 49 yıl, 1 ay, 24 gün sonra kopma
smm, oğlunun 10 yıllık partisinden ayrılmasıyla ilgisi olmadığım söylediler.
Vakit kaylfettiler.
Hem de çok büyük vakit…
‘ o o o
SHP`nin iki gün
sonraki başkanının kim olacağı
konusunda şahsî
tercihim, eğilimim
yok… Aydın Güven
Gürkan 35 yıllık
arkadaşımdır, Murat Karayalçın 25
ş; senelik dostumdur, Yüksel
Çakmur 15 senelik bakanımdır, Tolga Yarınan 20 sene evvelinden silah arkadaşımdır. Hepsini çok
severim, sayarım, hislerimizin karşılıklı
olduğunu hep düşünmüş, temenni etmişimdir.

ıkı
l l

J.”
rw(

.HA

Hangisi kazansın? Hepsi kazansın! ›

Nasıl olur? Bal gibi olur.
Kahramanmaraşün Sesi gazetesinde,
43 yıllık CHP’li (ve sonra SHPlİ), partisi
için 3 keré hapse girip çıkmış Ahmet Yaşar
Başerin çağrısını okudum. Yazarken 0 gülüyordu, okurken ben gülüyorum…
Medyum Memiş Değiliz Ammaaa…
Sosyal Demokratları birleştirerek
tek başına iktidara getirmenin formülünde iddialıyız…
Genel Başkan Bülent Ecevit…
Genel Başkan Yardımcıları Aydın
Güven Gürkan ve Deniz Baykal…
Genel Sekreter Murat Karayalçın…
Genel sekreter yardımcıları Cem Ipekçi, Yüksel Çakmur, Cevdet Selvi, Ali Topuz ve Ecevit’in ismini bilemediğinıiz genel sekreteri…
o o o
Yetmiş yıllık partiden
kırk üç yıllık üyesi umut
kesip işi kara mizaha vurursa, 12 Eylül kurultayı sosyal demokratlara
hayırlı-uğurlu olsun…

GÜNSŞ mm (Yeniköyyalılarırıdaki ‘özel ve gizli’ görüşrrıeleri
basına sızdırarak MesotYılmaza abariın altından sopa gösterdiği

için) o
TANSU ÇİLLER (Bir giydigini iki dela daha giyerek modayı
izleyecek vaktinin olmadığını anlatmaya çalıştığı için)

NURDAN ERBUĞ (Birikmiş paralarını kese kâğıdında adlî
emanete getirerek çek defterinin bile olmadığını kamuoyuna
_aktarmaya çalıştığı
HALİL IBRAHIM ÇEUK lÇilIeri mukaddes kitabı öpüp başına
gottlrürken görür görmez, “Nikâhları artık İmamlar kıysın!’ teklifini

GÖKBERK mcaıEKoN l’DYP’nin gözde bekarı’ olarak kalayı
Çillefe taktığı

İSAK ALATON-ÜZEYİR GARİH (“Pazarlamacılık” tartışmalarına
‘Tansu boyutu”nu katarak işin dozunu kaçırdıkları için) …………… ..1

RIDVAN-TANJU (Kabak lad! verdikleri için).
csllalL BlHAN (Bu kafayla giderse özel kalemi bile kalmayacağı
için o
SÜLEYMAN DEMİREL (Resmi devlet törenlerinde çiııerin terzi
ve kualörünün keyfini beklemek zorunda kaldığı için). …O
ERDAL İNÖNÜ (Özleteoeğl için).
f: vaiüşiuııı› m Tanı” JIİN› e-ıer,
ı r sıvı birisine
: ua -wvkır-.m ibni?” .ın u ı ~ .– -n

(SHP Kurultayı Anagıam Analiziniz)

SOSYAL DEMOKRAT HALKÇI PARTI
AH PASLI DEMOKLES, ARTIK ÇIK
ORTAYA!

f ‘EKİ ” Joker) İ.

ERDAL İNÖNÜ v l k
ALLAHAISMARLADIK _ S
(Hepsi Joker)

MURAT KARAYALÇIN

RAYLl ARMUT KAÇA?
AYDlNQÜVER GÜRKAN, ‘ ‘
HANGI URYAN GUVENDI? ,

( “Hi” Joker)

YÜKŞEL ÇAKMUR

EY LUKS ÇAMUR!

(S

CEVDET _SELVİ
T.C. VESİLE, A DEVE!
ME’ Joker)

ZİYA HALlS

YAZIK, IHLAS!

` ( “K ” Joker)

EİKRET ÜNLÜ_

UUF, NE TERLİK!

( “E” Joker)
GÜNEŞGÜRSELER
GUR GUREŞÇl, ELENSE
( ‘E’ Joker)

YÜKSEL ÇENGEL

GELSENE EY KÜLÇEl
( ‘EE ‘ Joker)

*KA
P ir

.rr”;’

yerde…

.ç J

,Uşıllllpsu cilızn

(Sabık öğrctimllýyçsfirl

Üniversite seçme sınavlarında kazanamayanlara “açık öğre
tim” imkânı vermeme karşı çık- ` °
tım. Çıktım, çünkü, mektupla,
telefonla, televizyonla, uzaktan
komutayla dağıtılan diplomalarln hiçbir hayır getirmediğini bi
liyordum. Sadece erkek öğrencilere yaradığını söylemiştim. Birinci öncelikle, bedelli
askerlikten yararlanacakları yaşa gelene kadar askerliklerini tecil ettirdiği için… Ikinci öncelikle, evlerindeki duvarlara asılacak diploma verdiği için…
Yılmaz Büyükerşen’in Eskişehir’de başlattığı orijinal uygulama çok sakat değildi. Çalışan lise mezunlan, hem çahşıp, hem qkuyabileceklerdi. Devam mecburiyetleri kalkiybrdu. Onemli olan, öğrenilen değil, diplomaualnıaktı. Memıırlyette 4 derece ahyorlardı.
“Universite diploması almak, iş bulma garantisi

değildir!” dedin, eleştirileri savuşturdun…

Geçen haftaki DYP grubunda üniversite seçme sınavlannı, kademeli olarak, hepten kaldıracağını, isteyenin istediği üniversiteye kaydını yaptıracağım açıkladin… Olacak iş değil! Boğaziçi bilgisayar bölümüne,
ITU mühendisliklerinden birine 100 binlerce genç

, başvurıırsa, ne işin içinden çıkılır, ne eğitim yapılır.

Ama olsun, dostlar erken seçim vaadlerinde görsün!

On sayfalık bir düzine ev ödeviyle profesör olunan
(üstüne alınma!) bir ülkede böyle üniversite diplomasına can kurban! Işe girmeye belki yaramaz, ama, inşallah, başbakan bile yapar.

ükümete şimdiye kadar ne istediysek
verdik. Fakat bir şey yapzımadı. Hırsızlığı
kesinleşen kişiler, şunun, bunun adamı diye
yerlerinde saklanıyorlar. . . ”
(CHP Denizli milletvekili Mazhar Müfit, 1943)

t.’

_ HAFTANINIÜKRM.
l ‘_ Vehbi_Koç’un “aile planlaması” konusunda dis;kur geçtiği; saatlerde. _bitiren Devlet Güvenlik
*ğMalıkenıesi ;Reşdya sordu: “Şeffaf-I
taşımış, “aışıeştiıçqgşiı ölmekistersinTİ g
H, g. glieTdiî-İBNİÃAIDS
g; ratüre büâş

. e.

-ýaPaiıêıýdi-?Allêsfininéli
. krwıilşlsaplasevıînğî’ ğ
Niyeşiııi sordıîjonunda cevabını aldı ,g

%75;

baboýu dinlemişêmdirf ‘kapuitimi îalmi- V.

. _ – I
1.4 -. ..ı ,f .’. ., _ y.. zıp. **j-ßûâ
‘ > gîkdılğßlut .JS ‘*..’.’.-z.~. .:.l.e._x›ıi.±«…-ıl..«….a:gua.,.;:..,.;…. ……-..’…..’.. 1

5 I

e ıımısı KI_E_NI__N’IN__GÜNI:İ_İ_ĞÜ
12 EvLuruN GlINLlIGlI

12 E_ ı lril darbesinin 13 ‘üncü _ı ‘aşını kutluyoruz. Azıcık gen) e. sonra
ileriıe gidip. anma/ara başlayalım…

6 _ilan 1978.’ A. Kenan E tren genelkunnaj’ başkanı oldu.

26 .kralı/e 1978.’ Sıkıyönetim ilan edildi.

Il Temmuz 197 9.’ AK. E ı ren, Kalender orduerirıde rakısını
yudum/erken. “Ne olacak bu nıeıııleketin hali?” diye sordu. Darbe fikri
böylece doğmuş oldu.

11 E_ ı ‘lül 1979.’ Ha) dar Saltık re arkadaş/an darbe çalışma/anna başladılar.
19 Kasım 1979: Süleyman Demirel hükümetini kurdu.

21 .lralık 1979: Yüksek komutanlar Istanbulda darbeyi tanıştı.
27.4ralılr 1979: Fahri Konıtüıke uyan mektubu gitti.

‘ 6 llart 1980.’ Haydar Salttk’ın hazırladığı darbe projesi A.K.Eıren’ı?

ııoıııoııııeııııııııı

SORU 1. “Biz onlara idam cezasını niye kaldırdıklarını soruyor muyuz? Onlar da bize niye
insanları idam ettiğimizi sormasınlar!” Kim de
di?

a. Kenan Evren

b. Tahsin Şahinkaya

c. Nurettin Ersin

d. Bülend Ulusu ‘

SORU 2. “Onlar bize “Sizde niye
idam cezası var?’ diye soruyorlar. Biz
onlara, onlarda niye olmadığını
sorduk mu?” Kim dedi?

a. Kenan Evren

b. Nurettin Ersin

c. Mehmet Buyruk

d. Nejat Tümer

SORU 3. “Anasına, babasına, milletine görevlerini
yerine getirmeyen insan,
insan haklarından fayda›
lanamaz ” Kinı buyurdu?

a. Kenan Eıretı

b. Tahsin Şahinkaya

c. Turgut Ozal

d. Nihat Erim

SORU 4. Bir devlet büyüğümüz.
16 Mart 1982’de, “60 kişinin işkenceyle öldürüldüğü iddialarına,
“Abartılıyoıyulö kişi öldü!” cevabını verdi. Kim?

a. Ilhan Oztrak

b. Bülend Ulusu

c. Turgut Ozal

d. Kenarı Evren

SORU 5. “Eğer Türkiye’de yaşayan birisi, İstiklâl Marşı’nın söylettirilmesini işkence sayıyorsa, işkenceye devam edeceğiz!”`Kim dedi?

a. Bulent Akarcalı b. Turgut Ozal

c. Mehmet Akif Ersoy d. Kenan Evren

ııııııııoıııoııooıııo

2 Nisan 1900: Kolordu komutan/an projeyi onayladı.

24 llajıs 1980: İstanbul ‘da hazırlıklar tekıar gözden geçirildi

4 Haziran I 980: Bayrak Harekat Planı onaylandı.

llHaziran 1980: “Durıım vaziyet/eri” sözlü olarak sıkıyönetim
komutan/anna bildirildi.

– J .lğustos 1980.’ Darbe ikinci bir emre kadar ertelendi

l Eylül 1980.’ AKfıren ‘den _yeşil ışık geldi

11-12 Eylül 1980.’ Darbe yapıldı.

J0 Ağustos 199]: A.K.Eıren Birinci Kişisel Resim Sergisi ‘ni açtı.
Ç’ ok uzattım. yeter .. Bundan sonraki sorular Iindık-fısıık. çerez
kabilinden, lokum, ekmeklik…

:sıvııııııııcıııoooııoıoıoıoıı

SORU 6. 12 Eylül döneminde kimse işkence-ı’

den ölmedi. Peki, niye öldü?

a. Kalp krizi

b. Arzu edilmeyen bazı kötü muameleler yüzünden

c. Pişmanlık

d. Aşırı seks

SORU 7. Bir üstteki soruyla ilgili
özlü tıbbî açıklamayı kim yaptı?
a. Kenan Evren
b. Ihsan Doğramacı
c. Necati Kölan
d. Cemi Demiroğlu

SORU& Altıncı sorunun cevabına inandınız mı?
a. Evet
b. Hayır
c. Keyfinize kalmış

SORU 9. “İşkence olduğunu söyle’ yen Axrupalı parlamenterler geliyor,
görmeyince ğidiyorlar…” Türkçesi ziyadesiyle bozuk olan, Avrupalı misafirß lere işkence yapılmadığı izlenimi uyan-‘-` dıran bu vecizeyi kime borçluyuz?

a. Kenan Evren

b. Tahsin Şahinkaya

c. Coşkun Kırca
d. Turhan Feyzioğlu

SORU 10. Birinci Kişisel Resim Sergisinin
açılışında Kenan Evren konuştu: “Resimleıimi

_satın alın, ileride değer kazanacak!” dedi. Re
simleri gördünüz, kaç para verirsiniz?
a. Az para
b. Çok para
c`. Kapik çalışmaz

CEVAPLAR
1) a, 2) a, 3) a, 4) a, 5) a, 6) b, 7) a, 8) c, 9) a, 10) c.

_mazsınızm Hastayı r

KURTHAN FİŞEK

FISI|.TI

ıırısıııvın HAKKI
ouvııa HAKKI

İktisatçıyı sağlık bakam, iktisatçının eski berberini sağlık bakanlığı müsteşar yardımcısı, bakanın askerlik sırasındaki bölük
komutanı olan emekli albayı öbür
müsteşar yardımcısı yaparsan,
olacağı budur.

Sağlık eski bakanı Yıldırım
Aktuna’nın elinin tersiyle ittiği
bir öneriyi, “ölme hakkı”
(ötanazi) denilen şeyi, jet hızıyla

– tüzükleştirdi yeni bakanlık…

“Beyin ölmüşse, hasta da ölmüş demektir. .Tıbbî müdahaleyi
kesin, hasta ölsün, ne ailesi ızdırap _çeksin, ne kendisi…” “

Ilk tepki hekimler- _
den geldi: “Hiçbir dok- `
tora bunu yaptıra

gittiği yere kadar ya
şatmak onların göre- – -I-`

vidir…”

İkinciıanlamlı ve sert tepki
Diyanet Işleri Başkanlığı’ndan
geldi: “Derdi veren Allah, devâsını da verebilir…” Diyanet’in açıklaması özellikle anlamlıydı, çünkü, can alıp vermek Allah’a mahsustu, “Hastamız çok ızdırap çekiyor, öldürün gitsin!” diyen doktorlara, hasta yakınlarına değil…

Hürriyeften Ilknur Yüksel
arkadaşımız gitti olayın üstüne…
Sağdan bastırdı, soldan bastırdı,
ilgili herkesin görüşlerini topladı.
Bakanlık da tüzüğün ilgili maddesini üç gün sonra iptal etti.

t Iyice saçmalamaya başlayan,
saçmalamakla kalmayıp kendi
içinde çelişip zırvalayan bir hükümetle karşı karşıyayız… Ceza
hukukumuza göre, “ölme hakkı”
(hastanın) iııtihardır, “öldürme
görevi” (doktorun) cinayettir. Ikis_i de suçtur.

Saçmalamayı bıraksalar da,
doğru-dürüst, olabilir, yapılabilir
işleri yapsalar…

KSITEPPO