Türkiye’nin Üç Aylık Gündemini Anladım Bile…

duman olan yerde…

__ TÜRKİ_YE_’NİN üc AYLI_I(
GIINDEMINI ANLADIIlII BILE…

– ürkiyenin acil gündenıiııiıı “demokratikleşme” olduşğuııu 607 gün önce
yazmıştım…

Pek acele edilınedi. anıa. DYPı› SHP koalisyonu kurulurken. iktisadi bakanlıklar DYP’ye. sosyal içerikli bakanlıklar SHPye verildi.

Yine yazmıştım: “Bütün mesele en kısa
zamanda 12 Eylül’ün ciiıiıfundan. artıklarından, kırıntılarından kurtulmak. gaspçıdan, hırsızdan hesap sornıaktır. Memleketin ekonomisini monetarist iktisatçılar
kurtarsın, sosyal vicdanı sosyal demokratlar tatmin etsin…”

Sonra da bir kaygımı dile getirrniştim:
“Tek bir problem var koalisyonlarda… Yal

‘mzca bizde değil, dünyanın her yerinde…

Işbölümü planları kâğıt üstünde iyidir,
ama, sosyal vicdan
ve demokratik yeniden yapılanmayı
DYP, iktisadi kalkınmayı SHP getirmeye
kalkışırsa, ayvayı yedik…”

Kenan beyin (A1lah uzun ömür _versin) tabiriyle, “Işler
yine çorbaya döndü
netekim…”

Sosyal demokrat
kesim iktisadi kalkınmayı, liberal sağ
kesim demokratik

pabuçlannı çıkarmış… Karşısındaki sorguç
langada lungada bir şeyler okuyor.

Haklar maklar avukatlar mavukatlar
cmuklar mculçlar…

“Heleseıı devlet baba…” demiş, “Uzatmiyesen lafı. ne istiysen, hemen söyliysen… ‘

: e c ,

Koalisyon protokolü belli oldu.

“Sosyal ıicdan” temsilcisi SHP memleket ekonomisini kurtaracak!”

– Abartmıyorum. Şaka da yapmıyorum.

Değme sosyial demokrat partilerin bile
akıl edemeyeceği mükemmellikte bir iktisadi program çıktı ortaya…

Başka bir şey de çıktı.

Sarı gacı Türkiye’nin en önemli probleminin enflasyon menflasyon, imf mif, delik
melik, paket maket olmadığını görüyor, biliyor.
Türkiye’nin derdi
asayiştir, can güvenliğidir.

Türkiye’nin derdi

işsizliktir.
Iki yıl önce Şırnaktaki olaylarda

SHP hükümet ortağı
olmasa, koalisyonun o
kanadında HEP’in
zımnî desteği olma. saydı, Türkiye kan gö l’ lüne (ve askerî idare
leşmeýi ‘üstlendi, ye) döner, analar ne

kimse kimseye yara- Mustafa Muğlalflar

namadı, yapılanlar doğururdu.

kimseye yaramadı. Iktisadi reform
e› ı c beklemiyorum… Enf
Aslında eskiye çamur atmak moda oldu.

Çok güzel işler _yapıldı
511 günde… Okuma-yazması olmayanlar,
“Konuşmamakta serbestsiniz. söyleyeceğniz her şey aleyhinizde delil olarak kullanılabilir, tek telefon etme ve anıkat tutma
hakkınız var, sizi şöyle ıica edelim. çay mı
istersiniz, kahve mi alırsıııız. şekerli mi olsun, espresso mu tercih edersiniz?” diye
yazılı kartvizitleri okudular.

Okuma-yazma düzeyi yüksek siyasi
zanlılara değil, cepçilere. tokatçılaıra. yankesicilere, katillere, sapıklara…

Niye?

Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu.
yani CMUK vaziyetleri…

Emniyet müdürü bir arkadaşını anlattı.

“İş üstünde” yakalanmış… Karakolda…
Sopaya hazır vaziyette, donunu indirmiş.
THIİO l 10

î

lasyon hızının kesilmesini beklemiyorum… Deliklerin
tıkanmasını beklemiyorum…
Beklemiyorum, çünkü, SHP’nin iktisadî anlayışı bellidir.

Beklemiyorum, çünkü, SHP’nin tarihi,
devletin tarihidir. Numeratöre takılmış
çumhuriyetlerden birincisinin tarihidir.
Ikincisinin. üçüncüsünün değil… Rumeli
ve Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin tarihi de odur. Asayişin tarihidir.

Tansu Çiller`in paket ve protokolünden
“sosyal demokrat kokulu” bir iktisat prog
,ramı çıktı. Monetarizmin bu tavizi saye
sinde, kimse kimseyi vurmaya başlamaz
inşallah…

Yine inşallah, işsiz sayısı artmaz…

Terörizmin anası, babası işsizliktir.
Lumpen tayfasına para verirsen susup
oturur, aç bırakırsan eline tutuşturulan silahı alıp vurur.

EEIIITJETJ

:manav n v

` ozER UÇURAN cıLLER

SÜLEYMAN DEMİREL ?Dünyanın en büyük Kürt sehri
lstanbuldurl’ derken Avrupa’daki bazı şehirleri unuttuğu içinl…O

YAŞAR TOPÇU (Ozel radyolar konusundaki demeciyle, alemi
aptal. kendisini kurnaz zannettiği için) ………………………………….. ..0

TANSU ÇİLLER (Boylesine ‘“uyumlu` bır kabineyi nereden
bulup çıkardığı anlaşılamadığı icin) ………………………………………. ..0

ERDAL İNÖNÜ (Böylesine “uyumlu” bir kabineye aklının nasıl
erdıği anlaşılamadığı için) …………………………………….. ..RAPORLU

KAYA TOPERİ (Büyükelçilik korumalarından daha keskin
nlşancı olduğu için) …………………………………………………………….. ..6

TEMPO EDİTÖRLERİ (Güneri Civaoğ!u’nun Hulya Avşar’a
yaptığı hareketi “teşhircilik” zannettikleri için) ……………………….. ..0

YILDIRIM AKTUNA (Hükümet sözcüsü olmak suretiyle çene
kabiliyetine en uygun yeri bulduğu için). ………………………………. ..0

MICHAEL MATES (Asil Nadire saat vereyim derken kendisi kol
saati aldığı

AWAZ GÖKDEMİR (Kabine dışında kalmasına kendisi de

ORGENERAL DOĞAN GÜREŞ (“Y0rgunum” gerekçesiyle_
emeklilik isteyen ve cumhurbaşkanlığına talip olmayan ilk
genelkurmay başkanı olduğu için). ………………………………………. ..5

(HaltalkAnagrm iiz)

KURTAR BİZ_İ ANA
KARAR ZABITIN…

SHP GENEL BAŞKANI

ŞAŞKIN, GEBE PEHLIVAN r ,_

( “EVİ” Joker) il,
ERDAL lNoNÜ _ ı’ i S
ULAN, DÖNER MI? v
( “UM” Joker)

İBRAHİMTEZ .
BIRAZ HIMMH ” ‘
( “M” Joker)

SURAT ARZULU, ÖN ÇALÇENE
(“TANSU”Joker)

NEcMEıTıN ERBAKAN _ _ S
BEREKETLI CEMAAT, NINNI ç

f “İL E ” Joker) i
UNALNERKAN
KAN-UL REVAN
(‘V” Joker)

ERKAL ZENGER
LANET GERZEK
M” Joker)

GERZELİ BALiNA AYDIN
AY, LAZLAR BENI GERI ALD – ı
(‘LAR”Jaker)

ORHAN KEçELj
ALO! KEFIHEN IÇER
(‘ER”Jaker)

KURTI-IAN FİŞEK l

Hürriyet Haber Ajansı’mızın
yardımlarıyla minik bir memleket
turuna çıkıyoruz…
Yaz mevsimidir, siyaset bunalttı, bayılttı,
mekân değişikliginde
fayda vardır.

o Çok fazla içki içtikten sonra Bursa’nın
Yenişehir ilçesindeki
U1ucami`nin mi
naresine çıkıp _
ezan okurken ý

10 metre
yükseklik- Ü

Şengül, sular akmadığı
için kolalı gazoz verdiği
ayıcığın pahalıya geldiğini,

kalkışan sürücüleri ısırmaya kalkıştığım söyledi. Ayrica, Kaplankaya mevkiindeki benzin istasyonuna
uğrayanlara bilgi olsun,
ikramlara “bayar” demiyormuş ayıcık… Cocapepsi ayrımı da yapmı

Rahmi’ Kaya, tedavi
edildiği hastanede iç kanamadan yaşamını yitirdi. Başki bir camide kılınan cenaze namazından
sonra toprağa verildi
(Bursa-hha).

o Dağlık arazide annesi vurulan minik bir
ayı yavrusunu evlat
edinen akaryakıt istasyonu sahibi Zühtü

kendisine su-süt vermeye.

ten cami- _ yormuş(Bolu-hha)…
nin çatı- _ o Siyasi lite- `
ğ ratürümüze “Otel ”
.. -. Ayısı” olarak geçen
i ı” Mustafa Taşar suskunluç ğunu ve susuzluğunu
$ sürdürüyor (Ankarahha)…
o Transseksüelliğin sebeplerini ilgili
sına dü- şahsın beyninde bulmaya
şen sobacı

çalışan Hollandalı profesör
. Gooren, “Yaptığımız araştırmalarda transseksüellerin beydnlerinde erkeklere
oranla bazı farklılıklar tesbit ettik, işin sırrını gelecek yıla kadar çözeriz!” dedi (Erzurum-hhal.. Kendi
‘ sinin bu açıklamayı niye

Erzurum’da yaptığı tesbit
edilemedi;

o Uluslararası Birinci
Geleneksel Homoseksüeller Kongresi’nin neden İstanbul’da yapıldığı, geleneksel hale nasıl geldiği,
hangi siyasi parti liderlerinin konuşmacı olarak davet edildiği, açılışın kim ta-d
rafından yapılacağı vs., bütün araştırmalara rağmen
tesbit edilemedi.

o Tarım zararlılarına karşı
“seks tuzağı” geliştirildi. Bur- `
sa-hha’mızın
haberine göre, tabiattaki biyolojikekolojik dengeyi
bozan zararlıları
caydırmak için “dişi kelebek kokusu” yayan bir karton kutuyu tarlaya saldığınızda, tuzağa gelenler yok
olup gidiyor.

C Refah Partili bir
milletvekilinin transvestit (erkek-kadın) biriyle kurduğu iddia edilen ilişki hakkında parti içi
(ve parti dışı) tahkikat devam ediyor.

KABİNE

Gençlik rüzgârlarının eseceği söylenirken, bakanlar kurulunun
yaş ortalaması 57`yi buldu.
Haydi, abartmayalım
53.26`da kaldı. Bakanlar
kurulu üyelerini topluca gö- _
renler, ya mumyalar müze- Ü
sine benzettiler, ya “dino- ‘ _ç
zorlar kabinesi” sıfatını ya- -‘ .
kıştırdllar. n.,

Bakanlık kaybeden, daha doğrusu, asla olamayacaklarını bilmeyip, bilemeyip üzülen safoşlar konuşuyordu.

“Bunların hepsi dinozor…”

Janet Asimov okumuş kültürlü bakanlardan biri yetiştirdi cevabı: “Dinozorların nesli
tükenmez… Onların doğrudan
torunları

YASAH TOPOIYNUN
VEDA MESAJI…

Kimseyi zamanında yerine ulaştıramayan Yaşar
Topçu ulaştmna bakanlığından ayrıldı. “Hızh tren” projesi .de bu arada ceviz oldu,
iyi oldu, memleket hazinesi
tokatlanmaktan kurtuldu.

Bir de veda mektubu
yollamış Topçu… Yayınlamayı vatan, millet, meslek
ve gazetecilik borcu biliyo”Bugüne kadar şahsımla
ilgili tek bir doğru yazı yazmadınız… Hep yanlış yalan

habere dayanarak hücum
ettiniz… Basının bir kolunda yaratılan asılsız haberleri, diğerleri kolunda kullanarak rakı parası kazanmak gibi onur kırıcı işlerden
vazgeçmediniz… Utanma
duygusu bende vardır. Ne
olurdu, biraz da sizde olsaydı. Saygılarımla…”
Şahsıma ismen yönelik
bir mektup olduğu için, benden de saygılar… Imla hataları, cümle düşüklükleri
şahsıma ait değildir.

111TEWO

ı YAŞAR TOPU!

[Emretmcscn d: olur bakanımûi

Bakanlar kumlu üyeleri değişirken hep içim
cızzz eder. Benimki 0 kadar ettiğine göre, “gitmek
mi zor, kalmak mı zor?”
şarkısını terennüm edenlerin halini siz düşünün…
Cınzzzzzz!

Yeni kabinede yer almayışına üzüldüğümü
söyleyemem…

Tamam, parti politikası yaptın, devamlı DYP “
aleyhine neşriyatta bulunan özel radyoları kapattın… “Ben yapmadım, Ismet abi yaptı!” demeye kalkışma… Ulaştırma bakanlığının bastırması
olmasaydı, içişleri bakanlığının bağlı kuruluşları
ses çıkarrnayacak, görmezlikten gelindiği için de
anayasal bir yasak daha delinip gidecekti.

Işgüzarlık yaptın, Türkiye’nin gündeminde 01maması gereken bir meseleyi ön plana çıkarttın…

Derken, 180 derecelik tornistanla, “Hele bir
bakan olayım, bütün yasakları kaldıracağım,
kuşlar kadar hür olacaksınız!” dedin… Otuz yıldır
siyasetin _içinde olduğum için alışkınım böyle
ağızlara, ayaklara… Ama, genç kuşaklar anla

makta güçlük çekiyor. Neyse, seçim olsun bitsin,
kurtulacağız densizlerden, densizliklerden… Bakanlar kurulunun yeni listesi bunun başlangıcıdır umarım…

“Bizim politikacılar, kafalarına
sığan bilgiyle, pireler dünyasında

âlim olurlardı. . . ”
(Mark Twain, 1904)

-saka, ‘OİOİ-Şaka ,

am&

_

., .::LJAJ ‘.. 1;.!

,îlfâîîlîî .İİİİF

1

,g, “v3.1 ‘ ‘
i&
.tanımını x.

Bizimki dağa çıkmış… Ekmek parası, kursak
lokınası…

Bozayıyı görmüş, tüfeği omuzlamış, tetiğe basmış… Iska… Ayı kovalamış acemi keko avcıyı… Bastırıp sıkıştırınış, “zahrî ilişki” vaziyeti…

Acemi pehlivan güreşe, ilk defa olan livâyata
doymaz… Omuzda silah, tekrar dağa, tekrar aynı
avcı, yine aynı bozayı, yine aynı çekilen tetik, yine
ıska…

Bozayı yine kovalamış, bastırmış, arkadan dolamp puan almış…

Uçüncü seferde bizimki sotaya yatmış… Bozayıyı bekler…

Ayı arkadan yaklaşmış, omuzuna pençesini tıklatmış…

“Helesen babo! Avcı nusen, nonoş misen? Karar
veriysen, ben de rahat ediyrem…”

foto-şaka foto

duman olan yerme… KunTnANFişmıç

MİSAFİR MİSAFİBİ, EV SAHİBİ HİG BİRİNİ, ESKİ

MİLLETVEKİLİ YENİ BAKANI SEVMEZ… PEKİ, SEVGİ NEREDE??

Bazı insan vardır, suratına baktığında kanın ısrnmaz, için kaynamaz.. Seıgıkizlilıur bu… Arıza, pasif birdunrmdırr. Scvnıezsin, sevrnediğinlc lralusrn…

Başka bazı insan vardır, sırıanna baktığında sûııgüye sanlnıak gelir
içinden… Gözlerinden nelitt akar. Sevmeyişirı aktif ;ekli nefrellir.
Eski bakanlar kurulunun yenisi açrklaıımadan önceki toplantı bloğrailarına bakryordum. Suratlan asrkrı, gödeniıdcn naber alayordu

Kimlere baktıklarını kestirerııaiıiıı. Yeni bakanlar kırııılunrrn fotoğrallanur elden geçirdim Yüzleri DCŞCİIÂ gözleri sevyýsıkdi. SllPli
olan/an eylül, DYPliolaıılan kısım ayırııdüşıirıüyodardr
Ama, bugün bugün, kendileri bakan olduğu içirı scvgisızlıklcıi pasifü. .

Uzartım galiba.. Yeni kabirıc vatana, millete, yüzsûze ıokarçıya ve
emrkdaşlanmm hayırlı olsun.’

SORU l. Rahmetli Ozal kabine kurarken vefaya, sadakate çok önem verdi. Emel Sayın’ın dışarıdan (milletvekili olmayarak) kabineye girmesi söz konusuydu, ama, aforoz edildi. Niye?

a. Yabarıcıyla evlendiği için

b. ‘Anm, B_alım, Peteğim” demediğı’ için

c. Inatla “İnleyen Nağmeler”i terennüm ettiği

için
d. MGK icazetlı’ MDP baIosunda şarkı söylediği için

SORU 2. Rahmetli Özal
bazı insanları sevmez, onlar hakkında konuşurken ağzım
bozardı. “Kıçının üstüne oturturum!” lafını kime etti?
a. Jivkov b. Bush
c. Yeltsin d. Apo

SORU 3. Türkiye’de “modemleşme”nin şartı sakal-bı
yık kesmek oldu. Erkal Zenger’in
1983′ yılında sakal bırakası tuttu,
“Ulan, bizim K0rkut`a benze
mişsin!” diye zılgıt yedi, bir sur aforozda kaldı. ß:

Kızıp fırçalayan kimdi? __
a. Turgut Qzal b. Semra Ozal
c. Ahmet Ozal d. Kenan E tren

SORU 4. Kadınları sever, çok sever, ama, fazla güvenmezdi. “Ayağında pantolonfElinde şişe/Aiarifet o değil kızını/Erkeksenayakta işe” dizelerini Türkiye’nin kenef edebiyatına kim kazandırdı?

a. Kenan Evren

b. Ihsan Sabri Çağlayangil

c. Hilmi Işgüzar

d. Tansu Çiller

SORU 5. Boyunun kısalığını kendisine problem etmedi, ama, fakirleri de sevmezdi, uzun
_boyluları da… Erdal Inönüye “boyu uzun, aklı
kısa” lafını kim etti?

a. Adolf

c. Turgut

b. Benito
d. Napolyon

SORU 6. Sabık bakanlardan Ömer Barutçu’ya sıcak bakılmadı. Tansu Hanım da sıcak

THWOVM

bakmadığı için, kırmızı plakasını elinden aldılar.

‘ Barutçu’ya kim “barbutçu” dedi?

a. Mesut Yılmaz b. Cavit Çağlar
c. Hüsamettin Cindoruk d. George Bush

SORU 7. Kendisi önce orgeneraldi, cumgeneralliğe terfı edeceğini zannetti, gümgeneral oldu.
Şimdi cumbaba olan Süleyman Bey için “O

m başbakan olursa
ben şimendiferim!”
dedi. Kim?

a. Cevdet Sunay
b. Memduh Tağmaç
c. Faruk Gürler
d. Kenan Evren

SORU 8. Bazı insanlarımız II. Abdülhamit`i
sevmez, ama, ilginç bazı
kanunlar çıkarttı. 1923 yılında
Q değişen seçim kanununa, II. Abdülhamitin akıl etmediği ne ek’ lendi?
a. Seçmen yaşının 18
olması
b. Sandıklann sayım merkezlerine deveyle taşınması

c. Kadınların oy kullanması
d. seçmenin vergi mükellefi olması

— ,SORU 9. Meclis çatısı altında ilk küfür “Sus,
terbiyesiz!” oldu. Yakalar daha sonra açıldı. Yolu
kim açtı?

a. Ahmet Vefk Paşa

b. Kenan Evren Paşa

c. Sokollu Mehmet Paşa
d. Mahmut Şevket Paşa

SORU 10. Sevğisizlikten başladık, sevgiyle bitirelim… Hangisini seviyorsunuz?

a. Tansu Çiller

b. Süleyman Demirel

c. Rahmetli

d. Malıdumbey

e. Renkler ve zevkler tartışılmaz

CEVAPLAR
. E? flv_ ?lâ ?Äkzîl Pz?? 92.9? 9×7? F2?? 99).& ik). f?..

ÇIFİİİ. “IÃİİET-:Ig

ıunişnıan
aısısıuıısıı.
KUBKMASINLAR…

Once
Möllnde, sonra
Solingen`de
olanlardan sonra Alman`ları
korku sardı. Hayatlarında görmedikleıi kadar ı- t

tıkları Türkiye`ye gelmeleri
halinde, paralarından olmasa
bile, canlanndan olacaklarımn
telaşına düştüler.

Son yirmi yıldır görmediği
kadar “turist kıtlığı” çekiyor
Birkiye… Güveni tazelenen Abdülkadir Ateş de demecini patlatıyor. “Alman turistler korkmasın, gelsin, himayemizdedir
hepsi…”

Içişleri bakanlığının ısrarlarına rağmen başka bazı şikayetler devam ediyor. Mesela, güneydoğuda askerliğini yapıp
tezkere alanların dönüş yolları
belli… Şikayetler de devamlı…

“Subay, astsubay, er ve erbaşlarımız, dönüş (Batıya) için
Erzurum karayolunu kullanmak zorundalar… Tek güvenlisi
o… En tehlikelisi de, Elazığ-Bingöl yolu… Otobüs firmaları güvenlisine değil, tehlikelisine bilet kgşiyor. Polise, jandarmaya
söylüyoruz, “haaa haaaa” diyorlar. Otuz üç arkadaşımızı kaybettik bu yüzden… Dinleyecek
ve dinletecek birine ihtiyacımız
var…”

Güvenlik sorunlarından s0rumlu bakanlığın kendi polisine, jandarmasına ve dıgınk otobüs şirketlerine laf geçiremediği
bir ortamda, “Turistler gelsinler, gezsinler, korkmasınlar…”
demek, mezarlıktan geçerken
ıslık çalmaya benziyor. Turizmi
geliştirmek için asansörden başkasııu bilmeyenleıi dağ tırmanmaya, suyu küvette görınüşlere
rafting (salcılık) yaptırmaya da
kaç kişi inanır, bilmem…

Sayın ve sevgili bakanımız
1402’liktir, bir bildiği vardır
herhalde…

M-«l