Herkes Şikayetini Kadıya Yapar! Peki, Kadı Kimi Kime Şikayet Etsin?

ııEıiııEs siıgAiiısıiıii KAniiiA YAPAR!
PEKİ. KAuı KIMI KIME sıKAvısı ETSİN?

oğan Öz Aııkara’mn cimsavcısıydı.
“1962 yılından beri belli çevrelerce tehdit ediliyordu. 1968’de Konya’da görevdeyken ‘Mücadele Birliği’
adlı örgütün kapatılmasına yol açacak dosyayı hazırlamış, Denizli’de savcılık yaparken Necmettin Erbakan’ın kardeşi Akgün
Erbakanla ilgili yolsuzluk dosyasım hazırlamış, Ankara Cumhuriyet Savcı Yardımcısı’yken Süleyman Demirel’in kardeşi Hacı Demirel’e Denizcilik Bankası’nca verilen
usûlsüz kredi olayına el koyunca tehditler
artmıştı. Uzerinde çalıştığı son dosyalardan biri, ülkücülerin karargalu durumundaki Arıkara Sit& Yurdu. t::: swanmasıyla

ilgiliydi…” (Demokrasiye Karşı Siyasî Ci- ‘

nayetler, TEMPO Yayınları, no. 1, s. 2123)
24 Mart 1978 sabahı, beynine, kalbine
altı kurşun sıkılarak öldürüldü.
o e o >

Niyazi Fikret Aygen Bayrampaşa Ceza;

evi’nin savcısıydı.

“Yirmi iki yıllık savcı olan Niyazi Aygen, uzun yıllar Çatalca ve Istanbul adliyelerinde savcılık yaptıktan sonra, 10 Şubat 1990’da Bayrampaşa Cezaevi’nin savcılığına atannuş, Ağustos ayı içinde koğuşlarda arama yapılması sırasında
tutuklulara dayak atılması
nedeniyle cezaevinde bulunan 200 sol tutuldunun imzalı dilekçesiyle savcılığa şikâyet
edilmişti…” (De- 4
mokrasiye Karşı
Siyasî Cinayetler,
Tempo Yayınları,
no. 1, s. 81-82)

12 ı Kasım
1990 sabahı,
Menderes’in anıtmezarının bulunduğu Ulubatlı Hasan Kavşağında, tıkalı
trafiğin açılmasını beklerken, beynine, kalbine, vücûduna sıkılan altı kurşunla öldürüldü.

o e o

‘ v: Ethem Ekin Adana cimsavcısıydı.

Dört ay öncesine kadar Adana’daki terör
eylemlerini soruşturmuş, istihbarata göre
Dev-So1’un ölüm listesine girmişti.

20 Nisan 1993 sabalu, işine gitmek için
evinden koruma polisiyle beraber-çıktı, açılan yaylım ateşi sonunda ikisi de öldü.

o o o

Can güvenlikleri “sıfır” olan hâkim ve
savcılann eylemleri masum başlanuş, masum devam etmişti.

İstedikleri şeyler çok fazla değildi.

‘IIIPO l 14

n Hizmet yaptığımız, adalet dağıtmaya
çalıştığınuz binalarda_ köpek bile bannmaz… Daha insanca mekânlarda çalışalun.,. ı
B Türkiye’de 55-60 milyon insan yaşıyor,

her 4 kişiden biri, ama saıuk, ama dâvâcı, ama şahit olarak mahkemelere düşüyor.
Buna karşılık, hâkim ve savcı sayısı 6-7
bin… Böylesi bir iş altında, adaletin yanılma payı çok yükselmektedir.
Ucretler gülünç düzeydedir. Çocukları- mızı “adam gibi” okullarda okutmak bizim de hakkımızdır.

Hâkiın ve savcıların eylemleri Diyarba
_-kır’da başlamış, Sakarya’ya kaymış, son

tespitler-e göre 11 ilâğlçğamıştı.
Istenenler yine atla deve değildi
Meclis’in gündeminde bekleyen 16 kanun tasarısı bir an önce kanunlaşsın, adlî
mekanizma yenidenyapılansın istiyorlardı.
Kendi istekleri değildi bu… Bakanlar Kuru. lu’nun kısmi veya
külli onayını almış, TBMM
gündeminde
milletvekillerinin keyfini
bekleyen tasarılardı.
20 Nisan 1993

siz yapıp siyah çelenk bıraktı.
o o ı

Dokuzuncu cumhurbeyimiz kim olacak?
Demirel nıi, Cindoruk mu, Inönü mü, Zorti
mi? Dikkat edin, adayların sıralanmasında,
boy sırasına değil, oy sırasına bakılıyor.

Peki, başbey kim olacak? Etrafta “ikinci
adam” olmadığı için, aynanın karşısına geçen herkes kendisine yakıştırıyor.

Anadolu’nun bir lâfı vardır. “Allah hekimin, hükümetin, hâkimin-‘eline düşürmesin!” Şu meşhur

Sekizinci cumhurbaşkanı hekimin eline,
koalisyon hükümeti birbirine, hâkim (ve
savcı) can derdine düştü.
‘ ~ Ilk iki “kuvvet” kendi “keyfe keder” dertlerini unutup üçüncü kuvvetin dertlerine
biraz duyarh olursa iyi olur. Sokratın dediği gibi, “Adalet mensupları, kibarca dinlemeli, bilgece cevap vermeli, sakin kafayla
teemmül etmeli, tarafsız karar vermelidir..”

Şu yukarıda özetlediğim şartlarda oluru
var mı?

snmmmmııûfm

YILDIRIM AKBULUT (Türkiye’nin siyasî iaiiıiiiiîie W.
Foimiııci’ olarak ölümsüzleştiği için) ………………….. .. “

CEVDET SELVİ (Ağzından çıkani kulağı duymadığı ,o,

İSMET’ SEZGİN (Sa lari erke ağarmak Suieliyis&
amıgı içinl………

DENİZ BAYKAL (Cenaze törenierinin saef v:- unutluğu

HÜSAMETTİN ciıinonuk (Emanetçiiikten iç; _t L
asâieteüiiediği ‘ i*

l
l
sı.

CAVİT ÇAĞLAR (Sarı zemin üeıine morciveri ;._. .
kravatlarindan cenazeierde bile vazgeçemediği lcin, ‘

ERDAL İNÖNÜ (“Bekle-gör’ politikasının babasının› 5
en iyi takipçisi olduğu için) …………………………. .. . ‘

SÜİKASTÇI KARTAL DEMİRAĞ (“Ben e:: r* se’ en’
demekten perpeıişan olduğu için) ………. .. .

I
MEHMET GÖLHAN (Herkesin ayna karşis taa renal
basbakanlfa yakışlırdiğı bir zamanda arazi oimay z.

için) ……………………………………………………………. ..

l

. I
BEDRETTIN DALAN (Bitmeyen siyasî ihtirasina ‘Aş,sevdasını eklediği için) …………………………………….. ,. ,

11x” .

(Ba a

CAVİT ÇAGLAR
GARÇ, LIVATA!

İS_MET SEZGİN _
sis, GAZ ETMESIN
(“AS”J0ker)

SÜMER ORAL

MOR ULSER
NECMETTİN CEVHERİ_ 5
NE CICILER VEHMETTIN? , .
(“İL”J0ker) ‘ r
ÇMER BARUTÇU
OMER BARBUTÇU
(“B”Joker)

TANS_U ÇİLLER
TELLI USANÇ

KÖKSAL TOPTAN _, i *.
POSTAL TAK NANKOR!
(“NAR’ Joker)

NEVZAT AYAZ

AYÂN ZERZEVAT i
(‘ER’Jaker)

ERSİN FARALYALI _
AY! FILLER ARASINDA!

(“AD”Joker) f& î l
MEHMET _ALİ YILMAZ_ :

AY! MIMLl, ZAHMETLI!
(“I”Jaker)

HÜSAMETTİN CİNDORUK a
KÖŞK PAKLAR, KONUT KESM

(Hepsi Joker)

SÜLEYMAN DEMİREL

ŞAPKADAN O ÇIKARSA ÇOK ŞAŞAR’
(Hepsi Joker)

, Yarım kalmış maden işçileri
. “yüşünden, Türk-Iş Genel
‘ eterliği makamından ve
-. i evde unutup pavyonlara
&eşinden tanıdığımız Şemsi

HIHSIN ‘I MAYIS HAZIHLIGI

tüyleri diken diken olanlar gitti, yerlerine daha yeniceleri geldi.

1 Mayıs günü ne diyecekmiş
Türk-Iş?

er, Kaç yıldır
gtiği söylenenlerin
am tela- aynısını…
‘etmek için “1 Mayıs’ta
puanın sı- Genel Tatil”,
iha,, slogan “Işçi Düşmangiegiyor. larına_ _Karşı
ı Rivayete Tüketıııcınßoytüm Ta – kotları, Işten
dm ve Sa- __ ı _ ‘ Çıkarılmalar
mhane Ve- İİ. ‘ ‘ 4 Dğırdurulsıgı”,
ediği ” azanca öŞişli’de- 9% g re Vergi”, “12
5 Abide-i ü Ka
ağı-âyet meydanında yapıla’gk olan 1 Mayıs mitinginde
. huaııılacıakınış sloganlar…
İ* ‘lîirk-Işte yeniden yapılaniga (glasnost) var aslında… Es?ßden “1 Mayıs” denildiğinde

zıntılaıi Temizlensin” (bu biraz
yeni), “Sosyal Hukuk Devleti
İstiyoruz”, “Vaadleri Unutmadık”, “Bir Gün Mutlaka”.

Eeeee! Daha ne var, ne yok?
Toplmam 89 slogandan gayrı…

BUIIIN SUIFLAIII YAKALANMAK…

Neyin “suç” olduğu, neyin
olmadığı hep tartışılır.
Vaktiyle kelâm buyurnıuş
atalarımızın bir bildiği herhalde vardır. Suç olan, yapmak değil, yakalanmak… v
Erzurum-hhadan Cem
Bakırcfnın haberine göre,
kaçakçılarla güvenlik kuvvetleri arasında Iran sınırında
çıkan çatışmada, 1 kaçakçı
yakalandı, 6 kaçakçı kaçtı, 21
eşekten 6’sı_ öldü, 3’ü ağır yaralı, 4’ü hafif yaralı, 8’i kazasız-belasız olarak ele geçirildi.
, Karacabey-hhadan Gürel
Ergen’in haberine göre, ilçedekLun-fahrileaeındaıı bir
/îötîbuğday çalan dört kişi, yükün ağır gelip atın yere çökmesi üzerine yakalandılar.
Sanıklar “Yükün ata ağır geleceğini düşünemedik!” dediler. Yapılan sorgulamada, aynı kişilerin, beş ay önce, 40 te

kablo çaldıkları ortaya çıktı.
Yine Erzurum-hhanın tesbitlerine göre, Kuzey
Irak’tan memlekete sokulan
30 kalaşnikof marka
.otomatik tüfek
ele geçirildi.

Rivayete göre, yakalanan 18
kaçakçı, “Sen taşıyacan, ben
taşıyacam!” diye birbirlerine
‘girince, gürültü-patırtıyı duyan komşular ihbar etmişler…

Aaahhhh aaahhhh! Nere
.ım

ATIS SERBEST IJALIS YASAK!

Yarım yüzyılı geçkin zaındır bu memlekette yaşa&herkesi tanıdım, her şeıııladım.

Yalnız iki şeye kafam
hıyar.

_şıincisi vergi mevzuatı
,Yergisini ödemeyenlerin
devletin özel kasada saklı, çift kilit altın
W_ anrruyor. Yani, mil kızsın, isimlerine,

‘ e küfretsin isten” .:_Ama, vergisini öde
m isimleri açıkla’-0 Zaman da, üze
_vergi ödediği , ,
%_yğzde 86’sı

” Umhaneci…

, özelliklerinden
. _ıiktin İnek bo“çeli aşısı, Çin
den dış turizm,

“’ &yen yiizsüz, öde- ‘

çabuk cinsel birleşme amacıyla belden lastikli şalvar,
zehirli zakkumdan kanser
tedavisi ürettik, yarattık.’
Ama, mucitliğimizi (ve
aslımızı) inkâr eden haramzadeler gibiyiz… Haberi
okuyun, ne

dediğimi anlarsı
nız… Aydın Dikmen (Muğ- .

la-hha) bildiriyor. _
“Bodrum Yalıkavak’ta
kendi imkanlarıyla yaptığı
denizaltısıyla izinsiz dalış
yaptığı için 5 yıl ağır hapis
istemiyle yargılanan işadamı Erkan Ayral beraat etti.

Yaklaşık 2 milyar liraya
malettiği `Meraklı’ isimli
denizaltısıyla Yalıkavak’ta
deneme dalışı yapan Ayral
hakkında, `yasak bölgede
dalış yaptığı’ gerekçesiyle
ve 2863 sayılı yasaya muhalefetten, Muğla ağır ceza
mahkemesinde dâvâ açılmıştı…”

Hep demişimdir, insanın başına ne gelirse, ya
meraktan gelir, ya muhalefetten, ya mevzuattan…

Neyse, dört celseden
sonra, “eyleminde kasıt bulunmadığı” gerekçesiyle beraat etmiş Ayral… Sonra da içini dökmüş…

o “Ilme hizmet
o etmeye, arkeolojik
çalışmalarıma devam edeceğim… Çağdaş dünyaya neden yetişemediğimizi, teknolojik

, gelişmeye ayak uydurama
yışımızın sebeplerini daha
iyi anlıyorum. Yaşasın adalet!”

Hep demişimdir. Hukuk
başkadır, kanun başka…

Kanuncu vardır, hukukçu vardır.

‘ ‘. lefon direğinden 2.000 metre

de o eski hırsızlar?

ıvıEııAKLııNıvıAvıN.
ıEnsııK-vııııı

Ankara büromuzdan Turan Yılmaz’ın haberini okuyunca şaşırdım.
Azılı Türk düşmanı, Ermenistan
devlet başkanı Levon Ter Petrosyan’la MHP genel başkanı Alpaslan
Türkeş (“başbuğ”) Paris’te çok gizli
bir görüşme yapmışlar… O kadarla
kalınsa iyi… 22 Şubatla 4 Mart tarihleri arasındaki Amerika ziyaretinde, Ermeni ve Yahudi lobilerinin önde gelenleriyle de görüşmüş ‘l`i’ırkeş…

Tamam, Demirel’in, Inönü’nün,
Çetin’in bilgisi var, ama, bu ne perhiz, bu ne lumız? n

Kayseri-hha’dan Omer Faruk
Güder arkadaşımızın 10-15 gün önceki bir haberini hatırlattı yazıişleri… Bendeki jeton geç düştü, ama,
düştü. _ı

Selçuk Universitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ramazan Mirzaoğlu, MHP yanhsı “Bizim Ocak” dergisinin düzenlediği konferansta, ilginç
bir gözlemini telaffuz etmişti: “‘I`ı’irki
Cumhuriyetler komünistlerin elinde!”

Benden yorum yok… Ama, Kissinger’in lafı da kulağımdan gitmiyor: “Siyasette kalıcı beraberlikler
yoktur. Konjonktüre bağh olarak geçici ittifaklar vardır…”

HSTEIDO

‘ .› . ?F 3:- Lil’
AFİŞLERİNİZİ, POSTERLEHİNİZİ GÖRDÜM
ERDAL BEYİ SOSYAL DEMOKRASİ SİIE Mİ KALDI?

« ı… ‘ -;î êâwziêtwı.
EĞENMİYORSUNUZ, SİZİ İSTERSENİZ
BİRAZ DAHA SOLA ALALIM DENİZ BEY…

foto-şaka foto-şaka foto-şaka

YOK, TEŞEKKÜR EDERİZ, BABA
GELDİ. HEPİMİZE FAZLASIYLA YETER!

SEYFİ OKTAY

(Katillerin, hırsızların,
yankesicilerin hâmîsi)

CMUK çıktı, hem
SHP bayram ediyor,
hem katiller, hırsızlar,
yankesiciler, bitirim~
ler, tokatçılar, kıtıpiyozlar, madikçiler,
hampacılar, haybeciler, sinyalciler, muslukçular, tırnakçılar_ oem
ler, .labunyalaıg madiler, madikçiler…

Ilk bölümdekiler memnun (SHPlilerL ça.
kü, “adalet reformu” yaptılar. Yani, polislen .
savcılara, hâkimlere, bilcümle adalet gm& ğ
lik erbabma, sanıklara saygı gösterm Qğmm
ler. ›

İkinci bölümdekiler (lumpen taifesiı me”.
nun, çünkü, kendilerini adam yerine koyan bm
leri türedi. “Konuşmamakta serbestsin, söyle&
ğin her şey aleyhinde delil olarak kullanılabili
avukat tutabilirsin!” diye, iki saat kafalan ün
leniyor, ama, keyifleri yerinde… Ya susup emi
yebilirler, ya “Anlat anlat, heyecanlı oluyor!’ d
ye kpnuşabilirler…

Ohemli bir reform oldu adalet ;i-;ncmirniı
de…

Ama, merak ettiğim bir şey var.

Türkiye’nin 18 ilinde (şimdiye kadar), çıkma_
dık 16 temel kanun için, hâkimler, savcılıı
avukatlar, mübaşirler niye “protesto yürüyüş

v… m. _

“Aptal adam satıcıya fiyat sorar..

Kurnaz adam dün baktığı _’

etiketteki fiyatı hatırlar. Akıllı R

adam komşuda pazarlık yapar.. î
(oscar Wilde, 1886)

Rahmetli Kürtleri severdi.

Kürtler de onu severdi. 4

Gürginle Ferhat bindiler otobüse… Gm?- i*
suz iki keko… Gelip konvoya katıldıla”. W?”
arabasının arkasına takılmadı, boynu › ;Mk
yette kenarda durdu. _ >

“Helesen babo, geliysem, arkasına taklhlg”
dedi Ferhat…

I-ıhh…

“Babam ölmüştir, anam ölmiştir… Ağlllîýi
Ama, agam fukarayı sevmemiştir, ırak dum