Babası Kızını Nasıl Öptü?

BABASI

ww› abı

IZINI

NAsıı. ÖPTÜ?

kıl hocaları Ecerit`ti. ondan öğreııdiler, belediye seçimleri yaklaştı. bilcümle basın mevcut hükümete düşmanukesildi.

Kimse sormuyor: “Uç belediye ggitti
mi hüküınet gitmez. Nereden çıkardınız bunu?”
Bozacının şahidi şıracı. genelev sahibininki nıeyhaneci… Mevcut
hükümetin ortakları
sormuyor: “Yüzde
21’lik belediye oyuyla
cumhurbaşkanı olunuyor da, niye hükümet
devam etmesin?”

Hem son haftaların
gazete manşetlerinden
bıktım, hem dedikodulardan…

DYP, CHP,
SHP, RP, MÇP,
CMUK’A MUCK
DI. TANSU CAVIT’I, . i
ÇAVIT TANSU’YU SEVIYOR. BABA
GELECEK, HEPSINI SEVECEKI”
Tam harf çorbası…

Okumaktan bıktım. Şerefsiziın. bıktım! Ama, mecbursun, yazılana bakacaksın…

En azından başlıklara…

“Baba kızını kucakladı!”

“Demirelle Çiller kucaklaştı!”

Buna ben “aile muhabbeti” derim…
Biri su mühendisi, öbürü muhallebi iktisatçısı, memleket ekonomisi sağolsun!

Gözlerim yaşardı, perde gerisindeki

isimsiz kahramanlardan, başbakanlık ”

muhabirlerinden birini çağırdıııı yanıma…
“Anlatsana, ne oldu?” diye sordum.

Anlattı.

Gitti, gidiyor, sevdi. sevmiyor cinsinden papatya fallarından ziyadesiyle
rahatsız olan Tansu Çilleri, şzıpkadan
başka derdi olmayan baba makanıında
kabul etmiş… Eski başbakanlık binasında…

Derdini dinlemiş, hak (ve moral)
vermiş…

“Kızım, sen moralini bozma! Çalışmaya devam et, sen benim kızıııısın…
Senin canını kim sıkıyorsa ayağımın
altına alır, böcek gibi çiğnerinı…”
TEEO 130

Tansu göz yaşlarını tutaııııııııış.

“Balıacığrııır ben ettim. sen etme. bağvışla beııiî” demiş…

Gazetelerden okuduklarını bunlar…
Meğer devamı varınış… Devamı de
ğil. aslı…

`Önce sinirlenmiş baba… “Tansu hanım çizmeyi aşıyror. Ne zaman
kızsam, `basın çarpıttı’
diyor. Taınaııı, akım
derken kakam anlayabilirler, ama, her keresinde değil… Çağırm,
tez gelsin…”

Apar-topar gelmiş
Tansu haıııııı… Dellenir
gibi olmuş, babanın zılgıtından sonra sıısmuş…

“Sen dilini tutmayı
ne zaman öğreneceksin
kardeşim?”

Baba sert, manevi
kızı sert… Gerisinin nasıl geldiğini yumuşadığını merak ediyorsanız, onu da
babanın ağzından yazalım. Arkadaşlarımız orada kulak misafıriydi.

“Bak kızım, başımızda bir sürü dert
var. Bir de sen çıkma başıma. Hükümetin uyumlu görüntüsünü de bozma… Sen benim kızımsın, sen beni
üzersen başkaları ne yapmaz?”

Yumuşadı Çiller… Hiç susmadı. koalisyonu bozmaya niyeti olmadığını
tam yarını saat anlattı. Daha önemlisi,
gideceği Londra’da yapacağı konuşmanın metnini bile verdi. Baba metne

. şöyle bir baktı, mühendistir, iktisattan

çok iyi anlar, “Hııııhh” dedi.

Hıııhhhhl

Bak baba. bak bacıî Bu memleketin
bir sürü sorunu var. En önemlisi de Fırat-Dicle hattının doğusundaki terördür.

Aranızda ağlaşıp duracağınıza, yatın kalkın. koalisyon ortağınıza şükredinî Yüz kere söyledim, yazdım, bin kere daha derim… Şırnak olayları,
SHPsiz, HEPsiz bir koalisyonun başına yıkılırdı.

Hamî-mahmî ilişkileri konusunda
da bir diyeceğim var. Babaların fonksiyonu ikidir. Çocukları korur, annelerini sever.

_ANSU ÇILLEII (Thaıctıerla yemek yeyip üste

T
‘ıçın _……-…_..-..-.-__…..—..-.-………__

TANSU ÇILLER (Parasını verdiği yemekte ›
makamanın karides ve mantarlannı ayıktadıg

CAVIT ÇAĞLAR (“Beni babamdan ölüm ayırı.” d,,
varisliğini dektare ettiği için).-…_….__…..

93V& va*

._1

KÖKSAL TOPTAN (Madonna’nın “Sex” kitabını bag ,

için._.-.-………………_……z….._._…_….__…

SÖNMH KÖKSAL (“Ben bir garip diplomatım, gü ;ß _
MIT benim neyime?” demediği için) ………………………….. .._’

KERIM AYDIN ERDEM (Temelini aylar ewc’ taöagıa .
Türk Hotlywoodunda ot bittiği için).

ABD CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇIMLEF.. «e
“itiraIçı orospu” ürettiği

HALE SOYGAZI (Ahmet’in gece yapamadığına g` ..
düşlerinde kavuştuğu için) ı

SAKIP SABANCI (Beraber ;esim çektinnediği bir tek Bazı:
kaldığı için) …. .. “
SÜLEYMAN DEMİREL (“575 bin KIT işçisini kapının (n):
koyamam!” demek suretiyle, 1965 yılında Miğ* “Tanım
en büyük sorunu işsizliktir!” Iâtını tekrarı; – som:
yıldır çözümsüz bıraktığı . ..

Elêîîêîfjîiıi î ı

(Haftalık Anagram Analizinizl

“MİLLETVEKİLİ SAYISI 500 OLUYOR”
NEREDE ÇOKLUK. ORADA OKLUK
(Çoğu Joker)

BEDREITİN DALAN_ _
AMAN NEAFETIKILII DR.

(anıl GIR, AT!

(“FA TMA GİRİK” Joker) r. . .r k
KAYA TOPERI _ “‘ ‘
AYAK PROTEZI HS
(“Z” Joker)

AJ DA P_EKKAN = __
AN ANIDEN PKK .

İ ( “İN ” Joker)
I CEVDET SELVI

‘lâ
rovıssvsseıi I
( “S ” Joker)

MATİLD MANUKYAN _
ULAN, KADIN “DYNAMITE n,
(“0iıv” Joker) ‘ /

BAHAİTIIN ELÇİ _ı
EN TABII CAHIL

MEHMET “OZALCI”
KEÇECILER ,

0 ZAT HEM KEÇI,
HEM REÇELCI

( “H ” Joker)
ISTEMIHAN TALAY Â.
TAYINLE MI HASTA.’

DRVENGLOSMIETINh/âêğ?
DR., GOL AT, K ŞNE 4x J

,I , aradaki büyiikelçilik binalaİ’ çoğu yol üstündedir. park
mleri vardır, resepsiyon, kok” ‘ lerinde panayıra döner.

“v” , ihtiyaç icadın anasıdır,
*matik değnekçilik” çıktı, nıese
_iç ” ölçüde halledildi.
endim. tele-değııekçileı* var.
;Kil eski değnekçilerin çağ atlaİ’ ~, Resepsiyon bitti. çıkıyorsu görevli koşuyor. arabanızın pla,İÖ soruyor, uzaktaki park yerine
F. e bildiriyor, birkaç dakikaya
arabanız geliyor.
E; ı. efendim, klasik değııekçiler
.._. tma görmemiş seslerine kuvt; Usküdar dolmuşlarının çı=,->. larından aşağı kalır yanları

yok bunların… Resepsiyondan
çıkanlara yaklaşıyor,
“Viç kantri abicim?”
diye ınemleketini
soıuyor. sonra sesiniıı gittiği yere
kadar bağmyor.
“Suıiyeeeeeem
Suıiyeeeee…”
Ankara teııısilcimiz Şefik Kahramankaptanın ‘yalancısıyım, Suriye büyükelçisi Abdülaziz ElRifai, Vatikaırın millî
günü resepsiyonundan
sonra böyle bulmuş :arabasını…

i RAİ. ARTHUİTİİN YUVARLAK MASASI

îsısııııı

ANKARADA YEİNİİ MOQA:
DİPLOMATİK DEGNEKGİLIK

, ka mesele…

lara…

de yanılmadı…”

-°ZAlBU:NEJIPAFlĞ|î
” BEllİ III-UR İİİ.

“Inmece indirmece, Çankaya’dan kaydırmaca” senaryolarının bini bir para… “Çeyrek hukukçu” kafamla bakıyorum, oluru yok… Çıkmaz yılın son referandumuna kalır. “Siyaset bilimci” gözüyle bakıyorum, tek oluru var. Cumhurbeyin oradan gönül rızasıyla ayrılıp eski partisinin (veya kuracağı yenisinin)
başına geçmesi, “bir bas, yirmi al” hesabı, gözünü karartıp tek adamlığa (başkanlık sisteıni) oynaması…

Kumarbaz ruhludur, yapar. “Futar, tutmaz, 0 baş
Neyse, “indirdik, indiriyoruz” yâvelerine kulak
asmıyorum. Seçim öncesinin alışılmış gevezeliğidir.
Ozal bu, ne yapacağı önceden, sözlerinden (ve satır
aralarından), jestlerinden, mimiklerinden belli olur.
O yüzden, “Kızdırmayın kafamı, siyasete dönerim!”
lâflarını biraz daha ciddiye alıyorum. Eskiden âlim-i
mutlaktı (her şeyi bilen), şimdi kadir-i mutlak (her
şeyi serbestçe yapabilen) olmak ister. Kim istemez?

“Cumhurbeyi en iyi bilen, en iyi tanıyan, leb dedi
mi leblebisini bulan kim var?” diye sordum arkadaş
“Vehbi Dinçerler…” dediler, “Tam bir Özal uzmanıdır. Bugüne kadar yaptığı tek bir siyasi tahminde

KURTHAN FİŞEK

J

Kral Arthurdan bu yana yu- vel Portekizdeydik, toplantımız

Dinçerler’in kehanet yetenekleri konusunda arıırlak masalara pek nıeraklıdır _oradaydL Cumhurbaşkanı Soaresi

kadaşlar kadar iyimser değilim, ama, bazı şeyleri en

‘agiliz’ler… Yok sen masa başıy
davet ettik, Türkiye’ye gideceği iyi bildiği sayılanlara tanışmakta fayda var. Dinçer
&yok ben masa başıytm, bu fasıldan tar- s .
ımaları kesip at- ‘
mk için icat et-ý ‘
ğler geleneği… ^
fşßusinness

_ç ati0nal’cı
_in dinlemiş
_i aşlar…
@Ün beş gün ev

Xg/

-4

için katılmadı. Türki(7 ye`ye geldik, cumhurbaşkanınızı
davet ettik. O da
__ı Soares burada
‘› diye katılamadı.
Yuvarlak masa
‘7 dediysek de, dön`me dolap deme

edin…

z cumhurbaşkanı MaBilkent Universitepüsünü geziyordu.
1.› protokola göre, ko”” urbaşkanını kapıda
San Doğramacı kar
tlne yakın kapıya çıkacı… Zahir gecikme
_giden yok, “Ayakta

` fllkîlmek, çok merak’ !görünmek bana ya’ ye düşündü, “Görü
verin!” deyip içeri
› _ emen arkasında
başladı.

ç: ., Sürmedi bekleme
. “-91 görününce kapıya

ı

fırladı, Soares’in elini ‘sıkmakla
kalmadı, iki yanağına “muck,
muck” yaptı, sonra adamcağızın
koluna girip gezdirmeye başladı. Zannedersin çimento torbalarını sırtında taşımış, Bilkent’i
nasıl tek başına inşa ettiğini
ballandıra ballandıra anlattı.

Konuştukları kesmedi, kütüphanede gündem dışı bir nutuk
daha patlattı, yüreğinin Portekiz aşkıyla nasıl yanıp tutuştuğunu dile getirdi. Meğerse balayını Portekiz’de geçirmiş hazret…

Kapıdan atsanız bacadan nasıl
girdiğini daha iyi anlıyorsunuzdur herhalde…

ler, “Benden duymuş olmayın, ammaaaa…” diye söze
girip devam etmiş, “Sayın Özal’a her şeyi söyleyebilirsiniz, ama, `deli’ diyemezsiniz… Çankayadaki süresini sonuna kadar doldurur, istifa mistifa etmez…”
Şimdilik yeter, 864 metreyi izlemeye devam

SOARES NİYE İSİİFA EİMİS…

Ankara’yı ziyaret
eden Mario Soares, mâlûmunuz, Portekiz cumhurbaşkanlığına seçilmeden evvel Sosyalist
Enternasy0nel’in başkan yardımcısıydı. Seçilir seçilmez istifa etti.

Başbaşa yaptıkları
görüşmede istifasının ‘

niyesini sordu Erdal

Inönü… Ya şahsî merakından, ya alacağı cevabı önceden kestirdiğinden…

“Sosyalist Enternasyonal
bir düşünceyi temsil eder, siyas-ıkı bir semboldür…” dedi
Soares, “Oysa, cumhurbaşkanı olarak tam tarafsız olmam gerekir. Cumhurbaş

kanı seçilince tek doğruyu
yaptım, istifa ettim…”
Mesaj, 864 metreye tırmandı mı, bilmem, Erdal beyin rahmetli pederi de böyleydi. Birine bir şeyi söyleyip
dinletememekten bıktığında
başkasına söyletirdi.

INTEWO

rota-sıkı foto-saka foto-Saka

d L& Eiiîêşýll fişi? Ö# il?’ &î ğßâêPüe ı ı ıı mumu-mm b-IŞE ~

FOTOĞRAFLAR: COŞKUN İNCEKARA

YAŞŞAAA! ÇAAAK LAN!

îfîûlî?

‘YINE BEN

(Prof. Dr. Kurıhan Fişek. nâm-ı diğer “sılırcı hoca”.

Yaş kemale erdi,
yarını yüzyılı epeydir
döndü, çok yazdırıyorlar, nereye yazdığımı
unutuyorum. Mâlûm,
Erol Tuncer can dostumun CHP`yi kurup
SHP’ye katınak için
can attığını, denizde
boğulduğunu yazmıştını. Belki Hürriyette. ‘r »L belki canımdan aziz Tempdda…

Açıklama geldi, “cevap yeri” konusunda n,
nıldıysam affola! i

“CHP’yı’ açmak için verdiğimiz ı “gm
kamuoyumuzca yakıııdaıı bil. .iedk
CHP’nin açılışıyla birlikte sosyal denıokratlanr,
ve demokratik solculann bir çatı altında birleş
tirilmesini ana hedefimiz olarak belirlemiştiL
Uç ilke kararımız vardı. Bir, CHP açılacak
ama, öbür ikisine, SHP ›ve DSP’nin yanını
üçüncü parti olmayacak… Iki, bugüne kadar bu
türlü bir araya gelemeyen iki partinýıiz için e:
uygun birleşme platformu olacal: ` butunleşme CHP ilkeleri etrafında ve k ..ıtısı :ıltında gerçekleşecek…”

Her zaman demişimdir. Türkiye’nin, kader:
IMF’ye bağlı… İnşallah, Maşallah, Fesuphanallah!

.ı .sırf ‘ ‘

“Dört yıllığına
Cumhurbaşkanı seçerler.
dört yıl sonra üstüne
çıkıp tepinirler…”

(Adlai Stevenson, 28 Ağustos 199-?)

` ~ .

J .’Llr;.`l`

Reşo İstanbul’a yeni gelmiş, yold
gökdelenlere aval-aval bakınıyor.

Tam 0 an, ev sahibinin menfû
alet olup genç kızlık (fx
rüyalarını yitiren biri î C’
gökdelenin penceresin- l -.
den aşağıya kendini ı f;
salmış, ölü vaziyette,
kekonun yanına, çöp ı
bidonuna düşmüş… iz; ı

“Vıışşş kale vıışşş!”
demiş keko, “Niye ati- L
iler bunlari? Daha kul- l
lanışi vardir…”

r enıı*ll*`<"" duman olan yerde... ııssı ~ MESUT YILMAZ'IN_KİTABINI YAZSALAB YENİDEN... Gazetelerde okıımıışsunıızdur. "l 993 'de tekrar başbakanım.' " dedi Mesut Yılıııaz... Kendi hesabıma, ıneıııleket hesabına diyeceğim yok, ama. onıın hesabına İ sevindim. Sevindi/n, çünkü. gümbür gümbür genel seçim kaybedip tekrar zıtveyte tımıanan, halkın altından çektiği koltuğa poposunun SORU l. SBFdeki öğrencilik _vıllanııda politikaya bulaşık değildi Mesut Yılmaz... Ama, Hür Düşünce Kulübü'nün üy'esi_ydi. Anılan kulübün ilk başkanı, "Mesuta bir türlü ısına- . madım, güvenemedim!" ' diyen kimdi? a. Mehmet Keçeciler b. Murat Karayalçın c. Veysel Atasoy d. Hasan Celal Güzel SORU 2. ANAP'ın ilk yılların da Mesut Yılmaz'ın en iyi anlaş tığı kişi, "Mülkiyeli ağabeyi", maliye eski bakanı Vural Arıkandı. Daha sonra yol ları ayrılınca, Arıkan Yılmaz'a hangi sıfatı yakıştırdı? a. Nureyev c. Beria b. Oblomov d. Tenardier SORU 3. Berna Yılmaz, Hürriyet'ten Nuriye Akmanın yaptığı bir röportajda, fantezilerini Kevin Costner'ın süslediğini söylemişti. Eşinin fantezilerini süsleyen bir hatuna tepkiydi bu sözler... Kim? a. Burçin Orhon c. Harika Avcı b. Virna Lisi d. Marilyn Monroe SORU 4. Özal'ın cumhurbaşkanlığına adaylığını koymasından sonra "genel başkan ve başbakan kim olacak?" meselesi tartışılıyordu. Adaylıktan tek bir kişi için feragat edebileceğini söyledi Yılmaz... Kim? a. Ekrem Pakdemirlı' b. Oltan Sungurlu c. Hasan Celal Güzel d. Ali Bozer SORU 5. Mesut Yılmaz'ı ANAP'ın başına getiren 1991 kongresinde, kulislerdeki en aktif "Mesutçu" kimdi? a. Turgut Ozal b. Yıldınmßkbulut c. Zeynep Ozal d. Terzi Müberra THPOIBA lıakkı yla tekrar oturan lider sayısı, ı bütün dünyada, iki elin ğ pannaklannı zor geçer. ş Seviııdim, çünkü, dediğini yaparsa. hayatını, sanatını ve eserlerini ballandıra ballandıra anlatan bir biyografi çıkacak demektir. A ğıtçılaıa şimdiden biraz malzeme topla yayını dedim. SORU 6. ANAP'ın altın yıllarında üç ayrı bakanlıkta bulundu Yılmaz... Bürokratik tayinlerde etkili, hatta belirleyiciydi. Dişiyle, tırnağıyıla savaşarak göreve getirdiklerinden hangisi, sonradan, onun tam karşısında yer aldı? . a. Bozkurt Kuruç b. Tunca Taskay c. Kaya Toperi d. Engin Güner SORU 7. Yılmaz'ın çok geç yatıp öğleye kadar uyuması, "kâğıt oynama" tutkusuna bağlanır. Muhaliflerine göre ne oynar? a. Pişti c. Briç b. Poker d. Konken SORU 8. Yılmaz'ın erken seçim kararı almasında biirokratların dolduruşuna geldiği söylenir. Tek başına kalmak pahasına, "Seçimsiz de bu işin içinden çıkılır..." diyen kimdi? a. Rüşdü Saracoğlu b. Coşkun Ulusoy c. Ali T igrel d. Bülent Gültekin SORU 9. ANAP'ın kuruluşundan ben' Yılmaz'ın yıldızının banşmadığı bir kişi var. Kim? a. Ercan Vurallıan b. Adnan Kahveci _ c. Fahrettin Kurt ` d. Işın Çelebi SORU 10. Özal'ın cumhurbaşkanı olmasına Yılmaz'ın karşı çıktığı bilinir. "Süleyman beyi Çankaya'ya çıkaralım, ben birleşik sağın (DYP-ANAP) başına geçeyim, sen yardımcım ol!" teklifini Yılmaz'a kim yaptı? a. Ismet Sezgin b. Kenan Evren c. Kaya Erdem d. Cavit Çağlar CEVAPLAR 1) d, 2) c, 3) b, 4) d, 5) d, 6) b, 7) b, 8) d, 9) b, 10) d KURTHAN , i ı ' ' mıııııısmısıiıı ss; KııııAımLıuK oıııu Emeklilerin, bıraktık ayh _ nı, vergi iadelerini bile oçğemß. zorlanan SSK`nın bir "' ` olması eksikti, sonu" SSK nıeıısuplarınır. lenme ihtiyaçlarını kar 'la gal G için kurulan derneğin kongreşmg patladı olaylar... Arkadaşlar _anlattılan kamp ı tesislerle birlikte derneğin malın. lığı 50 milyar liraymış... İşin için& o kadar para olunca.. V) demet: başkanlığını yap. .Lyöneuı kurulundaki Enveı ioçoglu gib, ben de başkanlık koltuğunu h› tırmak istemem, dişiınle tımağıı› la savaşır, yedirmem... Neyse, uzatmayalım, SSKm yeni yönetimi, SISATEV davası› da yargılanan Toçoğlunun bir d› nem daha başkan &verilmesine ü' cak bakmıyormıı. .grev İ& dinden yana üyeı-. .n sayısal 15', lığını koymuş, bir başka NOW** kumlu üyesini, Zekai Ozcanı hiç kanlığa seçtirtmiş... Olayların F* sini arkadaşlann verdiği bil? tundan öğreniyomz. _ "Yeni yönetim derneğin** ve defterlerini Toroğlu -ıdnn L ' `yeni yönetim y ~ _ ş çoğlu vermeyi ı; . ~=`~ ş i kum yönetimi derhal teftiş devreye soktu, geçmiş .Vllh tün hesaplarını inceleHW-“İ s Daha sonra, Çallşnîa "e w" ' Güvenlik Bakanı Melınjtkk-ý. . tay, TürkJş başkanı Di" A,, maz'a bir yazı göndcfýl" " , ı TEV dâvâsınıii * “Fm ., u Toçoğlunun ' :ww ' lundan geri çı=ıv...;~..ı-.~›ııılı:.°:"`i ı ı başka Türk-Iş teııısılğvl-"i iy& n masını istemiş... T°C°î~ h: . 5 memekte direnİQCE ~ namusu meselesıesm ib`Haym çekmiyor” d” ` Dergimiz baSkM g' ,, __ laş bu safhad &Fdlr i* v. r: ~imkrJnr . îllölq_ ' ı&