Suçluların telaşı, güçlülerin tafrası
güçlülerin tafrası
YAKTOPU (ıle. football) federasyo’nu başkanı Haluk Ulusoy, maç naklen yayınlarını nasıl ve niye pazarladığını eleştiren televizyon kanallarına si
4 temde bulundu.
“Avradını s…. o Kanal D’nin de, atv’nin
de ………
lmtiyazlı kanallardan birinin canlı yayınında
yaptı bunu…
Herkes şaşırdı. Herkes ürperdi.
Ben hiç şaşırmadım. Ayakla oynanan, büyük
kısmı belden aşağı bir’ oyundur futbol… Seyircisi
neyse, yöneticisi de odur…
. Yangından mal kaçırır gibi “canlı yayın”
imtiyazı dağıtan edepli konuşmayı, tartışmayı da ayağa düşürür.
Tribündeki seyirci kime, nasıl küfrediyorsa,
yöneticisi de elâleme öyle saldırır.
‘k “k *k
Sonra spor bakanı Fikret Ünlü’ye dellendi.
“Bu herif kendini ne zannediyor?”
Devletin spordan sorumlu bakanıdır.
Milletin seçilmiş temsilcisidir.
Peki, sen kimsin?
Ulus0y`a bir karahaberim var. Medya iyi
kin tutar. Soy zincirin, iş-aş-oynaş bağlantıların çıkacak ortaya…
Yakında…
k**
Ekonomiden sınırlı-sorumlu devlet bakanı
Recep Onal’ın gevezeliği tuttu, çenesi düştü.
“Depremzedeler için toplanan parayla
işçi-memur maaşlarını ödedik…”
Jetonu geç düştü. “Sürç-ü lisan ettim galiba…” dedi.
Haklıydı. Devlet sırlarını ifşa etmişti.
Baktı, “tevil” kesmiyor. lııvalamaya başladı. ‘
Ekledi: “Medya bunu kıçından uyduruyor. Nereden çıktı? Nerede söylemişinı?
Herkesin parasını hakkıyla ödedim… Gazeteciler zâten haber bulamayınca dötün
“dén uydurur…” ” . ,
15,4.
– ı ” K *
Bir MülkiyeIi’ye bunlar yakışmaz… Zırvanın
tevil götürmeyeceğini iyi bilirler. O yüzden fazla
konuşnıazlar…
lâontışacağı tutan, çenesi düşük bir Mülkiyeli…
Sonra da, hem aslını’, hem sözünü inkâr
eden biri…
Böylesini ne gördüm, ne işittiın…
‘A’ ‘k *k
Mevcut koalisyon lıüküıııetinı siıııgeleyerı iki
ayrı “tip” var karşımızda…
Biri özerk… Özelleştirilıııiş ayaktopçtılar…
Biri ekonomi-maliye… Ağzından çıkanı kulağı dııınayan, sonra da. herkesi kör, âlemi sağır
zanneden, eski bürokrat, yeni bakan bazıları…
*k*
Türkiye bir ikilem içinde… Kime güveneceksin?
Ağzından çıkanı kulağı duymayan, Özel mi,
yoksa tüzel kişilere mi?
Üçüncüsü de var. Babaııa mı?
Bu üçüncüsü, yani “başkanlık-babalık
sistemi” konusunda tereddütleriııı cılduğtınu
hep söylemişimdir. Babaların iki fonksiyonu
vardır.
Bir. çocuklarını korur.
lki, koruyacak çocuk üretebilmek içiıı
annelerini hâlleder.
i***
Benim ağzınıın bozuk olduğunu herkes bilir.
Ama. bunca senedir Türkiye’nin siyasetini,
ınedyasını, sporunu, sanatını yaşıyorum, ağzııııı
boznıamak, küfretmeıııek için kendimi zor tutuyorum…
Herkese tavsiyem var.
Ağzınızı bozınayın…
Külredecek, eleştirecek birine ille de muhtaçsarıız, aynaya bakın, kendi kendinize lıomurdanın…