Herkesin zamansız sevinci Refah’ın verilmiş sadakası

SALI, 27 Şubat; 1996 27. .

ı Herkesin zamansız sevinci
t Refah’ın verilmiş sadakası

EN RP’li olsaydım,
Anarefah beraberliği bozulduğu ,için _zil
__ takıp , oynardım.
Uçüncü partinin başkanı
başbakan olacak… lcracı bakanlıklar ANAPa verilecek…
Ekonomi ANAP’tan sorulacak… Çekiç Güç’e en karşı
partilerden bin’ olan RP, Mil’ li Güvenlik Kurulu’nda temsil
edilmeyecek. ..
Böyle koalisyon olmaz!
Ama, Mesut Yılmaz’ın başbakanlığındaki hükümetin bütün vebali, RP’ye fatura edilirdi.

k**

Siz, asıl, şimdi, Refah Partisi
sine-i cemaate döndüğünde
seyredin gümbürtüyü…

Çok başarılı belediyeleri var.

. Kaynak tahsisinde cimrilik yapacak yeni hükümet…
Hatta uyduruk bir suçlamayla, ya
vali, ya içişleri bakanı, seçilmiş belediye başkanmı görevden alacak…

7 Refah belediyelerinin yatırım politikalan bundan etkilenmez…
– ‘ Görevden almalar da, ya idare
V ‘mahkemelerindenj ya Danıştay’dan
döner. .

RFnin parasal kaynaklarının ne _

‘ denli güçlü olduğunu hepimiz biliyo Belediyeleri çekip çevirmeye
devam ederler.

Ama, “Bizi çengelliyorlarl”

propagandasını da gümbür gümbür l

yaparlar.
Haklarıdır, çünkü, kendileri
son seçimin birinci partisidir.

i**

Bayram tatili boyunca, RP’li belediyelerin hepsinde, otobüsler, .tram
l _ vaylar, metroiar bedavaydı.

Toplultaşıına araçlannın hepsi tılrş tıkıştı. _

Çoluk-çrıcuk eğleniyorlardı…
Yaşlı-genç geziyorlardı.

Hayatımda böyle bir sinirlenmeyi
görmemiştim, gördüm.

Bir kapı komşum, “Bunlar benim paramla herkesi bedava

yaşatıyorlarl” dedi.
Gidip kontrol ettim kapısını…
ı Ne apartman aidatını ödemiş, ne
çöp vergisini… ı A

i**

Belediyenin toplu taşıma araçlarının parasız çalışmasının, şoförlere
zarar verip vermediğini sordum.

Bizim durak taksicileri, “Hayır”
dedi, “ikisinin yolcusu ayrıdır!”

Usteledim. Öğrendim.

“Taksi müşterisi zinhar otobüse, tramvaya binmez… Toplu
taşımadaki payları yüzde 5-6’dır.
Hepsi de sosyal demokrattır…”

‘A’ i’ ‘k

Bayram boyunca aşocaklarında,
il-ilçe başına, 10-15 bin fakire, üç
kap sıcak yemek dağıtıldı. i

Yine. aynı aaahhhlanmalar oldu.
“Bizim paramızı çarçur edip

vööyle oy aldılar…”

iyice sinirlendim.
“O insanlar, kendilerine bir

sıcauk çorbayı verene oy vel er… ‘

Sonra aklıma geldi, ekledim:
“Bir tanesine gidelim, yemek
yiyelim…” l

Adresi bulamadılar.

Ayrıca, ünlü kebapçılarımızdan
birindeki 4 kişilik sosyal demokrat
kebap soirasının maliyetinin, 15-20
bin kişilik aşocağı maliyetine tekabül
ettiğini öğrendiler.

v v& i’ ı
RP’nin verilmiş sadakası var.

lyi ki, koalisyona girrnediler.

Girselerdi, sürüneceklerdi. `Girmediler, süründürecekler…