Alcatraz’ın Minik Kuşçusu ve “basın özgürlüğü”

Alcairazlırı, ç,
ve

ÜRKlYE’nin tarihi ya
sakların ı tarihidir.
Aritmetiğin dört işlemini
bile yasakladık. “Böl
mek” yasak, ‘fçıkarıp göstermek” yasak, “toplama ve
gösteri yürüyüşü yapmak”
yasak, “çarparım lan!” demek
yasak…

Türkiye’nin düzeni “Yassah
hemşehrim!” düzenidir.

Osmanlı’dan başlayıp devam
ettik yasaklara…

İlber Ortaylrnın “İstanbul’dan

Sayfalar” kitabında dediği gibi, bü-ş_ l
tün yasaklarımız sosyal-siyasal içe- .
riklidir. “İçki yasağı” bile öyledir. ‘
“İstanbul tarihte birçok içki
yasağı yaşamış, meyhaneler ka-i

panmıştır. Bu yasağı, içki düş
manlığı veya hükümdarın din- ‘

darlığından çok, o devirlerin ‘gazete kapatma’ benzeri bir olay

olarak değerlendirmek gerekir..

Alkolün verdiği şenlikle, yönetimi veryansın eleştiren akşamcıların, o coşkuyla, Kumkapı’daki
meyhaneden ayaklanıp Topkapı’daki saraya yürümelerinden
ziyadesiyle korkulurdu…” ‘
*k i’ ‘A’

‘ Hayatımın belli bölümlerinde
mahkeme karşısına çıkmışımdır. Hâkimbey kararını okuyup bitirdikten
sonra “Yaşasm adâletl” diye bağırmak istemişimdir.

Bugüne kadar hep genzime takıldı.,

Geçen hafta arkadaşlar aradı.

“Oooohhhhhi Gözün aydın!” de
diler, “Beraat ettin…”

Çokzsevindim, mahkemede olsaydım bağıracaktım.
“Yaşasın adâlet!”
.Kursağımda kaldı. Arkadaşlar
ekledi.
“Emin, Hasan ve Doğan hapis yediler. Paraya çevrilmedi…”

w «Av t t
Avrupa Birliği’nin yargı organı»

olan Strasbourğdaki Avrupa İnsan
Hakları Divamlnın üç müstakâr iç
ıtihýadı vardır. _ _ .
` 0 Ceza tehdidi altında “hür ba
sın” faaliyeti olmaz, olamaz… Üyelik
sözleşmesinin 10’unçu maddesidir.

9 “Distillers” diye üçkâğıtçı bir
lngiliz firmasının imal ettiği, bin’ kadar
çocuğun kulak, burun, boğaz, göz,
diz, kol, bacak, ayak yoksunu olarak
dünyaya gelmesine sebep olan
“Thalidomide” diye bir ilaç vardi.’
1958-1961 döneminde, “gebe kadınlara müsekkin” diye pazarlan
şmıştı. V

inik Kuşçusq ;

;uncu
_ YAZIYOII

‘nen şeylerle aynı kapsamda ol-l

_,…. 4……,

Sunday Times’ın bu konudaki?
[yayınını Londra mahkemelerin-g
den biri durdurdu. Strasbourgda-_û
, ki yargıçlar, “Sansür” dedi, ka-A
İrarı’ kaldırdı, ingiliz hükümetini
para cezasına tırdı. 7
-v-*Tßjßvustuıgfç ‘ ‘ Profilvdergi-.î
sinin ‘editörüîi .eter Michael
Lingens, başbakan Bruno Kreisky’e “aşağılık oportünist”,
“ahlaksız”, “haysiyetsiz”,
“siyasal ahlakın asgari müştereklerinden yoksun barbar”
dediği için, 20 bin Avusturya şilini
tazminat ödemeye mahkûm edilrnişti.
Viyana mahkemelerinden biri tarafından…

Strasbourğdaki yargıçlara gitti
Lingens… Karan iptal ettirdi, Avusturya hükümetirıi 285 bin şilin tazminata mahkûm ettirdi.

. Divan’daki yargıçlann oybirliğiyle,
“Politikacıya politikacı olarak
söylenen şeyler, şahıslara söyle

madığı için…” _
~k a: – . i’ _ 3 _

‘insanımız, yargıçlarımız’, savcılan-`
mız “Avrupalı” olabilir. Gazetecilerimiz de herhalde oralıdır.

Ama’, bütün bunların kollektif beraberliği olan “devlet” kavramımızın pusuladaki yerini pek kestiremiyorum.

Sevgili Emin’e “Alcatrazün Mi-î
nik Kuşçusu” sıfatını sevgiyle, saygıyla yakıştıran (ve yirmi sene hapis’
talebiyle yargılanan) sendikacı dostum için yazdım bu yazıyı…