‘İşkenceden söz etmeyen cezaevi kitabı olur mu?’
20 2 aga ısssııısnşısmaa
“gene” kitabi i’ll”
UKARIDAKI başlığı
ben atmadım. Benim
gibi “1402’lik” olan
can dostum Prof.Dr.
Baskın Oran’ın “Nerede O Eski Mapusaneler?” kitabından
yürüttüm.
Ben de az-buçuk bilirim,
cezaevleri işkencehanedir.
lyi yönetime, “baba” gardi
_ yana denk düşersin, cennette
olduğunu zannedersin… Ama,
sevdiğini haftada bir, sınırlı
birkaç dakika görmek mutluluk, onu
gtârmeyi beklemek işkencenin daniskası ır. .
_ Sevgili Baskın’ın kitabı bir şâheserdi.
i Cezaevlerindeki işkenceden söz etmiyordu. Oradaki insan ilişkilerini anlatıyordu. ‘ş
Sözü hazır Baskın’a verdim, o devam etsin…
. “Aynı yatakta yatmak zorunda oldu nuz mahkûm, uyku sırasında ba
yla sizin üzerinize abanırsa ne yapaiıîııgizğ Ya bugıunu uzfıân îızun tYem parma nıçarşa sierse?va
bütün n her rde dolaştığ? helaya
girip çı ğı çıp k ayağını yı dan
yatağa girerse?
Gündüz vakti herkeslerle birlikte
dalga geçtiğiniz akıldan noksan bir
mahkûmun, gene bir dalga geçilmek
olayının ardından, gece uykuda adam
“öldürmekten buraya düştüğünü öğrenirseniz ne yaparsınız?
Bir laf açıldığında, “Bu da bir yaşama tarzı. Bu insanlar da isterler mi,
böyle doğuyorlar, ne
-ğiniz birmahküm,” kıp da “Yani sen
v şimdi bize burda ibneleri mi müdafaa
I r_- ediyonî.” derse ne cevap verirsiniz?
› ,Hiçbir insan öldürmeden idam edi. len bir öğrenci liderinden söz edilirken,
_ “Eee, fazla azmanın sonu budur iştel”
dendiğinde, diğerleri de onaylar biçim
_ de başlarını öküz gibi salladıklarında,
‘içinizden kaça kadar sayarsınız? ,
‘ Ya herkesin gözü önünde her ‘n
tuttuğunuz günceyi idareye ihbar’ ıçin
j yazdığınız rapor “sanıp sizden selamı
ese nefse? Ya yanlış aldığınız bir ekmekİsomunu için üzerinize ürürler` se? Ya” başkaları gibi ortak ka
, şık ‘sallamıyor da tabağına alıp _yiyor
diye alay ederlerse? Ya radyodakı özel
ınlar?” dedi-
. Ya
. gaf haberinin tek bir l_<_işiyiw_i_lgilendirdiğiw-_ _ ,Genel afgrtıkşşart oldu galiba... e î
F
v
tears::
T**
aş
. .
. t,
. . i”
ni, genel af olmadığını söyledi inizde 'r *
,rden beter bir muamele rürse- * ,
niz? Ya sabahın beşinde,evet 'nde, _ş *
"Yalın, lütfen biraz vaşkonuşun"di- '_
ye başınızı kaldırdı nızda, herif-i nâ- ~ i
şeriiîn biri çıkı da"Burası mektep de-*T 5
gi!. Beğenme iysen evine gidersini" i- '
erse? - _
Bu kitap, evet, işkenceden falan '
bahsetmiyor; dayaksız ve işkencesiz
bir cezaevindeki burjuva-lümpen ilişki- î
lerini anlatıyor." '
. 2
Taniu'nun pürneşe cezaevinden ~ I`
gıktığı saatlerde, yazar Metin Kaçan, . t
ayrampa a cezaevinde, 14 yerinden ı z
şişleni o u. "Beni öldürecekler!" diyen A p Buğdaycı, tek kişilik odaya, .
yani hücreye alınmıştı. ~ . «
Aynı Bayrampaşa'da, koğuşun bulunduğu aynı bölümde, birkaç zaman
ewel, "ırz düşmanı" olarak bilinen 5
kişinin öldürüldüğü düşünülürse,
Taniu'nun, Saray cezaevinden çıkışında "Yaşasın adaleti" diye bağırmasını_
yadırgamamak gerekir.
i' i' 'A'
miyorum.- , .
Ama, ömrünü altın kabzalı tabanca-j"
larla, altın pabuçlarla, bol alkışla, güzel” .
kadınlarla geçirmiş bu delikanlının, ce- ? Ğ
zaevi kapısında ettiği lâf hâlâ kulaklağ f
rımda... bak k d ı
"Dünyaya ışım ço `şti. Bi '
diğimin dışında bir Türkiyeşiğıtanıdıjşlgğ
burada..." 'ı ğ
Düşünce suçlusu Münir Ce lan'ın î '
orada kurduğu birkaç bin kitap ık kü-ı i ,”
tüphanede kitap okumayröğrendip' İ
Türkiye ortalamasıyla tanıştı. i' . ' *s g
Cezaevleriıjniz Türkiye ortalamasını ç
nsıtır.
*t*
l
l
l
Tanjukşîfı tahliyesine hiçbir şey .ü - 'l