Nİye o kadar şaşırdınız ki?
– CUMARTESİ ..
BİGÜÜN HİKÂY
ıı KU RrHAN rişsıc
şebilir, ama, takdim-tehirle,
meyhaneler kapanacak, kadınlar
tepeden tırnağa örtünecek, örtünmeyenler taşlanarak öldürülecek, Atatürk heykelleri baltayla parğalanacak,
oruç yiyenler linç edilecek…
Refah Partisi bu mu?
BÖLGESINE göre öncelikler deği
_ı RP’yi böyle görenler varsa, _önce
ben gülerim, 1996
seçimlerinde de
seçmenler güler.
Mahalli idarelerde yaptıklarını
milli iradeye bu
Niye o kadar sasırııınız ki?
minibüs sefer/eri konuluyor.
Daha önemlisi, yüzde 38’i bulan
“faiz hesabı” belediyenin Ürettiği
mal ve hizmetlere bindirilmiyor.
Konya’da su,-e/ektrik, havagazı ve
ulaştırmanın bedeli, Türkiye’dekinin
yarısı…
En önem/Isı, “ent re tesis” duru- ‘
myundaki Vakıflar Bö ge Müdürlüğü,
her gün 800 aileye
parasız yemek dağıtıyor. İstersen
sefertası yla evine
götür…
kadar başarılı yan- Konya ‘yı izlesıtan ikinci bir parti meye devam
görmedim. Ne edın…
Türkiye’de, ne Oranın sandıkdünyada… larından 27 Mart
1 Ekim 1993’te 1994’te ne çıkarsa,
yazmaya başla- Türkiye’deki
dım. ‘ *z – ” w v umum sandıklarKronolojik gidelim… dan da o çıkar. Demedi demeyin…
i’ *k i’ i’ i’ i’
İktidar olmanın kostüm/ü provası
Konya’da yapılıyor. Kör karanlıkta
uyanmamak için çalar saat dağıtılı
‘yor, araba egzosu rahatsız etmesin
diye bisiklete biniliyor, ”umûm^ kadın” rahatsız/ığını asgariye indirmek
için abazan/arı şehir dışına taşıyacak
1 Ekim 1993’te başladım RP’yi
yazmaya…
Beş yazı yazdım… “Katılımcı demokrasi”, olanaklar, olasılıklar, birliktelikler, salatalıklar diyerek belediyecilik yapılmayacağını söyledim.
RP’nin ne yaptığına işaret ettim.
GÖRDÜM
AZKADAl/-İME
à MRPTN”
“C-Söz
orada ye, istersen ~
Gene’ raılvolarıla
.fl
ıırutest müzıııı
EFAH Partisi’nin mahaliîseçim- ı
Ierdeki başarısı, çoğu çevrede
“şok etkisi” yarattı. zel radyoların genç spikerleri, dıskjokeylerı en
çok nasiplerini alanlardandı.
Sesleri hüzünlüydü başlarda…
Sonra biraz neşelendiler, “protest
müziği” yayınlarına başladılar.
Refah’ın klaksonlu konvoyları radyolarını açmasınlar… Şn çok çalınan
par alar “Meyhanecı”, “Şamata”,
”T a Kafana”… En çok ıstek de,
genç kuşağın yeni “in”i Çelik’in
” eci”sine geliyor.
Ben de nostaljik bir parça istiyorum.
Happy Days Are Here Again!
Neşeli Günler Geri Geldi!
f, `\.- ` , ”Tabiata
r–ê ”j sahip
ww «kısımda
kendimi ot
gibi hissediyorum…”
(William Hazlitt, 1820)
DYP, SHP, CHP,
DSP, ANAP,~PKK
ACEMİ pehlivanlar güreşe doy,maz… .
Seçimi RP kazandı. Aslında, “kazandı” sayılmaz… “Mahalî idare”,
“mahalî demokrasi” kavramı Osmanlı’dan bu yana “merkezden
dümlü” olduğu için, kılını kıpırdatan
RP’Ii belediye başkanını kaymakam,
vali, içişleri bakanı, il genel meclisi,
belediye meclisi görevden alabilir,
alır. Gerisini Danıştay düşünsün…
Buraya nasıl gelindi?
Gâyet basit… “Yahu, bu saate kadar çok beklediniz, yoruldunuz, gidip iki kadeh için, sandıkları, oy çuvallannı biz götürürüz!” dedi RP’nin
sandıkçıları… Onlar da gittiler.
âıNAP, SHP, DYP takımı, hepsi bir
en… ‘
“Şaibeli seçim” yoktur.
Seçime şaibe düşüren sorumsuzlar vardır.
DYP, ANAP, SHP, CHP, DSP…
Benim oyumu korumaktan âciz o
sandık sorumlularını (sorumsuzlarını)
oraya tâyin eden partiler utansın…