lişkileri “normalleştirmek”…

in eüııü HKÂYESİ
KURTHAN FİŞEK 7 ç ı

helikopterle Sin0p’a giderken öğrendi Çiller… Ankara’ya döndü, şık
botlarını çıkarıp çizmelerini giydi.

Demirel Davos’taydı. Ama, uçaklar
havalanmadan az önce, operasyon haberini aldı. Rozetini çıkarıp pilot brövesini
takmadı, ama, “hayırlı muvaffakiyetler”
mesajını iletti.

Cumhurbaşkanıyla başbakanın müşterek haber
kaynağı, genelkurmay başkanı Doğan Güreş’ti.

Sonra aralarında konuştular mı, bilmiyorum, ama,
operasyon süresince köşkle
konut arasında tek bir bilgi
kırıntısı alış-verişi olmadı.

Yanlış yoldayız…

‘A’ i’ i’

Şubat ayının 28 çektiğini bilmesem, “uzun bir ay olacak” diyeceğim… Şimdiden öyle görünüyor.

Çiller’in “24 Ocak 1980 öncesine
dönmeyeceğiz!” demesi…

Demirel’in sinirlenip “gözüne dizine
dursun!” demeye getirmesi…

Çiller’e ne zaman yanaşacağını, babanın mesajlarını nasıl, ne şekilde ileteceğini

Z ELl operasyonunun başlayacağını

İlisileri “normalle`stirmek”…

am: ÖNilıılE BA:
86 :izmi- Hill KDSIDF VE
ÇAPPIEHLMAZ KI’
ıs>~< çok iyi ayarlayan Cavit ÇağlarHn "Başka sesler duyuyorum, endişem bundan!" diye buyurması... Hoş şeyler değil bunlar... Benim endişem de ondan... ` `- -Aş ı- i' Çankaya'yla konut, canla canan arasında gözle görülmez bir sürtüşme zâten epeydir vardı. Su yüzüne vurdu. Ekonomi anlayışları değişik, devlete bakışları değişik, huyları, suları değişik... Demirel'in danışacak, akıl soracak yakınları vardı. Hâlâ var. ÇiI|er'in ya yok, ya "one-woman şov" sevdasında... Devletin başıyla yürütmenin başı arasındaki sürtüşmenin ceremesini ekonomi çok çekti. Biri yaptı, öbürü inadına bozdu. Ya bozdu, ya çomak sokup geciktirdi. Demirel'in "S00 Gün"ü oldu 700800 gün... Ilişki böyle giderse, Çiller'e, değil 7 ay, 7 yıl yetmez... Hoş bir manzara değil bu... Çağlar haklı... Sesler de, kokular da değişiverir... HEIZYEEBEE léAızAıdLıııııık_ MAFBEEEER Mı YAIZAB... CELAL TALABANİ 7 Yıllar ğpcesini hatırlıyorum. Rahmetli Ozal senden çok şeyler bekliyordu. Onun bekledikleriyle senin düşündüklerin uyum içinde miydi, kestiremiyorum, ama, son Zeli operasyonunda üçlü, beşli, hatta daha fazlalı oynadığın ortaya çıktı. Görrneyen, aksini uman kördür. Operasyonda ölenlere "umûma açık" telsizden rahmetler, hayatta kalanlara acil şifalar ve geçmiş olsunlar dilemen normaldir, soydaşlarına karşı gögevindir. Ama, Zeli kampında askeri eğitim gördükleri anlaşılan senin o peşmergelerin neyin nesi? Kime karşı eğitiliyorlardı? PKK'ya mı, lran'a mı, Saddam'a mı, Çekiç Güç'e mi? Haydi canım sen de! İzmir'de_ neler olun Iıitıvor... RSIAN sosyal demokratlar, lzA mir'de, Cevdet SeIvi'yi devreye sokar gibi yaptılar, baktılar, olacak iş değil, Selvi kendiliğinden kildi Yüksel Çakmur'un günahı ne? Aslında yok, ama, Murat Karayalçın'a karşı SHP kurultayında aday olmuştu. "Belkî tekrar olur" korkusuyla Çakmur'u yemeye çalışıyorlar. O da, "Aday olnıayacağım!" diyor. SHP'nin çok "özel ve dahi?" kulisleri dün dalgalandı. 12 Mart'tan başlayarak bugüne kadar it_ile kakıla gelen bir isim çıktı ortaya. ilginç bir isim. Rahmi Saltuk... Kendilerini eski CHP'ye endelsleyenler ayaklandı. TlP'liliği, Tunceli'liği kalmadı. Hukukçuluğu ve eşinin 250 yıllık lzmirli'liği unutuldu. e?' ;J ~ ııslevmeyi ***w bi en nefret etmeyi de bilir..." (Catullus, M.Ö. 58)