Benim başbakanlarım…
uğurladık… Allah kabûl etsin, geride kalanların uzun olsun…
Geride kim kaldı? Tereke nasıl pay
edilecek? Baba arkasına, cami (ve
meclis) avlusuna terk ettiği bebelerine
kendisi mi bakacak, başkası mı?
Bilmem, bilemem. Otuz yıldır tanıdığımı zannettiğim Süleyman beyi henüz tanımış
SÜLEYMAN beyi Çankaya’ya
Benim haslıakanlarım…
‘Kurthan FISEK
tindi. Adnan Menderes… Kimin kimi
yönettiği, kimin icranın başı olduğu,
Yassıada duıuşmalarında ortaya çıkt1.
Rahmetli Gürsel kader kurbanıydı.
“Ben yapabilir miyim?” diye düşündü, önce kendisini “başbakan” yaptı.
Olmadı, getirdi lsmet Paşa’yı… Arkasından Urgüplü’yü, arkasından Demirel’i… Zaten başlarda felç geçirmişti, Çankaya
değilim… Ama, Köşkü’ne karşı
bildiğim bir tek Konuvun ıık başey var_ padişah ğımsızlık savaşı
kuweuiyse sadrâ. ‘ onun döneminde
zam, cumhurbaşkanı kuwetliyse
başbakan “tabldot” gider. Yani,
Tophane ağzıyla
lİyemı/İ!
*i*
Rahmetli Atatürk’ün üç başbakanı oldu. Cephedaşı
İsmet İnönü, İttihatçı yoldaşı Fethi
Okyar, Ege havalisi çetelerinden (ve
bankacılık sektöründen) tanıdığı Celal
Bayar… Gerçi İsmet Paşa’yı devre dışı
bırakırken, 0kyar’a, “Fethfciğim, gel
başbakan ol, işine kanşmayacağım!”
demişti, ama, Çankaya’da oturduğu
15 yıl süresince, devletin dizginlerini
elinden bırakmadı.
Rahmetli lnönü başbakan törpüsüydü. Celal Bayar’la bir süre idare etti, arkasından Refik Saydam, Şükrü
Saracoğlu, Recep Peker, Hasan Saka
ve Şemsettin Günaltay geldi, geçti.
Her kararı kendisi verdi. lki “pembe
köşk” vardı. Ya birinden, ya öbüründen tebligatta bulundu.
Rahmetli Bayar tek başbakanla ye
kazanıldı.
Rahmetli Su. İ nay üç başbakan. ” *ş la çalıştı. Demirel,
Erim, Melen…
Galiba en kurnaz/4 larıydı. Mavi bon
..x cuğun kimde olİé duğunu hissettirmedi, DP’nin genelkurmay ikinci başkanıyken onun devamı olan AP’nin
oylarıyla Köşk’e çıktı.
Rahmetli Korutürk hareketli ve bereketliydi. Talu, Ecevit, Irmak, Demirel derken, tastamam 8 kere “tâyin karanıamesi” imzaladı.
Evren’in (Allah uzun ömür versin)
nasbettikleri U|usu’yla 0zal’dı. Sonuncusunun başbakanları Akbulut,
Yılmaz, ve Demirel oldu. llk ikisi söz
dinledi, üçüncüsü kafa tutar gibi yaptı.
Baba şimdi köşkte… Cumhurbeyle
başbeyin ilişkisi ne olacak.?
. Herkes aslına rücû ettiğine (ve soya
çektiğine) göre, belli değil mi?
0 Kuwetli olan kazanır.
9 Kim seçilirse seçilsin, Bayar-Menderes ilişkisi tekrarlanır…
eüuv
ÇANKAYA’YA 10 TON GULSUYU…
‘ r em ‘ M’
lmlğmmoıısılllê. ‘
İşsizliğin çözümü
doğal seleksiyon!
LTI yıl önce askerden dönmüşA tü Mustafa Konukoğlu… Boşta
geziyordu. lş buldu sonunda…
Altı yıllık arayıştan sonra, Bolu Köy
Hizmetleri İl Müdürlüğü’nde “mevsimlik işçi” oldu, zevkle, şevkle işbaşı
yaptı.
B0lu-hha’mızın haberine göre, işten çıkıp mobiletiyle eve giderken,
karşı taraftan gelen minibüsün altında
kaldı. Yapılan otopside minibüs şoförü
suçsuz bulundu, maktûlün üzerinden
sâdece 3 bin lira çıktı. Olayın gülümsenecek yanı yok, ama, kazâ sırasında
sâclece 28 yaşındaydı rahmetli…
“Gülmekten âciz insan,
ya kendine ihanefhalindedir,
ya dostlarını satar…”
(rhomas Brools, 1660)
NAMIK KEMAL KILIÇ
İ KT IDAR değişimlerinde
“çiğlikleı” olacağını bilecek
kadar tecrübeli bir
bürokratsın… Hangi büroya
kayıtlı olduğunu henüz
öğrenemediğim Ferhan Olcay
isimli bir avukat, “Çankaya
benden sorulur!” havasında,
Köşk’e girip orada bekleşen
müşavirleri istiskal etmiş, “Bunlar
hâlâ burada mı?” diye sormuş,
sonra da sana dönüp “şuradan
bir neskafe söyle evlâdım!”
demiş… Sen de sinirleııip
yumruklarını sıkmışsın… Niye
sinirleniyorsun.? Paşa paşa gidip
kahveyi getirecektin, elini titretip
o adamın üstüne dökecektin,
sonra da, “Ahicim, işe yeni
başladım, tecrübesizliğinıe ver!”
diyecektin… Tekrar ediyorum,
dinsizin hakkından imansız, at
sineklerinin hakkından
izansız gelir.