nsanoğlu tuhaftır, her lafı kaldırmaz!…
l Benim cumhurlıaslıanlarım…
Mustafa Kemal Atatürk’ün yüzü
nü hiç görmedim, henüz doğmamıştım. Ama, kendisinin de dediği gibi,
onu. tanımak, ille de yüzünü görmek
demek değildir. Tek hata yaptı. Kendisini doktorlarımıza emanet etti, on gün
sonra öldü. Ama, ziyadesiyle ileri görüşlüydü, kendinden sekiz sonrasını
den dinlemiştim. İkinci Dünya Savaşı’nın sıcak nefesinin ensemizde hissedildiği sıralarda, cihet-i askeriyenin
alım-satım sorumlusuydu. Dönemin orbeyleri Krupp’la halvet durumdaydı.
Olmayan Alman savaş sanayiinden silah almayı öngören sözleşmeyi imzalamamıştı Ona “by-pass” yapıp
paşaya gidilmişti. “Harbiye dairesi başkanının onayı nerede? Hırsız mısınız?”
diye bağırdı Dolaylı tanıdım kendisini… Bir kere de, başbakanken azarIamıştı beni… “Git, traş ol, kravatını
tak, öyle gel!” Yıl l963’tü. Hakşinastı,
bürokrattı, cidd” yet düşkünüydü, gaze
Kurthcın F SEK
tecinin zeki, çalışkan, çevik, ahlâldı ve
traşlısını severdi.
ß Celal Bayar’la hiç yüz yüze gelmedim. Ama, üniversite öğrenciliğim yıllarında (M.S. 555-K), Türkiye’nin
başına gelen bütün felâket ve melânetleri ondan bilir, kendisinin gidip Gazi
Osman Paşa’nın gelmesi halinde duru
görmüştü. Yolu mun kurtulacağını
Kastamonwyadüş- düşünürdük.
tü, fesini, kalpağını “Olur, mu, böyle
çıkardı, “istikbal olur mu?” diye soşapkadadır!” dedi. kaklarda şarkılar
‘ “Şapkanıza sahip söylerdik. Ralıınetçıkın!” demeye ge- li particiydi, öltirdi. Dinleyen dükten sonra kıykim? Sekizinci ha- metini anladık,
lefi, hababam-de- _ anıt mezannı dikbabam şapka kay- tik. __
betti. Cemal GUrlsmet lnö- sel kader kurnü’yü cum- banıydı, DP dönehurbaşkanıyken ta- minin milî savunnımadım, çok kü- ma bakanı Ethem
çüktüm… Ama, rahmetli paşa dedem- Menderes’e zehir-zemberek bir mektup
yazdıktan sonra kendisini emekliye
ayırmıştı. 27 Mayıs sabahı İzmir’deki
evinden aldılar, uçağa koydular, devletin başı yaptılar. Kim yaptı? “Milf Birlik
Komitesi” olarak siyasî tarihimize geçen
iki üstteğmen, üç yüzbaşı, dört binbaşı,
on yedi yarbay, dokuz albay, iki düşük
rütbeli general… Cumhurbaşkanıyken
ilk yüz yüze konuştuğum devlet başı
oydu. “Şurada demokratik seçim yapacağız, İsmet Paşa fazla karışmasın!” dem
ıştı.
Cumhurbaşkanlarımızla tanışıklığıma yarın devam etsem ayıp olmaz, değil mi? Uzadı da …. ..
‘iki ANAHTAR’ DEQİKDE YAPMADHKMI?
ISTE. Bırzî Konumu aıızı mercan.
KONUTU VERİ CEM vu
Buda’vı Irestetmek
ZEY komşumuz iyice sapıttı.
ıépey kalabalık bir Türk-Müslü
an nüfusları olduğunu yeni
öğrendik. Gorbaçov-Yeltsin ikilisinin başlattıkları yeniden yapılanma
sırasında, Kızıl Meydan’da 1 Mayıs
gösterilerinin yaptırılmadığını, yasaklandığını öğrenince sevindik. Yani, adamlar resm* ideolojiye çok yatkınmış da haberimiz yokmuş… Komünist zannederdi k, her görüldükleri yerde (ve Kızıl Meydan’da) ezmeyen nâmerttir. Tanrıtanımaz (ateist)
zannederdik, Müslüman çıktılar. Bilmediğimiz bir yanları daha su yüzüne vurdu bu arada… İyi tüccarmış
adamlar… Daha önemlisi, sıkı Leninist’miş… Vakt-i zamanında, ”T icarette komünizm olmaz!” demişti Lenin… Samsun-hha’mızın haberine
göre, Karadeniz’e sahil illerimizde
kurulan Rus (eski Sovyet) pazarlarında, Özbekistan ve Ukrayna kökenli
sahildaşlarımız tanesi 40 bin liradan
“Buda Heykelleri” satıyor. Adamları
tanrıtanımaz bilirdik, Müslüman çıktılar. “Peki, Budizm nereden çıktı?”
sorusunu sormayın… Cevabını bilseydim, baştan söylerdim…
CAVİT ÇAĞLAR
NAFlZ KURT
AMSUN milletvekili (DYP) Nafiz
SKurfun ev sahipliğinde, Bursa miletvekili (DYP) Cavit Çağlar’ın da
katılmasıyla, yemek verildi gazeteci arkadaşlara… Cumbabalık meselesi tamamen, başbeylik meselesi kısmen
hâllolduğu için, Kurt’un zorlamasıyla
(ve gazeteci arkadaşlarımızın direnmesine rağmen), geyik muhabbetine döndü iş… Çanağı Kurt tuttu: “İnsan açkan
ve sels ihtiyacı hissederken en verimli
dönemini yaşar…”
Arkadaşlar sordular: “Cavit usta,
Cavit usta, siz ne düşünüyorsunuz bu
hususta?”
Aynı görüşteymiş Cavit bey… “Yeni
ımızın seks yerinde olmalı…” dedi, “Seks yerinde olan
başbakanın zihni de açık olur, verimli
ve güzel işler yapar…”
Baba yetmiş, iş bitmiş (veya bitmemiş), bilmem, bilemem, ama, Çankaya’ya bugün vınlıyor, Cavit beyin nokta
tarifinden kurtuluyor. Ama, arkasına,
geride bıraktıklarına baksa iyi olacak…
Geyik muhabbetine, uçkur muhabbetine ne ihtiyacı var bu memleketin, ne
sabır ve tahammülü…