Sahi, solun gündeminde ne var?

Kurfhan F SEK

sahi, solun gündeminde ne var?

di. Hukukumuz otuz sene öncesine

gider, basın üçüncü patnonumdur, Daily News gazetesinin kumcusu ve sahibidir.

“Siyasî atarlar sululuk yaprrıa!” dediygg ol, ağıdıaşlı ol! Sa
İLHAN Çevik ağabeyim aradı, eleştir
gürıdemirıtle de o var.

Yani, “aıayış”…

Tam bir asırdır neyi arıyorlar?

Ne yardan (amele), ne serde_n (burcuva) vazgeçmenin yollarını… Ikisinin
&tasındaki “dengi unsuru” ne? Dev
ğırıvestîleıın l – iç. – 0 Doelâlîğtuher
gündem ri nu- . ‘ ‘ ‘ ` zaman ‘
sundaki iki yazın *’ Yfzßgumîglâßm bi kutsanacakğlr:
r Dinlerken dü- tusunda, iççiyle
ğünebilmek gibi burcuva kanlı-bıir lîlilm olduğu çaklı olmasın liğiiçin, ağa y ye, “hakım’ sırı n
korluşurkenßrılos- tahakküm aracı”
tglııık takığldım olan (Ilevlîğ “taaı ews’un ra ‘ oma n ıbaşııza “Turkish” kıp herkesi “su ”
ibaresinin konup etmeye çalışacakkonmaması konu- tır.
şulurken, gazete- Toplu sözleş
nin yazıişleri mü
dürü olarak il inç bir tesbitte bulunmuştum: “Bö bir ‘
ihtiyacımız var. Yolsa, New York’ta
çıkan düşük tirajlı (ş _millyoncuk) adaşı
mızla kanşiınrlar bızı
“Tamam, Ilhan , yarınki yazıını cidd” im.

Tesadü e bakın, gündemde Türkiye’nin sosyal demokrasisi var. Gel de
“cidıi” oll Hatır kırılmaz, olalım bakalım…

***k
lkinci Enternasyonal’in kuruluşundan bu vana, dünyadaki sosyal dernokratların gündeminde ne varsa, 104
yıl aradan sonra, Türkiye’deki sosyal
demokıasirıin (veya demokratik solun)

. melerin yenilenmesi dönemine girildi. Geçen yıldan
kalma 120 bin işçinin sözleşmesi var.
Bunlara 1993 yılında 600 bin işçi daha
eklegnecek… “Sulh” nasıl olur? k
yemedßne göre, “demokratik hak ve
özgürl ` er”ön çıkacaktır. Yani,
gi? pek yok, ha ve özgürlük verelim,

ava avukat verelim denilecektir. _
O Sosyal demokrasi “mutluluk çubuğu” olmaya devam edecektir. Koalisyon dik durmaya devam etsin di
ye…

Yine “sıiluluk” yapmış olabilirim,
ama, sosyal demokrasinin 104 yıllık tarihini başka şekilde yazmak da elimden gelmiyor.

Gecen emu
Basını» VEDA_
PARTISINDEYDıK.

rüeııın
sağlık gunıleml

T ÜRKlYPNlN sağlık gündeminde

üç madde var.

0 AIDS… Nüfusu 60 milyona
“dayanmış” memleketimizde parmak
hesabı yapsan ya 20, ya 30 “AİDS
portörü” (taşıyıcı) çıkar. Telaşlanmayınl _.

o İKLİM DEĞlŞMESl… Dicle UniversitesPnden YrdDoçDr. (yani “doktor .ßistan”) Ahmet Atabeyoğlıı_ yaz
denemiş, kış dememiş, “Isı

bozukluklara

I

bîlyurmuş… “Isı” kalori ölçer, termometredeki alçalıp yükselmeler “sıcaklık” ifadqeder. Geçinizl

o MUZlĞlN VERlMLlllĞE romaSl… “Kom ” kürsülerden geldiğim
ProfDr.. Agu Gülerınan, ” erınin
mıyım . . wma* 49%* mi*
zik, venmlı ığı artınr!” demiş… Benım
zamanırrıda, “müzik çaldın mı ‘
daha çok süt verirler” diye bir lâf vardı. Aradım Gülermanü… “Öbür telefonda r” dedi sekreteri, bekIemeîekğldı. Küçük Ernrah’ı dinledim

ı

Aylâk bakkalın, boş tabibin nelerle

uğraştığına ithafımdır.

Yârılaıı vazgeçmek

SGİIİEII ııarııecmelı
MERKEZ bankasından Rüşdü

mü, hazineden Tevfik mi, kabi
neden (Erdal’ın sağında oturur

kendisi) Tansu mu gidecek? Ben soru
orum, iktisat muhabirleri soruyor, Tür
iye’yi yönettiklerini (İstanbul’dan) zannedenler soruyor.

Tansu gidecekti. Haber geldi. Böylesi kargaşalardan hoşlanan cumhurbey, Tansu’nun azlini (veya görevden affedilmesini) veto edecekmiş…

Güniz Sokak’ta “Ya o, ya ben!” demiş Taıısu… Aynını demiş…

Ankara “Kazı-kazan” oynuyor. Ya
biri kazıyacak, ya öbürü kazınacak…

Ağırlık Tansu’nun gideceği yönün
“Siyasî tahminlerimde hep yanılırım,
ama, “îîgici” olan, bürokrat kardeşimiz gali

,.:_-r;._.._,- “Bßlll her* l lı” mbireser
. ` ndaceza
Irovııştıırnıası

‘ah I I ııo ü l ile I
arişlni diren etmeye yetiyor…”
(Thomas Jefferson, 1804)

MW!” m»
-sunııuve sarıl!

‘ ONYA AIDS Savaşım Dem `
Kbaşkanı, aynı zamanda Selçu
UniversitesPnin mikrobiyoloji ana
bilim dalı başı Bülent Baysal (tıp rofesörüdür), bütün dünyanın “de devâ” aradığı AİDS’in, hem teşhisini koymuş, hem tedavisini bulmuş… ‘

Konuşma yapmı “AIDS ilâlf bir
cezadır. Homose üellik, Kuran-ı
Keriın ve lncil’de ilâlı^ bir cezayı g&
rektirecek suç olarak gösterilmiştir.
Takdir-i ilâH! H lIer yaptık
yuzünden cezalan ın r.
veantıbryotık’ ‘ ‘ laesintedbirgğildısıîpgl
iyisi, bu tür ilişkilere gimıemektir…”

Tavsiye yanlış değil… Teşhis yanlış…

Bir de, meseenin bu kadar abartılması, saptırılması yanlış…

BaysaPa göre, 10 yıldır bilinen bir
hastalıkla, 6 milyarlık dünyada, 6 milyon “Iıasta” (AIDS’Ii) vannış…

Yani, binde bir…

Türkiye’de on bebekten biri, ilk yaş
ününü örmeden, dizanteri, sarılık,
ötü beslenmeden ölüyor. Her gün
dört kişi ölüyorsa, aynı sebe lerderı dom 0-1 yaş grubunun ka ısı bir be
AİDS, ne Türkiye’nin sağlık sorunudur, ne dünyanın baş problemidir, ne
takdir-i ilâhî.. “Binde bir” ihtimalle başınıza bir şey gelecekse, gidin, Milf Piyango bileti alın… Size de çıkabilir.

Sahi, son çekilişte, tanıdıklarımdan
kimseye amorti bile çıkmadı.

HAYRİ KOZAKÇIOĞLU
Osmanlı dönemi lstanbul’unda vali
yîıdldu. Hıem dşvıletin merkezi torîısı
o uğu, em ü ümet orada u unduğuııiçin, “devleği ve
(ems en” ayrıca ir va iye maaş veElmesinşaihtiyıaıç duyulmağnîştıßaşent An ra o unca, lstan u ‘a a

vali tâyin edilmeye başlandı. Sonuncusu (şimdıilik) seniig… Gittiğin rığüteaddit top antı ve kteylleıden iıem:….”~ Memıeaırds*
ı ı ır ı
cakar!” dediğini duyunca, “dgvulet
ve “Icümet sözü” zannettim nu… Memurlar hesabına sevindim.
Derken, gazetelerden okuyorum. lstanbul Universitesi rektörlüğüne
“çok gizli” bir yazı yazıp, “sendikalaşma ‘ çalışmalarına katılan öğretim
üyelerinin tesbit ve izlenmesini, emniyet yîtlkililerinşisîimlerin bilşliril-I
mesını ‘ihbar’ ı emışsın… om dun, hava değişikliği (tebdil-i sandalye) Iâzım gali