Bunu yazan tosun, bayramınız kutlu olsun

asidi?”
Bunu Yazan Tosun
Bayramınız
Kutlu Olsun

Almanya’da yaşayan vatandaşlarımızın
uzuıı boylu bir problemi olmadığını, tekstil,
konfeksiyon ve fast-food sektörlerini kontrollerine aldıklarını yazmıştım…

Halis-mûlis Almanlann günde l0 mark bile harcamaya elleri gitmezken, bizimkilerin
bok gibi para kazanıp harcadıklarını, çok daha önemlisi, birbirleriyle paylaştıklarını önceki sayıların birinde söylemiştim…

Bir okuyucu tepkisi geldi. Aynen yayımlamadan edemiyorum…

Zu

Yazmış olduğunuz yazıya ilişkin vereceğim örnekler ile gerek Tempo gerekse Hürriyet gazetelerinde yamıış olduğunuz yazıların
içerik Ve üslubu hakkında bu dergi ve gazetelerin sıradan bir okuyucusu olarak haklı olduğuma inandığım eleştirilerimi dile getirmek
aızusundayım.

Bu yazı biçimleriniz aslında bu yüzyıl içerisinde sizin mensubu olduğunuz, bir yandan
barış-özgürlük idea/lerini kendisine hedef tutarken, ‘kendisi ile dahi barışık olmama
özelliğinden dolayı’ diğer yandan ‘şizofre
KURTHAN FİŞEK

nik’ yıkıcı ve saldırgan bir ruhu içinde taşıyan ‘yamuk doğmuş’ 68 anlayışının ürünü
dür.
.Zur

Küçük bir parantez açıp kapatıyorum… O
senin dediğin “68 Kuşağı” değilim… 27 Mayıs 1960 kuşağıyım…

Şimdi devam edelim okuyucu mektubu
na…
Zu

68’li bu nesil, benim gibi genç nesillere
‘yılanasını bilen ama yapmasını asla beceremeven ‘ yapılarından ötürü kötü bir örnek teşkil etmiştir. Ancak çok şükürdür kı’ bunların
sa yılan az da olsa gerçekleri gören ve ‘yapıcı
düzeyde’ bu neslin ayıplarını düzeltme yönünde uğraş veren değerli basın mensuplarımız da mevcuttur.

Yazınızla ilgili birkaç noktaya değinmek
sureti ile umarım sizi Alman toplumu ile barıştırrnaının mümkün olacağı inancındayım
ve bir dahaki gidişinizde “trene bakar gibi’
değil de daha gerçekçi ve size yakışır bir biçirnde olayları daha ‘derinliğine’ algılamanız
mümkün olacağı düşüncesindeyim. Mehmet
Scholl ömeğinizde herhalde espri yapmak istedığiniz ama bunu korkarım ki kendiniz haricinde kimse anlamış değildir.

Almanlar Ba vyera eyaletinde dört ayak üstünde gezerken Abdülhamitin atlı araba (landon) kullanma benzelmeniz yine pek anlaşılmayan şakalannızdan olsa gerek. Çünkü, Abdülhamifin altında kullandığı araba (Otto)

;Bana “onursuz” diyen onurlu, Dinime küfreden Müslüman olsa… (2) l

;uit
Alman arabasıdır. Kişileri, toplumlan bu tür
küçümseme tarzındaki yazı yazmanızdaki
amaç nedir? Dergi sütunlannı anlamsız doldurmak mı?

Mercedes ‘li 16’lik Türk bebesine gelince.
Almanya’da 16 yaşındaki bir kişi “Bağdat
Caddesi züppeleri ” gibi araba kullanamaz.
Bu bir kuraldır ve uygulanır. Araba ile durakra bekleyenlere su-çamur sıçratmak saygısızlıktır, görgüsüzfiktür. Alman sokaklarında
çamur yoktur.’ Saııınm sizin gözlüklerıniz çamurlu idi, herhalde yanlış algılamış olacaksınız.

Bu toplum ‘modern ve relatif bir değerlendirıne içinde’ % 90 demokrasi problemlerini
çözümlemiş liberal ve demokratiktir. Demokrasi herkesin kendi bildiğini okuması ve yazması değil aynı zamanda disiplin saygı ve
toplumun özümlediği bir kurallar bütünlüğüdür. Almanya ‘daki bu demokratik ve liberal

Gazetecilik yayıldıkça sansür de yaygınlaştı. Ama sansür, ne hikmetse, yerli gazetelere uygulandı. Türkiye’de (1863) 27 yabancı kaynaklı gazeteye hiçbir denetim getirilmezken, kaç Türkçe (Osmanlı) gazete vardı?
a.l b.2 c.3 d.7
.Zu
Mabeyn başkatibi Tahsin tarafından çıkartılan (1907) talimatnamede gazete ve dergilere ne emredildi?
a. Padişahın yalnızca iyi sağlığı yazılacak
b. Yazılar başladıkları sayfada bitecek, arkaya taşmayacak
c. Valilerin hırsızlık, yiyicilik yaptıkları, cinayet veya ”çirkin bir iş işlemiş” oldukları
yazılmayacak
d. Hepsi
..C1
İstibdada yönelen idarelerin ilk hedefi, basını emir kulu haline getirmek olmuştur.
Mart 1954 yılında basına karşı başlayan baskı,

Gazetecilik zor zenaattir. Herkesle konuşmak, söyleşmek
zorunda kalırsın… Hiçbirine yaranamazsın… O yüzden

1956 ortalarında şiddetini artırmıştır. İlk tepkiyi hangi siyasimiz gösterdi?

a. İsmet İnönü b. Celal Bayar
c. Kasıın Gülek d. Adnan Menderes
.Zu

DP’nin basına karşı tutumuna bir tek İsmet

İnönü tepki gösterdi. Tepkisi nasıl oldu?
a. Muhalefet olarak destek verdi

sansüre uğrarsın, onursuzlukla suçlanırsın, kara listelere
girersin… Aslında dert değil… Söz uçar, yazı kalır.

b. “Başlarım böyle kanuna! ” dedi
c. Konuştu: ”İrtica rejimi ansızın gelmiyor,
gözümüzün içine baka baka, adım adım, profesörler eliyle hazırlanarak geliyor. Basiretler
bağlanmıştır. Mesuliyetlerin vicdanlar üzerindeki baskısı da o nispette ezici ve amansız olacaktır. Karanlıktan medet umanlar, elbette tarihimizin karanlık köşelerinde unutulacaklardır…”
d. Hiçbiri
. .Zu
Demokrat Parti sayesinde 31 gün kapalı
kalan Ulus gazetesi, açıldıktan birkaç gün
sonra yine kapatıldı. Yazının başlığı neydi?
a. Türk Ordusu Ancak Vatanın Hizmetindedir
b. Kahrolsun diktatörlül(
c. Olur mu böyle olur mu?
d. Dün dündür bugün bugündür

Ilb. 2) d. 3) a.4) c. 5) a
EEıempo ı :ası 1993

_vapmın mucizesinin ‘esas temeli’ savaş sonrası kayıtsız şartsız teslim olmuş. taş taş üstünde
kalmamış bir ülkeyi (10 DM=1 TL iken) devralan Helmut Kah] gibi sag’, Willy Brand! gibi
sol ve benzeri birçok politikaeılann ‘ateş ve
barut arasında’ Almanya çıkarma uyguladıklan ve Alman halkının arkasında dimdik durduğu politikalarının ürünüdür. Bu liberal ve
demokratik yapı yazınızda bahsettiğiniz su
sıçratan Türk bebesinin ‘çıplak ayak’ Almanya’ya gelen babasına bir Mercedes sahibi olmasını mümkün kılmıştır.

Yazınızda bahsettiğiniz Türk bebesiııin
göstermiş olduğu görgüsüzlük ve nankörlük
övünüleeek bir mesele değildir. Yazınızda
adeta bunu bir övünç meselesi yapmanız ilginçtir ve genç okuyucularınıza iyi bir ömek
teşkil etınediği gibi bu sizin 68 ‘li tipik yönünüzü yansıtıyor.

Picasso ‘nun resimlerini yamuk değerlendirip derinliğini göremeyen insanlar aslında
kendi iç yamukluklannı dışa yansıtmış olun
lar.

Değişim bilimin kuralıdır. Bu kurala katalarının içinde uyum sağlayamayan insanlar.
‘dış dünyayı’ katalarmın içinde bir türlü değiştiremedikleıi için tutucu ve günün birinde
hatta “sol ırticaeı` olmaları dahi söz konusudur. 68’1i kesimin gidişatı budur. Onlar bu değişime eğer ayak uydumıak istiyorlar ise “S talin’ bıyıklarını kestirmelerinin olumlu bir
adım olacağı inancında yim. Hoşçakalm.

Bekir Kavruk (asimilasyon kurbanı) CI

Trafik canavarı olmak için, ille de
“alkollü” olmak gerekmez…

Keko olmak yeter.

TIR şoförü Reşo yüz elli (rakamla: 150)
kişiyi ezdi, biçti, göçertti, öbür dünyaya
yolladı.

Savcı sordu: ”Nasıl becerdin lan keko?”

Reşo anlattı.

“Bayır aşagi geliyrdim babo… Firenim
patlamiştir. Solumda tek çocik vardir.
Sagim pazar yeridir, kalabalıktir. Onu
mu ezeyim, öbirlerini mi? Namusuma,
çocugin üzerine, sola kırdım direksiyoni… Piç kurisi… Kalabalıga kaçmişxir.
Kovalamişemdir…”

Sıfırcı Hoca’nın Not Defteri

T.C. TARAFl: K.K.T.C. TARAFl:

Şükrü Sina Gürel Taner Etkin

Güneş Taner Salih Coşar

Işın çelebi _Erdal Onurlıan

İsmail Cem İpekçi Ilkay Kamil

Necdet Menzlr Mehmet Bayram
Mümtaz Soysal Onur !orman

Demir Berberoğlu kenan Atakol

Algan Hacaloğlu Irsen Küçük

Hüseyin Arı Hüseyin Celal

Ünal Erkan Mehmet Emin Karagll
(Bir entegrasyon alâmetine binip kıyamete gittikleri için) ……….. ..RAPORLU

Haft
Analizleriniz

MESUT YILMAZ
ZAMLI MESUT

DENIZ BAYKAL
zina: vALAı(

GÜLAY ASLITÜRK
SILAYA GÖTÜR
(“Ö”Joker)

İSMAİL cEM İPEKÇI
PEÇELI ACEMl MISKIN
(“EN” Joker)

FETHULLAH GÜLEN
EN TUHAF GÜLLE

HÜSAMETTİN CINDORUK
ıııûrııiş sıuırsımıı
(“A.Ş. ” Joker)

MESUTYILMAZBÜLENTECEVİT
HÜSAMETTİNCINDORUK
KoALisvoııA een CEVAZ veııııiıııı,
MÜHLETİNE SEN

. HAFTANİN l-lixeri
“Hayattarkorktuğumı
tek _siey,söylıedikllerimim; ‘

yanlmş anlaşılmasııdımm.”

;llMi-wı :ı,i~i`:›

OLMADI SAYIN TUFAN ALGAN (Vüksek Secım Kurulu Başkanı)

“mecburiyet” hâline geldi galiba… Lâfla
rını beğenmedim…
“lmkansızlık içindeyiz… Para vermezlerse seçim
yapamayız…”
“Para verilirse belki 6 ay içinde seçime hazır
duruma gelebiliriz…”
”Seçim yapmaya hazır değiliz… Hiçbir hazırlığımız yok…” v
“Dört buçuk trilyona ihtiyacımız var…”
“Liderler seçimden bahsediyor. Ne seçimi?
Maliye Bakanlığı’ndan 4.5 trilyon lira istedik…”

*t*

Demokrasiyi askıya almanın bin türlü sebep ve
mazereti olabilir.
Anarşiterör, seriatmeriat, falan filan…
DÜnya darbeler ve ihtilaller tarihine geçtiğinin
farkında mısın?
“Paramız yokl” diyerek seçim yaptırmayan ilk
“antidemokrat” sen olacaksın!

Erken seçimi ben de istemiyorum, ama,

Tempol s39 ı 1993 3`